PAYBACK #58
24 Aralık Salı, 20:30 - C
Rupp Arena
Lexington, Kentucky
Ekip Hakkında Bilgi Notu: Yoğun RPG takvimi ve uzun bir Survivor Series şovu sonrası ekip doğal olarak biraz yorgun. Bu sebeple şovu 4 gün kadar öteledik. Takvimde başka bir değişiklik yok. Anlayışınız için çok teşekkür ederiz. Bu durumu da senaryoya bağlayacağımızdan şüpheniz olmasın.
ŞOVU TAKİP ETMEK İÇİN NEDENLER
1- PGW'nin En Uzun Reign'i!
2- JD McDonagh Ekibi Toparlıyor!
3- The Miz İstifa Ediyor!
4- Grand Celebration
5- Beklenen Debut Bu Gece Gerçekleşiyor!
EXCLUSIVE
Kameraların açıldığı yer bir evin içerisi. Ahşap, eski; ama sahipsiz değil. Ev içerisindeki görüntülerden ayrılıp, bulunulan yapıtı dışarıdan görüntüleyecek şekilde bir drone çekimi yapılıyor. Burası Güney'in tam ortasında, Bray Wyatt'ın konutu... Tekrar içeriye dönüyor, sallanan bir sandalye ve üzerinde kaygı içerisindeki Bray Wyatt... Stresli gibi, sandalyede yaylana yaylana sallanmıyor, hızlı hızlı, gergin gergin bir şekilde yapıyor bunu. İnzivaya çekilmiş, tek başına ve düşünceli... Sandalyesi ritmik bir şekilde gıcırdıyor. Olan-biteni sorguluyor gibi. Bu sırada konuşmaya başlıyor.
Bray Wyatt: Bir Yılan tarafından boğazımın sarılıp, beni boğduğunu hissediyorum. Halbuki onu ustalıkla aylarca eğitmiştim. Ah, kendimi en son ne zaman normal hissettim... Hatırlamıyorum. Yoksa bunlar bir rüya mıydı, huh? Oysa ki her şey geleneksel şekilde üstesinden gelen savaşın ardından çok güzel olacaktı. Olmadı, öyle olmadı. Bu bir Rüya değil, bu bir kabus. Bu bir kabus...
Elindeki papatyanın taç yapraklarını tek tek çekmiş ve yere atmış oluyor. Papatyanın kalan bölümünü işaret ve başparmağının arasında çevirerek, gözlerini çiçeğin sapından ayırmadan kendi kendine konuşmayı sürdürüyor.
Bray Wyatt: Gözlerimi her yumduğumda, onları görüyorum, seslerini işitiyorum. Bana sesleniyorlar, kurtarıcıları olduğumu, liderleri olduğumu söylüyorlar. (gözlerini kapatarak konuşuyor) Merak ediyorum Sis' Abigail... Ben onları gerçekten kurtarıyor muyum yoksa ateşe mi sürüklüyorum?
Kısa bir duraksama... Sessizliği biraz daha uzatıyor, sonrasında kaldığı yerden inzivasına devam ediyor.
Bray Wyatt: Bu ailenin büyüğü benim, bu aileye can veren isim benim. Yollarını kaybetmiş, yağan yağmurdan ötürü kanatları ıslanmış ve uçamayacak durumda olan onları içeri alan benim. Onlara barınak verdim, sahip çıktım. Söylerler ki, damarda akan kan; sudan çok daha yoğundur. Ama biliyorum, bu kırmızı kan değil Sister, bu bambaşka bir şey. (bir süre duraksadıktan sonra devam ediyor) Ya sen ne diyeceksin? Onlar gerçekten varlar mı? Belki de onları ben uydurdum. Belki de onlar benim bu yalnızlığımı gidermem amacıyla kafamda kurguladığım birkaç öğeden ibarettiler, burada bana eşlik etsinler diye... Bana inanıyorlar ama ben artık kendime inanmıyorum...
Bray Wyatt sallandığı sandalyesinden kalkıyor ve ahşaptan ses çıkmasına yol açan adımlarıyla ilerliyor. Basamakları teker teker inmesinin ardından kapıyı açıyor ve dışarı çıkıyor. Ayağında ayakkabısı yok, ayakları çıplak. Buna rağmen ilerlemeyi sürdürüyor, o ilerledikçe; çıplak ayakları ıslak toprağın içerisine girip çıkıyor. O ise uzun otların arasından, yanından geçtiği ağaçların kabuklarına dokunuyor. Acele etmiyor, kendi kendine konuşuyor.
Bray Wyatt: Hatırlıyor musun Sister Abigail, sesini ilk duyduğum zamanı? Kurtuluş sanmıştım, bu bir kurtuluştu. Ama belki de kapıyı tıklatan bir delilikti, belki de kapıyı açmamam gerekiyordu... (bir süre duraksadıktan sonra devam ediyor) Kazanıyorum ama kazandığımı hissetmiyorum. Ayakta duruyorum ama içimde bir parça her seferinde daha derine batıyor... Bunlar olurken koyunlarım ne yaptılar, acılarıyla cebelleşmeyi ve beni yüzüstü bırakmayı tercih ettiler. Belki de mesele budur, belki de onlar en başından beri bana ait değildir. Belki onları sadece ödünç alıyorumdur, zorla yanımda tutuyorumdur...
Bray, olduğu yerde çömeliyor ve başını havaya kaldırıp bakıyor, bu sırada yavaş yavaş görüntü kararıyor.
Pyro gösterisi ile beraber PAYBACK 58 numaralı şov başlıyor!
JBL ve Michael Cole bizi karşılayan ikili. Michael oldukça heyecanlı görünüyor.
Michael Cole: Bayanlar ve baylar. PAYBACK 58'e hoş geldiniz! Survivor Series sonrası ilk PAYBACK etkinliği. Grand bir şovu geride bıraktık. Alberto Del Rio tarihi bir başarıya imza attı ve PGW tarihinin en uzun süreli reign'ine sahip oldu. Halen daha bu serüveni devam ettiriyor. Jeff Hardy geri döndü ve William Ospreay'e saldırarak bu başarıya katkı sağlamış oldu. Bir başka tarihi başarı Val Venis'ten geldi. Kendisi Grand Slam yapmayı başardı ve şok edici bir şekilde TV kemerinin yeni sahibi oldu. Ne etkileyici şovdu ama, değil mi John?
JBL konuşurken ekranda hafif bir blurlanma görüyoruz. Sonra da ekran tamamen kapanıyor ve yukarıdaki resmi görüyoruz. Fakat JBL konuşmaya devam ediyor.
John Bradshaw Layfield: Öyle Michael. O kadar çok olay oldu ki! Gecenin başında Paul Heyman döndü ve OG Bloodline resmen kuruldu. The Miz, Chris Brookes'un aslında onu kazıklayan adam olmadığını öğrendi. Hem maçı kaybeden GM'imiz hem de Maryse'i kaybetme yolunda... Maryse tarafından boşanma davası açıldı. Fakat PGW bir ismi kendisine geri kazandırdı. Chris Brookes, artık "El Emin" lakabıyla arka alanda anılıyor. Hangi olay diğerinden geri kalırdı ki? Hepsi bir ana olay gibiydi.
Ekran açılıyor. Michael Cole'u konuşurken görüyoruz ama yine başka bir resim önüne geçiyor. Michael konuşmasını tamamlarken resmin de ortadan kaybolduğunu görüyoruz.
Michael Cole: Ve tarihi bir ana olay gerçekleşti. Wyatt Family, Judgment Day'i geleneksel Survivor Series maçında yenerken Bray Wyatt Sole Survivor olma başarısını gösterdi. Fakat bu hiç de kolay olmadı! Survivor Series gecesi Dark STG tarafını değiştirdi ve Judgment Day'e katıldı. Carlito, Balor tarafından peşkeş çekildi ve artık Dark Carlito olarak Dark STG'nin yanında yer aldı. Wes Lee kenara çekilirken Carlito ve Dark STG Judgment Day saflarından maça başladı. Chris Jericho ise Wyatt Family tarafına geçti. Dream'in katkılarıyla gerçekleşen bu transferle beraber "Dream Family" çıkışını duyduk. Fakat gecenin sonunda Wyatt ailenin neden kendisine ait olduğunu gösterdi. Rosterın belki de en güçlü iki rakibini tek başına eleme başarısını gösterdi.
John Bradshaw Layfield: Ne geceydi ama Michael! Bu gece güreşçilerin nasıl bir yol izleyeceğini sabırsızlıkla bekliyoruz. Gecenin ardından Slammy Awards etkinliği duyuruldu. Yıl sonu ödülleri bu pazar günü dağıtılacak. Eğer oy kullanmak isterseniz anketlerin çoktan kapandığını belirtmek isteriz. Bunun yanı sıra, bu gece için ilginç bir ilk gösterimin gerçekleşeceğini de size bildirmek isteriz. Ana olayı bekleyin! PAYBACK arenasına yeni bir güreşçi geliyor!
Michael Cole: Çok dolu bir dönem geçiriyoruz John. Gündem müthiş yoğun. Seyircileri artık bekletmeyelim. PAYBACK'in başlama vakti geldi!
Michael Cole: Çok dolu bir dönem geçiriyoruz John. Gündem müthiş yoğun. Seyircileri artık bekletmeyelim. PAYBACK'in başlama vakti geldi!
Ricardo Rodriguez: ¡Damas y caballeros! ¡Quiero que le den la bienvenida a este hombre con el recorrido más largo de PGW! ¡Él es el rostro de PGW! ¡Él es el orgullo de México! ¡Oh La Cara, El Patrón! ¡Hizo historia en PGW! ¡Ahora está en la cima y solo! Campeón PGW, AAAALLLBEEERRRRTOOOOOOOOOOOOO DEEEEEEELLLLLLLLLLLLLLLLLL RIIIIIIIIIOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO!
Korna sesleri eşliğinde seyircilerden müthiş bir reaksiyon geliyor. Anons eşliğinde geliyor kendisi. La Cara, El Patron, Pride of Mexico, Face of PGW... O PGW'nin her şeyi! Alberto Del Rio girişte arabasıyla seyirciyi selamlıyor. Araçtan şöyle bir iniyor. Belindeki PGW Championship'i düzeltiyor.
Girişe doğru gelen Del Rio tauntlarını atıyor! Şu yüze bakın. Bu adam PGW'nin yüzü ve onu daha çok göreceksiniz! Müthiş bir mutluluk ile seyirciyi selamlıyor El Patron ve gülüyor. Ağır adımlarla ringe ilerlerken Ricardo da içeriye giriyor.
Alberto "La Cara" Del Rio: Jurad lealtad, hijos de puta. Biat edin! PGW'nin yüzü, Meksika'nın Gururu, El Patron'a biat edin! Putlarımı her yere dikin. Fotoğraflarımı tüm dünyaya asın. Herkese bu şöhretli ve tarihi başarıyı ilan edin! Çünkü serüven bitmedi. Ve asla bitmeyecek! (kameraya göz kırpıyor). Ben, PGW şampiyonu Alberto Del Rio. Kaç gün oldu bilmiyorum. Bunu Don Callis ve hırs küpü Will Ospreay'e sorun. Kaç kişiyi geride bıraktım? Tüm PGW'yi! Bunu herkese sorabilirsiniz. Kaç kişiyi daha alt edeceğim? Bunu inanın hiç bilmiyorum. Fakat bu gece bir kişiyi daha geride bırakmaktan oldukça memnuniyet duyacağım.
Seyircilerden yoğun cheer geliyor. Herkes şaşkın ve bir o kadar da mutlu. Del Rio devam ediyor.
Korna sesleri eşliğinde seyircilerden müthiş bir reaksiyon geliyor. Anons eşliğinde geliyor kendisi. La Cara, El Patron, Pride of Mexico, Face of PGW... O PGW'nin her şeyi! Alberto Del Rio girişte arabasıyla seyirciyi selamlıyor. Araçtan şöyle bir iniyor. Belindeki PGW Championship'i düzeltiyor.
Girişe doğru gelen Del Rio tauntlarını atıyor! Şu yüze bakın. Bu adam PGW'nin yüzü ve onu daha çok göreceksiniz! Müthiş bir mutluluk ile seyirciyi selamlıyor El Patron ve gülüyor. Ağır adımlarla ringe ilerlerken Ricardo da içeriye giriyor.
Alberto "La Cara" Del Rio: Jurad lealtad, hijos de puta. Biat edin! PGW'nin yüzü, Meksika'nın Gururu, El Patron'a biat edin! Putlarımı her yere dikin. Fotoğraflarımı tüm dünyaya asın. Herkese bu şöhretli ve tarihi başarıyı ilan edin! Çünkü serüven bitmedi. Ve asla bitmeyecek! (kameraya göz kırpıyor). Ben, PGW şampiyonu Alberto Del Rio. Kaç gün oldu bilmiyorum. Bunu Don Callis ve hırs küpü Will Ospreay'e sorun. Kaç kişiyi geride bıraktım? Tüm PGW'yi! Bunu herkese sorabilirsiniz. Kaç kişiyi daha alt edeceğim? Bunu inanın hiç bilmiyorum. Fakat bu gece bir kişiyi daha geride bırakmaktan oldukça memnuniyet duyacağım.
Seyircilerden yoğun cheer geliyor. Herkes şaşkın ve bir o kadar da mutlu. Del Rio devam ediyor.
Alberto "La Cara" Del Rio: Evet beyler. Noel Baba geldi! Yeni yıl hediyesi vermek istediği şanslı bir kişi var. Hiç adetim değildir ama, William Ospreay'den sonra beni de bir savaşma hırs bürüdü. Yılın son kemer korumasını gerçekleştirmek istiyorum. Survivor Series'in tadı damağımda kaldı ve bu gece tatlıdan son bir parça daha alıp yılı keyifle kapatacağım. Herkese eşit bir fırsat sunuyorum. Haydi, karşıma çıkmak isteyen ve götü yiyen bir orospu çocuğu varsa gelsin. Bu tarihi yolculukta o da yerini alsın! Bu bir meydan okuma! PGW kemerimi ortaya koyuyorum!
Arenada sesler yükseliyor! Bir kemer maçı ile şovu açacağız! Alberto Del Rio girişe dönüyor ve bekliyor.
Arenada sesler yükseliyor! Bir kemer maçı ile şovu açacağız! Alberto Del Rio girişe dönüyor ve bekliyor.
Bir süre sonra girişte hareketlilik var. Nihayet müzik çalıyor.
OMG! HE IS HERE! ROMAN REIGNS! ROMAN REIGNS GİRİŞTE! OG BLOODLINE İLE BERABER GELİYORLAR!
Ringe doğru ilerliyor Reigns. Hemen arkasında Paul Heyman ve Enzo Amore var. Reigns içeriye tek başına girerken Heyman ve Enzo onun köşesine geçiyor.
Alberto Del Rio kendi köşesine geçiyor. Dışarıda onun yanında Ricardo var. Alberto ters ters Roman'a bakıyor, biraz sonra da en itici şekilde gülüyor. "Kuzenini dövemediğin için beni tartaklamak istiyorsun, değil mi hermano?" Roman Reigns yanıt vermiyor. Hakem PGW kemerini alıyor. Önce Alberto sonra da Roman'a gösteriyor. En sonunda seyirciler de o kemere yakından bakabiliyorlar. Şampiyonluk maçı başlamak üzere! Büyük mücadeleye hazır olun. Hakem son işareti veriyor ve yandan gong çalıyor.
PGW Championship
Alberto "La Cara" Del Rio (c) vs. "Tribal Chief" Roman Reigns
Maç başladı. Roman aniden Alberto'yu boğazından tutup köşeye yapıştırıyor ve üst üste Palm Strike'lar atmaya başlıyor! Birkaç defa vurup Alberto'yu sersemlettikten sonra hızla karşı köşeye doğru fırlatıyor! Sonrasında koşarak bir Big Boot! Hızla tuşa gidiyor. 1........ Alberto tekte atıyor. Roman elini saçına atıp saçını geriye atıyor. Hafif bir sinirle Alberto'yu kaldırıyor ve Alberto'yu irish whipe yolluyor. Gelişine sırtlıyor ve Samoan Drop! Fakat Alberto bundan kurtuluyor ve ani bir Enzuigiri! Roman bu hareketten sonra sersemliyor. Alberto hızla Cross Armbreaker'a almak istiyor fakat Roman bunu tersine çevirip iplere doğru itiyor. Alberto iplerden sekiyor. Roman seri bir Lariat! Tuşa gidiyor! 1........2..... KICKOUT! Roman hızla Alberto'yu chinlocka alıyor. Alberto yavaştan kalkıyor. Roman'ın karnına karnına yumruklar savuruyor! Sonrasında hızla iplerden sekiyor. Roman gelişine bir Throat Thrust'ı geçiriyor! Alberto yüzünü tutarak ring dışına çekiliyor. Roman hızla ring dışına fırlıyor. Koşarak bir DRIVE BY! Alberto'yu kaldırıp ringe atmayı düşünüyor fakat sonrasında bundan vazgeçiyor ve kafasından tutarak ringposta doğru fırlatıyor! Fakat hayır! Alberto bunu tersine çeviriyor! Roman sersemliyor! Alberto hızla Roman'ı ringe atıyor. Peşinden kendisi de giriyor! Alberto hızla Tuşa gidiyor! 1.........2........
KICKOUT! Alberto hızla kalkıp Roman'ı yerde stomplamaya başlıyor. Roman kalkmaya çalışırken kafasının arkasına sağlam bir tokadı geçiriyor! Bu tokat sonrasında Roman sinirle kalkıyor ve sağlam bir yumruk geçiriyor! Alberto'yu deviriyor! Sonrasında hızla kolundan tutup Irish Whipe yolluyor ve eğiliyor fakat Alberto gelişine kafasına bir tekmeyi çakıyor! Alberto bunun akabinde bir Enzuigiri daha geçiriyor! Roman bu sefer yıkılıyor! Alberto hızla Tuşa gidiyor! 1.........2......... KICKOUT! Alberto elini sinirle yere vurarak kalkıyor. Ardından Superkick için köşeye geçiyor ve hazırlık yapıyor! Hızla Roman'a doğru koşuyor! SUPERKICK! Fakat hayır! Roman bunu School Boy Roll Up şeklinde karşılıyor ve Deadlift'le yatırıyor! Tuşa gidiyor! 1........2....... KICKOUT! Roman, Alberto'yu ayağa kaldırıyor. NIAGARA DRIVER'a alıyor! NIAGARA DRIVER! Hayır! Alberto bundan kurtuluyor ve Sleeper Hold! Roman pes mi edecek!? Alberto, Roman'ı Sleeper Hold pozisyonunda dizlerinin üstüne çökertiyor. Sonrasında iplerin oraya geçiyor ve SUPERKICK! Fakat hayır! Roman bundan tekrardan eğiliyor ve Alberto'nun kafasından tutup ringposta yolluyor! Alberto kafasını çok sert çarpıyor! Roman Superman Punch tauntu atıyor ve SUPERMAN PUNCH! ROMAN'DAN SUPERMAN PUNCH GELİYOR! DEL RIO YERDE! TUŞA GİDİYOR ROMAN! 1.....2......
Alberto Del Rio atıyor! Del Rio tuşu atarken bu sırada ekranın karardığını görüyoruz. Bir fotoğraf görünüyor yine. Herkesin kafasını karıştıran bu fotoğraftan sonra ekran açılıyor. Roman Reigns ayakta. Del Rio'ya bakıyor ve köşeye geçiyor. Del Rio ağır ağır kalkarken Roman Reigns köşede tauntunu atıyor! UUUAAAAAAAA!! Del Rio ayakta. Arkasını dönüyor. Roman Reigns koşuyor ve...
Del Rio'dan bir tekme! Roman kafasını kaldırıyor ve koşuyor yine de, SUPERMAN PUNCH! Alberto yere yatıyor. Bu sırada kenarda bir hareketlilik var. Enzo Amore ve Paul Heyman kafasını çevirdiği anda Guerillas of Destiny orada! Girişten koşarak geldiler ve Enzo'ya saldırıyorlar. Üst üste yumruklar, tekmeler ve stomplarla Enzo'yu yere seriyorlar. Paul Heyman yapmamaları için bağırıp çağırırken Roman Reigns kenara geliyor ve onlara doğru öfkeyle bakıyor. Maçtan çıkıp müdahale ederse PGW kemer hakkı suya düşebilir. Mantıklı bir çare bulmaya çalışıyor. Bu sırada seyircilerin arasından bir hareketlilik var.
"El Emin" burada!!! CHRIS "EL EMIN" BROOKES GELİYOR! Seyircilerin arasından atlayıp koşuyor ve Guerillas of Destiny'e arkadan saldırıyor! ENZO AMORE YALNIZ DEĞİLDİR! Brookes önce Tama'yı alıyor ve bariyerlere fırlatırken Tanga'yı da sert yumruk ve tekmelerle yere seriyor. Enzo Amore de bu sırada ayağa kalktı. Bariyerlerden sonra ayaklanmaya çalışan Tama'ya doğru koşuyor ve sert bir Super Kick! Sonra da onu tutup çelik merdivenlere fırlatıp atıyor. Chris Brookes da Tanga'yı tutuyor ve seyircilerin yer aldığı diğer bariyerlere fırlatıyor! Onu yıktı! Guerillas of Destiny paket oldu. Rokatelli paketelli!
Roman Reigns içeride gülüyor. Yandaki ekibi ayakta. Alberto ve Guerillas of Destiny yerde. Bu serüvenin bitmesi an meselesi! Roman Reigns kenara geçiyor. Alberto Del Rio ağır ağır kalktı. Roman koşuyor. Del Rio köşesinden arkaya dönerken Roman koştu ve SSSSPPEEEEEAAARRRRRRRRRR!!!!!!!!!!
FAKAT DEL RIO, RICARDONUN KENARDAN GETİRDİĞİ PGW KEMERİNİ GİZLİCE ALMIŞ. ROMAN KOŞARKEN ARKASINA DÖNÜYOR VE PGW KEMERİNİ SURATINA GEÇİRİYOR! DQ OLDU! ROMAN YERDE. ALBERTO İSE KEMERİ İLE HEMEN AŞAĞIYA İNİYOR.
