WYATT!
Işıklar sönüyor.
Elinde gaz lambası ve belinde Interim Television unvanıyla Bray Wyatt, solunda Erick Rowan ve sağında Braun Strowman'la beraber girişte görünüyor. Wyatt girişte yan dönüyor ve lambanın ışığı altına Rosemary'nin geldiğini görüyoruz. Wyatt sırıtıyor ve ringe ilerliyor, Aile ringe girdikten sonra Bray sandalyesine geçiyor ve lambaya üfleyerek ışıkları geri getiriyor. Mikrofonu alışık olduğumuz düzenin aksine Erick Rowan'ın tuttuğunu görüyoruz. Rowan yavaşça maskesini çıkarıp seyirciye bakıyor.
Şu kalabalığa bakıyorum ve satılık ürünler görüyorum. Aylık belli bir meblağ karşılığında hepinizin vaktini, gençliğini satın almışlar. Başta kravatlı bir adam var. O adam söylediği zaman söylediği yerde oluyorsunuz. Onun uygun gördüğü saatte belirttiği yerden ayrılıp evinize ve çocuklarınıza kavuşabiliyorsunuz. Ve o adam ay bittiği zaman mamanızı vermediği zaman açsınız. (Rowan çirkin bir şekilde gülümsüyor) Ama sizi eski çağ kölelerinden ayırabilmeleri için boynunuza bir kravat bağlayıp elinize bir iş çantası vermişler. Bunun adına da "iş hayatı" demişler. Ailemizle ilgili söylenenleri duyuyorum: Neden Bray Wyatt hariç hiç bir Aile üyesi ağzını bile açamıyor? Wyatt Ailesinde bir kölelik düzeni mi var? Bunu siz mi sorguluyorsunuz, para için kendini pazarlayan siz köpek sürüsü mü? (Rowan öfkeli bir ses tonuyla sözlerine devam ediyor) Konuşmuyoruz çünkü biz Bray Wyatt kadar yüce gönüllü değiliz. O, her şeye rağmen sizin gibi aşağılık yaratıklara irfanından bahşediyor. Sizler onun sözlerine kulak verirseniz, hiç görmediğiniz diyarlara yolculuk yapabilir, hiç görmediğiniz mucizelere tanık olabilirsiniz. Ama onun bilgeliğinden bir şeyler öğrenmek yerine PGW arka alanındaki soytarıların peşinden gidiyorsunuz. Çünkü işin aslı şu: Onlarda kendinizden bir parça görüyorsunuz. Herkes, kendine benzeyeni daha rahat kabul eder. Bray Wyatt yerine onların sözlerine kulak veriyorsunuz çünkü onlar da size benziyor. Bir avuç zincirli köpek. Biz mi? Biz bu davayı para ya da konfor için yürütmüyoruz. Bizler, her ay yevmiye için kendini satanlardan değil, inandığı dava uğruna her şeyini feda etmiş adamlarız. Biz bu davanın delileriyiz! Ve takip ettiğimiz tek bir ülkü var: O da Bray Wyatt'ın yoluna çıkan kim varsa hepsini ezip geçmek. Başarı ya da şöhret için burada değilim. Ben de onun gibi, Abigail'in öğretilerinden beslenerek büyüdüm. Ve biliyorum ki, onun ruhu ve bilgeliği ağabeyim Bray Wyatt'ın içinde yaşıyor. Sizler ve sizin gibiler, onu bizden erken yaşta aldınız; şimdi biz de aynısını yapacağız. En sevdiğinizi, en beklemediğiniz anda elinizden alacağız. Kim olduğu fark etmez: Goldust, Joe Gacy. Bize istediğinizi gönderebilirsiniz, canlı olarak geri dönmesini istediklerinizi göndermeyin yeter.
Rowan mikrofonu Braun'a veriyor ve maskesini takıyor. Bray Wyatt sessizce sallanırken Strowman söze giriyor.
Kölelikten daha aşağı bir mertebe de var: Fahişelik. (Braun pis pis sırıtıyor) Joe Gacy'den söz açılmışken, fahişelikten söz etmemek olmaz. Biz, Wyatt Ailesi olaya el atmadan önce sizler Joe Gacy ve fahişesinin serüvenlerine tanıklık ediyordunuz. (Strowman'a çok ağır bir yuhalama ve "Goldust" tezahüratları gelirken Bray sakalını ovuşturarak seyirciyi izliyor) İstediğinizi söyleyin: Bir adam, diğerinde ışığı fark ettiğini söylüyor ve beraber dolaşmaya başlıyorlar. Bu ringe birbirlerine güvenerek geliyorlar! Ve o iki adamdan biri, sadece tek bir saldırımızla sakatlandığını söyleyerek kaçmaya başlıyor. Yanındaki adamı aç aslanlarına önüne atıyor. Arkadaşına adil bir dövüş vaadedebilirdin Gacy. Bize karşı olan savaşında onun arkasında durabilirdin. Ama gerçeği herkes biliyor, değil mi? Sende bizimle aşık atacak cesaret yok. İhtiyar ve zavallı Goldust'ı bir fahişe gibi kullandın. Onu aldın, etinden sütünden faydalandın, ucubelikleri üzerinden kendi ismini duyurdun ve gerçek bir yumruğu ilk hissetiğin anda tabanları yağladın. Ve Goldust'a güvenin o kadar azdı ki, onu ezeceğimizi o kadar iyi biliyordun ki ona gerçek unvanını bile devretmeye tenezzül etmedin. Arkadaşına "Interim şampiyon" unvanını layık gördün ve onu savaşın ortasında miğfersiz bıraktın. Şimdi mi? Artık Goldust yok, artık sizin öykünüzü dinlemek isteyen de yok çünkü öykü zamanı sona erdi ve Wrestlemania yaklaşırken gerçekler konuşulmaya başlandı. Arka alanda konuşulan tek şey, seneler sonra bir kez daha baş gösteren Wyatt Dominasyonu ve PGW'nin cephanesinde bu bombayı etkisiz hale getirecek bir teçhizat yok. Herkes gibi sen de malum olanı biliyorsun, bu yüzden senin peşinden gitmek isteyenlere bir umut ışığı vermek istedin. Ve sadece bir geceliğine bizi alt etmeyi başardın. İşte kastetiğim şey de bu: Karanlıkta yol alan iki tane meslek vardır; hırsızlık ve fahişelik. Bu da iki ihtimal doğuruyor: Ya sen de arkadaşın gibi bir fahişesin, ya da Bray Wyatt'ın zaferini çalmaya niyetlenen bir hırsızsın. Her iki ihtimalde de, Bray Wyatt'ın saçtığı ışık o kadar büyük bir alana yayılıyor ki senin attığın o küçük adımların sesini duyuyoruz. Ve bu Cuma, ateş o kadar büyük yanacak ki herkes gölgelerde ilerleyen küçük Joe'nun ne kadar aciz bir adam olduğunu bir kez daha görecek. Umarım şu senin iyilik tanrın tatlı bir adamdır, çünkü Cuma günü seni onun yanına yollayacağız.
Braun pis pis gülümserken mikrofonu Rosemary alıyor ondan. Kameralar Bray Wyatt'ın beline çekim yaparken Rosemary söze giriyor.
Cuma günü, gece bitiyor. Joe Gacy'nin yarattığı ve sahip çıkmaktan bile aciz olduğu tozlu karanlık tarihe gömülüyor ve ışığı bir kez daha galip ilan etmek için Bray Wyatt geliyor. Onun hükmü başladığı zaman PGW'nin güneşi hiç bir zaman batmayacak. Onun öğretileriyle hep beraber soğuk pınarlarda serinleyeceğiz, tatlı üzüm şaraplarıyla sarhoş olacak ve şarkılar söyleyeceğiz. Günlerdir o anın rüyasını görüyorum, gecenin rüzgarını dinliyor ve imgeleri duyuyorum: Joe Gacy'nin leşinin üzerine ayağını basarak zahmetsizce Televizyon şampiyonluğuna dokunan Bray Wyatt'ın sesini duyuyorum. O, hiç bir zaman yanılmaz. Cuma günü, onun safında savaşacak ve kılıcının kana doyması için elimizden geleni yapacağız. Joe Gacy, ben senin gördüğün diyarlardan çok daha metruk, çok daha ucube manzaralara şahit oldum. Kanın ve pisliğin her türlüsünü gördüm. Ama hiç bir zaman korkmadım, hayatımda korktuğum yegane şey var: O da Bray Wyatt'ın ringin içinde hasımlarına yapabileceği şeyler. Cuma günü zaferin bizim olacağını bilmenin mutluluğunu yaşıyorum, ama senin için üzülüyorum. Bu şekilde olması gerekmiyordu: Bir unvan uğruna canından olman gerekmiyordu. (Büyük bir yuhalama alıyor bu söz üzerine Rosemary, Wyatt ise sessizce seyirciye bakıyor) Merhamet dilenmen için sana bir şans verdik, seni çağırdık. Sen ise bize arkamızdan saldırmayı, yılanlarla dolu yuvaya çomak sokmayı tercih ettin. Bray Wyatt'ın isteği, Goldust'a yaptığı gibi seni elden geçirmek ve şampiyonluğunu senden söktükten sonra gitmene izin vermekti. Artık iş farklı. Cuma günü için çantanı hazırla, Wyatt Ailesi seni hiç bitmeyen bir tatile çıkarmak üzere. Follow.... the buzzards.
Rosemary mikrofonu bırakıp Wyatt'ın ayağının dibinde diz çökerken kameralar kapanıyor.
Işıklar sönüyor.
Elinde gaz lambası ve belinde Interim Television unvanıyla Bray Wyatt, solunda Erick Rowan ve sağında Braun Strowman'la beraber girişte görünüyor. Wyatt girişte yan dönüyor ve lambanın ışığı altına Rosemary'nin geldiğini görüyoruz. Wyatt sırıtıyor ve ringe ilerliyor, Aile ringe girdikten sonra Bray sandalyesine geçiyor ve lambaya üfleyerek ışıkları geri getiriyor. Mikrofonu alışık olduğumuz düzenin aksine Erick Rowan'ın tuttuğunu görüyoruz. Rowan yavaşça maskesini çıkarıp seyirciye bakıyor.
Şu kalabalığa bakıyorum ve satılık ürünler görüyorum. Aylık belli bir meblağ karşılığında hepinizin vaktini, gençliğini satın almışlar. Başta kravatlı bir adam var. O adam söylediği zaman söylediği yerde oluyorsunuz. Onun uygun gördüğü saatte belirttiği yerden ayrılıp evinize ve çocuklarınıza kavuşabiliyorsunuz. Ve o adam ay bittiği zaman mamanızı vermediği zaman açsınız. (Rowan çirkin bir şekilde gülümsüyor) Ama sizi eski çağ kölelerinden ayırabilmeleri için boynunuza bir kravat bağlayıp elinize bir iş çantası vermişler. Bunun adına da "iş hayatı" demişler. Ailemizle ilgili söylenenleri duyuyorum: Neden Bray Wyatt hariç hiç bir Aile üyesi ağzını bile açamıyor? Wyatt Ailesinde bir kölelik düzeni mi var? Bunu siz mi sorguluyorsunuz, para için kendini pazarlayan siz köpek sürüsü mü? (Rowan öfkeli bir ses tonuyla sözlerine devam ediyor) Konuşmuyoruz çünkü biz Bray Wyatt kadar yüce gönüllü değiliz. O, her şeye rağmen sizin gibi aşağılık yaratıklara irfanından bahşediyor. Sizler onun sözlerine kulak verirseniz, hiç görmediğiniz diyarlara yolculuk yapabilir, hiç görmediğiniz mucizelere tanık olabilirsiniz. Ama onun bilgeliğinden bir şeyler öğrenmek yerine PGW arka alanındaki soytarıların peşinden gidiyorsunuz. Çünkü işin aslı şu: Onlarda kendinizden bir parça görüyorsunuz. Herkes, kendine benzeyeni daha rahat kabul eder. Bray Wyatt yerine onların sözlerine kulak veriyorsunuz çünkü onlar da size benziyor. Bir avuç zincirli köpek. Biz mi? Biz bu davayı para ya da konfor için yürütmüyoruz. Bizler, her ay yevmiye için kendini satanlardan değil, inandığı dava uğruna her şeyini feda etmiş adamlarız. Biz bu davanın delileriyiz! Ve takip ettiğimiz tek bir ülkü var: O da Bray Wyatt'ın yoluna çıkan kim varsa hepsini ezip geçmek. Başarı ya da şöhret için burada değilim. Ben de onun gibi, Abigail'in öğretilerinden beslenerek büyüdüm. Ve biliyorum ki, onun ruhu ve bilgeliği ağabeyim Bray Wyatt'ın içinde yaşıyor. Sizler ve sizin gibiler, onu bizden erken yaşta aldınız; şimdi biz de aynısını yapacağız. En sevdiğinizi, en beklemediğiniz anda elinizden alacağız. Kim olduğu fark etmez: Goldust, Joe Gacy. Bize istediğinizi gönderebilirsiniz, canlı olarak geri dönmesini istediklerinizi göndermeyin yeter.
Rowan mikrofonu Braun'a veriyor ve maskesini takıyor. Bray Wyatt sessizce sallanırken Strowman söze giriyor.
Kölelikten daha aşağı bir mertebe de var: Fahişelik. (Braun pis pis sırıtıyor) Joe Gacy'den söz açılmışken, fahişelikten söz etmemek olmaz. Biz, Wyatt Ailesi olaya el atmadan önce sizler Joe Gacy ve fahişesinin serüvenlerine tanıklık ediyordunuz. (Strowman'a çok ağır bir yuhalama ve "Goldust" tezahüratları gelirken Bray sakalını ovuşturarak seyirciyi izliyor) İstediğinizi söyleyin: Bir adam, diğerinde ışığı fark ettiğini söylüyor ve beraber dolaşmaya başlıyorlar. Bu ringe birbirlerine güvenerek geliyorlar! Ve o iki adamdan biri, sadece tek bir saldırımızla sakatlandığını söyleyerek kaçmaya başlıyor. Yanındaki adamı aç aslanlarına önüne atıyor. Arkadaşına adil bir dövüş vaadedebilirdin Gacy. Bize karşı olan savaşında onun arkasında durabilirdin. Ama gerçeği herkes biliyor, değil mi? Sende bizimle aşık atacak cesaret yok. İhtiyar ve zavallı Goldust'ı bir fahişe gibi kullandın. Onu aldın, etinden sütünden faydalandın, ucubelikleri üzerinden kendi ismini duyurdun ve gerçek bir yumruğu ilk hissetiğin anda tabanları yağladın. Ve Goldust'a güvenin o kadar azdı ki, onu ezeceğimizi o kadar iyi biliyordun ki ona gerçek unvanını bile devretmeye tenezzül etmedin. Arkadaşına "Interim şampiyon" unvanını layık gördün ve onu savaşın ortasında miğfersiz bıraktın. Şimdi mi? Artık Goldust yok, artık sizin öykünüzü dinlemek isteyen de yok çünkü öykü zamanı sona erdi ve Wrestlemania yaklaşırken gerçekler konuşulmaya başlandı. Arka alanda konuşulan tek şey, seneler sonra bir kez daha baş gösteren Wyatt Dominasyonu ve PGW'nin cephanesinde bu bombayı etkisiz hale getirecek bir teçhizat yok. Herkes gibi sen de malum olanı biliyorsun, bu yüzden senin peşinden gitmek isteyenlere bir umut ışığı vermek istedin. Ve sadece bir geceliğine bizi alt etmeyi başardın. İşte kastetiğim şey de bu: Karanlıkta yol alan iki tane meslek vardır; hırsızlık ve fahişelik. Bu da iki ihtimal doğuruyor: Ya sen de arkadaşın gibi bir fahişesin, ya da Bray Wyatt'ın zaferini çalmaya niyetlenen bir hırsızsın. Her iki ihtimalde de, Bray Wyatt'ın saçtığı ışık o kadar büyük bir alana yayılıyor ki senin attığın o küçük adımların sesini duyuyoruz. Ve bu Cuma, ateş o kadar büyük yanacak ki herkes gölgelerde ilerleyen küçük Joe'nun ne kadar aciz bir adam olduğunu bir kez daha görecek. Umarım şu senin iyilik tanrın tatlı bir adamdır, çünkü Cuma günü seni onun yanına yollayacağız.
Braun pis pis gülümserken mikrofonu Rosemary alıyor ondan. Kameralar Bray Wyatt'ın beline çekim yaparken Rosemary söze giriyor.
Cuma günü, gece bitiyor. Joe Gacy'nin yarattığı ve sahip çıkmaktan bile aciz olduğu tozlu karanlık tarihe gömülüyor ve ışığı bir kez daha galip ilan etmek için Bray Wyatt geliyor. Onun hükmü başladığı zaman PGW'nin güneşi hiç bir zaman batmayacak. Onun öğretileriyle hep beraber soğuk pınarlarda serinleyeceğiz, tatlı üzüm şaraplarıyla sarhoş olacak ve şarkılar söyleyeceğiz. Günlerdir o anın rüyasını görüyorum, gecenin rüzgarını dinliyor ve imgeleri duyuyorum: Joe Gacy'nin leşinin üzerine ayağını basarak zahmetsizce Televizyon şampiyonluğuna dokunan Bray Wyatt'ın sesini duyuyorum. O, hiç bir zaman yanılmaz. Cuma günü, onun safında savaşacak ve kılıcının kana doyması için elimizden geleni yapacağız. Joe Gacy, ben senin gördüğün diyarlardan çok daha metruk, çok daha ucube manzaralara şahit oldum. Kanın ve pisliğin her türlüsünü gördüm. Ama hiç bir zaman korkmadım, hayatımda korktuğum yegane şey var: O da Bray Wyatt'ın ringin içinde hasımlarına yapabileceği şeyler. Cuma günü zaferin bizim olacağını bilmenin mutluluğunu yaşıyorum, ama senin için üzülüyorum. Bu şekilde olması gerekmiyordu: Bir unvan uğruna canından olman gerekmiyordu. (Büyük bir yuhalama alıyor bu söz üzerine Rosemary, Wyatt ise sessizce seyirciye bakıyor) Merhamet dilenmen için sana bir şans verdik, seni çağırdık. Sen ise bize arkamızdan saldırmayı, yılanlarla dolu yuvaya çomak sokmayı tercih ettin. Bray Wyatt'ın isteği, Goldust'a yaptığı gibi seni elden geçirmek ve şampiyonluğunu senden söktükten sonra gitmene izin vermekti. Artık iş farklı. Cuma günü için çantanı hazırla, Wyatt Ailesi seni hiç bitmeyen bir tatile çıkarmak üzere. Follow.... the buzzards.
Rosemary mikrofonu bırakıp Wyatt'ın ayağının dibinde diz çökerken kameralar kapanıyor.