Konuya cevap cer

JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.

Mesaj

<blockquote data-quote="GBB" data-source="post: 239960" data-attributes="member: 56">25 mayıs 2024 - no way out
25 mayıs 2024 - winnipeg

Belli belirsiz bir ışık huzmesi harlanmış bir ateş misali aralıklarla parlayıp sönüyor. Humberto gözlerini kör edercesine rahatsızlık veren bu ışıktan kurtulmak için ellerini gözlerine doğru götürüyor fakat elleri ile sıkıca gözlerini kapattıkça ışığın parlaklığı daha da artıyormuş gibi hissediyor. Bir yandan az önce neler yaşandığını idrak etmeye çalışırken bu tanıdık ama bir o kadar da yabancı hissi en son ne zaman hissettiğini hatırlamaya çalışıyor. Kulağında belli belirsiz sesler çınlamaya başlıyor. Yoğun bir kalabalığın tezahüratlarını andıran sesler duyuyor. Kalabalık bir an için onu çağırıyor gibi hissediyor. Bir süre dikkat kesiliyor ve kalabalığın &quot;Prens&quot; diye haykırdığını duyar gibi oluyor. Belki de öyle duymak istiyor. Humberto kollarını ileriye doğru atarak onların arasına girmek için bir adım atmaya çalışıyor fakat ayakları bir adım bile hareket etmiyor. Şu an onların yanında olması gerektiğini bilmesine rağmen onlara sesini bile duyuramıyor. Pes etmek üzereyken bir anda çok gürültülü bir ses yükseliyor. Sanki hiçbir zaman bitmeyecek gibi... Ring zili ve çekicin birbirine çarparak çıkardığı ses o kadar yoğun ve şiddetli geliyor ki bir süre sonra tüm sesler yabancılaşıyor ve Humberto zil sesi dışında hiçbir şey duyamamaya başlıyor. Birisi sanki onu sinirlendirmek için art arda çekiç ile zile vuruyor. Humberto bu irrite edici sesi duymamak için elini kulaklarına doğru götürmeye çalışıyor fakat bacaklarını ettiremediği gibi kollarını da hareket ettiremiyor. Kollarını hareket ettirmeye çalıştıkça boynuna bıçak saplanırcasına bir ağrı giriyor. Bir an için zihninde boynuna yediği tekme ve kariyerini bitiren o an canlanıyor. Sanki o anı şu an defalarca yaşıyormuş gibi acı çekmeye başlıyor. Bir yandan kesilmeyen zil sesi kulaklarını sağır ederken bir yandan da boynuna saplanan acı ile haykırmak ve kurtulmak istiyor fakat hiçbir şey yapamıyor. Ağlamak istiyor fakat göz çukurlarını bile hissedemiyor. Bağırmak istiyor fakat ses tellerinin yerinde olup olmadığından bile emin olamıyor. Sanki bir hiçlik içinde kayboluyor. Belki de zaten her zaman bir hiçlik içindeydi. Tüm bunları kabullenmeye hazırlanır iken bir anda gözlerini açıyor.

<img src="https://i.hizliresim.com/1p2l6v8.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />

Yavaşça göz kapaklarını kaldırırken sanki günlerdir uyuyormuş ve vücudunu hareket ettirmemiş gibi hissediyor. Elinin yüzünde olduğunu fark ediyor. Elini bir anlık yüzünden çekiyor ve elindeki kanı ve suratından yattığı yere akan kan damlalarını fark ediyor. Etrafına bakmaya çalışıyor fakat o kadar yorgun hissediyor ki bir anda bundan vazgeçiyor. O sırada etraftaki insanların telaşlı seslerini ve onu bir yere sürüklemeye çalıştıklarını duyuyor. Birkaç önlüklü adamın onun başında olduğunu ve telaşlı bakışlarla ona baktığını görüyor. Birisi &quot;iyi olacaksınız bay genel müdür&quot; diye sesleniyor. Genel müdür? Diye düşünüyor Humberto. Kendisine neden böyle hitap edildiğini birkaç saniyeliğine idrak edemiyor. Ardından her şey bir şimşek çakar gibi zihninde beliriveriyor. Fakat tam düşüncelere dalacakken yine gözleri vücudunu ele geçiriyor. Karşılık vermeye çalışıyor fakat nafile. Gözleri ağır ağır kapanıyor.

