Programa başlamadan önce, bu hayli uzun süreli gecikme için hepinizden özür diliyorum. Programın yayınlanmasını planladığımız günün ertesi sabahı tatile gitme planım vardı ve o sabah itibariyle bilgisayara erişimim olmadı. Onur cevaplarını attığı zaman da ben aktif olamadığım için tatsız bir denk geliş oldu ve bugün anca vakit bulabildik programı yayınlamak için. Bugün itibariyle son gaz devam ediyoruz Yüz Yüze konseptine. Bu uzun süreli gecikmeyi mazur görmenizi istiyorum tekrardan.
Beast Incarnate: Herkese selam! Beast Incarnate İle Yüz Yüze'nin yeni bölümüne hoş geldiniz. Ufak bir aranın ardından yine beraberiz. Fazla uzatmadan sıradaki konuğumuzu çağırmak istiyorum. "EV her şeydir" mottosundan asla uzaklaşmayan, forumlar tarihinin en "Kafadar" adamı @Kras Mazov geliyor! Hoş geldin Onur, hemen sorulara geçelim istersen.
Beast Incarnate: İlk sorular @KALKTI!!!!'dan gelmiş:
"1- Benimle yaptığı seanslardan neden ücret almadı? Yoksa verecek mi?
2- Forum tarihlerinde RPG adına en çok heyecanlandığı/mutluğu olduğu 3 an nedir?
Kras Mazov:
1- Özer benim amca oğlu Velveteen Dream ile seans yaptığı için ücretini ondan alacakmış. Kesin bilgi.
2- Forum tarihlerinde RPG adına en çok heyecanlandığım ve mutlu olduğum üç anı sıralayacak olursak 3 numaraya da kazanmak değil de kazanamamayı koyacağım. GTW vs Dor Inc. maçı vardı ben gene Shelley oynuyordum. Elimination maçta 1 v 3 kalıp 2 kişi eleyip sonuncusunda roketelli paketelli olmuştum. Harika bir maçtı acayip heyecanlanmıştım orada. 2 numaraya da Arda ile Wrestle Kingdom'da Martini - Janela ittifakı ile kazandığımız ana kemeri koyarım. Oradaki süreç de iyidi lakin feud esnasında etkileşim zayıf olduğu için aslında rüya eşleşmeler tam olarak gerçekleşmiş olmadı. Truth Martini ile oynamak çok güzeldi, hala güzel hissettiriyor hatırladıkça. 1 numaraya Alex Shelley ile aldığım ana kemeri koyabilirim. Çünkü hem böyle bilinmeyen bir karakterle iş yapıp hem de çıtayı buraya kadar yükseltmek ve ilk kazandığım ana kemer olması da ziyadesiyle bunu tepeye koyar. Davey Richards ile sanırım No Way Out şovunda çok güzel bir maçta kazanmıştım.
Beast Incarnate: @jaques'in o kemeri hangi hesabıyla kazandığını söylememişsin ama, içerideki 793 hesaptan hangi birisi olduğunu düşün dur şimdi sabaha kadar...
Beast Incarnate: Sıradaki soru @Akashi'den gelmiş:
"Zilean ile arasında nasıl bir bağ var?"
Kras Mazov: Zilean ile bağıma gelince aslında çok manasız başlayıp sonra içine sürüklendiğim bir karakter oldu Zilean. LoL'e ben sezon 3'te başlamıştım evde DotA kaldırmıyor diye. LoL'e başlarken de main bir karakter bakıyordum. Bakarken de aradığım tek ölçüt güzel bir ultisinin olması. Zilean'ı görünce dedim harika bir ulitisi var ben bunu oynarım. Öyle öyle Mid Zilean'ı main olarak çektik. Yeni itemler geldiğinden beri LoL oynamıyordum. Hesabın şifresini unutmuştum. Sonra arkadaşlar LoL'e 5. arıyordu. Bir kereliğine yakın zamanda gelip gene Zilean oynadım. Özlemişim valla. Bir de yeni kostüm gelmiş. Bende olmayan tek kostüm olarak tarihe geçti.
Beast Incarnate: LoL'de sıfır oğlu sıfırız maalesef, Q, W ve E ile oynandığını biliyorum bir tek o da @Punk City'nin randomları sayesinde...
Beast Incarnate: Sırada @The MANIAC'tan 3 soru var, ayrıca @Johnkorey'nin de sana buradakilere benzer 2 sorusu var:
"1- Favori güreşçisi kim?
2- Hakkımda ne düşünüyor?
3- Ex-forumla ilgili kötü bir anısı var mı?"
-
"1- Hakkında ne düşünüyor?
2- İlk PG'de en unutamadığı an?"
Kras Mazov:
1 & 2- Us kardeşim öncelikle hepiniz hakkında iyi düşünüyorum. Yani benle kavga etmek, tartışmak için safi gerizekalı olmak gerektiği için genelde kötü anılarım yoktur. Ama orada 2 kere birisiyle tartıştım. İkisi de Bursaspor'dan dolayıydı. İlkinde biraz ağır konuşmuştum, gerek yoktu kalp kırmaya. Benden sonra Törk çocuğa ana bacı girip ban yemişti hatta unutmuyorum. Zaten orada sadece tek bir kişi sevmiyorum, o da kendini biliyordur. Favori güreşçim güncel olarak Bray Wyatt'tır. Hep de RPG'de oynamak istemişimdir; ama karakter boş bile olsa asla oynamayacağım karakterlerden birisidir. Çünkü birisine yapışmış karakterleri oynamıyorum. Güncel olmayan favori güreşçim de Eddie Guerrero'dur. Bizim güncel ECH nefreti biraz buradan geliyor.
3- İlk PG'den kasıt olarak sanırım zıtlıklar diyarından bahsettiğini kabul ederek soruna cevap vereceğim. En unutamadığım an herhalde bizim kemik bir Whatsapp grubumuz vardı. Ama kaç sene önce kurulduğunu inan kimse hatırlamıyor. Ben, Ömer, Engin, Cörko. Tabi öncesinde ekleme vardı sonra çıkarmalar oldu ama şu dörtlü hep kaldı. Çok makara, goy goy hali vardı. Engin bu projeyle geldiğinde biz dörtlü olarak ortaya para koyarak Engin'in ve Makerz'ın üstün çabalarıyla bu forum açılmıştı. Herhalde onu unutamıyorum o an çok özel ve güzel bir anıydı bizim için.
Beast Incarnate: ECH nefretimiz bambaşka ya, herif mezara işemelere kadar girdi. Ben onun enseyi fena alacağım ama aşağı rahat ol deriz...
Beast Incarnate: Sırada @keka'nın sorusu var:
"Hayatının geri kalanında tek bir çar oynayacak olsa bu hangi çar olurdu? Bugüne kadar oynadıklarından bir tanesini seçsin.
Kras Mazov: Erkin'im çok güzel bir soruyla gelmiş eğer bugüne kadar oynamadığım ve hayatım boyunca oynayabileceğim bir çar oynayacak olsaydım Eddie Guerrero olurdu. Hayatımın geriye kalanında oynadıklarım arasından sanırım Truth Martini'yi seçerdim. Ben güreşçi oynamayı daha çok seviyor olmama rağmen Truth Martini'den apayrı bir zevk almıştım. Ben dahi beklemiyordum; ama çok da güzel oldu. Güreşçi olarak da 1 şovluk da olsa seçme hakkım olduğu için Shawn Michaels derdim herhalde. Bu konudaki ölçütüm aslında flexible olabilmek. Ama Shawn sayılmazsa Eddie Kingston'ı seçerdim, Kross'u da 2'ye koyardım.
Beast Incarnate: Erkin'in sorusu gerçekten çok iyi, senin cevabını da aynı şekilde çok beğendim. Benim Truth Martini fanboyluğu bambaşka ya, her şeyiyle çok keyifli bir karakter bence oynanış olarak. Birazcık hakim olabilsem belki denerdim ama bende de senin gibi başkasıyla özdeşleşen karakterleri oynayamama prensibi var gerçi.
Beast Incarnate: Sırada @Rise Above Hate'in notuyla birlikte sorusu var:
"Onu çok sevdiğimi biliyor mu?
WOM ve WGT'de bulunmuş eski oyuncular arasından ben, Söylemez ve Sülo dışında hala iletişimde olduğu isimler var mı? Onları da şu anki RPG'de görmek ister mi?
Kras Mazov: Mert'im evet sevgimiz karşılıklı her zaman, bilmem mi? Soruna gelince de valla WOM'da kim vardı WGT'te kim vardı bilmiyorum. WGT'de burnu havada çok insan vardı bir de onu hatırlıyorum. Seninle alakalı da komik bir anım var ama bunu burada söylemem. Buradan bir şey de itiraf etmiş olayım WGT'de kim vardı, WOM'da kim vardı, Samuel White'da kim vardı, kimle ne yaşadım belki de hiçe yakın ölçüde hatırlamıyorum. O yüzden görüştüğüm insanlar WOM'da WGT'de var mı onu bile bilmiyorum. RPG'ye insan gelsin ya. RPG'yi üzmein la. Yazar değilim ama çok önemsiyorum valla emeklilik hayatını da bıraktık. Oynaın la, oynayak beraber.
Beast Incarnate: Son çağrının güzelliği ve samimiyeti... Harbi oynaın la, iki kelam eğlenelim şurada hep beraber...
Beast Incarnate: @Sosa'nın 4 sorusu ile devam ediyoruz:
"1- Benim hakkımda ne düşünüyor?
2- PGW hakkındaki görüşü nedir?
3- Dream'i oynamaktan keyif alıyor mu?
4- MAYHEM'de en ilgi çekici bulduğu karakter(ler)?"
Kras Mazov:
2- Sosa'cım PGW hakkında şunu söyleyeyim kimse alınmasın ama beklentimden gayet iyidi. Burada alınacak şey herhalde hiç bir beklentimin olmaması olabilir. Ama maçlar zekice yazılıyor, segmentler de okey. Lakin toplu quitler vb. olaylardan ötürü yazar ekibinin eli çok zayıf. Bir brandimiz vardı anası s..... işte. Ben gidişattan, ekibin verdiği emekten her şeyden memnunum. Eskisi kadar heyecanlanamıyorum hiç bir şeye ama RPG güzel, severiz, yenur omega bej.
3- Dostum öbür soruna gelince Dream oynamaktan çok zevk alıyorum. Promo kesmesi eğlenceli, kendi ürünüm olması daha da eğlenceli. İç sesleri tıpkı Disco Elysium'daki muhabbete çevirmeye başladım son promomda da görüldüğü gibi. Çok aşırı zevkliydi. Eğleniyorum gayet oynarken.
4- Son soruna da gelince dostum yalan yok MAYHEM'de hiç kimse ilgimi çekmiyor. Payback daha az sevdiğim brand ama Payback'te Gunther, Chavo diyebiliyorum.
Beast Incarnate: Hoca ilk soruyu pas geçmiş, önceki sorulardan birinde herkese sevgisini açık çek olarak sunduğu için üzerine bir şey denemez zaten. Bu arada GUNTHER değil WALTER, teşekkürler...
Beast Incarnate: @Johnny Sack'in 2 sorusu var sana:
"1- Şu an hala güreş takip ediyor mu, ediyorsa favorisi kim?
2- Bir de favori filmini soralım."
Kras Mazov:
1- Bill'cim şu an güreş takip pek etmiyorum. Ara sıra highlight falan izliyorum. Forumdaki haberleri okuyorum. Favori güreşim aktif olarak Bray Wyatt.
2- Favori filmimi sorunca şunu fark ettim ben harbiden neleri izledim ya da izlediğimden hangi filmleri hatırlıyorum diye sorguladım ve gerçekten hatırlayamadığımı fark ettim. Bu yüzden sorduğun soruyu çok takdir ettim valla helal olsun. Kesin daha çok zevk aldığım filmler olmakla beraber favori filmime The Seventh Seal diyeceğim. Güzel, kült bir film çok hoşuma gider. En son izlediğim film de The Banshees of the Inisherin. Memnun da kaldım ama herkesin hoşuna gitmeyebilir. Yakın arkadaşlıkla alakalı izlenebilecek güzel bir film. Ama hangi manada alakalı onu da izleyince görün.
