Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Neler yeni
Yeni mesajlar
Yeni profil mesajları
Son aktiviteler
Kullanıcılar
Aylık Konu İstatistikleri
Şu anki ziyaretçiler
Yeni profil mesajları
Profil mesajlarında ara
Ayın En Çok Mesaj Atanları
RPG İstatistik
Rozetler
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Konuya cevap cer
Ana sayfa
Forumlar
RPG
Prestige Grand Wrestling: PGW
PGW Promoları & Konuşma Gösterileri
Varoluşun Karşı Konulmaz Hafifliği
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Mesaj
<blockquote data-quote="god is an astronaut" data-source="post: 169161" data-attributes="member: 91"><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'">Kameralarımız izbe bir mekanda açılıyor, bu yere Payback #23'den hakimiz. Christopher Daniels'ın geçtiğimiz şov Alberto Del Rio ile iletişime geçtiği yer burası. Ricardo Rodriguez ise aynı durumda, ağzı ve kolları hala bantlı. Boş bakışlarla Daniels'ı izliyor, Daniels ona baktığında ise Ricardo önündeki bir şeyi işaret ediyor. Kamera onun işaret ettiği yere döndüğünde ise bunun boş bir bardak olduğunu anlıyoruz. Christopher Daniels o tarafa yönelip boş bardağı alıyor ve odanın farklı bir yerine yönelip oradan su çıkarıyor ve bardağı dolduruyor. Ardından Ricardo'nun yanına geliyor ve ağzındaki bandı yarıya kadar söküp su dolu bardağı onun ağzından içeri boşaltıyor. Bardaktaki su bittikten sonra bandı yeniden yapıştırıyor ve odadan çıkıyor. Kamera onunla beraber hareket ediyor. Daniels bir yandaki odaya geçiyor, bu oda bizim gördüğümüze göre çok daha boş. İçeride hafif bir aydınlatma var, Christopher Daniels odanın ortasında duran sandalyeye doğru yöneliyor ve sakince oturuyor. Ardından yere bakarak konuşmaya başlıyor:</span></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">[ATTACH=full]4612[/ATTACH]</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><strong>Christopher Daniels: </strong>Her insan bünyesinin kaldırabileceği bir ağırlık vardır. Bu ağırlık, bünyenin kendi ağırlığının yüzlerce katından ibarettir. Bu gezegende karıncalara imrenilir, kendi maddi ağırlıklarının binlerce katını omuzlarına yük edebildikleri için. Gariptir ki insanoğlu, kendisinin de manevi boyutta aynısını yapabildiğini fark etmez. Belki de tek pozitif özelliğini görmezden gelir. Dayanıklılık. Her insan için, gördüğü her bir diğer insan aslında bir yüktür. Kimisi ağır gelir, kimisi hafif. Bu ağırlığı veren insanın, ağırlığı alanın üzerinde yarattığı pozitif ya da negatif etkiye göre şekillenir. Açıkçası bu denklemler benim için bir anlam ifade etmiyordu, çünkü insanın ötesinde bir geçmişim olduğu için sizin etkilerinizden etkilenmiyorum. En azından manevi boyutta, ne yaparsanız yapın sadece insan olmanız bile benim nezdimde bütün manevi tesirinizi kaybetmenize yol açıyor. Ancak bana yük olan ağırlıklar ile yeniden yüzleşmem için yolumun sizden geçtiğini de biliyorum, dolayısıyla aranıza karıştım ve hedeflerimi belirledim. Ancak hedefim doğrultusunda karşıma çıkan herkesi basitçe saf dışı bırakırken tekrarını isteyebileceklerini düşünmemiştim. Aslında fark etmediğim şey şuydu, daha doğrusu önemsemediğinden göz ardı ettiğim. Sizin beni etkileyemeyeceğinizi biliyordum, ancak sadece var olarak içinizden herhangi birinde kalıcı travmatik hasarlar bırakabileceğime uyanmamıştım. Elbette bunu yapabileceğimi biliyordum, ancak yaparken farkında olmadıktan sonra sizi siz olduğunuz için neden düşünecektim ki? Fark etmedim, ardımda bıraktığım herkesin akıl sağlıklarını yavaşça kaybettiğini. Her birinde bir kompleks haline geldiğimi. Velveteen, Wes.. Bu kompleksin benim için manevi boyutta hala bir önemi yok. Ancak işin maddi boyutunda her geride bıraktığım, bir şekilde ileride tekrar belirir oldu. Kimisi benim hak ettiğim ödüle konmaya çalıştı, kimisi World Heavyweight unvanına ulaşmamı engelledi. Artık bu işe bir son vermem gerekiyor. En başından beri uğraşmak zorunda kaldığım şu dış faktörlere içten, etkisi tamamen kalıcı bir yanıt vermem gerekiyor. <span style="font-family: 'Times New Roman'">(Christopher Daniels kameraya dönüyor bu noktada.)</span></p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">[ATTACH=full]4613[/ATTACH]</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><strong>Christopher Daniels: </strong>İşte şu an tam olarak bunun için buradayız.. Ben, ve yan odadaki. Yaratığın soyundan gelenler olarak madem benimle bu şekilde oynamak istediniz, size sizin istediğinizi vereceğim. Pazarlık yapmayacağım ki oyun bir an önce başlasın. Ne kadar çabuk başlarsa o kadar çabuk bitecek çünkü. Ben sizi kendi içinizde sınıflandırmıyorum, benim için birinizin yaptığını diğer hepiniz yapmış gibisiniz kısacası. Artık oyunda size mecburiyetten verdiğim fiziki hasarların yanında, inisiyatif alarak yaptıklarım da yer alacak. Şu son söylediğim cümle, benden yedi aydır duyduklarınız arasında sizi en çok endişelendirmesi gereken. İnsanlar olarak belki de benim hiçbir zaman kendi irademi aşamayacağımı düşündünüz, nitekim yanılmıyorsunuz da. Ancak bu iradesizlik değil, bu iradenin ta kendisi. İnandıklarım doğrultusunda yapmayacağım dediğim şeyleri de yapabilir hale gelmek. Çünkü ben bir amaç uğruna çıktım bu yola, ve yolumun sonunu görmeden de pes etmeye niyetim yok. Ne gerektiriyorsa, onu yapacağım bu saatten sonra. Canlı yaşadığı yere ne olursa olsun uyum sağlarmış denilirdi, ben bunu belirsizlik ürünü zannederdim. Gerçekten de öyleymiş oysa. Wes için tek bir sefer aldığımı sandığım inisiyatif, artık temel stratejim haline geldi. Bunun inisiyatif olduğu dönemin sonunda ona olanları hatırlarsınız. Bıraktığı etkiye de son haftalardan şahitsiniz. <span style="font-family: 'Times New Roman'">(İronik bir tonda) Mr. Money In The Bank</span> olmasına karşın ileriye adım atmak yerine motivasyonunu hala benim bir şeyleri başaramamış olmamdan almasından. Eğitimini verdiğimi sanmıştım, meğer sınavında kopya çekmiş. Disiplin cezası da onun karşısına ileride elbet çıkar. Tıpkı onun benim önüme çıkması gibi...