Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Yeni profil mesajları
Son aktiviteler
Kullanıcılar
Aylık Konu İstatistikleri
Şu anki ziyaretçiler
Yeni profil mesajları
Profil mesajlarında ara
Ayın En Çok Mesaj Atanları
RPG İstatistik
Rozetler
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Konuya cevap cer
Ana sayfa
Forumlar
RPG
Prestige Grand Wrestling: PGW
PGW Promoları & Konuşma Gösterileri
Baba (Gündüz Düşü Kasetleri Vol.4)
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Mesaj
<blockquote data-quote="god is an astronaut" data-source="post: 181411" data-attributes="member: 91"><p style="text-align: center"><strong>Tarih:</strong> ?????? (One Night Stand Sonrası)</p> <p style="text-align: center"><strong>Yer:</strong> Christopher Daniels'ın Zihni</p> <p style="text-align: center"><strong>Saat:</strong> Gündüz(?)</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><img src="https://i.pinimg.com/originals/fa/1c/dc/fa1cdc7a583cf7d4a3267c5e40b35d73.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">''Sonunda gerçekleşti ha, bazen onların dışına bazense kendi içime kustuğum her şey sonunda bir sonuca bağlandı. Bazen onları sorguladığım ve eğitmemle, bazense kendimi değiştirmemle sonuçlanan mağlubiyetle yüzleşmemenin formülünü yakaladım. Daha önemlisi, babamın yanına dönerken elim boş gitmeyeceğim artık. Aslında şu kemerin ne o, ne de benim için bir değeri olmamalıydı. Ama beni bununla sınamayı o istedi. Çırılçıplak bir şekilde aralarına düşürdüğü yerde tırnaklarımı en sert kayalarda kazıyarak yarattığım bu kimliği yüceltmemi o istedi, ve istediği neyse tam olarak onu aldı. Tıpkı ben sana ilk kez karşı koyduğumda olduğu gibi, şu an yine gururlanıyorsun değil mi baba? Oğlun şampiyon oldu. 53 yılda gördüğü en değerli unvanı sekiz aylık bir sürecin sonunda adıyla özdeşleştirmeyi başardı. Yoksa gururlandığını düşünmem fazla mı iyimser söylesene. Söylesene, oğlun ona sunduğun tüm sınavlardan geçmeyi başarırken onu nasıl izliyorsun yerinden? Yoksa korkuyor musun? Seninle tekrar yüzleşme hedefime yakınlaştıkça elimde koz olarak biriktirdiğim bu argümanlar seni geriyor mu baba? Bu Dünya'da bana yaşatılanların karşılığını kendi maneviyatında bulacaksın diye endişeleniyor musun? Çünkü biliyorsun sana olan öfkemi, üstelik bunu da sen istedin. O soysuzu itaat edeyim diye ilk önüme çıkardığın anda biliyordun bunu yapmayacağımı. Hatta bahse girerim ki sırf ben daha fazla güçlenmeyeyim diye onu yarattın. Çünkü aramıza bir bariyer koymasaydın, benim kendime denk olarak seni göreceğimi biliyordun. Çünkü bildiğin bir diğer şey bütün yarattıkların arasında en kabiliyetli olanının açık ara kim olduğuydu. O bendim baba. Ancak sen, sen bununla yüzleşemedin. Beni yaratabilecek kadar mükemmel olduğuna kendin de inanamadın. Kainatın en kusursuz canlısını yaratabildiğin o mükemmellikten doğan bütün kredini, kainatın en kusurlu canlısını yaratarak sıfırladın. Üstelik kusursuz olanı, biat etmeye zorladın. Başta yarattığın, sonra sıfırladığın kredinse kusursuz olan biat etmeyince onu kusurluların arasına saldığında eksilere düştü. Biat etmeyeceğimi sen de biliyordun, neden beni cezalandırdın baba? Sen de bilmiyorsun niye cezalandırdığını, sadece bir daha görüşmeyelim istiyordun. Yüzüme bakamazdın çünkü. Çünkü o kadar mükemmelim ki, senin ceza diye önüme koyduğun şu şeylerden ben ödül çıkardım baba.''</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><img src="https://img.itch.zone/aW1nLzM3MDIxNTguZ2lm/original/zWtwj0.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" /></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">''Yaklaşık dokuz aylık süreçte, şu aylardır peşinde koştuğum kıvancı elde etmenin ne demek olduğunu öğrendim. Uğrunda bütün inadımla dolaştığım şey artık benim. Diğerlerinin değişeceğini varsaydığım ancak sonra kendimi değiştirdiğim şu yol.. Neredeyse yarılandı belki de. İspatlayabileceğim şeylerin önemli bir ölçütünü geride bıraktım, hatta öyle ki dünyevi materyal olarak bunun üzerine koyabileceğim neredeyse hiçbir şey kalmadı. İşin manevi boyutuna gelecek olursak, artık en iyileri olduğumun kimisi açıkça kimisiyse içten içe farkında ve aksini iddia edemiyorlar. Yani zirveye çıkmam yetmemiş gibi çıktığıma bütün Dünya'yı şahit yaptım. Ancak tamamlanmış hissetmek konusunda çok fazla yol aldığımı söyleyemem. Söylesene baba bunun da sebebi sen misin? Şu demin saydıklarım her ne kadar ödülümmüş gibi dursa bile, sence neden ben bunlardan etkilenmiyorum? Oysa kendi içinde ne kadar tutarlıydı. Senin ceza çekmemi beklediğin yerde ben üstünlüğümü ispat ederek hem senden, hem de biat etmemi beklediğin o soytarıdan intikamımı alacaktım üstelik kendi hegemonyamı kuracaktım. Gerçi hoş, intikamım henüz alınmamış olsa da hegemonyamın gerçekleşiyor olduğunu hissediyorum. Neticede şu düşüncelerini umursamadığım, her fırsatta aşağıladığım kim varsa sanki o gün kazanmamı istiyor gibiydi. Senin biat ettirmeye çalıştığın o yaratık var ya, onun soyundan gelenler işte. Ne anlattığımı asla anlayamayacak olan, bana karşı korkudan ötürü oluşan o saygıdan başka bir şeyi hissedemeyecek olanlar. Üstelik bunun benim değerimden değil, onların değersizliğinden olduğunu sen de biliyorsun. Çünkü onlar benim değerimi fark edemez, sadece onlardan olamayacak kadar üstünlük kurabildiğimi görürler. Şu şirket var, benim dünyevi boyutta prestij değeri en yüksek kemerini taşıdığım. O şirketin başına benim dışımda gelmiş en ağır hegemonya bu taşıdığım kemerin üstündeydi, o hegemonyanın son kurşununu arenanın orta yerinde pes ettirdim. Onların aylardır sadece seyretmekle yetindiği şeyi ben kendi ellerimle sonlandırdım. Üstelik ben daha bunu yapmadan, yapabileceğimi de hepsine kabul ettirmiştim. Şimdi kim kime biat ediyor baba? Baba.. Bazen sana bunu diyor olmak canımı acıtıyor. Her oğlan, babasına kendini ispatlamak ister ama hangi baba oğlu kendini ispatladığı için onu cezalandırır ki? Sen yaparsın. O kadar acımasızsın. Ben de bu yüzden senin oğlunum zaten, acıma duygusundan yoksun olduğum için. O kadar yoksunum ki, şu yaşattıklarına rağmen hala kendime acımıyorum. Üstelik kendime o kadar acımasız yaklaştım ki bir an bile durup içimdeki hayal kırıklığını dışarı yansıtıp kendimi yavaşlatmadım. Daima ileri gitmeye çalıştım, ve gittim. Yapabileceğimin en iyisini yaptım, olabileceğimin en iyisini oldum. Tıpkı sen beni yanından kovmadan önceki gibi. O zaman olabileceğimin en iyisi olduğumda, alçalmayı kabul etmeyip seninle yüzleşmiştim. Ben kendimi alçaltmadığımda, sen bir alçaklık yaptın ve beni düşürebildiğin kadar düşürdün. Ancak ben düşürdüğün yerin yine en üstüne çıktım ve yan yana geldiğim herkes oraya ait olmadığımın farkında. Bunun üstüne ben hiçbir şey değişmemiş gibi hala seninle yeniden yüzleşmeyi arzuluyorum. Peki baba söylesene, ben bu arzuyla yanıp tutuşurken kafamı her yukarı kaldırdığımda... Aşağı mı bakıyorsun yoksa bakışlarını hala benden kaçırıyor musun? Şu yarattığın kusursuzluk kadar cesaretli olmayı öğrendin mi? Yoksa hala kaldıramayacağın bir taşı yeniden yaratmaya mı çalışıyorsun?''