Beast Incarnate: İkinci soruya gerçekten helal olsun, ben de çok beğendim. Aslında baktığında gayet basic ama bu konseptteki soruların çehresine göre farklı bir soru. Şöyle farklı sorularla gelin aga ya, kimsenin sorduğu soruya karışamam ama ne yapacaksınız kimin hakkınızda ne düşündüğünü... Karşı tarafı böyle sorularla tanımaya çalışın, siz ne düşündüğünüze ona göre karar verin yani...
Beast Incarnate: Sırada @THE V1PER'dan birbirinden kritik 2 soru var:
"1- Bursaspor'un geri döneceğine inanıyor mu?
2- Bursa - Kocaeli maçı derbi midir?
Kras Mazov:
1- Kero'cum açık konuşayım Bursaspor yarın kapansa hiç şaşırmam. Ama yine de vazgeçmem tuttuğum takımdan. Özellikle geçmiş başkanlar olmak üzere ben bunların ta anasını avradını sülalesini... Geri döneceğine inanmıyorum; ama varolduğu için seviniyorum.
2- Bursa - Kocaeli derbi midir diyecek olursak da bence derbi değildir; ama olmalıdır. Hodri Meydan benim kardeş Ankaragücünü kenara koyacak olursak en favori ikinci taraftar grubu diyebilirim. Çok severim kendilerini, takdir ederim. Hoplatır, güldürür, hakkını verir. 9/10
Beast Incarnate: Bu adamın Bursaspor'un geldiği konumdan dolayı dolmuşluğu şaka mı... Ama haklı yani, gül gibi kulüp ne halde şu an. 4 büyüklerden sonra tarihteki ilk Süper Lig Şampiyonu yani bu takım, boru değil. Ayrıca Türkiye'de altyapının lokomotiflerinden bir dönem. Ben de bu halde olmasına gerçekten çok üzülüyorum. Eskişehirspor ve Mersin İdman Yurdu ile beraber şu anki durumuna en çok üzüldüğüm takımdır Bursaspor.
Beast Incarnate: @Broken Dreams'in birbirinden renkli 5 sorusu ile devam ediyoruz:
"1- RPG oynamaktan en çok keyif aldığı dönem hangi dönemdi?
2- Böyle bir AĞABEY nasıl olunur, anlatsın bizde öğrenelim.
3- Sülo Weakdemire çakmaktan yoruldu mu?
4- Samuel White'da oynamaktan ne kadar keyif alıyordu onu da sorayım? (ben çok keyif alıyordum son oynayışımızda en azından)
5- Son olarak hayatın nasıl gittiğini, genç kardeşlerine vermek istediği tavsiyeleri rica edelim.
Bol sevgilerle."
Kras Mazov:
1- Alper'im RPG oynamaktan en mutlu olduğum dönem ilk başta 13 yaşındayken kurduğum sayfayı yönettiğim dönemdi şüphesiz. WWE ile alakalı güzel sorular sorup cevaba göre güreşçilere hareket yaptırtıp öyle maç yaptırıyordum. O kadar işi büyüttüm ki sayfa da 2500 takipçi mi ne vardı. 100 kişi aktif oynuyordu. Herhalde en çok o zaman mutluydum. Sonra ilk forumda Austin Aries oynadığım dönem diyebilirim. Ardından Truth Martini baba tabi ki de bambaşka. Belki de benim için milat bile olabilir. Benim en çok duyulan özelliğimin menajerlik olacağına kimse inanmazdı ama öyle işte.
2- Ağabeylik mevzusuna gelince benim de bir abim var. Onun yaptığı hiç bir şeyi yapmayarak abilik yapmayı öğrendim, zor olmadı. Okuduğum bölüm, yaşadığım hayat çok etkiledi bunu. İnsanlığı yaşayarak öğreniyor insan. Ama öğrenerek değil, paylaşarak birikiyor işte bazı şeyler. Duygusal yaptık biraz gene he.
3- Alper'in üçüncü sorusunda kime çakmaktan yorulduğumu soruyor? Çok küçük olduğu için göremiyorum bu yüzden dördüncü soruya geçiyorum.
4- Samuel White'ta oynamak çok iyidi. Orada ilk oynadığım karakter o dönemlerde NXT varken Hunico'ydu. Ah be şimdi görünce duygulanıyorum. Lakin orada da burnu havada çok boş yapanlar vardı. Ben de onlara uyup bir kere boş yapayım dedim kavga ettik sonra bir şey olmamış gibi oynamaya devam etmiştim herkesi seviyorum orada. Oradaki oyun da iyi dönüyor. Facebook benim en çok zevk aldığım yerdi RPG oynarken herhalde. Sonra foruma geçince ayrı bir büyüklük gördüm ilk başlarda o büyüklük iyi hissettirdi de sonra bakıyorum da mehh.
5- Son olarak da hayat bok gibi abi ama hayata yine de sevgiyle, neşeyle bakmak lazım. Gülmek lazım. Zaten her türlü eksik yaşıyoruz en azından bazı şeylerden zevk alalım. Türkiye'de sosyal bilim okumayın. Bir tavsiyem de o. İyiliği sevgiyi paylaşın abi. Ne yaşarsan yaşa paylaş yani, yüzünden gülüş eksik olmasın. Zaten sikiliyorsun en azından suratındaki tebesümünü kaybetme. Bir de 18'inize kadar hayatsızca çalışın. Çocukluğumu yaşamadım o günler gelmeyecek falan deme. Asıl gençliğin, 18'inden sonrası gelmeyecek. Gerçek eğlence orada başlıyor. Çocukken oyununuzu oynayın ama çalışın, ikinci bir dil öğrenin. Sosyal bilimler okumayın. Türkiye'de soyut şeyler, duygular değil somut ürünler kazandırır. Soyut bir şeyle kazanmak istiyorsanız yalan söylemek zorundasınız o da bana göre değil. Seviyorum seni.
Beast Incarnate: Üçüncü soruya verilebilecek en makul cevap verilmiş, muhteşem cevap. Son sorudaki tavsiyeler köşesi ise çok hoş olmuş, sosyal bilimlerle alakalı bir bölüm okumama tavsiyesi o kadar doğru ki... Maalesef %98 oranla diplomalı işsizlikten başka hiçbir şey vadetmiyor.
Beast Incarnate: @Netuno'dan sana 3 soru gelmiş:
"1- HoT ne zaman dönüyor?
2- Seninle RPG de iki geçmişi kirli adam olarak ne zaman takım olup Mayhem'i ele geçiriyoruz?
3- Bir de şu zamana kadar RPG'de en çok canını sıkan muhabbet neydi?
Kras Mazov:
1- Netu, HoT hiç bir zaman dönmeyecek kanka çünkü ben bir kere aldığım karakteri ikinciye almayı sevmem bir şeyler yarım kalmadığı müddetçe. HoT misyonunu artık tamamladı ve çok mutlu zamanlar geçirdim. Daha oynanacak bir sürü karakter, daha yaşanacak bir sürü anı var. Aynı yerde kalmamak lazım. Hayat da böyle aslında.
2- İkinci sorun için de kanka Mayhem mi kaldı a. Ben rüyalar aleminde takılmayı daha çok seviyorum çünkü ben The Dream'in ta kendisiyim.
3- RPG oyunumda herhalde üzüldüğüm tek olay Kross'un hiç tutmamasıydı. Hiç tutmadı, hiç bir oyuncu tarafından karşılık görmedi ve oynamayı en çok sevdiğim en çok hazırlık yaptığım karakterlerden biriydi. Ama bunu hissedince de oynamayı direkt bıraktım. Ona üzülmüştüm; ama yapacak bir şey yok. Oyun bu sonuçta. İyi olduğu kadar kötüye de varsın.
Beast Incarnate: HoT'in dönmeme işi ne kadar üzse de sebebi gayet mantıklı olduğu için ses çıkaramayacağım bir durum. Ki bu evrensel bir kanundur, bir şeyin ikincisi çok çok büyük istisnalar dışında asla tat vermez...
Beast Incarnate: Üyelerden son sorumuzu alıyoruz. @Layne Staley ile kapanışı yapıyoruz:
"Öncelikle selamlar Onur'um.
her şeyden önce...naber?
serçeparmak nasıl? sağlık sıhhat yerinde mi?
yerim seni."
Kras Mazov: yorgun ama mutlu. Lakot'um her şey yerli yerinde güzel gidiyor. Serçe parmak da çok iyi seneye daha iyi yerlerde görebilirsin bizi. O gün gelince bekliyorum. Ben de seni yerim fıstık.
Beast Incarnate: Son soruya olan cevap bende farklı ve çok güzel hisler uyandırdı, hadi hayırlısı diyelim... Mutluluğunuz bir ömür daim olsun.
Beast Incarnate: Adettendir, son olarak ben de sorumu sorayım ve programı kapatalım.
"Forumlarda takılmaya başladığın günden beri bu ortamlardan en çok keyif aldığın dönem?"
Kras Mazov: Kanka üzücü ve beklenmedik bir cevap olacak ama hiç bir döneme yakın diyebilirim. İnsanlara yardım ettiğim dönem mutluydum. Facebook'ta mutluydum. Engin, Ömer, Cörko ve benim olduğumuz grup zamanı bizim dönerdiğimiz ortamda mutluydum. Bir de tezat dönemi bizimkileri Bakırköy'e çağırmıştım gelmişlerdi bak o gün çok mutluydum. Onun dışında pek mutlu değildim. Taken for granted modundaydım. Ama sevgi baki. Kimseyi ayırt etmeden seviyorum yani o yüzden genel itibariyle mutlu bir insanım. Facebook'ta daha mutluydum bir de onu da ek olarak belirteyim. Bir de tezatta serçeparmak olayı vardı. Kız arkadaşımla aynı forumda takıldık; ama bir türlü RPG'ye başlatamamıştım. Bir gün buraya da gelmesini istiyorum valla ama zor. Forumlarda herhalde en çok beğendiğim ortam o dönemdeki ortamdı.
Beast Incarnate: Eskiden mi güzeldik eskiler mi güzeldi klişesi... Ben de Facebook günlerimi özlüyorum bazen, o dönem 13-14 yaşındaydım ve RPG'de kemerler kazanmak dışında pek fazla bir kaygım yoktu. Seni o yüzden çok iyi anlayabiliyorum... Bu arada serçeparmak hanımefendiyi buraya da bekleriz, ağırlamaktan büyük keyif duyarız onu da belirtmiş olayım.
Beast Incarnate: Böylece sorularımız son buluyor ve programı kapatacağız. Kapatmadan önce söylemek istediğin son bir şey var mı Onur?
Kras Mazov: Vallahi böyle bir etkinlik için kimse çağırmamıştı bu zamana kadar. Ama hep de isterdim böyle bir etkinlikte olayım. Çok mutlu oldum çok teşekkür ederim beni ağırladığın için. Yalan yok diyon ya çevren var falan filan diye, bir o kadar da bu alemde, forumculukta o kadar da yalnız hissediyorum. Küçükken üzerdi bu beni ama büyüyünce, herkesin kendi hayatı olunca aklına bile gelmiyor. Çünkü herkes büyüdü, herkesin işi gücü var. Artık biz dede statüsündeyiz. Torunlara sahip çıkıp forumculuğu yaşatmak lazım öğretmek lazım iyi davranmak lazım. RPG için özellikle de. Öyle yani dikkat edin kendinize gençler. DREAM OVER
Beast Incarnate: Seni davet ettiğim gün konuştuğumuzda böyle bir etkinlikte ilk defa yer alacak olmana çok şaşırdım ben, bence hala gerçekten hatırı sayılır bir çevren var ama anlatmak istediğin şeyi çok iyi anladım. Çevrendeki yüzlerce, binlerce insanın varlığına rağmen içinde hissettiğin tek gerçeklik kabuğuna çekildiğin andaki senden ibaret oluyor. Ben de katılım sağladığın için ve bu konudaki hevesinden dolayı çok çok teşekkür ediyorum.
