Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Yeni profil mesajları
Son aktiviteler
Kullanıcılar
Aylık Konu İstatistikleri
Şu anki ziyaretçiler
Yeni profil mesajları
Profil mesajlarında ara
Ayın En Çok Mesaj Atanları
RPG İstatistik
Rozetler
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Konuya cevap cer
Ana sayfa
Forumlar
Güreş Dışı
Tribün
Emre Belözoğlu: (Fenerbahçe) Camianın İçinde Çok Fazla Farklı Ses Var
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Mesaj
<blockquote data-quote="Dragon" data-source="post: 5125" data-attributes="member: 40"><p>Çok seslilik konusu şöyle, herkes kendi adamıyla başarılı olmak istiyor. Sosyal medyadaki Aykut hesaplarını, Ersun hesaplarını vs. geçiyorum onlarla ilgili değil mesele. Eski yöneticiler, yeni yöneticiler, başkanlar, eski teknik direktörler, taraftarlar, başkanların (Aziz ve Ali) akıl aldıkları eski oyuncular, arkadaşları, divan kurulu üyeleri vs. herkesin bir tarafı var. Ve herkes kendine Fenerbahçe tarihinde haksızlık yapıldığını düşünüyor, herkes kendi haksızlığını giderme peşinde ve ana hedef her zaman unutuluyor. Bu kırılma maalesef 2009-2010 sezonunun sonunda Aykut Kocaman'ın teknik direktör olması ile başladı. (Şu an ben bile bir taraf tutuyor gibi gözüküyorum bunu diyerek.) Zira bir neslin kahramanı olan Aykut Kocaman'ın öncelikle Daum gibi Fenerbahçe efsanesi sayılabilecek bir adamın arkasından gelmesi, transferleri, Daum dönemi ak dediğine göreve gelince kara demesi gibi etkenlerin üstüne şampiyon olunan sezonun sonunda şike operasyonları eklenince camiadaki bölünme hızlandı. Bugün geldiğimiz noktada maalesef bu bölünmeyi çözmenin tek bir yolu var, o da hiçbir tarafın dediğini yapmadan yepyeni bir yol çizmek. Fakat Ali'de bunu yapamıyor.</p><p></p><p>Mesela Galatasaray. 40+ yaş üstü Galatasaraylıların büyük çoğunluğu Fatih Terim'den nefret eder. Fakat takımın başına geçtiği zaman ekseriyetle bir şey demez. Direkt kendi akrabam, GS üyesi bir insandan biliyorum. Şimdilerde rahmetli oldu, ama Terim zamanları GS maçı bile izlemezdi. Mesela FB'de bu tarz insanlar büyük çoğunluktayken GS'de tek tük. Herkes dişini sıkıyor, görmezden geliyor, kızılcık şerbeti içtim diyor ve kenetlenerek Galatasaray'ı başarıya taşıyor. Kimse ben Terim'i sevmem kardeşim, Terim varsa ben yokum demiyor. İlk puan kaybında demiştik olmaz diye diyerek kanaat önderliğine soyunmuyor.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Dragon, post: 5125, member: 40"] Çok seslilik konusu şöyle, herkes kendi adamıyla başarılı olmak istiyor. Sosyal medyadaki Aykut hesaplarını, Ersun hesaplarını vs. geçiyorum onlarla ilgili değil mesele. Eski yöneticiler, yeni yöneticiler, başkanlar, eski teknik direktörler, taraftarlar, başkanların (Aziz ve Ali) akıl aldıkları eski oyuncular, arkadaşları, divan kurulu üyeleri vs. herkesin bir tarafı var. Ve herkes kendine Fenerbahçe tarihinde haksızlık yapıldığını düşünüyor, herkes kendi haksızlığını giderme peşinde ve ana hedef her zaman unutuluyor. Bu kırılma maalesef 2009-2010 sezonunun sonunda Aykut Kocaman'ın teknik direktör olması ile başladı. (Şu an ben bile bir taraf tutuyor gibi gözüküyorum bunu diyerek.) Zira bir neslin kahramanı olan Aykut Kocaman'ın öncelikle Daum gibi Fenerbahçe efsanesi sayılabilecek bir adamın arkasından gelmesi, transferleri, Daum dönemi ak dediğine göreve gelince kara demesi gibi etkenlerin üstüne şampiyon olunan sezonun sonunda şike operasyonları eklenince camiadaki bölünme hızlandı. Bugün geldiğimiz noktada maalesef bu bölünmeyi çözmenin tek bir yolu var, o da hiçbir tarafın dediğini yapmadan yepyeni bir yol çizmek. Fakat Ali'de bunu yapamıyor. Mesela Galatasaray. 40+ yaş üstü Galatasaraylıların büyük çoğunluğu Fatih Terim'den nefret eder. Fakat takımın başına geçtiği zaman ekseriyetle bir şey demez. Direkt kendi akrabam, GS üyesi bir insandan biliyorum. Şimdilerde rahmetli oldu, ama Terim zamanları GS maçı bile izlemezdi. Mesela FB'de bu tarz insanlar büyük çoğunluktayken GS'de tek tük. Herkes dişini sıkıyor, görmezden geliyor, kızılcık şerbeti içtim diyor ve kenetlenerek Galatasaray'ı başarıya taşıyor. Kimse ben Terim'i sevmem kardeşim, Terim varsa ben yokum demiyor. İlk puan kaybında demiştik olmaz diye diyerek kanaat önderliğine soyunmuyor. [/QUOTE]
Yükleniyor…
Alıntı ekle…
İnsan doğrulaması
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
Güreş Dışı
Tribün
Emre Belözoğlu: (Fenerbahçe) Camianın İçinde Çok Fazla Farklı Ses Var
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Neler yeni
Giriş yap
Kayıt ol
Ara
Anasayfa
Üst
Alt
Kolay Giriş Yapın:
Facebook
Spotify
Kullanıcı adı yada e-posta adresiniz
Şifre
Şifrenizi mi unuttunuz?
Beni hatırla
Giriş yap
Kayıtlı hesabınız yok mu?
Şimdi kayıt ol