- Katılım
- 2 Tem 2023
- Konular
- 16
- Mesajlar
- 5,556
- Beğeni sayısı
- 1,455
- PG Nakit
- 400
- RPG Karakteri
- Bryan Danielson
- Favori Güreşçi
- Joe Hendry
Kameralarımız, loş ışık ile aydınlatılan eski tip bir soyunma odasında açılıyor. Odanın köşesinde antrenörlere tahsis edilen koltuklar gibi bir deri koltukta Sting’i görüyoruz. Sting, bir süre ıslık çalarak elindeki beyzbol sopasıyla oynuyor. O esnada içeri Darby Allin giriyor. Darby, doğruca dolaba yönelip kan içinde kalmış ellerini önce bir havluyla siliyor. Ardından bandajları ile ellerini sarmaya başladığı esnada Sting, söze giriyor:
Sting: Fazla yükleniyorsun çocuk, çok fazla. Şu hale gelmenin ring içinde sana ne faydası olacağını sanıyorsun?
Darby: Yüklendiğim falan yok, sadece antrenmanıma odaklıyım.
Sting: Beni geçiştirme. Biliyorsun, ben de belirli yollardan geçtim. Senin ne yaptığını anlamam hiç de zor olmuyor.
Darby: Düşüncelerini benle paylaşmak ister misin? (Alaycı bir tavırla.)
Sting: Fiziksel acı ile içindeki sesleri susturuyorsun. Yaptığın her şeyi aynı pervasızlıkla yapıyorsun. Bu, gerçek acıdan kaçmanı, burada (parmağını şakağına tutarak kafasını işaret eder) az da olsa huzur bulmanı sağlıyor.
Darby'nin suratı iyice düşüyor. Biraz süren sessizliğin ardından Sting, devam ediyor:
Sting: Cesaretinin de sebebi bu. Nihayetinde işler “olumsuz” olacak bile olsa umursamıyorsun. Aksine işine geliyor. Ya yapmak istediğini yapıyorsun ya da kendine çıkış kapısı olan acı ile baş başa kalıyorsun. Win-win demek…
Ellerine odaklanmış olan Darby, sesini yükselterek Sting'e dönüyor:
Darby: Cesaretli davranıyorum çünkü cesurum. Bu kadar basit. Her şeyin altında bir sebep aramaktan vazgeç.
Sting: Tamam çocuk, sakin ol.
Bandajları sararken bir anda duran Darby, konuşuyor:
Darby: Peki, sen neden kariyerin boyunca birçok kez bir sürü adamın arasına tek başına daldın?
Sting: Tek başıma olduğumu nerden çıkardın? (Sopayı kaldırır) Büyük siyah beyzbol sopası ve ben. (Cümlesini bitirdiğinde ince sesli bir kahkaha patlatıyor)
Bu cevabın ardından Darby, kafasını iki yana sallayarak önüne dönüyor.
Bandajlamayı bitirdikten sonra, devam ediyor:
Darby: Ne yapacağız?
Sting: Neyi ne yapacağız?
Darby: Burayı diyorum. Sana göre asıl amacımız ne olmalı?
Sting: Sen güreşeceksin çocuk. En iyi bildiğin şeyi yapacaksın. Korkusuz gözüktüğün inanılması güç anlar yaratacaksın. Kazansan da kaybetsen de o ringe çıkıp her şeyi vereceksin.
Darby: Sen ne yapacaksın?
Sting: İzleyeceğim. Neler olup bittiğini, detayına kadar izleyeceğim. Tepeden gelen çatırtı seslerini duyduğum anda, eski dostumu elime alıp nöbetlere başlayacağım.
Ayağa kalkıp cama doğru gidiyor Sting. Dışarıya bakarken konuşmasına devam ediyor:
Sting: Bana az önce sorduğun sorunun gerçek cevabını vereyim. Adalet. Benim onca insanın arasında tek seferde dalmam da, seninle yollarımızın kesişmesi de hatta ve hatta yaşama amacım da adaleti sağlamak için. Bir süper kahraman değilim, ne kadar iyi biri sayılırım onu da bilmiyorum. Zaten umurumda da değil. Her yerde vuku bulan bu adaletsizlik, fazlasıyla dur denilmesi gereken bir sorun. En alttan en üste, en özelden en genele…
Darby: Şu an için burada bir sorun gözükmüyor ama.
Sting: Aslında sorun, ilk şovun ilk anlarında kendini belli etti, sadece bunu göremeyecek kadar tecrübesizsin. Merak etme zamanla benim gibi bir paranoyağa dönüşeceğini garanti ederim. (Sırıtır) Güreşçilerin, komisyonerlerinin konuşmalarını basması, tarihte fazlasıyla gördüğümüz bir durum. Bunlar endişe verici gelmiyor olabilir. Fakat sorunların arkasının geleceğini, bugünkü şovda bunun tekrarlanmasında, savaş başlatacağı kesin olan pislik bir multi-milyarderin şovda “iş” adı altında bulunup dayak yemesinde, Amerika’nın her zaman suyunu ısıtan ırk ve ırkçılık konusunun şovlarda gündeme gelmesinde fazlasıyla görebilirsin. Bunların hepsi, kaosun ayak sesleri. Kaos çıktıktan sonra ne mi olacak? Güçlü olan, bütün kaynaklarını seferber ederek güçsüz olanı yok etmeyi amaçlayacak. Arkasına insan alan herkes, kalabalıklar halinde ringe çıkacak ve ekran başındakileri de saçma davalarına ortak etmeye çalışacak. Ardından ise adaletsizlikler silsilesi. Burası, güneşten daha çok kavrulan bir yer olmuş olacak. Bu şeyler, kelebeğin kanat çırpmasıyla bile gerçekleşebilir. Kelebeği yakalayamadıysan, tayfun ile mücadele etmek zorundasın.
Darby: Peki, nasıl taraf olacağız? Bazı spesifik konulara nasıl müdahil olacağız?
Sting: Sen orasını bana bırak. Bir şey belirlememiz gerekirse, kolayca belirleriz.
Darby: Nasıl yani? Gerekirse?
Sting: Taraf olmak değil. Tarafları durdurmak, olayları durdurur. Olayların durması demek, adaletin daha kolay sağlanması demektir.
Sting, bir iç çeker ve devam eder:
Sting: Öğreneceksin, zamanla hepsini istemediğin kadar öğreneceksin. Bu amacın peşinden giderken yolda başına gelenler, neden bu yola çıktığını her gün sana hatırlatacak. O zamana kadar, en iyi bildiğin şeyi yapmaya devam et. Çünkü sonrasında ondan bile keyif alamayacaksın.
(Sting, sustuktan sonra camdan dışarı bakmaya devam ederken kameralarımız kapanır.)