Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Yeni profil mesajları
Son aktiviteler
Kullanıcılar
Aylık Konu İstatistikleri
Şu anki ziyaretçiler
Yeni profil mesajları
Profil mesajlarında ara
Ayın En Çok Mesaj Atanları
RPG İstatistik
Rozetler
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Konuya cevap cer
Ana sayfa
Forumlar
Güreş Dışı
Tribün
EURO 2024 Sohbet Konusu
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Mesaj
<blockquote data-quote="Hacken" data-source="post: 247017" data-attributes="member: 28"><p>Şimdi maç hakkında birkaç kelam edelim. Öncelikle Yunus seçiminden bir sağlam girelim Montella'ya. Adana Demirspor'da kurduğu ilişki sebebiyle evlatçılık yaparak sahaya attığı fazlasıyla ortada bence. Başka hiçbir açıklaması yok. Bize bu adamı futbol sahasında izlettiği için bile kendisine olan sinirim tavan yaptı. Barış Alper Yılmaz, sadece özel planlarda santrfor olmuş ( Galatasaray'dayken Fenerbahçe maçı, Milli Takım'da Hırvatistan maçı) ve iyi performans göstermiş. Eğer ki kafanda bunu etkin kılacak bir plan varsa at, ama olmadığı fazlasıyla ortada. Barış'ın kanatlara deplase olacağını sağır sultan bile bilirken içeriye koşan bir insan evladı olmaması, boşlukların bu kadar fazla olması izleyen herkesin gözüne çarpmıştır. Bu adamı en efektif olduğu yerden ayırıyorsan sistemden tam performans almak zorundasın. Orkun denilen adamın sahaya 10 gibi atılıp 4 isabetli pas yapması da ayrı komedi. Mevkisinde oynamıyor diyebilirsiniz ama hazırlık maçları dahil sahada olduğu hangi maçta ne yaptı? İsmail Yüksek, oynamaya hazırken neden sahada değil? Ona ne kadar ihtiyacımız olduğu her maç fazlasıyla öne çıkıyor. Sonra şu pasla çıkma meselesi de bir hayli sinirime dokundu. Onu yapacak bir savunma hattına ne kadar sahip olduğun tartışılırken karşında canavar gibi bir pres yapan bir hücum hattı var. Ayrıca ileri uçta elinde BAY ve Kerem varken ön hat yerine 2. bölge baskısı yapmak da bana pek mantıklı gelmedi. Üstelik topa o noktada sahip olacak olan Vitinha ve Neves gibi iki tane top tutma canavarı varken. Daha önce dediğim gibi Zeki tercihini nispeten anlıyorum. Leao hususundaki tecrübesi ve çok minik bir farkla nispeten daha iyi sayılacak bir savunması olmasından. Ha kendisini beğenmem; düz bulurum. Sabaha kadar da Mert'i tercih ederim hele ki son 3-4 maçta takımın en iyi isimlerinden biriyken.</p><p></p><p>Takımın en iyi işleyen yeri, hücumda sol kanattı. Gerek Ferdi hücum anlamında gerekse Kerem ortalama üstü bir performans verdi. Ama paşam 1-2 pas hatası yaptı diye(?) gidip Kerem'i çıkartarak (Yunus vasatı hala oyunda) buna da bir son verdi. Oraya BAY'ı çekip Semih gibi Kenan gibi dinamik adamları hücumun her yerine atabilirdi, ama atmadı. Zaten 2-0 gerideyken bu kişilerin ya hiç atılmamasını ya geç atılmasını hiçbir şekilde anlamıyorum. Arda mevzusu da var tabii. O işe bir netlik gelsin, öyle daha detaylı girişeceğiz. Ama 70'te girecek olan adam daha önce de girebilir ve sahada kalmış olan Kerem ile daha erken bir yüklenme yapılabilirdi diye düşünüyorum, bunun da açıklaması olduğuna inanmıyorum. Bazı ezberlere çok bağlı olduğunu düşünüyorum Montella'nın. Radikal tercihlerine rağmen söylüyorum bunu. Kafasında her şey için bir kalıp var. Bu kadar eleştiri yapmışken ekleyeyim; tabii ki futbolu ondan iyi bilmiyorum. Ancak naçizane kendi futbol bilgimle gördüklerim üzerinden bu eleştirileri yaptım. Dar açıdan bakmış olabilirim, yanlış değerlendirmiş olabilirim. İstediğiniz şekilde istişare edebiliriz.</p><p></p><p></p><p>Ben artık hala istifa etmemiş olan Büyükekşi ve "Türk futbolunun bana ihtiyacı olduğu kadar benim Türk futboluna ihtiyacım yok" Hamit Altıntop hakkında diyecek bir şey bulamıyorum. Tez zamanda kurtulmamız dileğiyle.</p><p></p><p></p><p>Madalyonun diğer yüzüne geldiğimizde ise, "Milli takımda sürekli kaos var yaa" deyip eline gelen her fırsatta turnuva süresi içinde bu kaosu harlayan bazı gazeteciler var. Kendilerinin iki yüzlü olduğunu düşünüyorum. "Adamın işi bu, ne yapsın?" diyen kesim de olacaktır. Eğer Milli takım hususunda bu kadar hassas ise bu tavırla kendisiyle çelişmiş oluyor. Pek tabii turnuva sonu istediği şekilde konuşup tutarlı hareket ettiğini gösterebilir. Ya da aynı şekilde turnuva devam ederken çıkan kaosları vurgulamayarak daha tutarlı davranabilir. Sorun, her şeyi harlayıp bu şekilde konuşması.</p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Hacken, post: 247017, member: 28"] Şimdi maç hakkında birkaç kelam edelim. Öncelikle Yunus seçiminden bir sağlam girelim Montella'ya. Adana Demirspor'da kurduğu ilişki sebebiyle evlatçılık yaparak sahaya attığı fazlasıyla ortada bence. Başka hiçbir açıklaması yok. Bize bu adamı futbol sahasında izlettiği için bile kendisine olan sinirim tavan yaptı. Barış Alper Yılmaz, sadece özel planlarda santrfor olmuş ( Galatasaray'dayken Fenerbahçe maçı, Milli Takım'da Hırvatistan maçı) ve iyi performans göstermiş. Eğer ki kafanda bunu etkin kılacak bir plan varsa at, ama olmadığı fazlasıyla ortada. Barış'ın kanatlara deplase olacağını sağır sultan bile bilirken içeriye koşan bir insan evladı olmaması, boşlukların bu kadar fazla olması izleyen herkesin gözüne çarpmıştır. Bu adamı en efektif olduğu yerden ayırıyorsan sistemden tam performans almak zorundasın. Orkun denilen adamın sahaya 10 gibi atılıp 4 isabetli pas yapması da ayrı komedi. Mevkisinde oynamıyor diyebilirsiniz ama hazırlık maçları dahil sahada olduğu hangi maçta ne yaptı? İsmail Yüksek, oynamaya hazırken neden sahada değil? Ona ne kadar ihtiyacımız olduğu her maç fazlasıyla öne çıkıyor. Sonra şu pasla çıkma meselesi de bir hayli sinirime dokundu. Onu yapacak bir savunma hattına ne kadar sahip olduğun tartışılırken karşında canavar gibi bir pres yapan bir hücum hattı var. Ayrıca ileri uçta elinde BAY ve Kerem varken ön hat yerine 2. bölge baskısı yapmak da bana pek mantıklı gelmedi. Üstelik topa o noktada sahip olacak olan Vitinha ve Neves gibi iki tane top tutma canavarı varken. Daha önce dediğim gibi Zeki tercihini nispeten anlıyorum. Leao hususundaki tecrübesi ve çok minik bir farkla nispeten daha iyi sayılacak bir savunması olmasından. Ha kendisini beğenmem; düz bulurum. Sabaha kadar da Mert'i tercih ederim hele ki son 3-4 maçta takımın en iyi isimlerinden biriyken. Takımın en iyi işleyen yeri, hücumda sol kanattı. Gerek Ferdi hücum anlamında gerekse Kerem ortalama üstü bir performans verdi. Ama paşam 1-2 pas hatası yaptı diye(?) gidip Kerem'i çıkartarak (Yunus vasatı hala oyunda) buna da bir son verdi. Oraya BAY'ı çekip Semih gibi Kenan gibi dinamik adamları hücumun her yerine atabilirdi, ama atmadı. Zaten 2-0 gerideyken bu kişilerin ya hiç atılmamasını ya geç atılmasını hiçbir şekilde anlamıyorum. Arda mevzusu da var tabii. O işe bir netlik gelsin, öyle daha detaylı girişeceğiz. Ama 70'te girecek olan adam daha önce de girebilir ve sahada kalmış olan Kerem ile daha erken bir yüklenme yapılabilirdi diye düşünüyorum, bunun da açıklaması olduğuna inanmıyorum. Bazı ezberlere çok bağlı olduğunu düşünüyorum Montella'nın. Radikal tercihlerine rağmen söylüyorum bunu. Kafasında her şey için bir kalıp var. Bu kadar eleştiri yapmışken ekleyeyim; tabii ki futbolu ondan iyi bilmiyorum. Ancak naçizane kendi futbol bilgimle gördüklerim üzerinden bu eleştirileri yaptım. Dar açıdan bakmış olabilirim, yanlış değerlendirmiş olabilirim. İstediğiniz şekilde istişare edebiliriz. Ben artık hala istifa etmemiş olan Büyükekşi ve "Türk futbolunun bana ihtiyacı olduğu kadar benim Türk futboluna ihtiyacım yok" Hamit Altıntop hakkında diyecek bir şey bulamıyorum. Tez zamanda kurtulmamız dileğiyle. Madalyonun diğer yüzüne geldiğimizde ise, "Milli takımda sürekli kaos var yaa" deyip eline gelen her fırsatta turnuva süresi içinde bu kaosu harlayan bazı gazeteciler var. Kendilerinin iki yüzlü olduğunu düşünüyorum. "Adamın işi bu, ne yapsın?" diyen kesim de olacaktır. Eğer Milli takım hususunda bu kadar hassas ise bu tavırla kendisiyle çelişmiş oluyor. Pek tabii turnuva sonu istediği şekilde konuşup tutarlı hareket ettiğini gösterebilir. Ya da aynı şekilde turnuva devam ederken çıkan kaosları vurgulamayarak daha tutarlı davranabilir. Sorun, her şeyi harlayıp bu şekilde konuşması. [/QUOTE]
Yükleniyor…
Alıntı ekle…
İnsan doğrulaması
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
Güreş Dışı
Tribün
EURO 2024 Sohbet Konusu
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Neler yeni
Giriş yap
Kayıt ol
Ara
Anasayfa
Üst
Alt
Kolay Giriş Yapın:
Facebook
Spotify
Kullanıcı adı yada e-posta adresiniz
Şifre
Şifrenizi mi unuttunuz?
Beni hatırla
Giriş yap
Kayıtlı hesabınız yok mu?
Şimdi kayıt ol