Kazanan (DQ ile): "PGW Tag Team Champion" Roman Reigns
Hala PGW Şampiyonu: Alberto "La Cara" Del Rio
Anonslar yapılıyor. Del Rio kemerini korurken Roman Reigns DQ ile kazandı. Bu sırada Del Rio, Ricardo ile beraber girişe doğru ilerliyor. Brookes ve Enzo'nun yanından geçerken onların kötü bakışlarına şahitlik ediyoruz. Heyman da öfkeyle Del Rio'ya bakıyor. Guerillas of Destiny öylece yatarken Brookes ve Enzo içeriye giriyor. Heyman da onların arkasından içeride. İkili Roman Reigns'i kaldırıyorlar.
Roman önce Enzo'ya bakıyor. Sonra da Chris "El Emin" Brookes'a. Heyman hemen arkalarında. Enzo şehadet parmağını havaya kaldırıyor ve OG Bloodline tauntunu atıyor! Bu sırada Chris Brookes'un da bunu yapması için birkaç kelime söylüyor. Kameradan tam duyamıyoruz. Brookes heyecanlanıyor. Enzo da çok heyecanlı. Roman Enzo'ya "emin misin?" gibi bakarken..
Enzo kendinden oldukça emin. Roman Reigns, Enzo'nun da onayını gördükten sonra içi ferah bir şekilde parmağını havaya kaldırırken Chris Brookes'a bakıyor. Aynı hareketi yapmasını söylüyor. Brookes da şehadet parmağını kaldırdı! Heyman da hemen arkalarında tauntu atarken OG Bloodline'a bir isim daha katılıyor! CHRIS "EL EMIN" BROOKES OG BLOODLINE'DA! Taunt sonrası Enzo Brookes'a koşuyor ve sarılıyor. Brookes ile Enzo yeniden kavuşuyorlar. Roman Reigns gülümsüyor. Yanına gelen Heyman'a kolunu atıyor ve beraber arka alana doğru ilerliyorlar. Kameralar bu görüntülerle kapanıyor.
OMG! HE IS HERE! ROMAN REIGNS! ROMAN REIGNS GİRİŞTE! OG BLOODLINE İLE BERABER GELİYORLAR!
Ringe doğru ilerliyor Reigns. Hemen arkasında Paul Heyman ve Enzo Amore var. Reigns içeriye tek başına girerken Heyman ve Enzo onun köşesine geçiyor.
Alberto Del Rio kendi köşesine geçiyor. Dışarıda onun yanında Ricardo var. Alberto ters ters Roman'a bakıyor, biraz sonra da en itici şekilde gülüyor. "Kuzenini dövemediğin için beni tartaklamak istiyorsun, değil mi hermano?" Roman Reigns yanıt vermiyor. Hakem PGW kemerini alıyor. Önce Alberto sonra da Roman'a gösteriyor. En sonunda seyirciler de o kemere yakından bakabiliyorlar. Şampiyonluk maçı başlamak üzere! Büyük mücadeleye hazır olun. Hakem son işareti veriyor ve yandan gong çalıyor.
PGW Championship
Alberto "La Cara" Del Rio (c) vs. "Tribal Chief" Roman Reigns
Maç başladı. Roman aniden Alberto'yu boğazından tutup köşeye yapıştırıyor ve üst üste Palm Strike'lar atmaya başlıyor! Birkaç defa vurup Alberto'yu sersemlettikten sonra hızla karşı köşeye doğru fırlatıyor! Sonrasında koşarak bir Big Boot! Hızla tuşa gidiyor. 1........ Alberto tekte atıyor. Roman elini saçına atıp saçını geriye atıyor. Hafif bir sinirle Alberto'yu kaldırıyor ve Alberto'yu irish whipe yolluyor. Gelişine sırtlıyor ve Samoan Drop! Fakat Alberto bundan kurtuluyor ve ani bir Enzuigiri! Roman bu hareketten sonra sersemliyor. Alberto hızla Cross Armbreaker'a almak istiyor fakat Roman bunu tersine çevirip iplere doğru itiyor. Alberto iplerden sekiyor. Roman seri bir Lariat! Tuşa gidiyor! 1........2..... KICKOUT! Roman hızla Alberto'yu chinlocka alıyor. Alberto yavaştan kalkıyor. Roman'ın karnına karnına yumruklar savuruyor! Sonrasında hızla iplerden sekiyor. Roman gelişine bir Throat Thrust'ı geçiriyor! Alberto yüzünü tutarak ring dışına çekiliyor. Roman hızla ring dışına fırlıyor. Koşarak bir DRIVE BY! Alberto'yu kaldırıp ringe atmayı düşünüyor fakat sonrasında bundan vazgeçiyor ve kafasından tutarak ringposta doğru fırlatıyor! Fakat hayır! Alberto bunu tersine çeviriyor! Roman sersemliyor! Alberto hızla Roman'ı ringe atıyor. Peşinden kendisi de giriyor! Alberto hızla Tuşa gidiyor! 1.........2........
KICKOUT! Alberto hızla kalkıp Roman'ı yerde stomplamaya başlıyor. Roman kalkmaya çalışırken kafasının arkasına sağlam bir tokadı geçiriyor! Bu tokat sonrasında Roman sinirle kalkıyor ve sağlam bir yumruk geçiriyor! Alberto'yu deviriyor! Sonrasında hızla kolundan tutup Irish Whipe yolluyor ve eğiliyor fakat Alberto gelişine kafasına bir tekmeyi çakıyor! Alberto bunun akabinde bir Enzuigiri daha geçiriyor! Roman bu sefer yıkılıyor! Alberto hızla Tuşa gidiyor! 1.........2......... KICKOUT! Alberto elini sinirle yere vurarak kalkıyor. Ardından Superkick için köşeye geçiyor ve hazırlık yapıyor! Hızla Roman'a doğru koşuyor! SUPERKICK! Fakat hayır! Roman bunu School Boy Roll Up şeklinde karşılıyor ve Deadlift'le yatırıyor! Tuşa gidiyor! 1........2....... KICKOUT! Roman, Alberto'yu ayağa kaldırıyor. NIAGARA DRIVER'a alıyor! NIAGARA DRIVER! Hayır! Alberto bundan kurtuluyor ve Sleeper Hold! Roman pes mi edecek!? Alberto, Roman'ı Sleeper Hold pozisyonunda dizlerinin üstüne çökertiyor. Sonrasında iplerin oraya geçiyor ve SUPERKICK! Fakat hayır! Roman bundan tekrardan eğiliyor ve Alberto'nun kafasından tutup ringposta yolluyor! Alberto kafasını çok sert çarpıyor! Roman Superman Punch tauntu atıyor ve SUPERMAN PUNCH! ROMAN'DAN SUPERMAN PUNCH GELİYOR! DEL RIO YERDE! TUŞA GİDİYOR ROMAN! 1.....2......
Alberto Del Rio atıyor! Del Rio tuşu atarken bu sırada ekranın karardığını görüyoruz. Bir fotoğraf görünüyor yine. Herkesin kafasını karıştıran bu fotoğraftan sonra ekran açılıyor. Roman Reigns ayakta. Del Rio'ya bakıyor ve köşeye geçiyor. Del Rio ağır ağır kalkarken Roman Reigns köşede tauntunu atıyor! UUUAAAAAAAA!! Del Rio ayakta. Arkasını dönüyor. Roman Reigns koşuyor ve...
Del Rio'dan bir tekme! Roman kafasını kaldırıyor ve koşuyor yine de, SUPERMAN PUNCH! Alberto yere yatıyor. Bu sırada kenarda bir hareketlilik var. Enzo Amore ve Paul Heyman kafasını çevirdiği anda Guerillas of Destiny orada! Girişten koşarak geldiler ve Enzo'ya saldırıyorlar. Üst üste yumruklar, tekmeler ve stomplarla Enzo'yu yere seriyorlar. Paul Heyman yapmamaları için bağırıp çağırırken Roman Reigns kenara geliyor ve onlara doğru öfkeyle bakıyor. Maçtan çıkıp müdahale ederse PGW kemer hakkı suya düşebilir. Mantıklı bir çare bulmaya çalışıyor. Bu sırada seyircilerin arasından bir hareketlilik var.
"El Emin" burada!!! CHRIS "EL EMIN" BROOKES GELİYOR! Seyircilerin arasından atlayıp koşuyor ve Guerillas of Destiny'e arkadan saldırıyor! ENZO AMORE YALNIZ DEĞİLDİR! Brookes önce Tama'yı alıyor ve bariyerlere fırlatırken Tanga'yı da sert yumruk ve tekmelerle yere seriyor. Enzo Amore de bu sırada ayağa kalktı. Bariyerlerden sonra ayaklanmaya çalışan Tama'ya doğru koşuyor ve sert bir Super Kick! Sonra da onu tutup çelik merdivenlere fırlatıp atıyor. Chris Brookes da Tanga'yı tutuyor ve seyircilerin yer aldığı diğer bariyerlere fırlatıyor! Onu yıktı! Guerillas of Destiny paket oldu. Rokatelli paketelli!
Roman Reigns içeride gülüyor. Yandaki ekibi ayakta. Alberto ve Guerillas of Destiny yerde. Bu serüvenin bitmesi an meselesi! Roman Reigns kenara geçiyor. Alberto Del Rio ağır ağır kalktı. Roman koşuyor. Del Rio köşesinden arkaya dönerken Roman koştu ve SSSSPPEEEEEAAARRRRRRRRRR!!!!!!!!!!
FAKAT DEL RIO, RICARDONUN KENARDAN GETİRDİĞİ PGW KEMERİNİ GİZLİCE ALMIŞ. ROMAN KOŞARKEN ARKASINA DÖNÜYOR VE PGW KEMERİNİ SURATINA GEÇİRİYOR! DQ OLDU! ROMAN YERDE. ALBERTO İSE KEMERİ İLE HEMEN AŞAĞIYA İNİYOR.
Kazanan (DQ ile): "PGW Tag Team Champion" Roman Reigns
Hala PGW Şampiyonu: Alberto "La Cara" Del Rio
Anonslar yapılıyor. Del Rio kemerini korurken Roman Reigns DQ ile kazandı. Bu sırada Del Rio, Ricardo ile beraber girişe doğru ilerliyor. Brookes ve Enzo'nun yanından geçerken onların kötü bakışlarına şahitlik ediyoruz. Heyman da öfkeyle Del Rio'ya bakıyor. Guerillas of Destiny öylece yatarken Brookes ve Enzo içeriye giriyor. Heyman da onların arkasından içeride. İkili Roman Reigns'i kaldırıyorlar.
Roman önce Enzo'ya bakıyor. Sonra da Chris "El Emin" Brookes'a. Heyman hemen arkalarında. Enzo şehadet parmağını havaya kaldırıyor ve OG Bloodline tauntunu atıyor! Bu sırada Chris Brookes'un da bunu yapması için birkaç kelime söylüyor. Kameradan tam duyamıyoruz. Brookes heyecanlanıyor. Enzo da çok heyecanlı. Roman Enzo'ya "emin misin?" gibi bakarken..
Enzo kendinden oldukça emin. Roman Reigns, Enzo'nun da onayını gördükten sonra içi ferah bir şekilde parmağını havaya kaldırırken Chris Brookes'a bakıyor. Aynı hareketi yapmasını söylüyor. Brookes da şehadet parmağını kaldırdı! Heyman da hemen arkalarında tauntu atarken OG Bloodline'a bir isim daha katılıyor! CHRIS "EL EMIN" BROOKES OG BLOODLINE'DA! Taunt sonrası Enzo Brookes'a koşuyor ve sarılıyor. Brookes ile Enzo yeniden kavuşuyorlar. Roman Reigns gülümsüyor. Yanına gelen Heyman'a kolunu atıyor ve beraber arka alana doğru ilerliyorlar. Kameralar bu görüntülerle kapanıyor.
CROSS ARMBREAKER! Bağladı! Alberto Del Rio çok ters yakaladı Ospreay'i.
Ospreay kolunu fena halde kaptırdı. Alberto sıkıyor, Ospreay bağırıyor. Öyle bir bağırış ki hakem bile uzaklaşıyor ister istemez. Her saniye çığlığın voltajı artıyor. Pes etmemek için tüm acıyı kusuyor.
Ospreay kolunu fena halde kaptırdı. Alberto sıkıyor, Ospreay bağırıyor. Öyle bir bağırış ki hakem bile uzaklaşıyor ister istemez. Her saniye çığlığın voltajı artıyor. Pes etmemek için tüm acıyı kusuyor.
"AAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAA"
Bağırarak uyanan Will Ospreay'in ne olduğunu anlayıp utanması birkaç salise alıyor. Uçakta şimdiden koltuğuna yerleşmiş dakik yolculardan bazıları ona dönüp bakıyor. Bıkkın Ospreay eliyle suratını ovuyor. O esnada koridordan tanıdık bir isim geçiyor.
Yeni PURE Şampiyonu Randy Orton. Survivor Series'te hayatta kalmadı belki ama kazançlı çıktığı kesin. Azıcık ilerleyip saftaki ortanca koltuğa yerleşiyor. Unvanını sağındaki koltuğa bıraktıktan sonra göz ucuyla soldaki yolcuya bakıyor.
Randy, Angelico'yu gördüğü gibi tadı kaçıyor. Üzerinde Randy'deki tişörtün aynısı, tek bir eksik var: PURE Şampiyonluğu.
Angelico: Rahatsız olmuş gibisin. Yer değiştirmek ister misin?
Randy Orton: Neden her yerde seni görmek zorundayım?
Yeni PURE Şampiyonu Randy Orton. Survivor Series'te hayatta kalmadı belki ama kazançlı çıktığı kesin. Azıcık ilerleyip saftaki ortanca koltuğa yerleşiyor. Unvanını sağındaki koltuğa bıraktıktan sonra göz ucuyla soldaki yolcuya bakıyor.
Randy, Angelico'yu gördüğü gibi tadı kaçıyor. Üzerinde Randy'deki tişörtün aynısı, tek bir eksik var: PURE Şampiyonluğu.
Angelico: Rahatsız olmuş gibisin. Yer değiştirmek ister misin?
Randy Orton: Neden her yerde seni görmek zorundayım?
Angelico: Aynısı benim için de geçerli ama ben problem etmiyorum... Dinle Randy. Ailem dediğin o kaba saba herifler gelmeden evvel seninle özel olarak konuşmalıyım. Ne de olsa yalnız başına kalmayı unutmuş bir adamsın, öyle değil mi?
Randy Orton: Lafı gevelemeye devam edersen o kaba saba heriflerle beraber seni uçaktan fırlatacağım.
Angelico: Pekala... Doğrudan konuya gireceğim. Wyatt Family'den ayrılmalısın.
Randy Orton bir süre bakıyor Angelico'ya. Ciddi olup olmadığını tartıyor. Öyle olduğunu anladığında tükürerek aksırıyor.
Randy Orton: Ne diyorsun amına koyim?
Angelico: Derhal Wyatt Family'den uzaklaşmalısın.... Senin yerin orası değil, tamam mı? Bir yaver olamazsın. "Getir Randy, götür Randy." Bunu kendine nasıl yakıştırırsın? Sen lanet olası Randy Orton'sın. The Apex Predator'sın. Ekipteki kimse senin gibi bir geçmişe sahip değil. Bray Wyatt dünkü bok. Velveteen Dream, Tanrı aşkına, onu kim ciddiye alır ki? Daha kendine hükmedemeyen şizofrenin teki. Bak- Bir süredir seni izliyorum. Gülüyorsun ama mutlu değilsin. Güreşiyorsun ama zorla. Çünkü niye güreştiğini sen de bilmiyorsun. Kimin ne dediğinin anlaşılmadığı bir kalabalıkta hır gür ilerliyorsun. Ne yaptığından haberin yok. Takılıyorsun gür sakallıların ardına, ne yapıyorlarsa aynını yapıyorsun. Onların kötü bir taklidi olmaya bir son ver. Yalnız kal ve kendini dinle Randy. Kafandaki sesleri... Her erkeğin zor zamanlarda yaptığı gibi, gerçeklerle yüzleş. Unutma, tüm itirazlara rağmen toplumu inşa eden erkektir. Olmasaydık, olmazdı.
Randy Orton: Lafı gevelemeye devam edersen o kaba saba heriflerle beraber seni uçaktan fırlatacağım.
Angelico: Pekala... Doğrudan konuya gireceğim. Wyatt Family'den ayrılmalısın.
Randy Orton bir süre bakıyor Angelico'ya. Ciddi olup olmadığını tartıyor. Öyle olduğunu anladığında tükürerek aksırıyor.
Randy Orton: Ne diyorsun amına koyim?
Angelico: Derhal Wyatt Family'den uzaklaşmalısın.... Senin yerin orası değil, tamam mı? Bir yaver olamazsın. "Getir Randy, götür Randy." Bunu kendine nasıl yakıştırırsın? Sen lanet olası Randy Orton'sın. The Apex Predator'sın. Ekipteki kimse senin gibi bir geçmişe sahip değil. Bray Wyatt dünkü bok. Velveteen Dream, Tanrı aşkına, onu kim ciddiye alır ki? Daha kendine hükmedemeyen şizofrenin teki. Bak- Bir süredir seni izliyorum. Gülüyorsun ama mutlu değilsin. Güreşiyorsun ama zorla. Çünkü niye güreştiğini sen de bilmiyorsun. Kimin ne dediğinin anlaşılmadığı bir kalabalıkta hır gür ilerliyorsun. Ne yaptığından haberin yok. Takılıyorsun gür sakallıların ardına, ne yapıyorlarsa aynını yapıyorsun. Onların kötü bir taklidi olmaya bir son ver. Yalnız kal ve kendini dinle Randy. Kafandaki sesleri... Her erkeğin zor zamanlarda yaptığı gibi, gerçeklerle yüzleş. Unutma, tüm itirazlara rağmen toplumu inşa eden erkektir. Olmasaydık, olmazdı.
Randy Orton: Konunun erkeklikle ne alakası var?
Angelico: (Gülerek) Sikik bir güreş şirketinde şov amaçlı dövüşüyormuş gibi yapıyorsun. En son ne zaman gerçekten kavga etmek zorunda kaldın? (Orton düşünüyor.) Arka alandakilerin gerçek birer erkek olduğu, sesi gür çıkanın diğerlerini ezerek kariyer yaptığı o eski günlerde... Kariyerinin başlarında durum öyleydi, yanlış mıyım? Sen de öyle yükseldin. Senden daha güçsüz olanları ezerek. Arka alandaki kavgalar meşhurdu. Şimdiyse öpüp koklaşan bir tır dolusu erkek... Biri gerçekten sana yumruk atmaya kalksa ne yaparsın? "Güvenliiiiiiik"?
Randy afallıyor. Angelico'nun bu özgüveni hoşuna da gidiyor hatta. Ne diyeceğini bilemiyor ve gülmeye başlıyor.
Angelico: (Gülerek) Sikik bir güreş şirketinde şov amaçlı dövüşüyormuş gibi yapıyorsun. En son ne zaman gerçekten kavga etmek zorunda kaldın? (Orton düşünüyor.) Arka alandakilerin gerçek birer erkek olduğu, sesi gür çıkanın diğerlerini ezerek kariyer yaptığı o eski günlerde... Kariyerinin başlarında durum öyleydi, yanlış mıyım? Sen de öyle yükseldin. Senden daha güçsüz olanları ezerek. Arka alandaki kavgalar meşhurdu. Şimdiyse öpüp koklaşan bir tır dolusu erkek... Biri gerçekten sana yumruk atmaya kalksa ne yaparsın? "Güvenliiiiiiik"?
Randy afallıyor. Angelico'nun bu özgüveni hoşuna da gidiyor hatta. Ne diyeceğini bilemiyor ve gülmeye başlıyor.
Randy Orton: Haberdar olmadığım bir UFC kariyerin mi var yoksa tüm hayatım bir yalan mıydı?
Angelico: Ne diyorsun?
Randy Orton: Peki ya sen Angelico, sen dövüşür müydün?
Angelico: Neden? Beni kendinle mi kıyaslayacaksın?
Randy'nin iyice sinirleri bozuluyor. Kısık kahkahalar atıyor.
Angelico: Pekala. Gülüşünde hasta bir umutsuzluk ifadesi var.
Angelico: Ne diyorsun?
Randy Orton: Peki ya sen Angelico, sen dövüşür müydün?
Angelico: Neden? Beni kendinle mi kıyaslayacaksın?
Randy'nin iyice sinirleri bozuluyor. Kısık kahkahalar atıyor.
Angelico: Pekala. Gülüşünde hasta bir umutsuzluk ifadesi var.
Angelico, Randy'e iyice yaklaşıp elmacık kemiklerini gösteriyor. Hafif şişmişler ve yeni yeni geçmeye başlayan bir morluk yaşanmış gibi görünüyor. Kaşının üzerinde de birkaç dikiş var. Randy, Angelico'nun doğruyu söylediğine inanmaya başlıyor. Bakışları tedirginleşiyor. Gerçekten dövüşüp dövüşmediğini anlamaktan ziyade, niye bunu yapıyorsun dercesine bakıyor ona.
Randy Orton: Doğrusu, bu kadar sıkı biri olduğunu bilmiyordum. Profesyonel güreşteki kariyerini gördükten sonra...
Angelico: Oh, sert.... İşine yarıyor mu?
Randy Orton: Doğrusu, bu kadar sıkı biri olduğunu bilmiyordum. Profesyonel güreşteki kariyerini gördükten sonra...
Angelico: Oh, sert.... İşine yarıyor mu?
Randy Orton: Ne?
Angelico: Sert olmak.
Randy Orton: Çok.
Angelico: Devam et öyleyse. Böyle devam et.
İkili arasındaki tansiyon yükselir gibi oluyor. Angelico ayağa kalkıyor. Randy Orton'ın hacimli vücuduyla tamamen kapattığı küçük kısımdan Randy'nin ayaklarına basmamaya da dikkat ederek geçmeye çalışıyor. Tam Randy'nin karşısına geldiğinde duruyor. Randy Orton ve Angelico'nun kasıkları karşı karşıya. Randy, açıklama gelmediği taktirde cezayı keseceğini belli eden bir bakış atıyor Angelico'ya. Angelico'nun rahatlık başka bir seviye, pis pis sırıtıyor.
