RPG Benden Bu Kadar


Katılım
3 Tem 2023
Konular
107
Mesajlar
7,350
Beğeni sayısı
1,866
PG Nakit
1,220
RPG Karakteri
Alberto El Patron
Favori Güreşçi
Mini Cane
o1ycqjr.png


Alberto Del Rio: ¡oye, señor! Böyle anlaşmamıştık. Maça çıkmayacağıma dair söz vermiştin! Nasıl yapabileceğin bir şey olmaz? Sen patronsun! Patronların, patronu… Bölüm sonu canavarısın, sen final boss’sun! Anlıyorum… anlıyorum. Yılın Superstar’ı oylamasında yaptıkların için cidden minnettarım ama önceliğimin o olmadığını biliyorsun. Pekala… pekala. Ama maçın temiz bitmediğini sen de biliyorsun, en azından bu maçı tekrarlayamaz mıyız? Bu kez daha dikkatli olacağım (Telefondaki sesin artmasıyla beraber, kulağından biraz uzaklaştırıyor). Pekala, tamam… tamam. Yapabileceğimiz bir şey yok anlıyorum ama en azından rövanş hakkımı kendi istediğim zaman kullanamaz mıyım? Wyatt, fırsattan istifade etti bile. Aynısı Dünya Ağırsiklet Şampiyonluğunda da oldu, onda da hakkımı kullanamadan her şey karman çorman oldu. Bilmiyorum… bazen bu şirketin bana garezi varmış gibi hissediyorum, hem de yaptığım onca şeye rağmen! Pekala señor… anlıyorum. O zaman… anlayışla karşılayacağınızı düşünüyorum da… biraz izne ihtiyacım var. Bilirsiniz, eskisinden daha iyi dönebilmek için… evet, evet… Meksika’ya gitmeyi düşünüyorum bir süreliğine. Hayır, kesinlikle! Başka bir şirketin şovunda gözükme ihtimalim tabii ki yok. Bunun başıma açacağı dertleri tahmin edebiliyorum. Tamam, tamam… Çok teşekkürler Jefe. Bir süre uzak kalmak bana iyi gelecek.

kdwiui3.png


Telefonu çat diye duvara fırlatıyor Alberto! Telefon gözlerimizin önünde tuzla buz olurken, kendisi bir odaya giriyor. Normal bir ofis odasından farkı olmayan bir odada, dönen sandalyeye oturuyor ve ayaklarını da masanın üzerine atıyor Alberto. Kameralar kısa bir süreliğine ekrana geldiğinde ise CMLL ve AAA logolarını görüyoruz. Alberto hemen kameranın önüne geçip, açık olan pencereyi kapatıyor. Daha sonrasında hiçbir şey yokmuşçasına devam ediyor.

3veahye.png


Alberto Del Rio: Bazen eski günleri yad etmek gerekiyor. Kanınızın en hızlı aktığı günleri. Günlerce güreşebildiğiniz günleri. Gerçi şu halime baksanıza. Kariyerimin zirvesindeyim, neredeyse son 1 yılda 3 kez dünya şampiyonu oldum ve kimsenin kıramayacağı rekorları kırdım. Ama günün sonunda insan evini özlüyor. Ailesini. Kendi dilini korkusuzca konuşmayı özlüyor. Beni yanlış anlamayın çocuklar, bugüne kadar olan hiçbir şeyden şikayetçi değilim. Aksine, her şey için minnettarım. Ama dediğim gibi… günün sonunda insan asla yargılanmadığı o yeri özlüyor. The Rock’la bir problemim yok, olamaz da. O iyi bir patron, çalıştıklarımın arasında en iyisi. Bana süreli bir izin bile vermedi, kendimi ne zaman hazır hissedersem o zaman dönebileceğimi söyledi. Fakat patron, Meksika’ya geri döndükten sonra kendimi bir kez daha hazır hissedebilir miyim… inan, bilmiyorum. Ama deneyeceğim! Geri dönmek için her şeyi deneyeceğim ama… bence uzun bir tatili hak ettim.