Beast Incarnate: Bir Yüz Yüze'nin daha bugünlük sonuna geldik, sıradaki programlarda, sıradaki konuklarımızla buluşuncaya dek; hoşça kalın, sevgiyle kalın...
Beast Incarnate: Herkese selam! Beast Incarnate İle Yüz Yüze'nin yeni bölümüne hoş geldiniz. Ufak bir aranın ardından yine beraberiz. Fazla uzatmadan sıradaki konuğumuzu çağırmak istiyorum. "EV her şeydir" mottosundan asla uzaklaşmayan, forumlar tarihinin en "Kafadar" adamı @Kras Mazov geliyor! Hoş geldin Onur, hemen sorulara geçelim istersen.
Beast Incarnate: İlk sorular @KALKTI!!!!'dan gelmiş:
"1- Benimle yaptığı seanslardan neden ücret almadı? Yoksa verecek mi?
2- Forum tarihlerinde RPG adına en çok heyecanlandığı/mutluğu olduğu 3 an nedir?
Kras Mazov:
1- Özer benim amca oğlu Velveteen Dream ile seans yaptığı için ücretini ondan alacakmış. Kesin bilgi.
2- Forum tarihlerinde RPG adına en çok heyecanlandığım ve mutlu olduğum üç anı sıralayacak olursak 3 numaraya da kazanmak değil de kazanamamayı koyacağım. GTW vs Dor Inc. maçı vardı ben gene Shelley oynuyordum. Elimination maçta 1 v 3 kalıp 2 kişi eleyip sonuncusunda roketelli paketelli olmuştum. Harika bir maçtı acayip heyecanlanmıştım orada. 2 numaraya da Arda ile Wrestle Kingdom'da Martini - Janela ittifakı ile kazandığımız ana kemeri koyarım. Oradaki süreç de iyidi lakin feud esnasında etkileşim zayıf olduğu için aslında rüya eşleşmeler tam olarak gerçekleşmiş olmadı. Truth Martini ile oynamak çok güzeldi, hala güzel hissettiriyor hatırladıkça. 1 numaraya Alex Shelley ile aldığım ana kemeri koyabilirim. Çünkü hem böyle bilinmeyen bir karakterle iş yapıp hem de çıtayı buraya kadar yükseltmek ve ilk kazandığım ana kemer olması da ziyadesiyle bunu tepeye koyar. Davey Richards ile sanırım No Way Out şovunda çok güzel bir maçta kazanmıştım.
Beast Incarnate: @jaques'in o kemeri hangi hesabıyla kazandığını söylememişsin ama, içerideki 793 hesaptan hangi birisi olduğunu düşün dur şimdi sabaha kadar...
Beast Incarnate: Sıradaki soru @Akashi'den gelmiş:
"Zilean ile arasında nasıl bir bağ var?"
Kras Mazov: Zilean ile bağıma gelince aslında çok manasız başlayıp sonra içine sürüklendiğim bir karakter oldu Zilean. LoL'e ben sezon 3'te başlamıştım evde DotA kaldırmıyor diye. LoL'e başlarken de main bir karakter bakıyordum. Bakarken de aradığım tek ölçüt güzel bir ultisinin olması. Zilean'ı görünce dedim harika bir ulitisi var ben bunu oynarım. Öyle öyle Mid Zilean'ı main olarak çektik. Yeni itemler geldiğinden beri LoL oynamıyordum. Hesabın şifresini unutmuştum. Sonra arkadaşlar LoL'e 5. arıyordu. Bir kereliğine yakın zamanda gelip gene Zilean oynadım. Özlemişim valla. Bir de yeni kostüm gelmiş. Bende olmayan tek kostüm olarak tarihe geçti.
Beast Incarnate: LoL'de sıfır oğlu sıfırız maalesef, Q, W ve E ile oynandığını biliyorum bir tek o da @Punk City'nin randomları sayesinde...
Beast Incarnate: Sırada @The MANIAC'tan 3 soru var, ayrıca @Johnkorey'nin de sana buradakilere benzer 2 sorusu var:
"1- Favori güreşçisi kim?
2- Hakkımda ne düşünüyor?
3- Ex-forumla ilgili kötü bir anısı var mı?"
-
"1- Hakkında ne düşünüyor?
2- İlk PG'de en unutamadığı an?"
Kras Mazov:
1 & 2- Us kardeşim öncelikle hepiniz hakkında iyi düşünüyorum. Yani benle kavga etmek, tartışmak için safi gerizekalı olmak gerektiği için genelde kötü anılarım yoktur. Ama orada 2 kere birisiyle tartıştım. İkisi de Bursaspor'dan dolayıydı. İlkinde biraz ağır konuşmuştum, gerek yoktu kalp kırmaya. Benden sonra Törk çocuğa ana bacı girip ban yemişti hatta unutmuyorum. Zaten orada sadece tek bir kişi sevmiyorum, o da kendini biliyordur. Favori güreşçim güncel olarak Bray Wyatt'tır. Hep de RPG'de oynamak istemişimdir; ama karakter boş bile olsa asla oynamayacağım karakterlerden birisidir. Çünkü birisine yapışmış karakterleri oynamıyorum. Güncel olmayan favori güreşçim de Eddie Guerrero'dur. Bizim güncel ECH nefreti biraz buradan geliyor.
3- İlk PG'den kasıt olarak sanırım zıtlıklar diyarından bahsettiğini kabul ederek soruna cevap vereceğim. En unutamadığım an herhalde bizim kemik bir Whatsapp grubumuz vardı. Ama kaç sene önce kurulduğunu inan kimse hatırlamıyor. Ben, Ömer, Engin, Cörko. Tabi öncesinde ekleme vardı sonra çıkarmalar oldu ama şu dörtlü hep kaldı. Çok makara, goy goy hali vardı. Engin bu projeyle geldiğinde biz dörtlü olarak ortaya para koyarak Engin'in ve Makerz'ın üstün çabalarıyla bu forum açılmıştı. Herhalde onu unutamıyorum o an çok özel ve güzel bir anıydı bizim için.