26 aralık 1999 - monterrey

<img src="https://i.hizliresim.com/dr8yy4z.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /><img src="https://i.hizliresim.com/gm47i4y.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />

Yoğun güneş ışığının altında bulunan ortamda bir şenlik havası hakim. Üstü açık arenayı doldurmuş taraftarlar &quot;AAA&quot; diye bağırıyor. Renk renk maskeli adamların doldurduğu ring tam aksini temsil etse bile komik bir şekilde bir çiçek bahçesini andırıyor. Birbirini koparmaya çalışan çiçekler gibi. Çiçeklerin arasında bir adam göze çarpıyor. Diğerlerinin aksine bu adamın renkli yaprakları andıran bir görünümü yok. Sanki onu izleyen taraftarlardan birisiymiş gibi duruyor. Basit ve sade. Fakat tüm bu sadeliğine rağmen ringde bulunan diğerlerinden çok daha fazla dikkat çekiyor. Adam suratına bir tekme yiyor. Bir tane daha! Sendeliyor ve iplere doğru düşüyor. Belli belirsiz ufak bir çocuğun &quot;hadi Hector amca&quot; diye bağırdığı duyuluyor. Hector denilen adam hafifçe başını kaldırıyor ve göz ucuyla çocuğa bakıyor. Onu bitirmeye çalışan rakibi nefretle ona doğru geliyor fakat Hector bir anda adamı tutuyor ve boynuna yapıştığı gibi yere indiriyor. Ardından sanki hayatı boyunca o anı beklemiş gibi köşeye doğru zıplıyor. Kusursuz bir şekilde. Adam yerdeki rakibine bakıyor. Ufak çocuk sevinçle haykırıyor!

<img src="https://i.hizliresim.com/r0tt27r.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />

EL TORNILLLLLLLLLLOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO

25 kasım 2023 - prince of the ring
Havada asılı duran parlak bir taç gözüküyor. Humberto kan ter içinde havada duran bu taca uzanmak istiyor fakat sanki taç ve elleri bir mıknatısın aynı kutubu gibi birbirini itiyor. Arada anlam veremediği bir bariyer varmış gibi eli havada duran tacı almaya gitmiyor. Humberto sinirleniyor. Hakkı olan bu tacı kafasına yerleştirmek için elinden gelen tüm gücüyle ona ulaşmaya çalışıyor. Ama doğa buna izin vermiyor. Humberto daha da hırçınlaşıyor. Kükrüyor resmen! En sonunda kendisini ileri ata ata parmağının ucuyla hakkı olan taç figürüne dokunabiliyor.

1 aralık 2023 - new york8 aralık 2023 - tennesseeAslında saniyelik imgeler olmasına rağmen Humberto için saatlerdir uğraşıyor hissi veren hayalindeki tacı sonunda eline alıyor. Bir süre boyunca sadece taca bakıyor. Eliyle ağırlığını tartıyor. Dakikalar önce uğruna her şeyi yapabileceği bu taç anlamlandıramadığı bir şekilde anlık midesini bulandırıyor. Fakat yine de kazanmış olmanın verdiği gururla sırıtıyor ve tacı kafasına doğru yaklaştırıyor. Fakat taç kafa hizasına geldiği gibi boynuna biraz önce olduğu gibi çok yoğun bir ağrı giriyor. Acıdan deliriyor resmen. Taç bir anda ellerinin arasından kayıyor ve yere düşüyor. Humberto onu tutmak için ellerini hareket ettirmeye çalışıyor fakat yine hareketsiz kalıyor. Hayatında duyduğu en büyük acıyla baş başa kalıyor. Boynundaki acı resmen kafayı sıyırmasına sebep olacakken bir anda tüm geçmişi ve geleceği gözünün önünden bir film şeridi gibi geçiyor. Uzaklardan neşeli bir &quot;kuzen&quot; sesi duyuyor. Sırtını sıvazlayan bir ihtiyar sanki tüm acısını dindiriyor. &quot;Kim olduğunuzu unutmayın&quot; diyen bilge bir adamın sesi yankılanıyor kulaklarında. Humberto başı patlayacakmış gibi hissediyor. Elleriyle kafasına bastırıyor sadece. Seslerin susması için bastırıyor. O kadar çok bastırıyor ki bir an kafası patlayacakmış gibi hissediyor. Fakat sesler susuyor. Hepsi. Humberto soluk soluğa yere bakıyor. Ardından kafasını yavaşça kaldırıyor ve yerdeki taç gözüne çarpıyor. Hayatında hiçbir zaman duymadığı bir iğrenme duygusu ile yerdeki taca bakıyor. Ardından bir anda nefretle bir tekme savuruyor. Tekmeyi savurduğu gibi taç paramparça oluyor.

