- Katılım
- 3 Tem 2023
- Konular
- 368
- Mesajlar
- 5,729
- Beğeni sayısı
- 821
- PG Nakit
- 1,055
- RPG Karakteri
- Brock Lesnar
- Favori Güreşçi
- Seth Rollins
Kameralar bir casino da açılıyor. Burada antrenmandan çıktığı belli olan Brock Lesnar'ı görüyoruz. Tişörtü biraz terli vaziyette.
Kapıdaki gorevli ona masasının numarasını teslim ediyor ve Brock masaya doğru gidiyor. Poker masasında görüyoruz kendisini. Oradan bir kişi:
Poker oynayan adam: Hahah!(piç bir tonla) çalışma hayatına döndüğünü duyunca seni burada göreceğimi zannetmiyordum Brock
Brock adama kitleniyor ve ağzının tek tarafını kaldırıyor. Elini sertçe masaya vurduktan sonra oturuyor masaya. Lavuk rahat durmuyor ve:
Poker oynayan adam: İlk mesain hangi gün? (Kahkaha atıyor) Yanıma bir deste parayla geleceğim. Niye diye sor? Sor bakayım? Seni ringlerden alacak parayı suratına atmak için (gene kahkaha atıyor) veeeee işte bu!
Adam sayıyı tutturuyor ama ona uzun süredir inanılmaz bir nefretle bakan Brock adamı iki yakasından tutuyor ve mekanın kapısına kadar getiriyor. Kapıya 3 5 metre kala Brock adamı kapıya doğru sert bir şekilde atıyor ve kapı kırılıyor; adam da araba yoluna 10 cm uzaklıkta bir yere düşüyor.
Görevliler o adamı kendine getirmekle uğraşırken Brock masaya dönüyor ve elini şıklatıyor. Masadaki eksikliği tamamlamak adına bir kişi masaya geliyor biraz korkar bir vaziyette. Oyun devam ederken orada bulunan ve Brock'un uzun zamandır dostu olan, Brock'un UFC seçmelerine birlikte katıldığı ancak seçilemeyen arkadaşı soruyor:
Masadaki dost: (Biraz gülüyor) tamam tamam cidden onun dedikleri akıl dışıydı ancak sana başka birşey soracağım;
Oradaki elemanlar bu ortamdaki bir kişiyle muhatap olmaya layık mı Brock? Hah bir de üstüne onların sana yumruk atmasını ve vucudunla temas etmesini nasıl sindirebiliyorsun? Bak, hepimiz onlardan ayrılmak için zor yollardan geçtik ama hiçbirimiz bir daha o yollara dönüp nasıl geçtik diye bakmadık.
Brock Lesnar: Sorduğun soruların yanıtlarını sen veriyorsun dostum. Ben onlarla aynı ringe çıkmak için o sözleşmeye imza atmadım. CEO ile iş yapmak için o imzayı attım. Buradaki herkes beni dövüşçü olarak tanıyor. Bak, adamım; güreşçi olarak değil dövüşçü olarak tanıyorlar. Ancak beni izlemek için son kayıtlara baktıkları zaman en yeni kayıt olarak en iyi ihtimalle 9 seneyi gösteriyor. Kendimi insanlara kanıtlamam; kaba kuvvetimi onların üstünde sergileyerek değil, bazı denekleri hırpalmam ile olacak.
Dostu onun omzunu sıvazlıyor ağzını "helal olsun" dercesine burkarak. Ve sorusuna birseyler eklemek istiyor:
Masadaki dost: Kardeşim, herşeyi yaptın ve o yeni yerin...(adını söylemek için uğraş veriyor ancak bilmiyor, sonra biraz alçak sesle) her neyse. O yeni yerin yüzü oldun diyelim. *Ölmüş kişilerin adeta kendi ruhunu ortalıkta gezdirirken y...k y...k konuşmalarını nasıl susturacaksın?* Alt tabaka hep böyledir dostum, çünkü bizde o zamanlar böyleydik. Üste çıkmak için hep birilerinin üstünden gündem olmaya çalıştık ve bir ezik gibi ezildik. Ancak ve ancak kendi ayaklarımızın üstünde durduğumuz zaman biz, biz olduk. *İyi olmamız için bulunduğumuz yerlerin iplerini kendi elimize almış olmamız gerekmedi.*
Brock eliyle keep calm hareketini yaparak susturuyor arkadaşını ve güler bir yüzle konuşmaya başlıyor:
Brock Lesnar: Bugün erken mi geldin buraya?(agız ucuyla gülüyor) Çok fazla öğüt ve bol konuşma içeren bir gece yaşıyoruz dostum! Sayende lafa dalıp bütün paramın kaderini boktan 2 3 rengin şansının bana gülmesine bağlayacağım.(kilolu, zengin aile babası gülüşü atıyor bu sefer)
Ama sözünün aksine Brock bu gecenin parasını kazanmasını biliyor. Bu sırada o arkadaşa eliyle "kalk kalk" yapıyor ve Brock biraz esneme hareketi yaptıktan sonra mekanı terk ediyorlar.
Kapıdaki gorevli ona masasının numarasını teslim ediyor ve Brock masaya doğru gidiyor. Poker masasında görüyoruz kendisini. Oradan bir kişi:
Poker oynayan adam: Hahah!(piç bir tonla) çalışma hayatına döndüğünü duyunca seni burada göreceğimi zannetmiyordum Brock
Brock adama kitleniyor ve ağzının tek tarafını kaldırıyor. Elini sertçe masaya vurduktan sonra oturuyor masaya. Lavuk rahat durmuyor ve:
Poker oynayan adam: İlk mesain hangi gün? (Kahkaha atıyor) Yanıma bir deste parayla geleceğim. Niye diye sor? Sor bakayım? Seni ringlerden alacak parayı suratına atmak için (gene kahkaha atıyor) veeeee işte bu!
Adam sayıyı tutturuyor ama ona uzun süredir inanılmaz bir nefretle bakan Brock adamı iki yakasından tutuyor ve mekanın kapısına kadar getiriyor. Kapıya 3 5 metre kala Brock adamı kapıya doğru sert bir şekilde atıyor ve kapı kırılıyor; adam da araba yoluna 10 cm uzaklıkta bir yere düşüyor.
Görevliler o adamı kendine getirmekle uğraşırken Brock masaya dönüyor ve elini şıklatıyor. Masadaki eksikliği tamamlamak adına bir kişi masaya geliyor biraz korkar bir vaziyette. Oyun devam ederken orada bulunan ve Brock'un uzun zamandır dostu olan, Brock'un UFC seçmelerine birlikte katıldığı ancak seçilemeyen arkadaşı soruyor:
Masadaki dost: (Biraz gülüyor) tamam tamam cidden onun dedikleri akıl dışıydı ancak sana başka birşey soracağım;
Oradaki elemanlar bu ortamdaki bir kişiyle muhatap olmaya layık mı Brock? Hah bir de üstüne onların sana yumruk atmasını ve vucudunla temas etmesini nasıl sindirebiliyorsun? Bak, hepimiz onlardan ayrılmak için zor yollardan geçtik ama hiçbirimiz bir daha o yollara dönüp nasıl geçtik diye bakmadık.
Brock Lesnar: Sorduğun soruların yanıtlarını sen veriyorsun dostum. Ben onlarla aynı ringe çıkmak için o sözleşmeye imza atmadım. CEO ile iş yapmak için o imzayı attım. Buradaki herkes beni dövüşçü olarak tanıyor. Bak, adamım; güreşçi olarak değil dövüşçü olarak tanıyorlar. Ancak beni izlemek için son kayıtlara baktıkları zaman en yeni kayıt olarak en iyi ihtimalle 9 seneyi gösteriyor. Kendimi insanlara kanıtlamam; kaba kuvvetimi onların üstünde sergileyerek değil, bazı denekleri hırpalmam ile olacak.
Dostu onun omzunu sıvazlıyor ağzını "helal olsun" dercesine burkarak. Ve sorusuna birseyler eklemek istiyor:
Masadaki dost: Kardeşim, herşeyi yaptın ve o yeni yerin...(adını söylemek için uğraş veriyor ancak bilmiyor, sonra biraz alçak sesle) her neyse. O yeni yerin yüzü oldun diyelim. *Ölmüş kişilerin adeta kendi ruhunu ortalıkta gezdirirken y...k y...k konuşmalarını nasıl susturacaksın?* Alt tabaka hep böyledir dostum, çünkü bizde o zamanlar böyleydik. Üste çıkmak için hep birilerinin üstünden gündem olmaya çalıştık ve bir ezik gibi ezildik. Ancak ve ancak kendi ayaklarımızın üstünde durduğumuz zaman biz, biz olduk. *İyi olmamız için bulunduğumuz yerlerin iplerini kendi elimize almış olmamız gerekmedi.*
Brock eliyle keep calm hareketini yaparak susturuyor arkadaşını ve güler bir yüzle konuşmaya başlıyor:
Brock Lesnar: Bugün erken mi geldin buraya?(agız ucuyla gülüyor) Çok fazla öğüt ve bol konuşma içeren bir gece yaşıyoruz dostum! Sayende lafa dalıp bütün paramın kaderini boktan 2 3 rengin şansının bana gülmesine bağlayacağım.(kilolu, zengin aile babası gülüşü atıyor bu sefer)
Ama sözünün aksine Brock bu gecenin parasını kazanmasını biliyor. Bu sırada o arkadaşa eliyle "kalk kalk" yapıyor ve Brock biraz esneme hareketi yaptıktan sonra mekanı terk ediyorlar.