RPG Kaçınılmaz Karanlık


Hellraiser

HOUSE OF BLACK
Katılım
5 Mar 2024
Konular
33
Mesajlar
2,174
Beğeni sayısı
512
PG Nakit
330
Konum
İstanbul
RPG Karakteri
House of Black
Favori Güreşçi
"Macho Man" Randy Savage
"Ogentroost"

xvro2TYj_o.gif

Stage kısmında bir anda Malakai Black beliriyor.

Entrance-2-3.gif

Malakai Black ağır adımlar ile ringe doğru yürüyor.

Entrance-3-1.gif

Malakai Black karanlıkta ringe giriyor ve köşeye çıktığında ışıklar onun üstüne yaranıyor.
Yüzündeki maskesiyle etrafa göz gezdiriyor.


Entrance-4-2.gif

Malakai Black köşeden inip ringin ortasında tauntunu yapıyor ve maskesini çıkartıyor.

Promo-1.gif

Görevliden bir mikrofon alıp, konuşmaya başlıyor.

Malakai Black:
Güç… herkesin arzuladığı ama çok az kişinin gerçekten sahip olabildiği o kutsal hazine. Bu ringde herkes, o güce ulaşma arzusuyla yanıp tutuşuyor. Ama her biriniz ne kadar uğraşırsanız uğraşın, bu gücün ağırlığını kaldırabilecek kadar güçlü değilsiniz. Çoğunuz, sadece birer piyonsunuz. Bu dünyada bir hedefiniz yok, bir amacınız yok, sadece başkalarının ellerinde oynanan, tüketilen varlıklarsınız. Bu, PGW'deki PURE Championship mücadelesinde de böyle. İki kez… İki kez, o kemer ellerimden kayıp gitti. Ve her defasında, bu benim hatam değildi. Başkalarının oyunları, başkalarının zayıflıkları yüzünden o kemeri kaybettim. Ama şimdi… o oyunlar sona erdi. Artık bahanelere yer yok. Omega… Chris Brookes… sizler, güçle ne yapacağınızı bilmeyen basit insanlarsınız. Özellikle sen, Brookes. Geçmişin başarısızlıkları seni bu kemere taşımış olabilir, ama senin bu hikayedeki rolün, sadece bir piyon olmaktan ibaret. PURE Championship’in gerçek sahibi olmak için gerekli olan kararlılığı, karanlıkla yüzleşme cesaretini hiçbir zaman göstermedin. Senin eline geçen o fırsat, senin değil, bir anlık şansın ürünüydü. Ama şimdi, ben buradayım. Ve artık kimse şansla, hileyle veya Miz gibi fırsat avcılarıyla bu karanlığın üstesinden gelemeyecek. Benim için bu kemer, sadece bir madalya değil… Bu, gücün, kontrolün ve karanlığın simgesidir. Bu gücü iki kez kaybetmiş olabilirim, ama unutmayın, karanlık daima geri döner. Şimdi Lockdown’da bu hikayenin son perdesini yazacağım. Ve bu son, sizin düşündüğünüz gibi zaferle değil, mutlak bir yıkımla bitecek. Miz… senin suçun burada başlıyor. Oylama… Adalet maskesi altında kirlettiğin karar. Piyonlarını sahneye sürüp kaderimi değiştirebileceğini mi sandın? Benim gibi biri, bir piyonla mı alt edilecek? Yoksa sen gerçekten, demokrasi ve adalet adı altında bu ringde bir kaos yaratabileceğini mi zannettin? Sen, her şeyin bir oylamayla belirlendiğini düşündün. Ama burada, bu ringde, güç oylamayla kazanılmaz. Güç, karanlığın içinden gelir. Ve ben, karanlığın ta kendisiyim. The System… Miz’in köleleri… Siz, ordudaki piyonlardan farksızsınız. Geçici gücünüzle övünüyor, bir zafer kazandığınızı sanıyorsunuz. Ama sizi yönlendiren kişi, kendi ordusunu bile kontrol edemeyen bir piyonun ta kendisidir. Miz, sen, kendi piyonlarını sahaya sürdün ama bilmediğin bir şey var… Bu oyunda ben, piyonları ezer geçerim. Senin yüzünden bu oyun uzadı, bu hikaye gereksiz yere dallandı budaklandı. Ama Lockdown’da, Omega ve Brookes’un kaderi benim ellerimde şekillenecek. Karanlık, o kemerin üzerine bir kez daha çökecek ve ben, hak ettiğim gücü geri alacağım. Bu şovun son şampiyonu ben olmalıydım. O kemeri taşımaya en layık kişi, gücün gerçek anlamını bilen kişi benim. İki kez ellerimden kayıp gitti, ama bir daha olmayacak. Bu son şovda, Lockdown’da, kemerle birlikte gelen gücü geri alacağım. Omega… Brookes… sizin kaderiniz artık mühürlendi. Siz, ringde sadece birer engel olarak duruyorsunuz. Ama benim için bu engeller birer gölge. Ve gölgeler, gerçek karanlığın karşısında var olamaz. Bu son bir uyarı… Lockdown’da, Omega ve Brookes’un başına karanlığın öfkesini salacağım. Her şeyinizi kaybedeceksiniz. Kemer, bu evrende benim hakkım olan şeydir. Ve bu evrende bir denge varsa, ben o dengeyi yeniden kuracağım. Oylama, Miz, The System… hepsi birer yanılsama. Gerçek, bu ringde belli olur. Ve Lockdown’da bu gerçek, karanlıkla yazılacak.