Beast Incarnate: ECH nefretimiz bambaşka ya, herif mezara işemelere kadar girdi. Ben onun enseyi fena alacağım ama aşağı rahat ol deriz...
Beast Incarnate: Sırada @keka'nın sorusu var:
"Hayatının geri kalanında tek bir çar oynayacak olsa bu hangi çar olurdu? Bugüne kadar oynadıklarından bir tanesini seçsin.
Kras Mazov: Erkin'im çok güzel bir soruyla gelmiş eğer bugüne kadar oynamadığım ve hayatım boyunca oynayabileceğim bir çar oynayacak olsaydım Eddie Guerrero olurdu. Hayatımın geriye kalanında oynadıklarım arasından sanırım Truth Martini'yi seçerdim. Ben güreşçi oynamayı daha çok seviyor olmama rağmen Truth Martini'den apayrı bir zevk almıştım. Ben dahi beklemiyordum; ama çok da güzel oldu. Güreşçi olarak da 1 şovluk da olsa seçme hakkım olduğu için Shawn Michaels derdim herhalde. Bu konudaki ölçütüm aslında flexible olabilmek. Ama Shawn sayılmazsa Eddie Kingston'ı seçerdim, Kross'u da 2'ye koyardım.
Beast Incarnate: Erkin'in sorusu gerçekten çok iyi, senin cevabını da aynı şekilde çok beğendim. Benim Truth Martini fanboyluğu bambaşka ya, her şeyiyle çok keyifli bir karakter bence oynanış olarak. Birazcık hakim olabilsem belki denerdim ama bende de senin gibi başkasıyla özdeşleşen karakterleri oynayamama prensibi var gerçi.
Beast Incarnate: Sırada @Rise Above Hate'in notuyla birlikte sorusu var:
"Onu çok sevdiğimi biliyor mu?
WOM ve WGT'de bulunmuş eski oyuncular arasından ben, Söylemez ve Sülo dışında hala iletişimde olduğu isimler var mı? Onları da şu anki RPG'de görmek ister mi?
Kras Mazov: Mert'im evet sevgimiz karşılıklı her zaman, bilmem mi? Soruna gelince de valla WOM'da kim vardı WGT'te kim vardı bilmiyorum. WGT'de burnu havada çok insan vardı bir de onu hatırlıyorum. Seninle alakalı da komik bir anım var ama bunu burada söylemem. Buradan bir şey de itiraf etmiş olayım WGT'de kim vardı, WOM'da kim vardı, Samuel White'da kim vardı, kimle ne yaşadım belki de hiçe yakın ölçüde hatırlamıyorum. O yüzden görüştüğüm insanlar WOM'da WGT'de var mı onu bile bilmiyorum. RPG'ye insan gelsin ya. RPG'yi üzmein la. Yazar değilim ama çok önemsiyorum valla emeklilik hayatını da bıraktık. Oynaın la, oynayak beraber.
Beast Incarnate: Son çağrının güzelliği ve samimiyeti... Harbi oynaın la, iki kelam eğlenelim şurada hep beraber...
Beast Incarnate: @Sosa'nın 4 sorusu ile devam ediyoruz:
"1- Benim hakkımda ne düşünüyor?
2- PGW hakkındaki görüşü nedir?
3- Dream'i oynamaktan keyif alıyor mu?
4- MAYHEM'de en ilgi çekici bulduğu karakter(ler)?"
Kras Mazov:
2- Sosa'cım PGW hakkında şunu söyleyeyim kimse alınmasın ama beklentimden gayet iyidi. Burada alınacak şey herhalde hiç bir beklentimin olmaması olabilir. Ama maçlar zekice yazılıyor, segmentler de okey. Lakin toplu quitler vb. olaylardan ötürü yazar ekibinin eli çok zayıf. Bir brandimiz vardı anası s..... işte. Ben gidişattan, ekibin verdiği emekten her şeyden memnunum. Eskisi kadar heyecanlanamıyorum hiç bir şeye ama RPG güzel, severiz, yenur omega bej.
3- Dostum öbür soruna gelince Dream oynamaktan çok zevk alıyorum. Promo kesmesi eğlenceli, kendi ürünüm olması daha da eğlenceli. İç sesleri tıpkı Disco Elysium'daki muhabbete çevirmeye başladım son promomda da görüldüğü gibi. Çok aşırı zevkliydi. Eğleniyorum gayet oynarken.
4- Son soruna da gelince dostum yalan yok MAYHEM'de hiç kimse ilgimi çekmiyor. Payback daha az sevdiğim brand ama Payback'te Gunther, Chavo diyebiliyorum.
Beast Incarnate: Hoca ilk soruyu pas geçmiş, önceki sorulardan birinde herkese sevgisini açık çek olarak sunduğu için üzerine bir şey denemez zaten. Bu arada GUNTHER değil WALTER, teşekkürler...
Beast Incarnate: @Johnny Sack'in 2 sorusu var sana:
"1- Şu an hala güreş takip ediyor mu, ediyorsa favorisi kim?
2- Bir de favori filmini soralım."
Kras Mazov:
1- Bill'cim şu an güreş takip pek etmiyorum. Ara sıra highlight falan izliyorum. Forumdaki haberleri okuyorum. Favori güreşim aktif olarak Bray Wyatt.
2- Favori filmimi sorunca şunu fark ettim ben harbiden neleri izledim ya da izlediğimden hangi filmleri hatırlıyorum diye sorguladım ve gerçekten hatırlayamadığımı fark ettim. Bu yüzden sorduğun soruyu çok takdir ettim valla helal olsun. Kesin daha çok zevk aldığım filmler olmakla beraber favori filmime The Seventh Seal diyeceğim. Güzel, kült bir film çok hoşuma gider. En son izlediğim film de The Banshees of the Inisherin. Memnun da kaldım ama herkesin hoşuna gitmeyebilir. Yakın arkadaşlıkla alakalı izlenebilecek güzel bir film. Ama hangi manada alakalı onu da izleyince görün.
Beast Incarnate: İkinci soruya gerçekten helal olsun, ben de çok beğendim. Aslında baktığında gayet basic ama bu konseptteki soruların çehresine göre farklı bir soru. Şöyle farklı sorularla gelin aga ya, kimsenin sorduğu soruya karışamam ama ne yapacaksınız kimin hakkınızda ne düşündüğünü... Karşı tarafı böyle sorularla tanımaya çalışın, siz ne düşündüğünüze ona göre karar verin yani...
Beast Incarnate: Sırada @THE V1PER'dan birbirinden kritik 2 soru var:
"1- Bursaspor'un geri döneceğine inanıyor mu?
2- Bursa - Kocaeli maçı derbi midir?
Kras Mazov:
1- Kero'cum açık konuşayım Bursaspor yarın kapansa hiç şaşırmam. Ama yine de vazgeçmem tuttuğum takımdan. Özellikle geçmiş başkanlar olmak üzere ben bunların ta anasını avradını sülalesini... Geri döneceğine inanmıyorum; ama varolduğu için seviniyorum.
2- Bursa - Kocaeli derbi midir diyecek olursak da bence derbi değildir; ama olmalıdır. Hodri Meydan benim kardeş Ankaragücünü kenara koyacak olursak en favori ikinci taraftar grubu diyebilirim. Çok severim kendilerini, takdir ederim. Hoplatır, güldürür, hakkını verir. 9/10
Beast Incarnate: Bu adamın Bursaspor'un geldiği konumdan dolayı dolmuşluğu şaka mı... Ama haklı yani, gül gibi kulüp ne halde şu an. 4 büyüklerden sonra tarihteki ilk Süper Lig Şampiyonu yani bu takım, boru değil. Ayrıca Türkiye'de altyapının lokomotiflerinden bir dönem. Ben de bu halde olmasına gerçekten çok üzülüyorum. Eskişehirspor ve Mersin İdman Yurdu ile beraber şu anki durumuna en çok üzüldüğüm takımdır Bursaspor.
Beast Incarnate: @Broken Dreams'in birbirinden renkli 5 sorusu ile devam ediyoruz:
"1- RPG oynamaktan en çok keyif aldığı dönem hangi dönemdi?
2- Böyle bir AĞABEY nasıl olunur, anlatsın bizde öğrenelim.
3- Sülo Weakdemire çakmaktan yoruldu mu?
4- Samuel White'da oynamaktan ne kadar keyif alıyordu onu da sorayım? (ben çok keyif alıyordum son oynayışımızda en azından)
5- Son olarak hayatın nasıl gittiğini, genç kardeşlerine vermek istediği tavsiyeleri rica edelim.
Bol sevgilerle."
Kras Mazov:
1- Alper'im RPG oynamaktan en mutlu olduğum dönem ilk başta 13 yaşındayken kurduğum sayfayı yönettiğim dönemdi şüphesiz. WWE ile alakalı güzel sorular sorup cevaba göre güreşçilere hareket yaptırtıp öyle maç yaptırıyordum. O kadar işi büyüttüm ki sayfa da 2500 takipçi mi ne vardı. 100 kişi aktif oynuyordu. Herhalde en çok o zaman mutluydum. Sonra ilk forumda Austin Aries oynadığım dönem diyebilirim. Ardından Truth Martini baba tabi ki de bambaşka. Belki de benim için milat bile olabilir. Benim en çok duyulan özelliğimin menajerlik olacağına kimse inanmazdı ama öyle işte.
2- Ağabeylik mevzusuna gelince benim de bir abim var. Onun yaptığı hiç bir şeyi yapmayarak abilik yapmayı öğrendim, zor olmadı. Okuduğum bölüm, yaşadığım hayat çok etkiledi bunu. İnsanlığı yaşayarak öğreniyor insan. Ama öğrenerek değil, paylaşarak birikiyor işte bazı şeyler. Duygusal yaptık biraz gene he.
3- Alper'in üçüncü sorusunda kime çakmaktan yorulduğumu soruyor? Çok küçük olduğu için göremiyorum bu yüzden dördüncü soruya geçiyorum.
4- Samuel White'ta oynamak çok iyidi. Orada ilk oynadığım karakter o dönemlerde NXT varken Hunico'ydu. Ah be şimdi görünce duygulanıyorum. Lakin orada da burnu havada çok boş yapanlar vardı. Ben de onlara uyup bir kere boş yapayım dedim kavga ettik sonra bir şey olmamış gibi oynamaya devam etmiştim herkesi seviyorum orada. Oradaki oyun da iyi dönüyor. Facebook benim en çok zevk aldığım yerdi RPG oynarken herhalde. Sonra foruma geçince ayrı bir büyüklük gördüm ilk başlarda o büyüklük iyi hissettirdi de sonra bakıyorum da mehh.
5- Son olarak da hayat bok gibi abi ama hayata yine de sevgiyle, neşeyle bakmak lazım. Gülmek lazım. Zaten her türlü eksik yaşıyoruz en azından bazı şeylerden zevk alalım. Türkiye'de sosyal bilim okumayın. Bir tavsiyem de o. İyiliği sevgiyi paylaşın abi. Ne yaşarsan yaşa paylaş yani, yüzünden gülüş eksik olmasın. Zaten sikiliyorsun en azından suratındaki tebesümünü kaybetme. Bir de 18'inize kadar hayatsızca çalışın. Çocukluğumu yaşamadım o günler gelmeyecek falan deme. Asıl gençliğin, 18'inden sonrası gelmeyecek. Gerçek eğlence orada başlıyor. Çocukken oyununuzu oynayın ama çalışın, ikinci bir dil öğrenin. Sosyal bilimler okumayın. Türkiye'de soyut şeyler, duygular değil somut ürünler kazandırır. Soyut bir şeyle kazanmak istiyorsanız yalan söylemek zorundasınız o da bana göre değil. Seviyorum seni.
Beast Incarnate: Üçüncü soruya verilebilecek en makul cevap verilmiş, muhteşem cevap. Son sorudaki tavsiyeler köşesi ise çok hoş olmuş, sosyal bilimlerle alakalı bir bölüm okumama tavsiyesi o kadar doğru ki... Maalesef %98 oranla diplomalı işsizlikten başka hiçbir şey vadetmiyor.