mppv960.png


Alberto Del Rio: Buna sizin de hak vereceğinizi biliyorum. Dile kolay 134 gün. Her gün, her şeyimi feda ettim. Her gün, bir öncekinden daha çok zorladım. Ve her gün, bir önceki günden daha fazla rakibe karşı mücadele ettim. İnsanlar benim bu kemerle olan günlerimi yatarak geçirdiğimi düşünüyorlar... Tontos! Bu kemeri bu seviyeye kimin çıkardığını zannediyorsunuz ha? Her gün farklı bir lansman, her gün farklı bir yardım derneği. Hey Del Rio, bugün bir dilek tut çocuklarından birisinin yanına gideceğiz. Hey Del Rio, tuzlu bir sponsorluk anlaşması imzaladık, senin de orada olman gerekiyor. Hey, canlı etkinliğe katılman lazım insanlara senin adını duyurarak bilet sattık. Fakat patron hariç hiç kimse ne durumda olduğumu bile sormadı! O kemeri aylarca kırık bir burunla savundum ve hepiniz bu durumdan fazlasıyla memnundunuz! Ne zaman memnun değildiniz biliyor musunuz, Roman Reigns’i yendiğimde, Jey Uso’yu yendiğimde, Val Venis’i, Dominik Mysterio’yu yendiğimde, kahramanınız -pardon- eski kahramanınız Will Ospreay’i bir kez daha yendiğimde! Memnun değildiniz! Ancak o gece 4’e karşı 1 mücadele ettiğinizde bu durumdan memnundunuz. İki yüzlüsünüz. Neyin doğru neyin yanlış olduğunun hiçbir önemi yok. Hatta, hatta kimin doğru ve kimin yanlış olduğunun da bir önemi yok. Sizin için tek bir şeyin önemi var, kimi sevip, kimi sevmediğinizin. Ve beni sevmediğinizi biliyorum, bu bir sır değil. Kim Alberto Del Rio’yu sever ki? O sadece günün sonunda, karşısına kim gelirse gelsin mağlup eden ve günün sonunda bu şirketin en başarılı güreşçisi. Saçma sapan, dramatik hikayelere bayıldığınızı biliyorum. Günün sonunda alttan gelen adamın kazanması için her şeyinizi vereceğinizi biliyorum. Çünkü siz o alttaki adamlardan birisiniz, ben hiç öyle olmadım. O yüzden, üzülmeyin. Ben de sizi sevmiyorum, bir çoğunuzu en azından. Sizin ilginizi çeken şeyleri de biliyorum, olmak istediğiniz şeyleri de. Günün sonunda bazılarınız Bryan olmak istiyor, peri masallarıyla dolu bir kariyer. Bazılarınız da Ospreay olmak istiyor, bu ringlere adım atmış en yetenekli adam. Bazılarınız Jey Uso olmak istiyor, bazılarınız da Roman Reigns. Bazılarınız Angel Garza olmak istiyor, bazılarınız da Humberto. Ama hiçbiriniz Alberto Del Rio olmak istemiyorsunuz… Olamayacağınızı biliyorsunuz! Benimle bağ kuramıyorsunuz ve bu ne sizin ne de benim suçum. Çünkü ben bu şirketteki güreşçilerin hiçbirine benzemiyorum, belki biraz Randy hariç. Ki onun durumu da… içler acısı. Neyse, dediğim gibi… ben bu şirketteki güreşçilerin hiçbirine benzemiyorum. Benzeyemem de. Çünkü ben farklıyım. Benim kanım farklı. Benim kanım asil. Benim kanım başarı. Benim kanım kazanmak. Bu şirkette benimle aynı kana sahip tek kişi Rocky ve bu şirkette anlaşabildiğim tek adamı tekrar tekrar söylememe sanırım gerek yok. Biz birbirimize benziyoruz. Benim atalarım, çok başarılı luchadorlar. Onun ataları, çok başarılı superstarlar. Birbirimizin beklentilerini biliyoruz, neler yapabileceğimizi biliyoruz. Ve kaderin bizim üzerimizde çizdiği tüm bu benzerlikler, bizim bağımızı daha da sıkı bir hale getiriyor.