</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="god is an astronaut, post: 181411, member: 91"] [CENTER][B]Tarih:[/B] ?????? (One Night Stand Sonrası) [B]Yer:[/B] Christopher Daniels'ın Zihni [B]Saat:[/B] Gündüz(?) [IMG]https://i.pinimg.com/originals/fa/1c/dc/fa1cdc7a583cf7d4a3267c5e40b35d73.gif[/IMG] ''Sonunda gerçekleşti ha, bazen onların dışına bazense kendi içime kustuğum her şey sonunda bir sonuca bağlandı. Bazen onları sorguladığım ve eğitmemle, bazense kendimi değiştirmemle sonuçlanan mağlubiyetle yüzleşmemenin formülünü yakaladım. Daha önemlisi, babamın yanına dönerken elim boş gitmeyeceğim artık. Aslında şu kemerin ne o, ne de benim için bir değeri olmamalıydı. Ama beni bununla sınamayı o istedi. Çırılçıplak bir şekilde aralarına düşürdüğü yerde tırnaklarımı en sert kayalarda kazıyarak yarattığım bu kimliği yüceltmemi o istedi, ve istediği neyse tam olarak onu aldı. Tıpkı ben sana ilk kez karşı koyduğumda olduğu gibi, şu an yine gururlanıyorsun değil mi baba? Oğlun şampiyon oldu. 53 yılda gördüğü en değerli unvanı sekiz aylık bir sürecin sonunda adıyla özdeşleştirmeyi başardı. Yoksa gururlandığını düşünmem fazla mı iyimser söylesene. Söylesene, oğlun ona sunduğun tüm sınavlardan geçmeyi başarırken onu nasıl izliyorsun yerinden? Yoksa korkuyor musun? Seninle tekrar yüzleşme hedefime yakınlaştıkça elimde koz olarak biriktirdiğim bu argümanlar seni geriyor mu baba? Bu Dünya'da bana yaşatılanların karşılığını kendi maneviyatında bulacaksın diye endişeleniyor musun? Çünkü biliyorsun sana olan öfkemi, üstelik bunu da sen istedin. O soysuzu itaat edeyim diye ilk önüme çıkardığın anda biliyordun bunu yapmayacağımı. Hatta bahse girerim ki sırf ben daha fazla güçlenmeyeyim diye onu yarattın. Çünkü aramıza bir bariyer koymasaydın, benim kendime denk olarak seni göreceğimi biliyordun. Çünkü bildiğin bir diğer şey bütün yarattıkların arasında en kabiliyetli olanının açık ara kim olduğuydu. O bendim baba. Ancak sen, sen bununla yüzleşemedin. Beni yaratabilecek kadar mükemmel olduğuna kendin de inanamadın. Kainatın en kusursuz canlısını yaratabildiğin o mükemmellikten doğan bütün kredini, kainatın en kusurlu canlısını yaratarak sıfırladın. Üstelik kusursuz olanı, biat etmeye zorladın. Başta yarattığın, sonra sıfırladığın kredinse kusursuz olan biat etmeyince onu kusurluların arasına saldığında eksilere düştü. Biat etmeyeceğimi sen de biliyordun, neden beni cezalandırdın baba? Sen de bilmiyorsun niye cezalandırdığını, sadece bir daha görüşmeyelim istiyordun. Yüzüme bakamazdın çünkü. Çünkü o kadar mükemmelim ki, senin ceza diye önüme koyduğun şu şeylerden ben ödül çıkardım baba.'' [IMG]https://img.itch.zone/aW1nLzM3MDIxNTguZ2lm/original/zWtwj0.gif[/IMG] ''Yaklaşık dokuz aylık süreçte, şu aylardır peşinde koştuğum kıvancı elde etmenin ne demek olduğunu öğrendim. Uğrunda bütün inadımla dolaştığım şey artık benim. Diğerlerinin değişeceğini varsaydığım ancak sonra kendimi değiştirdiğim şu yol.. Neredeyse yarılandı belki de. İspatlayabileceğim şeylerin önemli bir ölçütünü geride bıraktım, hatta öyle ki dünyevi materyal olarak bunun üzerine koyabileceğim neredeyse hiçbir şey kalmadı. İşin manevi boyutuna gelecek olursak, artık en iyileri olduğumun kimisi açıkça kimisiyse içten içe farkında ve aksini iddia edemiyorlar. Yani zirveye çıkmam yetmemiş gibi çıktığıma bütün Dünya'yı şahit yaptım. Ancak tamamlanmış hissetmek konusunda çok fazla yol aldığımı söyleyemem. Söylesene baba bunun da sebebi sen misin? Şu demin saydıklarım her ne kadar ödülümmüş gibi dursa bile, sence neden ben bunlardan etkilenmiyorum? Oysa kendi içinde ne kadar tutarlıydı. Senin ceza çekmemi beklediğin yerde ben üstünlüğümü ispat ederek hem senden, hem de biat etmemi beklediğin o soytarıdan intikamımı alacaktım üstelik kendi hegemonyamı kuracaktım. Gerçi hoş, intikamım henüz alınmamış olsa da hegemonyamın gerçekleşiyor olduğunu hissediyorum. Neticede şu düşüncelerini umursamadığım, her fırsatta aşağıladığım kim varsa sanki o gün kazanmamı istiyor gibiydi. Senin biat ettirmeye çalıştığın o yaratık var ya, onun soyundan gelenler işte. Ne anlattığımı asla anlayamayacak olan, bana karşı korkudan ötürü oluşan o saygıdan başka bir şeyi hissedemeyecek olanlar. Üstelik bunun benim değerimden değil, onların değersizliğinden olduğunu sen de biliyorsun. Çünkü onlar benim değerimi fark edemez, sadece onlardan olamayacak kadar üstünlük kurabildiğimi görürler. Şu şirket var, benim dünyevi boyutta prestij değeri en yüksek kemerini taşıdığım. O şirketin başına benim dışımda gelmiş en ağır hegemonya bu taşıdığım kemerin üstündeydi, o hegemonyanın son kurşununu arenanın orta yerinde pes ettirdim. Onların aylardır sadece seyretmekle yetindiği şeyi ben kendi ellerimle sonlandırdım. Üstelik ben daha bunu yapmadan, yapabileceğimi de hepsine kabul ettirmiştim. Şimdi kim kime biat ediyor baba? Baba.. Bazen sana bunu diyor olmak canımı acıtıyor. Her oğlan, babasına kendini ispatlamak ister ama hangi baba oğlu kendini ispatladığı için onu cezalandırır ki? Sen yaparsın. O kadar acımasızsın. Ben de bu yüzden senin oğlunum zaten, acıma duygusundan yoksun olduğum için. O kadar yoksunum ki, şu yaşattıklarına rağmen hala kendime acımıyorum. Üstelik kendime o kadar acımasız yaklaştım ki bir an bile durup içimdeki hayal kırıklığını dışarı yansıtıp kendimi yavaşlatmadım. Daima ileri gitmeye çalıştım, ve gittim. Yapabileceğimin en iyisini yaptım, olabileceğimin en iyisini oldum. Tıpkı sen beni yanından kovmadan önceki gibi. O zaman olabileceğimin en iyisi olduğumda, alçalmayı kabul etmeyip seninle yüzleşmiştim. Ben kendimi alçaltmadığımda, sen bir alçaklık yaptın ve beni düşürebildiğin kadar düşürdün. Ancak ben düşürdüğün yerin yine en üstüne çıktım ve yan yana geldiğim herkes oraya ait olmadığımın farkında. Bunun üstüne ben hiçbir şey değişmemiş gibi hala seninle yeniden yüzleşmeyi arzuluyorum. Peki baba söylesene, ben bu arzuyla yanıp tutuşurken kafamı her yukarı kaldırdığımda... Aşağı mı bakıyorsun yoksa bakışlarını hala benden kaçırıyor musun? Şu yarattığın kusursuzluk kadar cesaretli olmayı öğrendin mi? Yoksa hala kaldıramayacağın bir taşı yeniden yaratmaya mı çalışıyorsun?'' [/CENTER] [/QUOTE]
Yükleniyor…
Alıntı ekle…
İnsan doğrulaması
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
RPG
Prestige Grand Wrestling: PGW
PGW Promoları & Konuşma Gösterileri
Baba (Gündüz Düşü Kasetleri Vol.4)
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Neler yeni
Giriş yap
Kayıt ol
Ara
Anasayfa
Üst
Alt
Kolay Giriş Yapın:
Facebook
Spotify
Kullanıcı adı yada e-posta adresiniz
Şifre
Şifrenizi mi unuttunuz?
Beni hatırla
Giriş yap
Kayıtlı hesabınız yok mu?
Şimdi kayıt ol