Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Ödül üstüne ödül aldığından TR'de vizyona girer girmez damladım. Fakat sonuç olarak ben bu filmi sevdim mi sevmedim mi anlayamadım. Dozundan fazla mizojini kullanılmış bir feminist filmi izlemek de bir garipti. Yorgos Lanthimos eseri olduğu başından sonuna kadar belli olsa da gereğinden fazla rahatsız etti bu sefer. Filmde beni etkileyen maksimum iki sahne çıkar sanırım. İlki Baxter'ın Lisbon'da ilk defa müzikle tanışması diğeri de gemideyken filme adını veren zavallı halkı ilk defa görmesiydi. Geriye kalan çoğu sahne aşırıya kaçıyor.
Zaten ölen bir kadının bedenine doğan bebeğinin beynini yerleştirmek başlı başına rahatsız ediciyken bu "30 yaşındaki bebeğin" cinselliği keşfedişi ve filmde yansıtılan "bilgeliğe" erişme sürecinde fahişelik yolundan geçmesi - kullanılan sahneler feci rahatsız etti.
Ödül üstüne ödül aldığından TR'de vizyona girer girmez damladım. Fakat sonuç olarak ben bu filmi sevdim mi sevmedim mi anlayamadım. Dozundan fazla mizojini kullanılmış bir feminist filmi izlemek de bir garipti. Yorgos Lanthimos eseri olduğu başından sonuna kadar belli olsa da gereğinden fazla rahatsız etti bu sefer. Filmde beni etkileyen maksimum iki sahne çıkar sanırım. İlki Baxter'ın Lisbon'da ilk defa müzikle tanışması diğeri de gemideyken filme adını veren zavallı halkı ilk defa görmesiydi. Geriye kalan çoğu sahne aşırıya kaçıyor.
Zaten ölen bir kadının bedenine doğan bebeğinin beynini yerleştirmek başlı başına rahatsız ediciyken bu "30 yaşındaki bebeğin" cinselliği keşfedişi ve filmde yansıtılan "bilgeliğe" erişme sürecinde fahişelik yolundan geçmesi - kullanılan sahneler feci rahatsız etti.