5b081na.png


Alberto, ofisteki deri koltuğa geçip, iyice yayılarak oturuyor bu sefer. Keyfi de yerine gelmiş bir şekilde devam ediyor.

Alberto Del Rio: Ama sizler bunu duymak istemiyorsunuz. Sizler daha ucuz hikayelerin peşindesiniz. Sizler sizin olabileceğiniz işler peşindesiniz. İlk gün yüz kişinin önünde güreşip, günün sonunda on binlerin önünde güreşmenin peşindesiniz. Ama çocuklar… ben bu ringlere çıktığım ilk gün on binler beni bekliyordu. Doğduğum günden itibaren tarihin en büyük luchadorlarından birisi olacağım belliydi. Babam, efsanevi Dos Caras ve amcam Mil Mascaras beni her zaman bu gerçekle büyüttü. Gördüğünüz tüm güreşçilerden fazla çalıştım, daha fazla kan döktüm. Ve başardım! Tarihin en büyük luchadoru oldum. Tarihin en büyük güreşçisi oldum! Ve bunu herkese rağmen yaptım. Hayatındaki en büyük başarısı Rock’ın kuzeni olan adama rağmen yaptım. Ruhunu şeytana satanlara karşı yaptım. Sizlere karşı yaptım. Açın artık gözünüzü! Tüm bu olan bitenin farkında değil misiniz? Bu şirkete geldiğim ilk günden beri beni aşağıya çekmek için her şey yapıldı. Bir yıl önce, otorite figürlerinden oluşan bir topluluk ilk kez ortaya çıktı ve bana karşı gelip kemerimi benden çaldı! Daha sonrasında benim olanı geri aldım! Ancak onu bir kez daha kaybettiğimde bilin bakalım ne oldu? Rövanş hakkımı bile kullanamadım! Bu şirkette bu bir tek bana yapıldı! İzin vermediler! Devamında bu şirketin hayatını kurtardım, her şeye rağmen. Tüm olanları içime gömdüm ve bu şirketi Titus’tan kurtardım. Karşılığı ne oldu, koca bir hiç! Tüm Royal Rumble’ı önde götürdüm, günün sonunda ringden en son elenen adam oldum fakat karşılığı ne oldu? Velveteen Wrestlemania’nın ana etkinliğindeyken, Alberto’ya koca bir hiç! PGW Şampiyonluğunu kazandım ve herkese karşı korudum ve Rock ilk defa hiç kimsenin yapmadığını yaptı! Bana bir ödül verdi, iki kemeri de omzuma takmam için bir fırsat. O gün diğer kemeri de kazanmaya çok yaklaştım ve karşılığında ne oldu bilmek ister misiniz? Ringimi yaklaşık 15 adam bastı ve hakkımı gasp etti. Geri döndüğümde ise elimdeki fırsattan olmuş oldum. Daha sonrasında kemerimi şirketin en prestjijli kemeri olarak tutmaya devam ettim, sonunda ne oldu biliyor musunuz? 4 kişiye karşı 1 kişi savaştım ve günün sonunda o 4 kişi kazanınca hepiniz alkışladınız, cabrones! Bunu biliyorsunuz. Beni hak etmediğinizi çok iyi biliyorsunuz. Ve günün sonunda hak ettiğinizi aldınız. De mi hasta aquí (benden bu kadar.).

4rv3dln.png


Alberto kapıyı çekip, ofisin koridorlarında kayboluyor...​
 
Konuyu ziyaret edenler (Toplam: 2)
Anasayfa Üst Alt

Kolay Giriş Yapın: