NOW RPG: İyi Samiriyelinin Öğretisi


Kras Mazov

Tractatus
Katılım
3 Tem 2023
Konular
36
Mesajlar
5,982
Beğeni sayısı
1,691
PG Nakit
250
RPG Karakteri
Velveteen Dream
Favori Güreşçi
Eddie Guerrero

vincent-marseglia.gif


tak! tak! tak!

Vincent: Sana hiç iyi bir Samiriyelinin hikayesini anlattım mı? HAYIR MI? TANRIM İNANILMAZSIN! Hadi arkana yaslan ve bu seyyahın hikayesini dinle. Princeton'da hiç işim olmadı; ama oralarda yaşayan Samiriyeli bir ruhban varmış. Günlerden pazar, ruhban kiliseye giderken yan kesiciler tarafından soyulmuş ve hırpalanmış şekilde kenara bırakılmış. Ruhban pazar günü o adamın yanından geçerken kiliseye geç kalacağı için ona yardım etmeyip onu kaderine teslim ederken başka bir gün eğer yeteri kadar vaktinin olduğuna eminse kader mahkumunun yanına gidip onu iyileştirir ve kutsar. İşte iyi bir Samiriyeli olmak budur. YANİ BİR İNSAN BİR BAŞKASINA...

tuk! tuk! tuk!

ancak bir yere geç kalmadığı sürece, işi olmadığı sürece yardım eder. Aksi takdirde her koyun kendi bacağından asılır. Özellikle o koyun beyazsa. Ben sizlere neler yapacağımın manifestosunu yazmıyorum, sizleri herhangi bir şeyle tehdit etmiyorum. Biz dürüst seyyahlarız sizlere ayıracak vaktimiz olduğu için ailenize yardımcı olmak, sizleri aileme katmak istiyorum. Madem böyle yapıyorum neden sizin işlerinize karışıyorum? Bu tatlı diyalektik ile neden başbaşayım? Sebebi diyalektiğin yaşamın özü ile olmasıyla alakalı. Her olgu tersinin varlığı ile oluşabilmesine muktedir. Ben kendi zıddımla yaratıldım. Righteous kendi zıtlıklarıyla oluştu. Dutch'ın böyle gülmemesinin sebebi London, London'ın bu kadar gülüyor olmasının sebebi Dutch'ın asla mimik oynatmaması. Mutluluğu bu denli değerli kılan şey hüzün iken insanın hüzünlü kabuklarından dışarıya bakmamalarının sebebi orada mutlu olmaları. Ben bir kasap değilim, ben bir seyyahım ve şunu bilin ki Vincent sizi seviyor.

Paul London: Vince... VİNCE! Bir hikaye de ben anlatayım?

Vincent gururla kafasını yukarı aşağı sallıyor.

lond.jpg


Paul London: Bizim sadece ayaklarımız değil, cümlelerimiz de seyyahtır. Bir bara oturduğunda en çok muhabbet etmek isteyeceğin insanlar bizleriz. Hikayelerimiz metruk olmasa da bazıları trajik bazıları komiktir. Ama trajikomik değildir! HA HA! NEDEN DEĞİLDİR BİLİYOR MUSUNUZ? PARÇALARIN TOPLAMI BİR BÜTÜNDEN DAHA ÇOK OLDUĞU İÇİN! HER NEYSE!

Paul London kafasındaki balo şapkasını eline alıp onun baş tarafını bir çocuk sever gibi sevmeye başlıyor.

Paul London: Kity Genovese... Dutch hiç bu kadının varlığını duydun mu? Duymadıysan bile bu hikaye eminim benim başımdan geçtiği senin de başından geçmiştir. Genoveselerden Kity çok güzel bir kadın ve bilirsin ki her güzel kadının güzel olmayan problemleri vardır. DİYALEKTİİİİK! Bir şeyi varlığı öbürünün tersinin varlığına muktedir! Kity'nin belalı bir erkek arkadaşı vardı. O kadar belalıydı ki Kity kendisinden ayrılmak istediğinde onu tartaklamaya, öldüresiye dövmeye başladı. O kadar çok dövdü ki adam dahi bundan sıkılıp onu bırakıp gitti. Kity ise yerde yatarken güç bela yardım istiyordu. "BİRİ bana yardım etsin!" cümleleri ağzından döküle döküle yaşama ihtimali de tıpkı kertenkelelerin üzerindeki pullar gibi teker teker dökülüp doğaya karışıyordu. Kimse o kadına yardım etmedi biliyo musunuz?

Dutch: Kimse de onlara yardım etmeyecek.

Paul London: DUTCH! Çok ayıp öyle söyleme. Onları aramızda görmek istiyoruz, onlara kucak açkmak istiyoruz. Onları o kadının yaşadığı olay gibi kaderine terk etmek istemiyoruz. O KADIN ARAMIZDAN KUŞ OLUP UÇTU VE GİTTİ! Bütün mahallenin ifadesi alınırken insanlar ne dedi ifadelerinde inanamazsınız. "Birisi polisi mutlaka aramıştır." "Birisi ona muhakkak yardım etmiştir." Eğer siz öne çıkıp atılmazsanız ya da birisi size direkt olarak bir eylemi yapmanız gerektiğini söylemezse o işi üstünüze hiç alınmazsınız. Bir hayalet gibi yolunuza bakarsınız. Bu gerçekten etik mi?

Vincent, Paul London'ın arkasına geçip ona sımsıkı sarıldıktan sonra bir baba edasıyla London'ın omuzlarını kabartıyor ve yanındaki sandalye şeklini almaya çalışmış bir kaya parçasına oturuyor.

vincent-marseglia.gif


Vincent: Bu gerçekten erdemli olmak mı? SANA DEMİŞTİM BİR AYIYI DANSA KALDIRMAK İSTERSEN DANSIN NE ZAMAN BİTECEĞİNE AYI KARAR VERİR ADAMIM! Bana bir adım attın, ben de seni kucaklamaya geliyorum. Vincent bizzat seni seviyor. Vincent korkularını merak ediyor. Bunca zaman nerede olduğunu ve senelerce neden gelmediğini öğrenmek istiyor. Ben de senin gibi mistik karakterleri hiç sevmem biliyor musun? Çünkü kendilerini hep işlerinin ehli zannedip dünyanın dışında uçmaya çalışırlar. Ben mistik biri değilim. BEN DÜRÜSTÜM! Biz dürüst seyyahlarız. Gezeriz ve iyi bir Samiriyeli gibi vaktimiz olduğu sürece sizlere vakit ayırırız ve sizleri öğretilerimizle aydınlatır ellerinizden tutarız. Ancak bana elini uzatırsan ve uzattıktan çok kısa bir süre sonra o eli geri çekmeye çalışırsan, Righteous sana elini geri vermez. You dig what ı'm sayin'
 
Konuyu ziyaret edenler (Toplam: 0)
No registered users viewing this thread.
Anasayfa Üst Alt

Kolay Giriş Yapın: