- Katılım
- 2 Tem 2023
- Konular
- 52
- Mesajlar
- 1,845
- Beğeni sayısı
- 761
- PG Nakit
- 250
Oompa, Loompa, doompa-dee-do, I've got a perfect puzzle for you
Oompa, Loompa, doompa-dee-dee, if you are wise, you'll listen to me
Hayal etmek güzeldir Charlie. Artık hayal etmeyi bile optimistçe karşılıyorlar fakat ben buna katılmıyorum. İnsanlar ne istediklerini anlatmak konusunda fazla beceriksiz ve düzeltmek için de bir o kadar tembel. Sana bir bulmaca veriyorlar ve çözecek kadar boş zamanın varsa, elde edeceğin tek şey bir yığın pişmanlık ve baş ağrısı. Sorunları sadece laf olsun torba dolsun diye anlatmakla çözüm aramak için anlatmak arasındaki fark burada. Hayal etmek. Gerçekleşir veya gerçekleşmez ama gerçekten hayal ediyor musun? Çantaya uzanıp söktüğünü? Rakibini pes ettirdiğini? Yeni jenerasyon Regal olarak babanın hakkını veren ve hatta onun üstüne çıkan bir güreşçi olacağını? Hayal ediyorsan sorun yok. Çünkü sen Peter Pan'in Neverland'ine sahip değilsin. Eğer babanın ismi altında ezilmek istemiyorsan hayal etmek zorundasın. Bunu kelimelere dökmene gerek yok, ringe çık ve göster.
What do you get when you guzzle down sweets? Eating as much as an elephant eats
What are you at getting terribly fat? What do you think will come of that?
Sana ciddi bir müesseseden bahsedeyim. Hayat sana hayal ettiklerinin büyük bir çoğunluğunu vermez. Hayal etmenin "gerçekleşebilecek" kadarına inanlar aslında sadece gerçekçiyken, devamlı daha "olanaksız" olanını isteyenler ise gerçek hayalciler. Ama sana hayalciliğin hep kötü olduğunu söylediler. Çünkü insanlığın belli bir ortalaması var ve bu ortalama, yalnızca sınırlı sayıda insanı hayal etmeye teşvik edebilir. Arka alandaki heyecanlı gençleri görüyorsun, onların arasından geliyorsun üstelik. Sana güreşte kaybedip performans alanından ayrılan kaç tane adam saydın? Yarın idmanına, dünden sözleştiğin adamların kaçı gelmedi? Sana sadece Regal isminden dolayı yalakalananların kaçı 2 gün sonra selam vermez oldu? Charlie, onların hayali, onlara sunulan fırsatlardan ibaret. Fırsatları yaratma vizyonerliği, işte bu ciddi bir müessese. Hayal etmek zorunda olduğun şey bu. Tıpkı Rebellion'da çanta maçı hakkımı kullanma fırsatını elde ettiğin gibi. Farkındalık da bir çeşit hayaldir.
Oompa, Loompa, doom-pa-dee-da, if you're not greedy, you will go far
You will live in happiness too, like the Oompa, Loompa, doompa-dee-do
Peki ya şimdi ne hissediyorsun? Mox galibiyeti ve çanta maçındaki hengame. Sadık olduğun güreşle çok alakasız bir maçtı değil mi? Her seferinde, her hareketine müdahele edildi. Tıpkı çocukluğundan bu yana süregeldiği gibi. "Sen Regal'sin" Kaç kez duydun bunu? Bay William'ın sana dikte ettiği bazı doğruları biliyorum. Erkek olarak ayakta durabilmek için Regal adının getirdiği hiçbir ayrıcalığı senin lehine kullanmadığını ve seni ahlakla terbiye ettiğini anlamak zor değil. Ama Charlie, bay William kesinlikle bir konuda yanılıyor. Kendisinin gençliğinde, güreş bir şov dünyasının içinde meze olarak sağdan sola savruluyorken, hala orada RİNGİN İÇİNİ önemseyen birileri adına insanların önünde, canlı televizyonda Vincent'ın kıçını öpen Bay William sana sadece fedakarlıklarını ve doğrularını anlattı. Senin de sorguladığını biliyorum. Bu Bay William'ı küçümsemekle alakalı bir konuşma değil. Senin hayatına müdahele kısmı. "Onun istediği gibi olmak" İşte bu kısım arızalı. O kilitleri her yaptığında bizlerin izlediği tek şey Regal 2.0 ama bu, senin kalan hiçbir özelliğinle örtüşmüyor. Kayırılmadan yükselmeyi bir DOĞRU olarak kabul ettin ama profesyonel güreş kariyerin, bir adamın reenkarnesiymiş gibi güreşerek seyrediyor. İsmini kullanmayınca her şey çözüldü mü Charlie? Bunun farkında mı değilsin yoksa hayal edebildiğin şey bu kadar mı?
Hayatın bazı anlarında o anları ifade etmeye yeterli kelimeler yoktur ve bizim için de tam olarak böyle bir süreç başlıyor. İşte sana altın bilet.
Eğer ben Willy Wonka'ysam, sen de CharlieDempsey Bucket'sın. Loompaland'e hoşgeldin.
Oompa, Loompa, doompa-dee-dee, if you are wise, you'll listen to me
Hayal etmek güzeldir Charlie. Artık hayal etmeyi bile optimistçe karşılıyorlar fakat ben buna katılmıyorum. İnsanlar ne istediklerini anlatmak konusunda fazla beceriksiz ve düzeltmek için de bir o kadar tembel. Sana bir bulmaca veriyorlar ve çözecek kadar boş zamanın varsa, elde edeceğin tek şey bir yığın pişmanlık ve baş ağrısı. Sorunları sadece laf olsun torba dolsun diye anlatmakla çözüm aramak için anlatmak arasındaki fark burada. Hayal etmek. Gerçekleşir veya gerçekleşmez ama gerçekten hayal ediyor musun? Çantaya uzanıp söktüğünü? Rakibini pes ettirdiğini? Yeni jenerasyon Regal olarak babanın hakkını veren ve hatta onun üstüne çıkan bir güreşçi olacağını? Hayal ediyorsan sorun yok. Çünkü sen Peter Pan'in Neverland'ine sahip değilsin. Eğer babanın ismi altında ezilmek istemiyorsan hayal etmek zorundasın. Bunu kelimelere dökmene gerek yok, ringe çık ve göster.
What do you get when you guzzle down sweets? Eating as much as an elephant eats
What are you at getting terribly fat? What do you think will come of that?
Sana ciddi bir müesseseden bahsedeyim. Hayat sana hayal ettiklerinin büyük bir çoğunluğunu vermez. Hayal etmenin "gerçekleşebilecek" kadarına inanlar aslında sadece gerçekçiyken, devamlı daha "olanaksız" olanını isteyenler ise gerçek hayalciler. Ama sana hayalciliğin hep kötü olduğunu söylediler. Çünkü insanlığın belli bir ortalaması var ve bu ortalama, yalnızca sınırlı sayıda insanı hayal etmeye teşvik edebilir. Arka alandaki heyecanlı gençleri görüyorsun, onların arasından geliyorsun üstelik. Sana güreşte kaybedip performans alanından ayrılan kaç tane adam saydın? Yarın idmanına, dünden sözleştiğin adamların kaçı gelmedi? Sana sadece Regal isminden dolayı yalakalananların kaçı 2 gün sonra selam vermez oldu? Charlie, onların hayali, onlara sunulan fırsatlardan ibaret. Fırsatları yaratma vizyonerliği, işte bu ciddi bir müessese. Hayal etmek zorunda olduğun şey bu. Tıpkı Rebellion'da çanta maçı hakkımı kullanma fırsatını elde ettiğin gibi. Farkındalık da bir çeşit hayaldir.
Oompa, Loompa, doom-pa-dee-da, if you're not greedy, you will go far
You will live in happiness too, like the Oompa, Loompa, doompa-dee-do
Peki ya şimdi ne hissediyorsun? Mox galibiyeti ve çanta maçındaki hengame. Sadık olduğun güreşle çok alakasız bir maçtı değil mi? Her seferinde, her hareketine müdahele edildi. Tıpkı çocukluğundan bu yana süregeldiği gibi. "Sen Regal'sin" Kaç kez duydun bunu? Bay William'ın sana dikte ettiği bazı doğruları biliyorum. Erkek olarak ayakta durabilmek için Regal adının getirdiği hiçbir ayrıcalığı senin lehine kullanmadığını ve seni ahlakla terbiye ettiğini anlamak zor değil. Ama Charlie, bay William kesinlikle bir konuda yanılıyor. Kendisinin gençliğinde, güreş bir şov dünyasının içinde meze olarak sağdan sola savruluyorken, hala orada RİNGİN İÇİNİ önemseyen birileri adına insanların önünde, canlı televizyonda Vincent'ın kıçını öpen Bay William sana sadece fedakarlıklarını ve doğrularını anlattı. Senin de sorguladığını biliyorum. Bu Bay William'ı küçümsemekle alakalı bir konuşma değil. Senin hayatına müdahele kısmı. "Onun istediği gibi olmak" İşte bu kısım arızalı. O kilitleri her yaptığında bizlerin izlediği tek şey Regal 2.0 ama bu, senin kalan hiçbir özelliğinle örtüşmüyor. Kayırılmadan yükselmeyi bir DOĞRU olarak kabul ettin ama profesyonel güreş kariyerin, bir adamın reenkarnesiymiş gibi güreşerek seyrediyor. İsmini kullanmayınca her şey çözüldü mü Charlie? Bunun farkında mı değilsin yoksa hayal edebildiğin şey bu kadar mı?
Hayatın bazı anlarında o anları ifade etmeye yeterli kelimeler yoktur ve bizim için de tam olarak böyle bir süreç başlıyor. İşte sana altın bilet.
Eğer ben Willy Wonka'ysam, sen de Charlie