Beast Incarnate: @Netuno'dan sana 3 soru gelmiş:
"1- HoT ne zaman dönüyor?
2- Seninle RPG de iki geçmişi kirli adam olarak ne zaman takım olup Mayhem'i ele geçiriyoruz?
3- Bir de şu zamana kadar RPG'de en çok canını sıkan muhabbet neydi?
Kras Mazov:
1- Netu, HoT hiç bir zaman dönmeyecek kanka çünkü ben bir kere aldığım karakteri ikinciye almayı sevmem bir şeyler yarım kalmadığı müddetçe. HoT misyonunu artık tamamladı ve çok mutlu zamanlar geçirdim. Daha oynanacak bir sürü karakter, daha yaşanacak bir sürü anı var. Aynı yerde kalmamak lazım. Hayat da böyle aslında.
2- İkinci sorun için de kanka Mayhem mi kaldı a. Ben rüyalar aleminde takılmayı daha çok seviyorum çünkü ben The Dream'in ta kendisiyim.
3- RPG oyunumda herhalde üzüldüğüm tek olay Kross'un hiç tutmamasıydı. Hiç tutmadı, hiç bir oyuncu tarafından karşılık görmedi ve oynamayı en çok sevdiğim en çok hazırlık yaptığım karakterlerden biriydi. Ama bunu hissedince de oynamayı direkt bıraktım. Ona üzülmüştüm; ama yapacak bir şey yok. Oyun bu sonuçta. İyi olduğu kadar kötüye de varsın.
Beast Incarnate: HoT'in dönmeme işi ne kadar üzse de sebebi gayet mantıklı olduğu için ses çıkaramayacağım bir durum. Ki bu evrensel bir kanundur, bir şeyin ikincisi çok çok büyük istisnalar dışında asla tat vermez...
Beast Incarnate: Üyelerden son sorumuzu alıyoruz. @Layne Staley ile kapanışı yapıyoruz:
"Öncelikle selamlar Onur'um.
her şeyden önce...naber?
serçeparmak nasıl? sağlık sıhhat yerinde mi?
yerim seni."
Kras Mazov: yorgun ama mutlu. Lakot'um her şey yerli yerinde güzel gidiyor. Serçe parmak da çok iyi seneye daha iyi yerlerde görebilirsin bizi. O gün gelince bekliyorum. Ben de seni yerim fıstık.
Beast Incarnate: Son soruya olan cevap bende farklı ve çok güzel hisler uyandırdı, hadi hayırlısı diyelim... Mutluluğunuz bir ömür daim olsun.
Beast Incarnate: Adettendir, son olarak ben de sorumu sorayım ve programı kapatalım.
"Forumlarda takılmaya başladığın günden beri bu ortamlardan en çok keyif aldığın dönem?"
Kras Mazov: Kanka üzücü ve beklenmedik bir cevap olacak ama hiç bir döneme yakın diyebilirim. İnsanlara yardım ettiğim dönem mutluydum. Facebook'ta mutluydum. Engin, Ömer, Cörko ve benim olduğumuz grup zamanı bizim dönerdiğimiz ortamda mutluydum. Bir de tezat dönemi bizimkileri Bakırköy'e çağırmıştım gelmişlerdi bak o gün çok mutluydum. Onun dışında pek mutlu değildim. Taken for granted modundaydım. Ama sevgi baki. Kimseyi ayırt etmeden seviyorum yani o yüzden genel itibariyle mutlu bir insanım. Facebook'ta daha mutluydum bir de onu da ek olarak belirteyim. Bir de tezatta serçeparmak olayı vardı. Kız arkadaşımla aynı forumda takıldık; ama bir türlü RPG'ye başlatamamıştım. Bir gün buraya da gelmesini istiyorum valla ama zor. Forumlarda herhalde en çok beğendiğim ortam o dönemdeki ortamdı.
Beast Incarnate: Eskiden mi güzeldik eskiler mi güzeldi klişesi... Ben de Facebook günlerimi özlüyorum bazen, o dönem 13-14 yaşındaydım ve RPG'de kemerler kazanmak dışında pek fazla bir kaygım yoktu. Seni o yüzden çok iyi anlayabiliyorum... Bu arada serçeparmak hanımefendiyi buraya da bekleriz, ağırlamaktan büyük keyif duyarız onu da belirtmiş olayım.
Beast Incarnate: Böylece sorularımız son buluyor ve programı kapatacağız. Kapatmadan önce söylemek istediğin son bir şey var mı Onur?
Kras Mazov: Vallahi böyle bir etkinlik için kimse çağırmamıştı bu zamana kadar. Ama hep de isterdim böyle bir etkinlikte olayım. Çok mutlu oldum çok teşekkür ederim beni ağırladığın için. Yalan yok diyon ya çevren var falan filan diye, bir o kadar da bu alemde, forumculukta o kadar da yalnız hissediyorum. Küçükken üzerdi bu beni ama büyüyünce, herkesin kendi hayatı olunca aklına bile gelmiyor. Çünkü herkes büyüdü, herkesin işi gücü var. Artık biz dede statüsündeyiz. Torunlara sahip çıkıp forumculuğu yaşatmak lazım öğretmek lazım iyi davranmak lazım. RPG için özellikle de. Öyle yani dikkat edin kendinize gençler. DREAM OVER
Beast Incarnate: Seni davet ettiğim gün konuştuğumuzda böyle bir etkinlikte ilk defa yer alacak olmana çok şaşırdım ben, bence hala gerçekten hatırı sayılır bir çevren var ama anlatmak istediğin şeyi çok iyi anladım. Çevrendeki yüzlerce, binlerce insanın varlığına rağmen içinde hissettiğin tek gerçeklik kabuğuna çekildiğin andaki senden ibaret oluyor. Ben de katılım sağladığın için ve bu konudaki hevesinden dolayı çok çok teşekkür ediyorum.
Beast Incarnate: Bir Yüz Yüze'nin daha bugünlük sonuna geldik, sıradaki programlarda, sıradaki konuklarımızla buluşuncaya dek; hoşça kalın, sevgiyle kalın...