</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">[ATTACH=full]4614[/ATTACH]</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><strong>Christopher Daniels:</strong> Ve Alberto, ayağa kalkabildiği anda bir yerlerde beni aramaya başladığının farkındayım. Merak etme, kaderin tek cilvesi Jeff Hardy'e karşı olan mücadelen değildi. Bizim yollarımız, omzundakini omzuma alana kadar kesişmeye devam edecek. Strateji değişikliğinin ilk kurbanı olduğundan ötürü hissettiğin o ruhundaki ağırlık, belki omurganı bozabilir. Ancak telaşlanma, o ağırlığı yüklemiş olan ben aynı zamanda vakti geldiğinde onu oradan kaldıracak olanım. Sana gereken özgürlüğü de vereceğim, karşılığındaysa bütün kaderini elinden alacağım. Belki kadim dostun- ya da nevrotik gururuna mastürbasyon kaynağı mı demeliyim? Fark etmez. Ricardo için endişeleniyor olabilirsin, ancak ben aranızdan birine sadece keyif almak için hasar verecek kadar seviyesiz değilim. Dolayısıyla o benim bir süreliğine misafirim, yaşam standartları da asgari düzeyin altına inmeyecek. Ancak sen.. Sen bu kadar şanslı değilsin. Bunun sebebi geçmişte bana söylediklerin, ya da yaptığın saldırılar, veya Money In The Bank gecesi aldığın galibiyet değil. Neticede birine ben sebep oldum, birini ben istedim ve sonuncusu da dış faktörler sayesinde mümkün oldu. Ancak sebebi benim yolumda duruyor olman. Biliyorum ki bana kendini teslim etmeyeceksin, çünkü yarattığını sandığın ve inandığın o benliğin zerresi buna izin vermez. Ancak ben senin ruhunu teslim alacağım. Bedeli sizin için her ne olursa olsun, bunun aksinin yaşanmasına da bu saatten sonra benim benliğimin zerresi izin vermez..</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">[ATTACH=full]4616[/ATTACH]</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><strong>Christopher Daniels: </strong>Vermeyecek de. En başında ağırlıklardan bahsetmiştim ya, bir de bunun hafiflik boyutu var. Siz hayatınızda kendinizden başka ne kadar insan barındırırsanız o kadar hafifleyen canlılarsınız. Benim yaşamımda benden başka bir insan formu kalıcı değilken, bu denklemin tek istisnası da bendim. Çünkü yaşamımda ne kadar az insan varsa, o kadar fazla insanüstü muhatabım var. Ve şu güne kadar, eğer ben ağır hareket ettiysem asıl sebebi de onlardı. Ancak madem aranıza karışıyorum, madem yolumu tamamlamak için yolunuzdan esintiler sunmam gerekiyor, madem bunu yapmak benim en kısa yolum haline geldi, MADEM BAŞKA BİR ŞANSIM YOK; o zaman tekrar yok olmadan önce son bir kez daha var olabilirim. Şunu söyleyebilirim ki, bütün o taşıdığım insanüstü yüklerin yanında sadece var olmanın inanılmaz bir hafifliği var. Bir zehir gibi damarlarımdan içeri işlediğini hissediyorum, beni kontrol edemeyecek. Ancak siz de benle onu kontrol edemeyeceksiniz, varoluşun karşı konulmaz hafifliğini. Bu hafiflik öyle ki, asırlardır omuzlarımda duran tonlarca baskıyı bir anda bırakmamı sağladı. Kendimi şu an hiç olmadığım kadar özgür hissediyorum, adeta bir melek gibi... Yedi aydır taşıdığım o kadar yük varken neler yaptığımı seyrediyordunuz, şimdiyse tamamen özgürken ne kadar ileri gidebileceğimi göreceksiniz. İleri gitmekten kastım, şu bahsettiğim yolda ilerlemek mi yoksa sınırlarımı zorlamak mı? <span style="font-family: 'Times New Roman'">(Christopher Daniels çok hafif bir şekilde sırıtıyor.)