Promo-2.gif


Ama bu sadece bir son değil… Bu, aynı zamanda yeni bir başlangıç. Omega, Chris Brookes, The System… sizler bu karanlığın içine çekilirken, ben bu evrenin dengesini yeniden kuracağım. Sizler, kaybettiklerinizin farkına varmadan, ben çoktan tahtıma oturmuş olacağım. Bu ring, bir kaos arenası değil. Bu ring, gerçek gücün ve gerçek kaderin sahnelendiği yerdir. Ve ben, bu ringde gücü hak edenin kim olduğunu en iyi bilenim. PURE Championship… Bu kemer, sadece bir şampiyonluk sembolü değil. Bu kemer, gücün ve kontrolün simgesidir. O kemeri taşımak, her şeyin üzerine çıkmak demektir. O kemeri taşımak, bu ringde en güçlü varlık olmak demektir. Ama siz bunu anlayamazsınız… Siz o kemeri sadece bir ödül, bir başarı olarak görüyorsunuz. Oysa ben, onu kaderimin parçası olarak görüyorum. Omega… Sen, bu hikayede başından beri figüran olmaktan öteye gidemedin. Güç ve otoritenin ne olduğunu anlamadan, sadece boş bir cesaretle bu ringde yer aldın. Ancak gerçek şu ki, Lockdown’da sana sadece bir ders vermekle kalmayacağım… Seni tamamen yok edeceğim. Karanlığın ne kadar derin ve acımasız olduğunu hissettireceğim. Her nefes alışın, bu ringde son nefesin gibi gelecek. Ve işte o zaman, o kemeri benden ne kadar uzak tuttuğunuzu hatırlayacaksın. Brookes… Senin eline geçen fırsatlar, bu evrenin sana sunduğu son armağanlar. Çünkü Lockdown’dan sonra, senin adın bu ringde bir daha asla anılmayacak. Bir piyon olarak oynadığın bu oyunda, kralı devirmeye kalktın. Ama bilmelisin ki, kralın karanlığından kaçış yok. Benim üzerime gelen herkes gibi, sen de düşeceksin. Ve düştüğün yerden bir daha asla kalkamayacaksın. The System… Miz’in güdümündeki bu zavallı köleler, kendilerini güç sahibi zannediyorlar. Ama güç, bir piyonun elinde oyuncak olamaz. Miz, sen demokrasinin arkasına saklanarak kaderime müdahale ettiğini zannediyorsun. Oysa bilmelisin ki, ben buradayım. Ve senin bu sahte düzenini yerle bir etmeye geliyorum. Sizler, gücü yanlış yerlerde arıyorsunuz. Gücün kaynağı, kurallara uymak ya da oyunu kazanmak değildir. Gücün kaynağı, karanlıkla bir olmaktır. Ve ben, karanlıkla iç içe doğdum. Sizlerin elinde tuttuğunuz her şey, benim elimden çalınmış birer ilüzyon. Lockdown’da bu ilüzyon sona erecek. Gerçek ortaya çıkacak. Ve o gerçek, sizler için korkutucu olacak. Sonsuz karanlıkta… bir anda her şey sessizleşir. Kendi varlığınızı sorgularsınız. Hiç bitmeyecekmiş gibi gelen bir sessizlikte, adımlarınızın yankısını duyarsınız. Ve o an… işte o an, her şeyin anlamsızlaştığını fark edersiniz. Gücün, zaferin ve savaşın… hepsi birer yanılsamadır. Ama ben… ben bu yanılsamaların ötesindeyim.

