- Katılım
- 3 Tem 2023
- Konular
- 36
- Mesajlar
- 5,900
- Beğeni sayısı
- 1,668
- PG Nakit
- 250
- RPG Karakteri
- Velveteen Dream
- Favori Güreşçi
- Eddie Guerrero
9 Mayıs Perşembe
Müziği duyduktan sonra arena ayaklanıyor ve mor ışık hüzmelerinin arasından Velveteen Dream bütün ihtişamıyla girişte görünüyor. Gevşemiş, acayip derece rahat bir tavırla ağır ağır ringe doğru ilerliyor. Ringe girdikten sonra eliyle görevliye bir işaret yapıp mikrofon istiyor.
Mikrofonu ayakta beklemek yerine de yere yatıp yerde sanatını icra ederek beklemeyi tercih ediyor. Etrafındakileri Val Venis'ten daha ıslak hale soktuktan sonra kendisine uzatılan mikrofonu yerde uzanarak alıp konuşmaya başlıyor.
Velveteen Dream: Geçen hafta… Los Angeles’ı çok iyi bir şekilde salladık değil mi? Daha doğrusu onlar salladı desem daha doğru olur ki ben biraz izleyen taraftaydım. İzledim; çünkü ben ne yaparsam yapayım spot ışıklarını kendilerine çevirmek isteyenler her zaman ortaya çıkıyor ki öyle bir durum yaşadık. Christopher, seninle el sıkıştık lakin bu el birbirimize yapacaklarımız için değil de yapmış olduklarımız için mi vermiş olduğum bir kefaret işte onu bilemiyorum. Rasyonel olmak gerekirse bir Christopher’ın taşıdığı kemer benim dişimin kovuğuna yetmeyecekken öbür Christopher’ın taşıdığı kemer bütün güreş endüstrisinde, bütün güreş federasyonlarında adını altın harflerle…
Aniden kameramana dönüyor.
Velveteen Dream: Altın diyorum da Goldy, artık senden nefret etmiyorum en azından eskisi kadar.
Dedikten sonra gülerek aprona yaslanıp konuşmasına devam ediyor.
Velveteen Dream: Yazdırmış olan bu şampiyonluğa mı gitmeliyim? Venis korkusundan ötürü bize katılmamayı tercih etti; ama şunu hem onun hem de sizlerin bilmesi gerekiyor ki; “Benim Christopher Daniels ile işim bitti.”
Seyirciler bu cümleyi duyar duymaz Velveteen Dream’i yuhalamaya başlıyorlar. Velveteen Dream elini havaya kaldırıp ortamdaki olumsuza dönük belirsiz havayı daha netleştirmeye çalışıyor.
Velveteen Dream: Bu doğru, seninle işim aslında kafesin üzerinden atlayıp senin saltanatını bitirdiğimde bitti bu efsaneleşen yolculuğumuz benim zaferimle, benim tarafımdan sonlandı. Yine de kabul etmem lazım ki senden sonra karşıma çıkan hiç kimse senin yerini tutmadı. Seni özledim bile yahut bazı şeyler de tadında güzeldir. Evet bir başka “kariyer sıçraması” için bir “Christopher”a ihtiyacım olabilir; ama o Christopher sen olmayabilirsin. Böyle dememe rağmen öbür Christopher’ı da Royal Rumble’da çok rahat bir şekilde eledim. O da gençliğindeki kadar iyi değil bir Lionheart değil bir… Ne bileyim şu adamın da çok lakabı var da işte olması gereken kişi sanki o da değil. Her ne kadar buzları daha yeni eritmiş olsak da Joe Gacy ile ikinci maçımıza da çıkabiliriz. O da tam istediğim biri gibi; ama tarihin en iyi Televizyon Dünya Şampiyonu olarak artık bazı şeyleri de geride bırakmamız gerekiyor doğrusunu söylemek gerekirse. Keza Masturbate’i de Royal Rumble’da kendim eledim. Onunla da bir işim yok ki en azından abisinin aksine cesaret gösterip benim karşıma geçmeyi belki düşünebilirdi; lakin uzun bir süre Jey Uso’nun taşıdığı bu şampiyonluğun belki hatırlamazsınız ama Bron Breakker denen gerizekalının taşıdığı bu kemerin şerefini toplamanın en azından benim yaptığım gibi 4 ay süreceğinden dolayı karşıma çıkmak istemedi ki buna saygı duyuyorum.
Velveteen Dream ringin ortasına bağdaş kurup düşünceli bir hale bürünürken aslında derinlerden de hissettiği bir heyecanla konuşmaya devam ediyor.
Velveteen Dream: Baylar ve bayanlar, sizi üzmek istemiyorum. Düşündüğünüzün aksine sizlerin benim karşıma koymak istediğiniz kişiyle ben sadece bir kez teke tek maç yaptım. Öbür maçta karşımıza bir vasıfsız ekleyerek tıpkı sözünü ettiğin Val Venis misali bir korkaklık gösterdin. Demek ki insanlar değişirmiş ki aylar sonra da bu sefer cesaret gösterip benim karşıma çıkmak istedin. Çünkü yarım kaldın. Biz değil, sen yarım kaldın ve hiçbir zaman böyle bitsin istemedin. Ben istiyordum ve ben de bitirdim. Eğer yeniden başlamak istersem de buna benim keyfim karar verecek. Beni tanıyorsun, ben de seni tanıyorum. Royal Rumble’ı kazandıktan sonra benim rakip seçmek için tercih yapacağım değil, sizin benim rakibim olabilmek için sıraya girmenizden ne kadar zevk aldığımı tanıyacak kadar tanıyorsun. Bu zeminin üzerinde durduğumda saatler boyunca bir düşmüş meleğin hikayesini ya da aslan yürekli birisinin maceralarını anlatmayacağımı da biliyor olmalısın. Bu şirketin görebileceği en iyi saltanatı yaptığım için sizler kadar aç değilim. Şunu bilerek hareket edin; Velveteen Dream sizin şampiyonluklarınız için peşinizden koşmayacak, siz Wrestlemania Main Event’inde karşıma çıkabilmek için benim peşimden koşacaksınız. Kararımı No Way Out’ta kesin olarak vereceğim. Öyleyse Dream Over, en azından birinizinki gerçek olur.
Velveteen Dream mikrofonu ringin dışına doğru yuvarlıyor. "Half Life"ı duyduktan sonra Velveteen Dream üzerindeki rahatlıkla gevşek gevşek hareketler yaparak bedenini üst yarısında duran bütün kıyafetlerini çıkartıp seyircilere fırlatıyor. Ardından ringten çıkıp rahatlığından ödün vermeyecek şekilde rahat hareketlere devam edip gözden kayboluyor.
Müziği duyduktan sonra arena ayaklanıyor ve mor ışık hüzmelerinin arasından Velveteen Dream bütün ihtişamıyla girişte görünüyor. Gevşemiş, acayip derece rahat bir tavırla ağır ağır ringe doğru ilerliyor. Ringe girdikten sonra eliyle görevliye bir işaret yapıp mikrofon istiyor.
Mikrofonu ayakta beklemek yerine de yere yatıp yerde sanatını icra ederek beklemeyi tercih ediyor. Etrafındakileri Val Venis'ten daha ıslak hale soktuktan sonra kendisine uzatılan mikrofonu yerde uzanarak alıp konuşmaya başlıyor.
Velveteen Dream: Geçen hafta… Los Angeles’ı çok iyi bir şekilde salladık değil mi? Daha doğrusu onlar salladı desem daha doğru olur ki ben biraz izleyen taraftaydım. İzledim; çünkü ben ne yaparsam yapayım spot ışıklarını kendilerine çevirmek isteyenler her zaman ortaya çıkıyor ki öyle bir durum yaşadık. Christopher, seninle el sıkıştık lakin bu el birbirimize yapacaklarımız için değil de yapmış olduklarımız için mi vermiş olduğum bir kefaret işte onu bilemiyorum. Rasyonel olmak gerekirse bir Christopher’ın taşıdığı kemer benim dişimin kovuğuna yetmeyecekken öbür Christopher’ın taşıdığı kemer bütün güreş endüstrisinde, bütün güreş federasyonlarında adını altın harflerle…
Aniden kameramana dönüyor.
Velveteen Dream: Altın diyorum da Goldy, artık senden nefret etmiyorum en azından eskisi kadar.
Dedikten sonra gülerek aprona yaslanıp konuşmasına devam ediyor.
Velveteen Dream: Yazdırmış olan bu şampiyonluğa mı gitmeliyim? Venis korkusundan ötürü bize katılmamayı tercih etti; ama şunu hem onun hem de sizlerin bilmesi gerekiyor ki; “Benim Christopher Daniels ile işim bitti.”
Seyirciler bu cümleyi duyar duymaz Velveteen Dream’i yuhalamaya başlıyorlar. Velveteen Dream elini havaya kaldırıp ortamdaki olumsuza dönük belirsiz havayı daha netleştirmeye çalışıyor.
Velveteen Dream: Bu doğru, seninle işim aslında kafesin üzerinden atlayıp senin saltanatını bitirdiğimde bitti bu efsaneleşen yolculuğumuz benim zaferimle, benim tarafımdan sonlandı. Yine de kabul etmem lazım ki senden sonra karşıma çıkan hiç kimse senin yerini tutmadı. Seni özledim bile yahut bazı şeyler de tadında güzeldir. Evet bir başka “kariyer sıçraması” için bir “Christopher”a ihtiyacım olabilir; ama o Christopher sen olmayabilirsin. Böyle dememe rağmen öbür Christopher’ı da Royal Rumble’da çok rahat bir şekilde eledim. O da gençliğindeki kadar iyi değil bir Lionheart değil bir… Ne bileyim şu adamın da çok lakabı var da işte olması gereken kişi sanki o da değil. Her ne kadar buzları daha yeni eritmiş olsak da Joe Gacy ile ikinci maçımıza da çıkabiliriz. O da tam istediğim biri gibi; ama tarihin en iyi Televizyon Dünya Şampiyonu olarak artık bazı şeyleri de geride bırakmamız gerekiyor doğrusunu söylemek gerekirse. Keza Masturbate’i de Royal Rumble’da kendim eledim. Onunla da bir işim yok ki en azından abisinin aksine cesaret gösterip benim karşıma geçmeyi belki düşünebilirdi; lakin uzun bir süre Jey Uso’nun taşıdığı bu şampiyonluğun belki hatırlamazsınız ama Bron Breakker denen gerizekalının taşıdığı bu kemerin şerefini toplamanın en azından benim yaptığım gibi 4 ay süreceğinden dolayı karşıma çıkmak istemedi ki buna saygı duyuyorum.
Velveteen Dream ringin ortasına bağdaş kurup düşünceli bir hale bürünürken aslında derinlerden de hissettiği bir heyecanla konuşmaya devam ediyor.
Velveteen Dream: Baylar ve bayanlar, sizi üzmek istemiyorum. Düşündüğünüzün aksine sizlerin benim karşıma koymak istediğiniz kişiyle ben sadece bir kez teke tek maç yaptım. Öbür maçta karşımıza bir vasıfsız ekleyerek tıpkı sözünü ettiğin Val Venis misali bir korkaklık gösterdin. Demek ki insanlar değişirmiş ki aylar sonra da bu sefer cesaret gösterip benim karşıma çıkmak istedin. Çünkü yarım kaldın. Biz değil, sen yarım kaldın ve hiçbir zaman böyle bitsin istemedin. Ben istiyordum ve ben de bitirdim. Eğer yeniden başlamak istersem de buna benim keyfim karar verecek. Beni tanıyorsun, ben de seni tanıyorum. Royal Rumble’ı kazandıktan sonra benim rakip seçmek için tercih yapacağım değil, sizin benim rakibim olabilmek için sıraya girmenizden ne kadar zevk aldığımı tanıyacak kadar tanıyorsun. Bu zeminin üzerinde durduğumda saatler boyunca bir düşmüş meleğin hikayesini ya da aslan yürekli birisinin maceralarını anlatmayacağımı da biliyor olmalısın. Bu şirketin görebileceği en iyi saltanatı yaptığım için sizler kadar aç değilim. Şunu bilerek hareket edin; Velveteen Dream sizin şampiyonluklarınız için peşinizden koşmayacak, siz Wrestlemania Main Event’inde karşıma çıkabilmek için benim peşimden koşacaksınız. Kararımı No Way Out’ta kesin olarak vereceğim. Öyleyse Dream Over, en azından birinizinki gerçek olur.
Velveteen Dream mikrofonu ringin dışına doğru yuvarlıyor. "Half Life"ı duyduktan sonra Velveteen Dream üzerindeki rahatlıkla gevşek gevşek hareketler yaparak bedenini üst yarısında duran bütün kıyafetlerini çıkartıp seyircilere fırlatıyor. Ardından ringten çıkıp rahatlığından ödün vermeyecek şekilde rahat hareketlere devam edip gözden kayboluyor.