25 mayıs 2024 - winnipeg 

Humberto gözlerini aralıyor. Başında ufak tatlı bir ağrı hissetmesine rağmen aylar sonra belki de hiç iyi hissedemediği kadar iyi hissediyor. Baş ucunda duran adam onun gözlerini açtığını fark ediyor.

<img src="https://i.hizliresim.com/63pw14o.png" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />

The Rock: Berto... İyi misin ahbap?

Humberto Garza: Hiç olmadığım kadar.</blockquote>

[QUOTE="GBB, post: 239960, member: 56"] [CENTER][B][COLOR=rgb(124, 112, 107)][U]25 mayıs 2024 - no way out[/U][/COLOR][/B][/CENTER] [CENTER] [B][COLOR=rgb(124, 112, 107)][U]25 mayıs 2024 - [/U][/COLOR][/B][COLOR=rgb(124, 112, 107)][B][U]winnipeg[/U][/B][/COLOR] [I]Belli belirsiz bir ışık huzmesi harlanmış bir ateş misali aralıklarla parlayıp sönüyor. Humberto gözlerini kör edercesine rahatsızlık veren bu ışıktan kurtulmak için ellerini gözlerine doğru götürüyor fakat elleri ile sıkıca gözlerini kapattıkça ışığın parlaklığı daha da artıyormuş gibi hissediyor. Bir yandan az önce neler yaşandığını idrak etmeye çalışırken bu tanıdık ama bir o kadar da yabancı hissi en son ne zaman hissettiğini hatırlamaya çalışıyor. Kulağında belli belirsiz sesler çınlamaya başlıyor. Yoğun bir kalabalığın tezahüratlarını andıran sesler duyuyor. Kalabalık bir an için onu çağırıyor gibi hissediyor. Bir süre dikkat kesiliyor ve kalabalığın "Prens" diye haykırdığını duyar gibi oluyor. Belki de öyle duymak istiyor. Humberto kollarını ileriye doğru atarak onların arasına girmek için bir adım atmaya çalışıyor fakat ayakları bir adım bile hareket etmiyor. Şu an onların yanında olması gerektiğini bilmesine rağmen onlara sesini bile duyuramıyor. Pes etmek üzereyken bir anda çok gürültülü bir ses yükseliyor. Sanki hiçbir zaman bitmeyecek gibi... Ring zili ve çekicin birbirine çarparak çıkardığı ses o kadar yoğun ve şiddetli geliyor ki bir süre sonra tüm sesler yabancılaşıyor ve Humberto zil sesi dışında hiçbir şey duyamamaya başlıyor. Birisi sanki onu sinirlendirmek için art arda çekiç ile zile vuruyor. Humberto bu irrite edici sesi duymamak için elini kulaklarına doğru götürmeye çalışıyor fakat bacaklarını ettiremediği gibi kollarını da hareket ettiremiyor. Kollarını hareket ettirmeye çalıştıkça boynuna bıçak saplanırcasına bir ağrı giriyor. Bir an için zihninde boynuna yediği tekme ve kariyerini bitiren o an canlanıyor. Sanki o anı şu an defalarca yaşıyormuş gibi acı çekmeye başlıyor. Bir yandan kesilmeyen zil sesi kulaklarını sağır ederken bir yandan da boynuna saplanan acı ile haykırmak ve kurtulmak istiyor fakat hiçbir şey yapamıyor. Ağlamak istiyor fakat göz çukurlarını bile hissedemiyor. Bağırmak istiyor fakat ses tellerinin yerinde olup olmadığından bile emin olamıyor. Sanki bir hiçlik içinde kayboluyor. Belki de zaten her zaman bir hiçlik içindeydi. Tüm bunları kabullenmeye hazırlanır iken bir anda gözlerini açıyor. [IMG]https://i.hizliresim.com/1p2l6v8.png[/IMG] Yavaşça göz kapaklarını kaldırırken sanki günlerdir uyuyormuş ve vücudunu hareket ettirmemiş gibi hissediyor. Elinin yüzünde olduğunu fark ediyor. Elini bir anlık yüzünden çekiyor ve elindeki kanı ve suratından yattığı yere akan kan damlalarını fark ediyor. Etrafına bakmaya çalışıyor fakat o kadar yorgun hissediyor ki bir anda bundan vazgeçiyor. O sırada etraftaki insanların telaşlı seslerini ve onu bir yere sürüklemeye çalıştıklarını duyuyor. Birkaç önlüklü adamın onun başında olduğunu ve telaşlı bakışlarla ona baktığını görüyor. Birisi "iyi olacaksınız bay genel müdür" diye sesleniyor. Genel müdür? Diye düşünüyor Humberto. Kendisine neden böyle hitap edildiğini birkaç saniyeliğine idrak edemiyor. Ardından her şey bir şimşek çakar gibi zihninde beliriveriyor. Fakat tam düşüncelere dalacakken yine gözleri vücudunu ele geçiriyor. Karşılık vermeye çalışıyor fakat nafile. Gözleri ağır ağır kapanıyor. [B][COLOR=rgb(184, 49, 47)][U]26 aralık 1999 - monterrey[/U][/COLOR][/B] [IMG]https://i.hizliresim.com/dr8yy4z.png[/IMG][IMG]https://i.hizliresim.com/gm47i4y.png[/IMG] Yoğun güneş ışığının altında bulunan ortamda bir şenlik havası hakim. Üstü açık arenayı doldurmuş taraftarlar "AAA" diye bağırıyor. Renk renk maskeli adamların doldurduğu ring tam aksini temsil etse bile komik bir şekilde bir çiçek bahçesini andırıyor. Birbirini koparmaya çalışan çiçekler gibi. Çiçeklerin arasında bir adam göze çarpıyor. Diğerlerinin aksine bu adamın renkli yaprakları andıran bir görünümü yok. Sanki onu izleyen taraftarlardan birisiymiş gibi duruyor. Basit ve sade. Fakat tüm bu sadeliğine rağmen ringde bulunan diğerlerinden çok daha fazla dikkat çekiyor. Adam suratına bir tekme yiyor. Bir tane daha! Sendeliyor ve iplere doğru düşüyor. Belli belirsiz ufak bir çocuğun "hadi Hector amca" diye bağırdığı duyuluyor. Hector denilen adam hafifçe başını kaldırıyor ve göz ucuyla çocuğa bakıyor. Onu bitirmeye çalışan rakibi nefretle ona doğru geliyor fakat Hector bir anda adamı tutuyor ve boynuna yapıştığı gibi yere indiriyor. Ardından sanki hayatı boyunca o anı beklemiş gibi köşeye doğru zıplıyor. Kusursuz bir şekilde. Adam yerdeki rakibine bakıyor. Ufak çocuk sevinçle haykırıyor! [IMG]https://i.hizliresim.com/r0tt27r.png[/IMG] EL TORNILLLLLLLLLLOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO [B][COLOR=rgb(147, 101, 184)][U]25 kasım 2023 - prince of the ring[/U][/COLOR][/B][/I][/CENTER] [CENTER] [I]Havada asılı duran parlak bir taç gözüküyor. Humberto kan ter içinde havada duran bu