</span> İşte bu da göreceğiniz bir başka şey. </p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center">[ATTACH=full]4618[/ATTACH]</p> <p style="text-align: center"></p> <p style="text-align: center"><span style="font-family: 'Times New Roman'">Kamera son cümlenin ardından ani bir şekilde kesiliyor...</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="god is an astronaut, post: 169161, member: 91"] [CENTER][FONT=Times New Roman]Kameralarımız izbe bir mekanda açılıyor, bu yere Payback #23'den hakimiz. Christopher Daniels'ın geçtiğimiz şov Alberto Del Rio ile iletişime geçtiği yer burası. Ricardo Rodriguez ise aynı durumda, ağzı ve kolları hala bantlı. Boş bakışlarla Daniels'ı izliyor, Daniels ona baktığında ise Ricardo önündeki bir şeyi işaret ediyor. Kamera onun işaret ettiği yere döndüğünde ise bunun boş bir bardak olduğunu anlıyoruz. Christopher Daniels o tarafa yönelip boş bardağı alıyor ve odanın farklı bir yerine yönelip oradan su çıkarıyor ve bardağı dolduruyor. Ardından Ricardo'nun yanına geliyor ve ağzındaki bandı yarıya kadar söküp su dolu bardağı onun ağzından içeri boşaltıyor. Bardaktaki su bittikten sonra bandı yeniden yapıştırıyor ve odadan çıkıyor. Kamera onunla beraber hareket ediyor. Daniels bir yandaki odaya geçiyor, bu oda bizim gördüğümüze göre çok daha boş. İçeride hafif bir aydınlatma var, Christopher Daniels odanın ortasında duran sandalyeye doğru yöneliyor ve sakince oturuyor. Ardından yere bakarak konuşmaya başlıyor:[/FONT] [ATTACH type="full" alt="danielsbackstage1.jpg"]4612[/ATTACH] [B]Christopher Daniels: [/B]Her insan bünyesinin kaldırabileceği bir ağırlık vardır. Bu ağırlık, bünyenin kendi ağırlığının yüzlerce katından ibarettir. Bu gezegende karıncalara imrenilir, kendi maddi ağırlıklarının binlerce katını omuzlarına yük edebildikleri için. Gariptir ki insanoğlu, kendisinin de manevi boyutta aynısını yapabildiğini fark etmez. Belki de tek pozitif özelliğini görmezden gelir. Dayanıklılık. Her insan için, gördüğü her bir diğer insan aslında bir yüktür. Kimisi ağır gelir, kimisi hafif. Bu ağırlığı veren insanın, ağırlığı alanın üzerinde yarattığı pozitif ya da negatif etkiye göre şekillenir. Açıkçası bu denklemler benim için bir anlam ifade etmiyordu, çünkü insanın ötesinde bir geçmişim olduğu için sizin etkilerinizden etkilenmiyorum. En azından manevi boyutta, ne yaparsanız yapın sadece insan olmanız bile benim nezdimde bütün manevi tesirinizi kaybetmenize yol açıyor. Ancak bana yük olan ağırlıklar ile yeniden yüzleşmem için yolumun sizden geçtiğini de biliyorum, dolayısıyla aranıza karıştım ve hedeflerimi belirledim. Ancak hedefim doğrultusunda karşıma çıkan herkesi basitçe saf dışı bırakırken tekrarını isteyebileceklerini düşünmemiştim. Aslında fark etmediğim şey şuydu, daha doğrusu önemsemediğinden göz ardı ettiğim. Sizin beni etkileyemeyeceğinizi biliyordum, ancak sadece var olarak içinizden herhangi birinde kalıcı travmatik hasarlar bırakabileceğime uyanmamıştım. Elbette bunu yapabileceğimi biliyordum, ancak yaparken farkında olmadıktan sonra sizi siz olduğunuz için neden düşünecektim ki? Fark etmedim, ardımda bıraktığım herkesin akıl sağlıklarını yavaşça kaybettiğini. Her birinde bir kompleks haline geldiğimi. Velveteen, Wes.. Bu kompleksin benim için manevi boyutta hala bir önemi yok. Ancak işin maddi boyutunda her geride bıraktığım, bir şekilde ileride tekrar belirir oldu. Kimisi benim hak ettiğim ödüle konmaya çalıştı, kimisi World Heavyweight unvanına ulaşmamı engelledi. Artık bu işe bir son vermem gerekiyor. En başından beri uğraşmak zorunda kaldığım şu dış faktörlere içten, etkisi tamamen kalıcı bir yanıt vermem gerekiyor. [FONT=Times New Roman](Christopher Daniels kameraya dönüyor bu noktada.)[/FONT] [ATTACH type="full" alt="danielsbackstage2.jpg"]4613[/ATTACH] [B]Christopher Daniels: [/B]İşte şu an tam olarak bunun için buradayız.. Ben, ve yan odadaki. Yaratığın soyundan gelenler olarak madem benimle bu şekilde oynamak istediniz, size sizin istediğinizi vereceğim. Pazarlık yapmayacağım ki oyun bir an önce başlasın. Ne kadar çabuk başlarsa o kadar çabuk bitecek çünkü. Ben sizi kendi içinizde sınıflandırmıyorum, benim için birinizin yaptığını diğer hepiniz yapmış gibisiniz kısacası. Artık oyunda size mecburiyetten verdiğim fiziki hasarların yanında, inisiyatif alarak yaptıklarım da yer alacak. Şu son söylediğim cümle, benden yedi aydır duyduklarınız arasında sizi en çok endişelendirmesi gereken. İnsanlar olarak belki de benim hiçbir zaman kendi irademi aşamayacağımı düşündünüz, nitekim yanılmıyorsunuz da. Ancak bu iradesizlik değil, bu iradenin ta kendisi. İnandıklarım doğrultusunda yapmayacağım dediğim şeyleri de yapabilir hale gelmek. Çünkü ben bir amaç uğruna çıktım bu yola, ve yolumun sonunu görmeden de pes etmeye niyetim yok. Ne gerektiriyorsa, onu yapacağım bu saatten sonra. Canlı yaşadığı yere ne olursa olsun uyum sağlarmış denilirdi, ben bunu belirsizlik ürünü zannederdim. Gerçekten de öyleymiş oysa. Wes için tek bir sefer aldığımı sandığım inisiyatif, artık temel stratejim haline geldi. Bunun inisiyatif olduğu dönemin sonunda ona olanları hatırlarsınız. Bıraktığı etkiye de son haftalardan şahitsiniz. [FONT=Times New Roman](İronik bir tonda) Mr. Money In The Bank[/FONT] olmasına karşın ileriye adım atmak yerine motivasyonunu hala benim bir şeyleri başaramamış olmamdan almasından. Eğitimini verdiğimi sanmıştım, meğer sınavında kopya çekmiş. Disiplin cezası da onun karşısına ileride elbet çıkar. Tıpkı onun benim önüme çıkması gibi... [ATTACH type="full" alt="danielsbackstage3.jpg"]4614[/ATTACH] [B]Christopher Daniels:[/B] Ve Alberto, ayağa kalkabildiği anda bir yerlerde beni aramaya başladığının farkındayım. Merak etme, kaderin tek cilvesi Jeff Hardy'e karşı olan mücadelen değildi. Bizim yollarımız, omzundakini omzuma alana kadar kesişmeye devam edecek. Strateji değişikliğinin ilk kurbanı olduğundan ötürü hissettiğin o ruhundaki ağırlık, belki omurganı bozabilir. Ancak telaşlanma, o ağırlığı yüklemiş olan ben aynı zamanda vakti geldiğinde onu oradan kaldıracak olanım. Sana gereken özgürlüğü de vereceğim, karşılığındaysa bütün kaderini elinden alacağım. Belki kadim dostun- ya da nevrotik gururuna mastürbasyon kaynağı mı demeliyim? Fark etmez. Ricardo için endişeleniyor olabilirsin, ancak ben aranızdan birine sadece keyif almak için hasar verecek kadar seviyesiz değilim. Dolayısıyla o benim bir süreliğine misafirim, yaşam standartları da asgari düzeyin altına inmeyecek. Ancak sen.. Sen bu kadar şanslı değilsin. Bunun sebebi geçmişte bana söylediklerin, ya da yaptığın saldırılar, veya Money In The Bank gecesi aldığın galibiyet değil. Neticede birine ben sebep oldum, birini ben istedim ve sonuncusu da dış faktörler sayesinde mümkün oldu. Ancak sebebi benim yolumda duruyor olman. Biliyorum ki bana kendini teslim etmeyeceksin, çünkü yarattığını sandığın ve inandığın o benliğin zerresi buna izin vermez. Ancak ben senin ruhunu teslim alacağım. Bedeli sizin için her ne olursa olsun, bunun aksinin yaşanmasına da bu saatten sonra benim benliğimin zerresi izin vermez.. [ATTACH type="full" alt="danielsbackstage6.jpg"]4616[/ATTACH] [B]Christopher Daniels: [/B]Vermeyecek de. En başında ağırlıklardan bahsetmiştim ya, bir de bunun hafiflik boyutu var. Siz hayatınızda kendinizden başka ne kadar insan barındırırsanız o kadar hafifleyen canlılarsınız. Benim yaşamımda benden başka bir insan formu kalıcı değilken, bu denklemin tek istisnası da bendim. Çünkü yaşamımda ne kadar az insan varsa, o kadar fazla insanüstü muhatabım var. Ve şu güne kadar, eğer ben ağır hareket ettiysem asıl sebebi de onlardı. Ancak madem aranıza karışıyorum, madem yolumu tamamlamak için yolunuzdan esintiler sunmam gerekiyor, madem bunu yapmak benim en kısa yolum haline geldi, MADEM BAŞKA BİR ŞANSIM YOK; o zaman tekrar yok olmadan önce son bir kez daha var olabilirim. Şunu söyleyebilirim ki, bütün o taşıdığım insanüstü yüklerin yanında sadece var olmanın inanılmaz bir hafifliği var. Bir zehir gibi damarlarımdan içeri işlediğini hissediyorum, beni kontrol edemeyecek. Ancak siz de benle onu kontrol edemeyeceksiniz, varoluşun karşı konulmaz hafifliğini. Bu hafiflik öyle ki, asırlardır omuzlarımda duran tonlarca baskıyı bir anda bırakmamı sağladı. Kendimi şu an hiç olmadığım kadar özgür hissediyorum, adeta bir melek gibi... Yedi aydır taşıdığım o kadar yük varken neler yaptığımı seyrediyordunuz, şimdiyse tamamen özgürken ne kadar ileri gidebileceğimi göreceksiniz. İleri gitmekten kastım, şu bahsettiğim yolda ilerlemek mi yoksa sınırlarımı zorlamak mı? [FONT=Times New Roman](Christopher Daniels çok hafif bir şekilde sırıtıyor.)[/FONT] İşte bu da göreceğiniz bir başka şey. [ATTACH type="full" alt="black.jpg"]4618[/ATTACH] [FONT=Times New Roman]Kamera son cümlenin ardından ani bir şekilde kesiliyor...[/FONT][/CENTER] [/QUOTE]
Yükleniyor…
Alıntı ekle…
İnsan doğrulaması
Cevap yaz
Ana sayfa
Forumlar
RPG
Prestige Grand Wrestling: PGW
PGW Promoları & Konuşma Gösterileri
Varoluşun Karşı Konulmaz Hafifliği
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Uygulamayı yükle
Yükle
Forumlar
Neler yeni
Giriş yap
Kayıt ol
Ara
Anasayfa
Üst
Alt
Kolay Giriş Yapın:
Facebook
Spotify
Kullanıcı adı yada e-posta adresiniz
Şifre
Şifrenizi mi unuttunuz?
Beni hatırla
Giriş yap
Kayıtlı hesabınız yok mu?
Şimdi kayıt ol