Angelico: Kobramın elini sıkmak ister miydin?
Randy'nin gözlerden ateş çıkınca Angelico hızla ayrılıyor oradan.
Angelico: Sert olmak.
Randy Orton: Çok.
Angelico: Devam et öyleyse. Böyle devam et.
İkili arasındaki tansiyon yükselir gibi oluyor. Angelico ayağa kalkıyor. Randy Orton'ın hacimli vücuduyla tamamen kapattığı küçük kısımdan Randy'nin ayaklarına basmamaya da dikkat ederek geçmeye çalışıyor. Tam Randy'nin karşısına geldiğinde duruyor. Randy Orton ve Angelico'nun kasıkları karşı karşıya. Randy, açıklama gelmediği taktirde cezayı keseceğini belli eden bir bakış atıyor Angelico'ya. Angelico'nun rahatlık başka bir seviye, pis pis sırıtıyor.
Angelico: Kobramın elini sıkmak ister miydin?
Randy'nin gözlerden ateş çıkınca Angelico hızla ayrılıyor oradan.
Angelico: Sen yaptığında komik oluyor ama?!
Angelico koridorda kaybolurken Randy, başını koltuğa yaslayıp derin nefesler almaya başlıyor.
Arka alandaki en sessiz odadayız. Judgment Day'in soyunma odasında. Bir cenaze varmış gibi, kimse çıt çıkarmıyor. Herkes bir noktada takılı kalmış. Triplerdeler. Bir kişi hariç. Dominik Mysterio huysuz huysuz odada volta atıyor. Survivor Series'in muhasebesini yaptığı çok açık. Kafasını sallıyor. Hala o geceyi yaşıyor. Eliyle yüzünü ovduktan sonra.
Dirty Dom: Yok! Düşünüyorum düşünüyorum işin içinden çıkamıyorum. Onlara nasıl kaybederiz?
Finn Balor: Fazla düşünme. O gece kimin kaç kişi aldığını hatırla. Bir kişi ağır çuvalladı.
Angelico koridorda kaybolurken Randy, başını koltuğa yaslayıp derin nefesler almaya başlıyor.
Arka alandaki en sessiz odadayız. Judgment Day'in soyunma odasında. Bir cenaze varmış gibi, kimse çıt çıkarmıyor. Herkes bir noktada takılı kalmış. Triplerdeler. Bir kişi hariç. Dominik Mysterio huysuz huysuz odada volta atıyor. Survivor Series'in muhasebesini yaptığı çok açık. Kafasını sallıyor. Hala o geceyi yaşıyor. Eliyle yüzünü ovduktan sonra.
Dirty Dom: Yok! Düşünüyorum düşünüyorum işin içinden çıkamıyorum. Onlara nasıl kaybederiz?
Finn Balor: Fazla düşünme. O gece kimin kaç kişi aldığını hatırla. Bir kişi ağır çuvalladı.
Finn bunu söylediğinde o dışında herkes Damian Priest'e dönüyor. Damian ters ters Finn Balor'a çeviriyor bakışlarını.
Dirty Dom: Damian... Hiç, surat asayım falan deme. Finn haklı. Bir ay önce buraya geldin ve gerçekten de üzerimizdeki ölü toprağını atmamıza yardımcı oldun. Mentörlük yaptın. Sözcümüz oldun. Judgment Day'e ilk başarısını tattırdın ama en önemli gecede yokları oynadın. Ben buradayım demen gerekiyordu. Ben Judgment Day'in lideriyim, işte bu da kanıtı.... Demen gerekiyordu Damian. Fakat sen her şeyi eline yüzüne bulaştırdın ve bizi zor bir durumun içine soktun. Wes Lee fikrini ortaya atmana daha değinmedim bile.
Damian Priest: Wes Lee geldiğinde hepiniz sevinmiştiniz. Onun bu kadar zayıf kalacağını ben de tahmin edemedim, siz de... Sonuca göre konuşuyorsun Dom. Wes Lee o şartlarda iyi bir seçimdi. Kafa olarak burada olmadığını bilemezdim.
Dirty Dom: Damian... Hiç, surat asayım falan deme. Finn haklı. Bir ay önce buraya geldin ve gerçekten de üzerimizdeki ölü toprağını atmamıza yardımcı oldun. Mentörlük yaptın. Sözcümüz oldun. Judgment Day'e ilk başarısını tattırdın ama en önemli gecede yokları oynadın. Ben buradayım demen gerekiyordu. Ben Judgment Day'in lideriyim, işte bu da kanıtı.... Demen gerekiyordu Damian. Fakat sen her şeyi eline yüzüne bulaştırdın ve bizi zor bir durumun içine soktun. Wes Lee fikrini ortaya atmana daha değinmedim bile.
Damian Priest: Wes Lee geldiğinde hepiniz sevinmiştiniz. Onun bu kadar zayıf kalacağını ben de tahmin edemedim, siz de... Sonuca göre konuşuyorsun Dom. Wes Lee o şartlarda iyi bir seçimdi. Kafa olarak burada olmadığını bilemezdim.
Finn Balor: Diyelim haklısın.... O gece kazansaydık burada olma sebebimizi gerçekleştirmiş olacaktık. En büyük rakibimiz Wyatt Family. İtirazı olan var mı? Onları mahvetmiş olacaktık. Belki de dağılma sürecine gireceklerdi. Belki de bugün Wyatt Family diye bir şeyden bahsedilmiyor olacaktı. Sen PURE Şampiyonluğunu korumuş, bense- (Finn derin bir nefes alıyor) yeni Dünya Şampiyonu olacaktım. Judgment Day niye kuruldu? İşte bu bahsettiğim dominasyon için. Ve sonra gerisi çorap söküğü gibi gelecekti. Bir kişiyi tuş edebilseydin Damian. Siktiğimin bir kişisini.... Yetecekti... (Finn kafasını sağa sola sallıyor) Bir değişim şart. Judgment Day'de kimse kimseye baskın olmayacak. Kimse kimseye ne yapacağını söylemeyecek. Bu yetkiyi hak etseydin ilk elenen sen olmazdın.
Damian Priest ayağa kalkıyor.
Damian Priest: Yani Survivor Series'in tüm suçlusu benim, öyle mi? Sanki benden önce kazanıyormuş gibi konuşuyorsunuz baylar. Haklılığınız var. Kabul. İlk elenen olmak bana yakışmadı. En azından birilerini aradan çıkarmalıydım. İşleri takım için basitleştirmeliydim ama- Ama olmadı. Fakat tek bir geceyle yargılanmayı da hak etmiyorum. Kimse beni ve yeteneklerimi sorgulayamaz. Ben olmasaydım Survivor Series'te o maça bile çıkabileceğiniz meçhuldü. Söyleyin bana, siz çözüm mü arıyorsunuz yoksa suçlayacak biri mi? (Ellerini yana açarak odada dolaşır) Evet işte karşınızdayım. Sabaha kadar suçlayın. Senin yüzünden kaybettik Damian. Bir kişi bile eleyemedin Damian. Bok Lee'yi sen getirdin Damian. Peki haklısınız. Sonra? (Finn'e bakıyor.) Eğer suçlu arayacak olsaydım bunu Survivor Series'ten hemen sonra Dom ve sana bağırarak gösterirdim. Sona siz kaldınız baylar. Wyatt sizi tek başına yendi. Siz de sudan çıkmış ak kaşığı andırmıyorsunuz.
JD McDonagh: EEEHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHH Bİ SUSUN AMMKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKK! YETERRRRRRRRRRRRRRRRRRR!!
JD patlıyor bir anda. Herkes ona dönüyor. Priest şok oluyor. Dominik irkiliyor. Finn şaşkın. Liv Morgan da korkmuş, eliyle kalbini kontrol ediyor. Hayali bir su içiyor.
JD McDonagh: Sen şöylesin. Sen böylesin. Sen suçlusun. Ben temizim. YETER AMK! Bakın beyler, kendi aramızda eleştirilerimizi yapalım ama sorunlara bu denli odaklanmayalım. Biz nasıl Judgment Day'iz amına koyim ya? Sadece kendimizi yargılıyoruz? Hepimiz hata yaptık. Artık şu gerçeği kabullenin. Sorun hata yapmamızda değil. Ders alıyor muyuz? Söyleyin bana. Finn, kendinle baş başa kaldığında geçmişin muhasebesini yapmıyor musun? Peki ya sen Damian? Survivor Series'te neden en kötü senaryo başına geldi diye kendine sormuyor musun? Dom? Yargılayıcı olarak hepimize kendi vicdanı yeter. Koca koca adamlarız. Birbirimizi suçlamaya devam edersek dağılmamız an meselesi.
Damian Priest ayağa kalkıyor.
Damian Priest: Yani Survivor Series'in tüm suçlusu benim, öyle mi? Sanki benden önce kazanıyormuş gibi konuşuyorsunuz baylar. Haklılığınız var. Kabul. İlk elenen olmak bana yakışmadı. En azından birilerini aradan çıkarmalıydım. İşleri takım için basitleştirmeliydim ama- Ama olmadı. Fakat tek bir geceyle yargılanmayı da hak etmiyorum. Kimse beni ve yeteneklerimi sorgulayamaz. Ben olmasaydım Survivor Series'te o maça bile çıkabileceğiniz meçhuldü. Söyleyin bana, siz çözüm mü arıyorsunuz yoksa suçlayacak biri mi? (Ellerini yana açarak odada dolaşır) Evet işte karşınızdayım. Sabaha kadar suçlayın. Senin yüzünden kaybettik Damian. Bir kişi bile eleyemedin Damian. Bok Lee'yi sen getirdin Damian. Peki haklısınız. Sonra? (Finn'e bakıyor.) Eğer suçlu arayacak olsaydım bunu Survivor Series'ten hemen sonra Dom ve sana bağırarak gösterirdim. Sona siz kaldınız baylar. Wyatt sizi tek başına yendi. Siz de sudan çıkmış ak kaşığı andırmıyorsunuz.
JD McDonagh: EEEHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHH Bİ SUSUN AMMKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKKK! YETERRRRRRRRRRRRRRRRRRR!!
JD patlıyor bir anda. Herkes ona dönüyor. Priest şok oluyor. Dominik irkiliyor. Finn şaşkın. Liv Morgan da korkmuş, eliyle kalbini kontrol ediyor. Hayali bir su içiyor.
JD McDonagh: Sen şöylesin. Sen böylesin. Sen suçlusun. Ben temizim. YETER AMK! Bakın beyler, kendi aramızda eleştirilerimizi yapalım ama sorunlara bu denli odaklanmayalım. Biz nasıl Judgment Day'iz amına koyim ya? Sadece kendimizi yargılıyoruz? Hepimiz hata yaptık. Artık şu gerçeği kabullenin. Sorun hata yapmamızda değil. Ders alıyor muyuz? Söyleyin bana. Finn, kendinle baş başa kaldığında geçmişin muhasebesini yapmıyor musun? Peki ya sen Damian? Survivor Series'te neden en kötü senaryo başına geldi diye kendine sormuyor musun? Dom? Yargılayıcı olarak hepimize kendi vicdanı yeter. Koca koca adamlarız. Birbirimizi suçlamaya devam edersek dağılmamız an meselesi.
Damian Priest: Avuçlarımıza bakacak olursak aylardır kimse hatalarından ders çıkarmıyor. Belki de en büyük hatamız, bu anlamsız savaşı sürdürmenin ta kendisidir?
JD McDonagh: Ne demek istiyorsun?
Damian Priest: Çok açık, JD. Anlamalısın.
JD McDonagh: Ne demek istiyorsun?
Damian Priest: Çok açık, JD. Anlamalısın.
Herkes Damian'ın radikal çıkışıyla birbirini test ediyor. Finn, Dom'la bakışıyor. Birbirlerinde ona hak verip vermediklerini tartıyorlar. JD McDonagh dinine imanına küfredilmiş gibi nefes kontrolünü kaybediyor. Düzensiz ve kesik nefesler alıyor, göğsünün hızlı hızlı yükselip inmesinden anlaşılıyor.
JD McDonagh: Bunu nas-
???: Siz inancınızı kaybetmişsiniz.
Herkes, bir süredir en arka kısımda öylece oturan, bu yüzden varlığını bile unuttukları Liv Morgan'a dönüyor.
Liv Morgan: Kendinize de, birbirinize de güvenmiyorsunuz. Güvensizlik, uçurumun üzerinde bir ipte yürümeye çalışmak gibi hissettiriyor. Ya düşersem diye korkuyorsunuz. Ona o kadar odaklanıyorsunuz ki, korktuğunuz şey başınıza geliyor. Uçurumdan düştüğünüzdeyse "biliyordum, başıma geleceğini biliyordum". En büyük hatanız işte bu. Carlito'ya güvenmediniz. O sizden biriydi. Kendimi dışarıda tutarak konuşmam hata. Carlito'nun yerine bir transfer yapmaktan bahsedildiğinde buna ben de okey'dim. Hata, hem de çok büyük bir hata.
JD McDonagh: Bunu nas-
???: Siz inancınızı kaybetmişsiniz.
Herkes, bir süredir en arka kısımda öylece oturan, bu yüzden varlığını bile unuttukları Liv Morgan'a dönüyor.
Liv Morgan: Kendinize de, birbirinize de güvenmiyorsunuz. Güvensizlik, uçurumun üzerinde bir ipte yürümeye çalışmak gibi hissettiriyor. Ya düşersem diye korkuyorsunuz. Ona o kadar odaklanıyorsunuz ki, korktuğunuz şey başınıza geliyor. Uçurumdan düştüğünüzdeyse "biliyordum, başıma geleceğini biliyordum". En büyük hatanız işte bu. Carlito'ya güvenmediniz. O sizden biriydi. Kendimi dışarıda tutarak konuşmam hata. Carlito'nun yerine bir transfer yapmaktan bahsedildiğinde buna ben de okey'dim. Hata, hem de çok büyük bir hata.
Dirty Dom: (Kafasını sallayarak) Haklı. Carlito'ya yaptığımız büyük ayıptı. Nolursa olsun ona güvenmeliydik. Sinsilikle yaftaladık. Takımın zayıf tarafıymış gibi davrandık. Onu sattık beyler!? Adamı resmen sattık. Yine yenilseydik. Lanet olsun ki yine yenilseydik ama o bildiğimiz Carlito'yu, Dark Carlito olarak görmeseydik. Bu adamın ahını aldık. Bir anlık öfkeyle pişman olacağımız yanlış hareketler yaptık. Öncelikli olarak yapmamız gereken şey hatamızı telafi etmek. Onu Dark STG'nin elinden kurtarmalıyız.
JD McDonagh: Evet. O olmadan yeniden bir arada olmamız çok zor.
Finn Balor: DSTG bize Survivor Series'te büyük avantaj sağladı. Carlito da bizimle beraber güreşti. Tabii içi boş bir adam olarak. Katkılarından memnunum ama haklısınız. Carlito'nun ahını aldık. Üzerimizde bu tür bir lanet olduğuna eminim. Ben de o gece öfkeli bir şekilde DSTG'ye Carlito'yu verdikten sonra pişman oldum. Yaptığımız hatanın cezasını ödedik. Artık ceza kesen tarafa geçmeliyiz. Ama önce Carlito...
Ekibin tümünün aynı fikirde buluştuğunu, pişman olduklarını fark eden JD McDonagh elleriyle alkış tutarak herkesi ayaklandırmaya çalışır. Motive eder.
JD McDonagh: PEKALA! PEKALA! HADİ ÇOCUKLAR! Herkes Survivor Series'ten sonra dağılmamızı bekliyor. Onlara bu keyfi yaşatmayalım. Survivor Series'ten daha da güçlenmiş halde çıkalım. Sorunun ne olduğunu artık biliyoruz ve onu çözmek için ne yaptığımızı bilerek hareket ettiğimizde, iddia ediyorum, önümüzde kimse ama kimse duramaz. Biz hepsinden daha iyiyiz. Kırılganlığı, zayıflığı bir kenara bırakın. Toparlanın! Bu andan itibaren ne Wyatt Family ne Dark STG umurumuzda değil. Tek isteğimiz, kardeşimiz Carlito'yu kurtarıp ait olduğu yere döndürmek. HADİ! HADİ! HADİ!
JD McDonagh: Evet. O olmadan yeniden bir arada olmamız çok zor.
Finn Balor: DSTG bize Survivor Series'te büyük avantaj sağladı. Carlito da bizimle beraber güreşti. Tabii içi boş bir adam olarak. Katkılarından memnunum ama haklısınız. Carlito'nun ahını aldık. Üzerimizde bu tür bir lanet olduğuna eminim. Ben de o gece öfkeli bir şekilde DSTG'ye Carlito'yu verdikten sonra pişman oldum. Yaptığımız hatanın cezasını ödedik. Artık ceza kesen tarafa geçmeliyiz. Ama önce Carlito...
Ekibin tümünün aynı fikirde buluştuğunu, pişman olduklarını fark eden JD McDonagh elleriyle alkış tutarak herkesi ayaklandırmaya çalışır. Motive eder.
JD McDonagh: PEKALA! PEKALA! HADİ ÇOCUKLAR! Herkes Survivor Series'ten sonra dağılmamızı bekliyor. Onlara bu keyfi yaşatmayalım. Survivor Series'ten daha da güçlenmiş halde çıkalım. Sorunun ne olduğunu artık biliyoruz ve onu çözmek için ne yaptığımızı bilerek hareket ettiğimizde, iddia ediyorum, önümüzde kimse ama kimse duramaz. Biz hepsinden daha iyiyiz. Kırılganlığı, zayıflığı bir kenara bırakın. Toparlanın! Bu andan itibaren ne Wyatt Family ne Dark STG umurumuzda değil. Tek isteğimiz, kardeşimiz Carlito'yu kurtarıp ait olduğu yere döndürmek. HADİ! HADİ! HADİ!
JD McDonagh'ın bu konuşması herkeste büyük etki yapar. Damian Priest'te bile. Finn ve Dom birbirlerini gaza getirmek için birbirlerinin omuzlarına vurur. Damian Liv'e nazikçe dokunur. Odadan çıkarlarken Liv ve JD McDonagh en sona kalırlar. Liv, JD'ye bakarak gülümser.
Liv Morgan: JD... Ekibin gerçek lideri sensin.
JD McDonagh: Bana daha çok, senmişsin gibi geliyor.
Gülerek odadan çıkıyorlar.
GM The Miz arka alanda alelacele yürüyor. Uzun ve sıkıcı bir koridoru geçtikten sonra bir odanın kapısına varıyor. Kapıya vardığında derin bir nefes alıyor. Elinde bir adet a4 kağıdı. Üzerinde kısa bir yazı. Miz stres içinde kağıtla oynayıp duruyor. Kapıya vurmak için parmağını büktüğünde birinin ona doğru yanaştığını fark ediyor.
Miz onu gördüğünde zoraki bir şekilde gülümsüyor.
The Miz: Chris, seninle konuşamadım. Kusura bakma. Sana bir özür borçluyum. Olan biteni bilmeden seni suçladım. Özrümü kabul et.
Chris Brookes: Önemli değil Miz. Bilmediğin çok şey vardı. Bana da defalarca sordun. Anlatamıyordum. Yerinde olsam ben de kontrolü kaybederdim.
Liv Morgan: JD... Ekibin gerçek lideri sensin.
JD McDonagh: Bana daha çok, senmişsin gibi geliyor.
Gülerek odadan çıkıyorlar.
GM The Miz arka alanda alelacele yürüyor. Uzun ve sıkıcı bir koridoru geçtikten sonra bir odanın kapısına varıyor. Kapıya vardığında derin bir nefes alıyor. Elinde bir adet a4 kağıdı. Üzerinde kısa bir yazı. Miz stres içinde kağıtla oynayıp duruyor. Kapıya vurmak için parmağını büktüğünde birinin ona doğru yanaştığını fark ediyor.
Miz onu gördüğünde zoraki bir şekilde gülümsüyor.
The Miz: Chris, seninle konuşamadım. Kusura bakma. Sana bir özür borçluyum. Olan biteni bilmeden seni suçladım. Özrümü kabul et.
Chris Brookes: Önemli değil Miz. Bilmediğin çok şey vardı. Bana da defalarca sordun. Anlatamıyordum. Yerinde olsam ben de kontrolü kaybederdim.
Sessizlik çöküyor. Soğuk bir gülümseme sekansından sonra Brookes, Miz'in elindeki kağıda bakıyor. Miz yazıları okumasın diye kağıdı göğsüne bastırıyor istemsiz bir şekilde. Görünmesini istemiyor.
Chris Brookes: O da ne?
The Miz: Şeyyy, eee... Bırakıyorum Brookes. Boşanma davası, taşınma, vesaire derken GM olarak kalmak için yeterli vakti ayırabileceğimi sanmıyorum.
Chris Brookes: O da ne?
The Miz: Şeyyy, eee... Bırakıyorum Brookes. Boşanma davası, taşınma, vesaire derken GM olarak kalmak için yeterli vakti ayırabileceğimi sanmıyorum.
Miz kapıya tıklatmak için parmağını kaldırdığında Brookes onun omzuna yapışıyor.
Chris Brookes: Bunu yapamazsın.
The Miz: Ne?
Chris Brookes: Bunu yapamazsın.
The Miz: Ne?
Chris Brookes: Sana bunu yapamayacağını söylüyorum. Bak, Maryse'le olan ilişkin sona ermiş olabilir. Belki de gerçekten tek seçenek boşanmaktır. Bu senin kararın. Bir şey diyemem ama PGW'yi bırakmak, buradaki sorumluluğundan kaçmak- Hayır, Miz. İlk günden beri sözümün arkasındayım. Sen çok iyi bir GM'sin. Buraya meclisi getirdin. Artık kendi kararlarımızı kendimiz alabiliyoruz. Birkaç şov kaçırsan bile bunu idare edebiliriz. Daha da önemlisi-
Chris Brookes: Kim olduğunu bilmiyor olabilirsin ama düşman yakınlarda, Miz. Bunu sen de çok iyi biliyorsun. Tüm bu yaşananların hesabını sormayacak mısın? Maryse'e kızgınım. Ona kötü davranmış olsan bile seni aldatmamalıydı. İşleri daha da karışık bir hale getirdi. Fakat karşı taraf, işte o yavşak herif... Evli olduğunuzu biliyordu. Bile bile yaptı.... Burada kal. O pisliğin yaptıklarının karşılıksız kalmamasını sağla. Ya da istifa kağıdını Rock'a bırak, yaptığı yanına kar kalsın.
Miz son derece üzgün. Devam edecek gücü bulup bulamadığını sınıyor kendi içinde. Elinde sıkıca tuttuğu kağıdı, vücudundan uzaklaştırıp bir kez daha bakıyor. Ardından Brookes'un öfke ve hırs dolu gözlerine... Ondan güç alıyor, bu güvenilir adamdan. Brookes yaratmak istediği etkinin Miz'de onaylandığını fark ediyor. Miz'in elinden istifa kağıdını alıyor. YIRTIYOR! Kağıt parça pinçik olup yere tek tek düşerken kameralarımız kapanıyor.
Müzik çalıyor. Dark STG girişte ve en önde. Hemen arkasında ordusuna peşkeş çekilen Dark Carlito var. Onun yanında ise karanlıklar ordusunun kuzeni, Dark JM! Üçlü ringe doğru ilerliyorlar. Dark STG ve kuzen Dark JM içeri girmiyor, kenara çekiyorlar. Carlito ise içeride. Rakibini bekliyor.
Müzik çalmıyor. Survivor Series ana olayı ve gecenin açılışında yayının bozulduğu ve bu sırada görüntülenen fotoğraflar ekrana geliyor. Üst üste konuluyor fotoğraflar. Hızlı hızlı geçerken en son üstteki son fotoğraf kalıyor. Seyirciler heyecanlı. Bu kişinin kim olduğunu birazdan göreceğiz. Bulmacayı çözebilen var mı?
Ekrana son bir fotoğraf geliyor. Burada gelen kişinin adı yazıyor. Bunu da mı çözemediniz?
Müzik çalıyor. Herkes artık ondan emin. Gelen isim Matt Cardona! Kocaman gülümsemesi ile girişte görünüyor Cardona. Carlito ruhsuz bir şekilde ona bakarken hızla ilerliyor Cardona. Dark STG ve kuzen Dark JM'nin yanından korkusuzca geçiyor. Ringe giriyor. PGW arenasının kokusunu içine çekiyor. Çok özledi. Uzun bir süredir güreş arenalarında yok. Ama artık Matt Cardona PGW'de!
Hakem biraz sonra iki isme de uyarılarını geçiyor. Kuralları anlatıyor. Her şey hazır! Maç başlıyor.
Debut Match of Matt Cardona
Carlito vs. Matt Cardona
İkili Elbow And Collar Tie Up'a girişiyor. Carlito hızla Cardona'yı kendine doğru çekip headlocka alıyor. Cardona onu iplere dayıyor. Carlito iplerden sekiyor. Cardona yere yatıyor. Carlito üstünden zıplıyor. Carlito tekrar ipten sekiyor. Cardona gelişine bir Hip Toss'u koyuyor. Carlito sırtını tutarak hızla kalkıyor. Cardona bir tekme ardından kolundan tutup Irish Whipe yolluyor fakat Carlito bunu tersine çeviriyor ve gelişine bir Running Back Elbowu geçiriyor. Seri bir tuş denemesi 1........ KICKOUT! Carlito hızla chinlocka alıyor. Cardona bir süre sonra ayaklanmayı başarıyor ve Carlito'nun karnına üst üste yumruklar vurarak kurtuluyor. En sonunda kilidi çözüyor ve Carlito'yu hızla Arm Dragle yatırıyor. Oradan arm lockla kolunu kitliyor. Carlito bir süre sonra kalkıyor. Kolunu tersine çeviriyor fakat Cardona sağlam bir yumruk atıyor. Carlito sersemliyor. Cardona hızla iplerden sekiyor. Carlito seri bir Dropkick!
Cardona sersemleyerek kalkıyor. Carlito hızla iplerden sekiyor fakat Cardona gelişine bir Forearm Smashi koyuyor! Carlito ring dışına çekiliyor. Cardona hızla peşinden geliyor. Carlito'yu seri bir Clothesline'la yatırıyor! Sonrasında kafasından tutuyor ve aprona vurmaya başlıyor. Birkaç defa vurduktan sonra ringe sokuyor ve peşinden kendisi de giriyor. Hızla iplerden sekiyor ve bir Clothesline daha yapıştırıyor. Ardından seri bir şekilde Tuşa gidiyor. 1.......2..... KICKOUT! Cardona, Carlito'yu hızla kaldırıyor ve kolundan tutup fırlatıyor. Fakat Carlito bunu tersine çeviriyor ve gelişine bir Sleeper Hold bağlıyor. Cardona pes mi edecek? Cardona bir süre direnmeye çalışırken bir anda kaldırıyor ve bir Back Suplex'le Carlito'yu yatırıyor. Carlito sersemleyerek kalkarken Carlito'yu Abdominal Stretch'e alıyor! Carlito'yu kıstırıyor!
Bir süre sonra Carlito bundan kurtuluyor ve Hip Toss'la Cardona'yı yere fırlatıyor. Cardona ayaklanınca bir Scoop Slam'le yatırıyor. Tuşa gidiyor. 1........2..... KICKOUT! Carlito, Cardona'nın tepesine çıkıyor ve üst üste yumruklar atmaya başlıyor! Defalarca yumrukladıktan sonra tekrar tuşa gidiyor! 1.........2........ KICKOUT! Carlito iyice sinirleniyor. Hızla kaldırıyor ve kafasından tutarak Cardona'yı ringposta fırlatıyor! Fakat hayır! Cardona bunu tersine çeviriyor! Carlito kendini demirlerde buluyor! Kafasını çok sert çarpıyor! Carlito ring dışına düşüyor ve acıyla yerde kıvranıyor! Cardona aprona geçiyor ve Double Axe Handle ile Carlito'nun üstüne atlıyor!
Cardona, Carlito'yu kaldırıyor ve DDT'yi yapıştırıyor! Sonrasında Carlito'yu bacaklarından çekiyor ve Catapult'la ringposta çarptırıyor! Sonrasında Carlito'yu saçından tutarak ringe sokuyor. Fakat o da ne!? Dark STG, ters ters Cardona'ya bakıyor. Cardona bir süre Dark STG'yle bakışıyor. Sonrasında hızla ringe giriyor. Carlito bir anda Cardona'yı Small Package'e alıyor! 1........2....... KICKOUT! Carlito oturma pozisyonunda kalıyor Cardona seri bir Bootu geçiriyor! Tuşa gidiyor! 1........2........ KICKOUT! Son anda atıyor Carlito! Cardona, Carlito'nun kafasından tutuyor ve kafasını köşeye çarptırıyor. Köşeye defalarca kez vurduktan sonra karşı köşeye geçiyor ve üstüne doğru koşuyor. Koşarak bir Big Boot sallıyor fakat Carlito, Cardona'nın bacağından tutup yere çekiyor! JACKKNIFE PIN! 1.......2.......
Cardona bundan kurtuluyor ve kaldırıyor çeviriyor BACKSLIDE PIN! 1.......2....... KICKOUT! İkili hızla ayaklanıyorlar. Cardona bir Clothesline sallıyor fakat Carlito bundan eğiliyor ipe doğru atlayıp Springboard Back Elbow! Ardından Tuşa gidiyor! 1........2....... KICKOUT! Carlito sersemleyerek kalkıyor. Üst üste stomplar vurarak Cardona'ya üstünlük kuruyor. Cardona'nın ayaklanmasını bekliyor. Cardona ayaklanıyor. Carlito hızla iplere doğru koşuyor. Springboard Corkscrew Back Elbow! Cardona yeri öpüyor. Carlito tekrardan Tuşa gidiyor! 1.......2....... KICKOUT!
Carlito sinirle kaldırıyor. Fakat Cardona seri yumruklar! Seri yumruklarla Carlito'yu köşeye taşıyor! Köşede dirseklerle karışık yumruklar vuruyor! Ardından üst üste stomplarla devam ediyor! Carlito köşede yere doğru oturuyor. Birkaç stompla daha iyice sersemlediğinden emin olduktan sonra karşı köşeye koşuyor ve oradan hızla uçuyor! REBOOT!! Sonrasında yatırıyor ve Tuşa gidiyor! 1.......2.......
DARK STG! Carlito'nun bacağını ipe koyuyor! Cardona şaşkın! Cardona kalkıyor ve Dark STG'ye bakıyor. Hakeme o yaptı diye gösteriyor. O sırada Dark JM! Bir anda aprona atlıyor! Hakem Dark JM'yle ilgileniyor. O sırada Carlito cebindeki şeftaliyi çıkartıyor ve ısırıyor. Cardona, Carlito'yu yerden kaldırıyor. Carlito aniden şeftaliyi Cardona'nın suratına tükürüyor! Cardona neye uğradığını şaşırıyor!
Ardından Carlito, Cardona'yı köşeye doğru çarptırıyor ve gelişine School Boy Roll Up! 1........2........
Chris Brookes: Kim olduğunu bilmiyor olabilirsin ama düşman yakınlarda, Miz. Bunu sen de çok iyi biliyorsun. Tüm bu yaşananların hesabını sormayacak mısın? Maryse'e kızgınım. Ona kötü davranmış olsan bile seni aldatmamalıydı. İşleri daha da karışık bir hale getirdi. Fakat karşı taraf, işte o yavşak herif... Evli olduğunuzu biliyordu. Bile bile yaptı.... Burada kal. O pisliğin yaptıklarının karşılıksız kalmamasını sağla. Ya da istifa kağıdını Rock'a bırak, yaptığı yanına kar kalsın.
Miz son derece üzgün. Devam edecek gücü bulup bulamadığını sınıyor kendi içinde. Elinde sıkıca tuttuğu kağıdı, vücudundan uzaklaştırıp bir kez daha bakıyor. Ardından Brookes'un öfke ve hırs dolu gözlerine... Ondan güç alıyor, bu güvenilir adamdan. Brookes yaratmak istediği etkinin Miz'de onaylandığını fark ediyor. Miz'in elinden istifa kağıdını alıyor. YIRTIYOR! Kağıt parça pinçik olup yere tek tek düşerken kameralarımız kapanıyor.
Müzik çalıyor. Dark STG girişte ve en önde. Hemen arkasında ordusuna peşkeş çekilen Dark Carlito var. Onun yanında ise karanlıklar ordusunun kuzeni, Dark JM! Üçlü ringe doğru ilerliyorlar. Dark STG ve kuzen Dark JM içeri girmiyor, kenara çekiyorlar. Carlito ise içeride. Rakibini bekliyor.
Müzik çalmıyor. Survivor Series ana olayı ve gecenin açılışında yayının bozulduğu ve bu sırada görüntülenen fotoğraflar ekrana geliyor. Üst üste konuluyor fotoğraflar. Hızlı hızlı geçerken en son üstteki son fotoğraf kalıyor. Seyirciler heyecanlı. Bu kişinin kim olduğunu birazdan göreceğiz. Bulmacayı çözebilen var mı?
Ekrana son bir fotoğraf geliyor. Burada gelen kişinin adı yazıyor. Bunu da mı çözemediniz?
Müzik çalıyor. Herkes artık ondan emin. Gelen isim Matt Cardona! Kocaman gülümsemesi ile girişte görünüyor Cardona. Carlito ruhsuz bir şekilde ona bakarken hızla ilerliyor Cardona. Dark STG ve kuzen Dark JM'nin yanından korkusuzca geçiyor. Ringe giriyor. PGW arenasının kokusunu içine çekiyor. Çok özledi. Uzun bir süredir güreş arenalarında yok. Ama artık Matt Cardona PGW'de!
Hakem biraz sonra iki isme de uyarılarını geçiyor. Kuralları anlatıyor. Her şey hazır! Maç başlıyor.
Debut Match of Matt Cardona
Carlito vs. Matt Cardona
İkili Elbow And Collar Tie Up'a girişiyor. Carlito hızla Cardona'yı kendine doğru çekip headlocka alıyor. Cardona onu iplere dayıyor. Carlito iplerden sekiyor. Cardona yere yatıyor. Carlito üstünden zıplıyor. Carlito tekrar ipten sekiyor. Cardona gelişine bir Hip Toss'u koyuyor. Carlito sırtını tutarak hızla kalkıyor. Cardona bir tekme ardından kolundan tutup Irish Whipe yolluyor fakat Carlito bunu tersine çeviriyor ve gelişine bir Running Back Elbowu geçiriyor. Seri bir tuş denemesi 1........ KICKOUT! Carlito hızla chinlocka alıyor. Cardona bir süre sonra ayaklanmayı başarıyor ve Carlito'nun karnına üst üste yumruklar vurarak kurtuluyor. En sonunda kilidi çözüyor ve Carlito'yu hızla Arm Dragle yatırıyor. Oradan arm lockla kolunu kitliyor. Carlito bir süre sonra kalkıyor. Kolunu tersine çeviriyor fakat Cardona sağlam bir yumruk atıyor. Carlito sersemliyor. Cardona hızla iplerden sekiyor. Carlito seri bir Dropkick!
Cardona sersemleyerek kalkıyor. Carlito hızla iplerden sekiyor fakat Cardona gelişine bir Forearm Smashi koyuyor! Carlito ring dışına çekiliyor. Cardona hızla peşinden geliyor. Carlito'yu seri bir Clothesline'la yatırıyor! Sonrasında kafasından tutuyor ve aprona vurmaya başlıyor. Birkaç defa vurduktan sonra ringe sokuyor ve peşinden kendisi de giriyor. Hızla iplerden sekiyor ve bir Clothesline daha yapıştırıyor. Ardından seri bir şekilde Tuşa gidiyor. 1.......2..... KICKOUT! Cardona, Carlito'yu hızla kaldırıyor ve kolundan tutup fırlatıyor. Fakat Carlito bunu tersine çeviriyor ve gelişine bir Sleeper Hold bağlıyor. Cardona pes mi edecek? Cardona bir süre direnmeye çalışırken bir anda kaldırıyor ve bir Back Suplex'le Carlito'yu yatırıyor. Carlito sersemleyerek kalkarken Carlito'yu Abdominal Stretch'e alıyor! Carlito'yu kıstırıyor!
Bir süre sonra Carlito bundan kurtuluyor ve Hip Toss'la Cardona'yı yere fırlatıyor. Cardona ayaklanınca bir Scoop Slam'le yatırıyor. Tuşa gidiyor. 1........2..... KICKOUT! Carlito, Cardona'nın tepesine çıkıyor ve üst üste yumruklar atmaya başlıyor! Defalarca yumrukladıktan sonra tekrar tuşa gidiyor! 1.........2........ KICKOUT! Carlito iyice sinirleniyor. Hızla kaldırıyor ve kafasından tutarak Cardona'yı ringposta fırlatıyor! Fakat hayır! Cardona bunu tersine çeviriyor! Carlito kendini demirlerde buluyor! Kafasını çok sert çarpıyor! Carlito ring dışına düşüyor ve acıyla yerde kıvranıyor! Cardona aprona geçiyor ve Double Axe Handle ile Carlito'nun üstüne atlıyor!
Cardona, Carlito'yu kaldırıyor ve DDT'yi yapıştırıyor! Sonrasında Carlito'yu bacaklarından çekiyor ve Catapult'la ringposta çarptırıyor! Sonrasında Carlito'yu saçından tutarak ringe sokuyor. Fakat o da ne!? Dark STG, ters ters Cardona'ya bakıyor. Cardona bir süre Dark STG'yle bakışıyor. Sonrasında hızla ringe giriyor. Carlito bir anda Cardona'yı Small Package'e alıyor! 1........2....... KICKOUT! Carlito oturma pozisyonunda kalıyor Cardona seri bir Bootu geçiriyor! Tuşa gidiyor! 1........2........ KICKOUT! Son anda atıyor Carlito! Cardona, Carlito'nun kafasından tutuyor ve kafasını köşeye çarptırıyor. Köşeye defalarca kez vurduktan sonra karşı köşeye geçiyor ve üstüne doğru koşuyor. Koşarak bir Big Boot sallıyor fakat Carlito, Cardona'nın bacağından tutup yere çekiyor! JACKKNIFE PIN! 1.......2.......
Cardona bundan kurtuluyor ve kaldırıyor çeviriyor BACKSLIDE PIN! 1.......2....... KICKOUT! İkili hızla ayaklanıyorlar. Cardona bir Clothesline sallıyor fakat Carlito bundan eğiliyor ipe doğru atlayıp Springboard Back Elbow! Ardından Tuşa gidiyor! 1........2....... KICKOUT! Carlito sersemleyerek kalkıyor. Üst üste stomplar vurarak Cardona'ya üstünlük kuruyor. Cardona'nın ayaklanmasını bekliyor. Cardona ayaklanıyor. Carlito hızla iplere doğru koşuyor. Springboard Corkscrew Back Elbow! Cardona yeri öpüyor. Carlito tekrardan Tuşa gidiyor! 1.......2....... KICKOUT!
Carlito sinirle kaldırıyor. Fakat Cardona seri yumruklar! Seri yumruklarla Carlito'yu köşeye taşıyor! Köşede dirseklerle karışık yumruklar vuruyor! Ardından üst üste stomplarla devam ediyor! Carlito köşede yere doğru oturuyor. Birkaç stompla daha iyice sersemlediğinden emin olduktan sonra karşı köşeye koşuyor ve oradan hızla uçuyor! REBOOT!! Sonrasında yatırıyor ve Tuşa gidiyor! 1.......2.......
DARK STG! Carlito'nun bacağını ipe koyuyor! Cardona şaşkın! Cardona kalkıyor ve Dark STG'ye bakıyor. Hakeme o yaptı diye gösteriyor. O sırada Dark JM! Bir anda aprona atlıyor! Hakem Dark JM'yle ilgileniyor. O sırada Carlito cebindeki şeftaliyi çıkartıyor ve ısırıyor. Cardona, Carlito'yu yerden kaldırıyor. Carlito aniden şeftaliyi Cardona'nın suratına tükürüyor! Cardona neye uğradığını şaşırıyor!
Ardından Carlito, Cardona'yı köşeye doğru çarptırıyor ve gelişine School Boy Roll Up! 1........2........
3!
Kazanan: Dark Carlito
Carlito kazandı! Cardona oldukça iyi gitse de başlangıcı galibiyet ile yapamıyor. Fakat üzgün değil. Bu PGW kariyerinin ilk maçı. Ringden iniyor Cardona. Arka alana doğru yolunda gidiyor. Bu sırada Dark Carlito içeride ve köşede, galibiyetini kutluyor. Dark STG ve Dark JM de içeriye giriyorlar. Carlito köşeden indikten sonra yerine, DSTG'nin arkasına geçiyor. DSTG kenardan bir mikrofon istiyor. Konuşmaya başlıyor.
Dark STG: PGW... Henüz toprağa atılan bir tohum tanesi gibi. Oldukça toy. Karanlıklar ordusu ise PGW'nin filizlenmesi için her gün gereken su ihtiyacı gibi. Ordu güçleniyor. Survivor Series PGW'nin en büyük savaşı zannediyorsanız henüz karanlıklar ordusunun tamamlandığını görmediğiniz içindir. Savaş yapıldı, ganimet ise önden alındı. Judgment Day belki kaybeden taraf oldu. Ama karanlıklar ordusu kazandı. Judgment Day için mağlubiyetler devam edecek. Kaybedecekleri daha çok şey var. Sıradaki kayıp...
Dark STG: JD McDonagh olacak! Dark JD... Bu ordunun yüzbaşısı sen olacaksın. Gel ve bize katıl.
Kazanan: Dark Carlito
Carlito kazandı! Cardona oldukça iyi gitse de başlangıcı galibiyet ile yapamıyor. Fakat üzgün değil. Bu PGW kariyerinin ilk maçı. Ringden iniyor Cardona. Arka alana doğru yolunda gidiyor. Bu sırada Dark Carlito içeride ve köşede, galibiyetini kutluyor. Dark STG ve Dark JM de içeriye giriyorlar. Carlito köşeden indikten sonra yerine, DSTG'nin arkasına geçiyor. DSTG kenardan bir mikrofon istiyor. Konuşmaya başlıyor.
Dark STG: PGW... Henüz toprağa atılan bir tohum tanesi gibi. Oldukça toy. Karanlıklar ordusu ise PGW'nin filizlenmesi için her gün gereken su ihtiyacı gibi. Ordu güçleniyor. Survivor Series PGW'nin en büyük savaşı zannediyorsanız henüz karanlıklar ordusunun tamamlandığını görmediğiniz içindir. Savaş yapıldı, ganimet ise önden alındı. Judgment Day belki kaybeden taraf oldu. Ama karanlıklar ordusu kazandı. Judgment Day için mağlubiyetler devam edecek. Kaybedecekleri daha çok şey var. Sıradaki kayıp...
Dark STG: JD McDonagh olacak! Dark JD... Bu ordunun yüzbaşısı sen olacaksın. Gel ve bize katıl.
Dark STG ciddiyetle kameraya bakıyor. Seyircilerden yükselen reaksiyonlarla beraber kameralar arka alana gidiyor.
Judgment Day ekibi orada! Herkes televizyondan Dark STG'yi izliyor. Dominik Mysterio çok sinirli. Damian Priest gergin. Finn Balor da bu çıkış sonrası karmaşık duygular içinde. Wes Lee ve Liv Morgan'ın da üzüntü ile televizyona baktığını görüyoruz. JD McDonagh biraz sonra bir adım atıp herkesin önüne çıkıyor. Kendinden oldukça emin bir şekilde takımı ile konuşuyor.
Judgment Day ekibi orada! Herkes televizyondan Dark STG'yi izliyor. Dominik Mysterio çok sinirli. Damian Priest gergin. Finn Balor da bu çıkış sonrası karmaşık duygular içinde. Wes Lee ve Liv Morgan'ın da üzüntü ile televizyona baktığını görüyoruz. JD McDonagh biraz sonra bir adım atıp herkesin önüne çıkıyor. Kendinden oldukça emin bir şekilde takımı ile konuşuyor.