WWE: Backlash France
Tag Team Street Fight Maçı - Kevin Owens & Randy Orton vs. The Bloodline: Maç başlamadan 5 dakika önce çocuklara demiştim ki "Ulan keşke şu maça bir tür ekleselerdi o kadar sert bir altyapı hazırladılar" ve 5 dakika içinde dörtlü amansız bir kavgaya tutuştu, sonra Nick Aldis gelip bir anda DQ'yu kaldırdı... Vallahi keşke Allah'tan başka bir şey isteseymişim, sevinçten havaya uçtum o an ve maçı inanılmaz bir hype ile izledim. Çok da keyifli ve her şeyiyle alev alan bir maç oldu. Şahane bir Randy Orton, cayır cayır bir Tama Tonga performansı izledik. Extreme maçlarda Randy Orton izlemenin keyfi bir başkadır zaten, NJPW'da az bir şey parmağı olanlar da Tama Tonga'nın eline sandalyenin ne kadar çok yakıştığını bilir... Maçın sonunda hepimiz Jacob Fatu beklerken birdenbire gelen Tanga Loa şoku başka bir seviyeye çekti maçın bitiş kısmını. Tanga Loa'yı o an için hiç beklemiyordum gerçekten ve şu an için çok daha iyi oldu gerçekten. Şahane başlayan maç bir o kadar şahane bitti ve böyle bir maçı açılışa koymak da zaten şovu hazır asker bekleyen Fransız seyircisini iyiden iyiye havaya sokabilmek için bahşedilmiş muazzam bir ödül oldu. | ****1/2
WWE Kadınlar Şampiyonluğu Maçı - Bayley (ş) vs. Tiffany Stratton vs. Naomi: Bu maç zaten ring içi bakımından güzel şeyler vadediyordu bence, maçın sonucu yine oldukça belli olduğu için kimse o havaya girememişti ama ona rağmen maçın üçlü olmasından da hareketle tempo kartını çok güzel kullanmışlar bookingi yaparken, ben gayet keyif aldım bu maçı izlerken. Tabii burada yine kaliteli bir Tiffany Stratton performansı izledik, Naomi yine her zamanki aptal saçma botchlarıyla beni çıldırtsa da genel anlamıyla kendi standardının üstünde bir iş çıkardı, Bayley'e zaten söz söylemeye gerek yok; kadın şampiyon gibi güreşiyor abi daha ne olsun... Maçın bitişi de çok güzel kurgulanmış, Tiff severlerin kaybedilse de tatmin olacağı cinsten bir bitiş. Tiffany'i hikayede tutmaya devam edecekleri zaten belliydi, bu yönde bir final yazılarak mevzunun ucu açık bırakılmış. İlk kemer koruma maçında kaliteli bir performansla kemerini korumayı başaran Bayley'i tebrik edip değerlendirmeyi sonlandırıyoruz. | ***3/4
Dünya Ağırsiklet Şampiyonluğu Maçı - Damian Priest (ş) vs. Jey Uso: Nasıl geçeceği bana şovdan 1 gün önce sorulsa tam olarak böyle bir cevap vereceğim maç. Ne eksiği var ne fazlası. Judgment Day'in el attığı her şey kuruyor zaten genel olarak, Priest gibi iyi şampiyonluk izletebilecek bir adamı da kurutuyorlar böyle böyle. Ki ne kadar güzel performans sergiledi dün, Jey Uso ile güzel bir kimya tutturdular gerçekten. Bir ara Jey Uso kazanabileceğine dair bizi düşündürmedi değil, bu açıdan heyecan yaratılabilmiş olması güzel. Ama ben bu Judgment Day dramalarından gerçekten çok sıkıldım, bir de her maçta aynı şeyler yaşanıyor. Bir üye maça salça olmaya çalışır, maçın içindeki üye ona azar çeker, sonra Balor gelir o bir şeyler yapar, sonra Priest ve Balor kavga eder sonra dümenden tatlıya bağlarlar vırt zırt... Eeehhh yeter yani be kardeşim, sizi bir araya getirebilecek bir Mami de yokken artık cam çerçeve indirip şu ekibi, şu işkenceyi bir an önce sonlandırın artık yani. Çok daha iyi geçebilecek maçlara salça sürerek kalite düşürmekten asla imtina etmiyorlar. | ***1/2
WWE Women's Tag Team Championship - Kabuki Warriors (ş) vs. Bianca Belair & Jade Cargill: Jade Cargill'in ilk kemer maçında çıkardığı performans... Gözleri yaşartacak bu hatun ya, inanılmaz bir draw potansiyeli var ve bunu dibine kadar kullanmak istediğini fark ettiriyor her fırsatta gerçekten. Muazzam bir maç çıkardılar Bianca ile beraber ve Cargill de bu vesileyle ilk kemerine kavuşmuş oldu. Bu maç hakkında zaten söylenebilecek pek bir şey yok, benim beklediğimden bir kademe daha iyi geçtiğini söyleyebilirim sadece. Gerçekten Fransız seyircisine çok iyi oynanmış bookinglerde, bütün maçlarda hop oturup hop kalkmalı bir tempo izledik ve seyirciyi bir hayli ihya etti bu durum. | ***1/2
"Tartışmasız" WWE Şampiyonluğu Maçı Cody Rhodes (ş) vs. AJ Styles: Bu kadar uzun sürmesini beklemediğim, ama bu uzunluktan asla şikayet etmeyeceğim bir maç oldu. Çünkü bir ara baktık izlerken tam tamına 20 dakika geçmiş ve bu kadar geçmiş olamaz diye şaşırdık kendi kendimize, yağ gibi aktı gitti maç. Ki diğer maçlara göre temposu daha yüksek olan bir maç değildi bu, özellikle ilk kısımları biraz daha soğuk savaş havasında geçmişti. Ama kaliteli booking işte, kendini ne olursa olsun izletir. Bu maçın bookingi de çok hızlı işlenmek zorunda kaldı mesela ama ona rağmen iyi bir altyapı ve sonrasında gerçekleştirilen kaliteli bir maç. Nazar değmesin, hiç tanıdığım WWE'nin yapacağı işler değil bunlar vallahi tüylerimiz diken diken oluyor. Cody'nin vurduğu bir Cutter vardı maçın sonunda, Styles orada bir adım öne çıktığı için hareket biraz botchlu gibi oldu ama onu da yine hatayı yapan Styles, hareket satma meşhurluğuyla da bilindiği için bu özelliğini kullanıp bir noktada telafi etmiş oldu. Uzun süredir kaliteli bir 1v1 Styles maçı izlemiyorduk, bünyeye çok çok iyi geldi bu maç o açıdan. Bir de 27 dakika süren bir maçta asla finisher mastürbasyonu işine girilmemesi çok çok büyük artı yazar, maçın keyfini bir noktada da bu faktörün arttırdığı inancındayım ben. Cody Rhodes galibiyeti bu şovda en belli olan galibiyetti belki de, ondan dolayı galip açısından bir heyecan uyandıramamaları büyük dezavantaj; o heyecan da uyandırılabilmiş olsaydı zaten puan açısından çok büyük liglere oynayabilecek bir maç olurdu. Ama bu haliyle de kesinlikle yüksek perdeden bir puan almayı hak etti maç benim nezdimde. | ****1/4