taca uzanmak istiyor fakat sanki taç ve elleri bir mıknatısın aynı kutubu gibi birbirini itiyor. Arada anlam veremediği bir bariyer varmış gibi eli havada duran tacı almaya gitmiyor. Humberto sinirleniyor. Hakkı olan bu tacı kafasına yerleştirmek için elinden gelen tüm gücüyle ona ulaşmaya çalışıyor. Ama doğa buna izin vermiyor. Humberto daha da hırçınlaşıyor. Kükrüyor resmen! En sonunda kendisini ileri ata ata parmağının ucuyla hakkı olan taç figürüne dokunabiliyor.[/I] [B][COLOR=rgb(41, 105, 176)][U]1 aralık 2023 - new york[/U][/COLOR][/B][/CENTER] [CENTER][B][COLOR=rgb(41, 105, 176)][U]8 aralık 2023 - tennessee[/U][/COLOR][/B][/CENTER] [CENTER][I]Aslında saniyelik imgeler olmasına rağmen Humberto için saatlerdir uğraşıyor hissi veren hayalindeki tacı sonunda eline alıyor. Bir süre boyunca sadece taca bakıyor. Eliyle ağırlığını tartıyor. Dakikalar önce uğruna her şeyi yapabileceği bu taç anlamlandıramadığı bir şekilde anlık midesini bulandırıyor. Fakat yine de kazanmış olmanın verdiği gururla sırıtıyor ve tacı kafasına doğru yaklaştırıyor. Fakat taç kafa hizasına geldiği gibi boynuna biraz önce olduğu gibi çok yoğun bir ağrı giriyor. Acıdan deliriyor resmen. Taç bir anda ellerinin arasından kayıyor ve yere düşüyor. Humberto onu tutmak için ellerini hareket ettirmeye çalışıyor fakat yine hareketsiz kalıyor. Hayatında duyduğu en büyük acıyla baş başa kalıyor. Boynundaki acı resmen kafayı sıyırmasına sebep olacakken bir anda tüm geçmişi ve geleceği gözünün önünden bir film şeridi gibi geçiyor. Uzaklardan neşeli bir "kuzen" sesi duyuyor. Sırtını sıvazlayan bir ihtiyar sanki tüm acısını dindiriyor. "Kim olduğunuzu unutmayın" diyen bilge bir adamın sesi yankılanıyor kulaklarında. Humberto başı patlayacakmış gibi hissediyor. Elleriyle kafasına bastırıyor sadece. Seslerin susması için bastırıyor. O kadar çok bastırıyor ki bir an kafası patlayacakmış gibi hissediyor. Fakat sesler susuyor. Hepsi. Humberto soluk soluğa yere bakıyor. Ardından kafasını yavaşça kaldırıyor ve yerdeki taç gözüne çarpıyor. Hayatında hiçbir zaman duymadığı bir iğrenme duygusu ile yerdeki taca bakıyor. Ardından bir anda nefretle bir tekme savuruyor. Tekmeyi savurduğu gibi taç paramparça oluyor.[/I] [B][COLOR=rgb(124, 112, 107)][U]25 mayıs 2024 - [/U][/COLOR][/B][COLOR=rgb(124, 112, 107)][B][U]winnipeg[/U][/B][/COLOR][I] Humberto gözlerini aralıyor. Başında ufak tatlı bir ağrı hissetmesine rağmen aylar sonra belki de hiç iyi hissedemediği kadar iyi hissediyor. Baş ucunda duran adam onun gözlerini açtığını fark ediyor. [IMG]https://i.hizliresim.com/63pw14o.png[/IMG][/I] [B]The Rock:[/B] Berto... İyi misin ahbap? [B]Humberto Garza:[/B] Hiç olmadığım kadar.[/CENTER] [/QUOTE]

İnsan doğrulaması