RPG Hata Yapmaktan Korkma

Kameralar şovun bitiminin ardından boş arenada açılıyor. Arena görevlilerinin arenadaki PGW'ya dair malzemeleri söküp eski haline getirmeye başladığını ve bu nedenle yoğun bir şekilde çalıştıklarını görüyoruz. Fakat tüm bu hengamede ilginç bir şekilde ringin ortasında başı yere eğik hareketsizce duran bir adamı görüyoruz.



Kameralar ona doğru yaklaştıkça yan profili gözüken bu adamın Bo Dallas olduğunu anlıyoruz. Normalin aksine bu sefer suratında neşeye dair herhangi bir ifade yok. Aksine bıkmış bir ifadeyle sadece yere bakıyor ve etrafındaki insanların orada olduğunun bile farkında değil gibi duruyor. Fakat kameraların onu çekmeye başladığını fark ettiği an yüz ifadesi tamamen zıttı bir şekilde değişiyor ve gülen bir ifadeyle kameralara doğru bakıyor.

Bo Dallas: WORCESTER, MASSACHUSETTS! Bütün inanmayı bırakmayan BOLIEVER'lar! Hepinize mutlu ve huzurlu bir akşam dilerim. Burası... Bu arena bugün binlercenize ev sahipliği yaptı ve aksiyon dolu bir PAYBACK şovunu daha geride bıraktık. Benim için pek keyifli olduğu söylenemez fakat umarım siz keyifli bir şov geçirmişsinizdir. Bugün olanların böyle gelişeceğini pek düşünmemiştim. Fakat ben her zaman ne derim? Bazen her şey istediğimiz gibi gitmez. Hayat bazen önümüze tökezlememiz ve kendimize gelebilmemiz için birdenbire bir taş koyar. İşte o zaman... O zaman geldiğinde yapmanız gereken tek şey o taşa sert bir tekme savurup onu önünüzden uzaklaştırmaktır. Fakat taşa takılıp düştüyseniz bundan hiçbir zaman korkmayın. O taşa takılmak sizi yok etmez. Ayağa daha güçlü kalkıp o lanet taşı tüm gücünüzle tekmelemeniz için bir sebep olur. Hata yap! Yap ki bir daha böyle bir durumla karşılaştığın zaman o hatayı tekrardan yapma ihtimalin kalmasın.



Güvenlik Görevlisi: Bitti mi ahbap? Ringi toparlamaları lazım. Yarım saattir senin buradan gitmeni bekliyorlar.

Dallas adama gülümsüyor ve bugün bayılmadan önce ulaşmaya çalıştığı ring iplerine tutunup ringin dışına çıkıyor ve görevlinin omzuna elini koyuyor. Görevli bıkkın bir ifadeyle Bo Dallas'a bakıyor.



Bo Dallas: Biraz pozitif olmak şu an hepimize daha iyi gelir dostum. Biliyorum, yorgunsun. Biliyorum, hepiniz çok yorgunsunuz. Benim de çok yorgun olduğum zamanlar oldu.

Bo Dallas tekrardan ringe doğru çıkıyor ve iplerden içeri girmeden önemli bir konuşma yapmaya başlarcasına bir ciddiyetle ter içinde kalmış işini yapmaya çalışan işçilere doğru bakıyor. Onlara hitap ederek konuşmaya devam ediyor.



Bo Dallas: Sizi çok iyi anlıyorum dostlarım. Belki siz bunun farkında değilsiniz ama aslında hepimiz aynıyız. Hepimizin hayalleri var ve bunun için çalışıyoruz. Haksız mıyım? Sen dostum! (Dallas kenarda yorgunluktan köşeye dayanmış yaşlı bir adama doğru bakıyor.) Belki de evinde seni bekleyen bir eşin ve çocukların var fakat sen onlar için 3 kuruş daha fazla kazanabilmek için bu bok çukurunda kan ter içinde mesainin sonunu bekliyorsun. Çünkü hayallerinin peşini hiçbir zaman bırakmıyorsun! Daha iyi bir yaşam, daha iyi koşullar ve daha fazla para! Her zaman daha fazlası olabilir değil mi? Fakat daha fazlası olabilmesi için çalışman lazım ve sen bunun farkındasın. Hepimiz için bir ilham kaynağısın dostum. Seninle gurur duyuyorum. Çünkü sen inanmayı bırakmayanlardansın! Peki ya sen dostum? Evet sana diyorum! Senden bahsediyorum. (Dallas az önce sırtını sıvazladığı güvenlik görevlisine bakıyor.) Eski kıdemli bir savaş gazisi olduğunu duydum dostum. Evet, belki hayatın çok daha iyi olabilirdi. Evet, dönemindekilere göre çok daha kötü bir hayat ile sınanmış olabilirsin. Evet, hayat seni yıpratmış ve aksi ve sinirli bir adama dönüştürmüş olabilir. Ama tüm bunlara rağmen sen... Sen tüm olumsuzluğun önüne bir şerit çektin! Ordudan terhis edildikten sonra bunu kendine dert edip hayattaki ilerleyişinin önüne geçirmedin. Her zaman ilerlemek için bir fırsat yaratabileceğimizi hepimize gösterdin! İşte bu adam hepimize bir örnek. Dostlarım! Önemli olan dağın zirvesine çıkmaya başlamadan önce bunu yapabileceğine kendini inandırmaktır. Hayat... Bazen yorucudur. Fakat bunu bir eziyete çevirmemek tamamen bizim elimizde. Bugün... Ben bir hata yaptım. Fakat bu hata beni yıkamaz. Çünkü hatalarımız bizi yıkamaz. Hatalarımız bize yol gösterir. İşte hayat da böyledir dostlar. Hayatımız boyunca hata yaparız fakat önemli olan bu hatalardan ders çıkarabilmektir. Başlangıçta bir hata yapmadan mükemmelliğe ulaşan hiç kimse yoktur. Bu yüzden umutsuzluğu bertaraf edin ve her zaman inanmaya devam edin!

Dallas başparmak havaya işareti yapıyor ve kalabalığa gülümsüyor. Kalabalıktan bir reaksiyon gelmiyor aksine güvenlik görevlisi sessizce "keşke baban da zamanında hata yapmasaydı" diyor. Dallas bir süre onları süzdükten sonra tatmin olmuş bir ifadeyle ringden iniyor. Onları inanmaya ikna etmiş olmanın verdiği mutlulukla kalabalığın arasından geçip arenanın dışına doğru ilerlerken kameralar kapanıyor.​