Lockdown… PURE Championship için düzenlenen bu oyunda, benim yer almamam gerektiğine karar verilmiş. Omega ve Chris Brookes… Bu iki zavallı, birbirlerine üstün gelmeye çalışacaklar. İki piyon, bir tahtı paylaşma hevesiyle kendilerini tüketecekler. Ama asıl gerçek şu ki… bu taht hiçbir zaman onların değildi, olmayacak da. Çünkü o kemer, o şampiyonluk, bu hikayenin gerçek sahibine, bana ait. Omega ve Brookes… Bu maçın onların arasında geçecek olması bir trajedi. Bu oyunu izlemek, bir kralın tahtının önünde iki çocuğun kumdan kaleler inşa etmeye çalışmasını izlemekten farksız. Kendilerini birer savaşçı, birer şampiyon zannediyorlar. Ama hakikat çok basit: Onlar bu arenada hiçbir zaman birer rakip olmadılar. Sadece zaman kaybıydılar. Ben… bu karanlığın içinde büyüdüm. Sizin oynadığınız bu oyunu çoktan kazandım. PURE Championship benim ellerimden iki kez kaydı, ama şimdi Omega ve Brookes'un ellerinde oyuncak olmuş durumda. Bu maça katılmıyorum çünkü, bu savaşta bana rakip olabilecek kimse yok. O kemeri kazansalar bile, onun üzerindeki gölgeyi hiçbir zaman silemeyecekler. O gölge benim. Ben, Malakai Black. Bu maçın dışında bırakılmam, bu hikayenin bittiği anlamına gelmez. Aksine, bu sadece büyük bir fırtınanın habercisi. Omega, Brookes, The System… sizler geçici galibiyetlerinizi kutlayın. Kutlayın çünkü bu zaferler sizin için sadece sonun habercisi olacak. O kemeri hangi zavallı alırsa alsın, karanlık her zaman geri döner. Ve ben, o karanlığın ta kendisiyim. Bu gece o ringe çıkmayabilirim. Ama bu oyunun son perdesi henüz yazılmadı. Benim varlığım bu evrenin her köşesine işlenmiş durumda. Lockdown sadece bir basamak. Ama basamaklar tırmanmak içindir, ve ben en tepede olacağım. Ne kadar kaçarsanız kaçın, ne kadar savaş verirseniz verin, sonunda bu kemer benim olacak. Çünkü bu arenada gerçek güçle yüzleşmeden hiçbir şey sonsuza dek süremez. Omega… Brookes… Bu gecenin sonunda bir kazanan olacak, ama kazanan kim olursa olsun, ertesi sabah uyandığında karşılaşacağı ilk şey benim gölgem olacak. Siz o kemeri taşısanız bile, onun üzerinde hüküm süren ben olacağım. Karanlık geri döndüğünde, her şeyi yerle bir eder. Ve siz, bu karanlıkta kaybolacaksınız. PURE Championship benim kaderimdir. Siz sadece bu yolculukta geçici duraklarsınız. Ve yakında, bu durakların hepsi, karanlığa gömülecek.


(( Malakai Black elindeki mikrofonu yere fırlatır ve ardından ringten inerek ringi terk eder. ))

tumblr-575d79a8588c2fc91619fa9b09a3005c-efd84741-400.gif


"Ben karanlığım. Ben PURE Championship’in gerçek yüzüyüm. Ve bu hikayenin sonunu ben yazacağım.
Unutmayın… Gölge ne kadar uzun olursa olsun, gece her zaman çöker. Ve karanlık geldiğinde... hiç kimse kaçamaz."


(( Kameralar Black'e bir süre odaklandıktan sonra, Black stage'e doğru yürüyor ve arka alana gidiyor.))
 
Konuyu ziyaret edenler (Toplam: 7)
Anasayfa Üst Alt

Kolay Giriş Yapın: