Konuya cevap cer

JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.

Mesaj

<blockquote data-quote="Beast Incarnate" data-source="post: 210669" data-attributes="member: 4">İşin gırgırı şamatası bir kenara ben de maç hakkında yorumlarımı yapayım.Bugün Fenerbahçe, Kadıköy’deki TS maçından sonra bu sezon izlediğim en kötü ilk 45’i oynadı bence. Yani Bülent Uygun 5’li savunma kurgusuyla çıkmış, onun dışında öyle aman aman çalışılmış bir pres şeması da göremedim. Sadece bireysel olarak Appindangoye ve Samba Camara performansları öne çıktı. FB’nin bu kadar kötü bir ilk 45 oynama sebebi Olympiakos maçının gerek fiziksel gerekse mental yorgunluğundan kaynaklı, bu açık. Biz berbat bir Prag mağlubiyetinden aynı şekilde 4 gün sonra Antalyaspor gibi zorlu bir sınavı geçmeyi başarmıştık, bu açıdan Okan Buruk gibi mental yönetme ustası bir hocamız ve her ne olursa olsun gerekli odaktan asla kopmayan oyuncu grubuna sahip olmamız bizim için bir avantaj. Dünyanın her yerinde liglerde durum böyledir zaten, 30 küsür haftalık maratonu bir bütün olarak götürebilen kazanır; Galatasaray da bunu açık ara en iyi yapabilen camia ülkede.Konu saptı maç yorumuna geri döneyim. Kötü bir ilk 45 diyordum, üstte İlkay da bahsetmiş eğer Uğur Çiftçi’nin ayaklarının toplamı 0,58 falan olmasaydı ilk yarıdan Sivas’ın koparabileceği bir maçtı ama gel gelelim Sivas’ın hedeflediği uzun paslı kontra oyunu pas kalitesinin dip noktada olmasından ötürü ilk 45’te meyvesini veremedi ve Fred klası FB’yi oyunda tuttu. Belki o an için mental olarak toparlandı FB ama bu sefer de fiziksel yorgunluk ağır bastı. Tadic’ten zaten hiç kimse 4 günde 210 dakika bekleyemez, hal böyle olunca ve FB’nin en güçlü hücum silahının oyundan çıkmasıyla FB zaten üretmekte zorlandığı maçı iyice üretemeden tamamladı. Kıt kanaat ürettikleri de ofsayttan döndü zaten. Sivasspor çok iyi oynayamasa dahi FB’nin bitap düşmüş durumunun da yardımıyla 10’da 6 oranında da olsa doğru oynadı ve bugün puanı almaları için yeterli oldu bu.Livakovic’in birebirdeki kalitesini bilmesem yediği ilk golü belki normal karşılardım ama&nbsp; o vuruş asla elin altından ya da bacağın arasından kaçacak bir vuruş değil, hele ki ligin son düzlüğünde tek bir puan kaybının müsamahasının olmayacağı bu süreçte hiç değil. Onun dışında genel anlamda hiç varlık gösteremeyen Dzeko, klasik sarılarından birini yiyince orta sahayı idare etme hususunda zorluk yaşamaya başlayan İsmail Yüksek (asisti çok iyiydi bu arada hakkını vermek lazım) ve tabii ki eski formundan eser kalmayan Szymanski gibi etmenler de var. Yani Djiku-Becao tandemi hariç bugünkü FB’ye dair defoları saydıkça sayarım ama hepsi aynı kapıya, Olympiakos faciası ve takımın son 2-3 hafta içinde sokulduğu duruma çıkar. Bilmiyorum Sami Yen’deki derbiye kadar puan kaybı verir miyiz ama FB bu puan kaybıyla önümüzdeki haftanın Beşiktaş derbisini de mental olarak çok zor duruma soktu. Neler olup biteceğini göreceğiz, ama İsmail Kartal’ın gerek çözülen oyun planına gerekse takımdaki haliyle oldukça düşük seyirde olan mentaline seri ve etkili dokunuşlar yapması şart. Bunu yaparken de ilk olarak kendinden başlamalı, zira özellikle son 1-1.5 aydır basının karşısına çıktığı her açıklamasında batırmaya devam ediyor.</blockquote>

[QUOTE="Beast Incarnate, post: 210669, member: 4"] İşin gırgırı şamatası bir kenara ben de maç hakkında yorumlarımı yapayım. Bugün Fenerbahçe, Kadıköy’deki TS maçından sonra bu sezon izlediğim en kötü ilk 45’i oynadı bence. Yani Bülent Uygun 5’li savunma kurgusuyla çıkmış, onun dışında öyle aman aman çalışılmış bir pres şeması da göremedim. Sadece bireysel olarak Appindangoye ve Samba Camara performansları öne çıktı. FB’nin bu kadar kötü bir ilk 45 oynama sebebi Olympiakos maçının gerek fiziksel gerekse mental yorgunluğundan kaynaklı, bu açık. Biz berbat bir Prag mağlubiyetinden aynı şekilde 4 gün sonra Antalyaspor gibi zorlu bir sınavı geçmeyi başarmıştık, bu açıdan Okan Buruk gibi mental yönetme ustası bir hocamız ve her ne olursa olsun gerekli odaktan asla kopmayan oyuncu grubuna sahip olmamız bizim için bir avantaj. Dünyanın her yerinde liglerde durum böyledir zaten, 30 küsür haftalık maratonu bir bütün olarak götürebilen kazanır; Galatasaray da bunu açık ara en iyi yapabilen camia ülkede. Konu saptı maç yorumuna geri döneyim. Kötü bir ilk 45 diyordum, üstte İlkay da bahsetmiş eğer Uğur Çiftçi’nin ayaklarının toplamı 0,58 falan olmasaydı ilk yarıdan Sivas’ın koparabileceği bir maçtı ama gel gelelim Sivas’ın hedeflediği uzun paslı kontra oyunu pas kalitesinin dip noktada olmasından ötürü ilk 45’te meyvesini veremedi ve Fred klası FB’yi oyunda tuttu. Belki o an için mental olarak toparlandı FB ama bu sefer de fiziksel yorgunluk ağır bastı. Tadic’ten zaten hiç kimse 4 günde 210 dakika bekleyemez, hal böyle olunca ve FB’nin en güçlü hücum silahının oyundan çıkmasıyla FB zaten üretmekte zorlandığı maçı iyice üretemeden tamamladı. Kıt kanaat ürettikleri de ofsayttan döndü zaten. Sivasspor çok iyi oynayamasa dahi FB’nin bitap düşmüş durumunun da yardımıyla 10’da 6 oranında da olsa doğru oynadı ve bugün puanı almaları için yeterli oldu bu. Livakovic’in birebirdeki kalitesini bilmesem yediği ilk golü belki normal karşılardım ama o vuruş asla elin altından ya da bacağın arasından kaçacak bir vuruş değil, hele ki ligin son düzlüğünde tek bir puan kaybının müsamahasının olmayacağı bu süreçte hiç değil. Onun dışında genel anlamda hiç varlık gösteremeyen Dzeko, klasik sarılarından birini yiyince orta sahayı idare etme hususunda zorluk yaşamaya başlayan İsmail Yüksek (asisti çok iyiydi bu arada hakkını vermek lazım) ve tabii ki eski formundan eser kalmayan Szymanski gibi etmenler de var. Yani Djiku-Becao tandemi hariç bugünkü FB’ye dair defoları saydıkça sayarım ama hepsi aynı kapıya, Olympiakos faciası ve takımın son 2-3 hafta içinde sokulduğu duruma çıkar. Bilmiyorum Sami Yen’deki derbiye kadar puan kaybı verir miyiz ama FB bu puan kaybıyla önümüzdeki haftanın Beşiktaş derbisini de mental olarak çok zor duruma soktu. Neler olup biteceğini göreceğiz, ama İsmail Kartal’ın gerek çözülen oyun planına gerekse takımdaki haliyle oldukça düşük seyirde olan mentaline seri ve etkili dokunuşlar yapması şart. Bunu yaparken de ilk olarak kendinden başlamalı, zira özellikle son 1-1.5 aydır basının karşısına çıktığı her açıklamasında batırmaya devam ediyor. [/QUOTE]

İnsan doğrulaması

Ara

Ara

Konuya cevap cer