RPG şaraba sarılı gazete

angelico bir sahil kenarında. akşam saatleri. bir elinde gazeteye sarılı bir şarap, diğer elinde de telefonu var. olduğu yerde oradan oraya hararetle yürüyor.

angelico: muhterem ile bir an önce konuşmalıyım. onun da bana ihtiyacım var, bunu hissediyorum. lütfen bana yardımcı olun..

(...)

angelico: evet.. evet haklısınız evet. evet benim suçumdu. bakın, geçen gün olanlara anlam veremiyorum. gerçekten çok üzgünüm. ona bir kez daha ulaşmama yardımcı olun, lütfen.

(...)

angelico: lütfen, anlamıyor musunuz? muhterem benim her şeyim, umutsuzluğa kapılıyorum. gerçekten mi? teşekkür ederim! çok minnettarım. nerede buluşacağımızı söyler misiniz? evet, evet, hazırım. çok teşekkür ederim.

telefon yüzüne kapanıyor angelico'nun. mutluluktan yerinde duramıyor adeta. şarabın bir kısmını kafasına dikiyor ve yere oturarak bağdaş kuruyor.

angelico: buna inanamıyorum! galiba bu sefer gerçekten görüşebileceğim. muhterem'e o kadar çok şey sormam gerekiyor ki..

o sırada angelico, iki bacağının arasına sıkıştırdığı şarap şişesinin üzerinde bir şey görüyor. merakla şarap şişesinin üzerindeki gazeteyi çıkarıyor. bu, 2023 haziran'dan kalma bir gazete. gazetede kendini görüyor angelico. kendisini ilgilendiren kısım üstte kalacak şekilde katlıyor gazeteyi ve çökmekte olan karanlık dolayısıyla gözlerini de kısarak yanındaki suratları ve yazıları okumaya çalışıyor.
​

angelico: beyefendi kim amınakoyim?

angelico, kendisin de içinde olduğu bir fotoğrafı fark ediyor. şarabı açmak için de kullandığı çakıyı arka cebinden çıkararak fotoğrafı kenarlarından dikkatlice kesiyor.



elindeki fotoğrafa olabildiğince dikkatli baksa da takım elbiseli kişinin kim olduğunu hatırlayamıyor. ardından gazetenin tamamını yere serip fotoğrafın kalan parçasını arıyor ama nafile. o sırada yan tarafında oturan gençlerin olduğu yerden bir müzik yükseliyor.



gençler tek bir ağızdan bir şeyler mırıldanıyorlar

"var mı bilen başıma seni saranlar arasında adını
mantık mı diyorlar idrak mısın hafıza mı
sahici bir şeysen eğer söyle bakalım
neydi sevgilinin koynuma kaçtığı tar
yıllardan hangisiydi hangi mevsimdeydik ayın kaçıydı"

artık kafasını dik dahi tutamayacak kadar çok içmiş olan angelico, şarabın dibini de kafasına dikip usulca uzanıyor kumlara. ağzı yarı açık, gözleri kısılı bir şekilde gökyüzüne bakarken arkadan çalan müziğe, hangi şarkıdan olduğunu hatırlamadığı sözlerle eşlik ediyor.

"bana akıl ver, inanmasam mı şaraba sarılı gazete?
tarih burada işte bir hafta evveli
hakkaten de bu ara yoktun ortalarda sebebi neydi?
çok yazık ki gözümün önüne arka sayfalar serildi"

angelico oracıkta sızıyor.​