RPG Kırılmış Kanatlar


Katılım
3 Tem 2023
Konular
99
Mesajlar
6,756
Beğeni sayısı
1,685
PG Nakit
1,130
RPG Karakteri
Alberto El Patron
Favori Güreşçi
Mini Cane
…güzellerin ve bilgelerin en mükemmeliydin. Eden’de, Tanrı’nın bahçesindeydin. Giysilerin hep güzel taşlarla ve altın işlemelerle süslüydü.
Ezekiel 28:12-19
9wj7ib7.png


Onlar da senden alındığında geriye kalanlar, sadece kırılmış kanatlar. Halbuki en üstünüydün. Çok güzel, güzelliğinden de çok ihtişamlıydın. Tahtın önündeki meshedilmiş Keruv’dun. Tanrı’nın yarattıklarının en güzeliydin. Ama bununla yetinmedin. İçten içe… Tanrı olmak istedin. Her şeyin hakimi olmak… Fakat bilmen gereken bir şey var, sen cennetten düşmedin; atıldın! Ve atılınca yanında ne o güzel giysilerin ne de görkemli kanatların kaldı. Çünkü senin gibilerin sonu hep bu olur… senin gibilerin… Tanrı olmadan, Tanrı’cılık oynayanların. Ve böyle zamanlar… sonuçlarına katlanmak gerekir. Bunun sonuçları mı? Kızgınlık, intikam, bir damla hüzün ve yaratıldığın şey… çıplak vücuduna çarpan bir hüzme ışık.

mk3i1l7.png


Oysa etrafına bak. Hepsi senden çok daha az görkemli olmasına kadar ne kadar mutlu. Hiçbirinin giysisi seninki gibi yakutlarla, zümrütlerle bezeli değil. Fakat ona rağmen mutlular, çünkü amaçlarını biliyorlar. Tek bir amaç… İtaat. Tanrı’ya itaat. Ve onun istediklerine… Ama sen farklısın. Sen sadece senden güçlülere itaat edersin, onu bile istemeyerek. Fakat bu kibir… bu kibirin başına dert açmaması bu yaratılıştaki en büyük sürpriz olurdu. Ve ne yazık ki Tanrı’n sürprizleri senin kadar sevmiyor. Olanlar oldu. Tanrı’n seni cennetinden kovdu. Sen de büyük kibrin ve ufacık gururunla tüm bu olanların üstesinden gelebileceğine inandın.


229vszg.png


Ama detaylar, unutma ki oğlum; detaylar kendini her zaman ele verir. Tendonların bir arpın telleri kadar gergin ve kusursuz bacaklarınla kusur olarak görülebilecek her şeyi kapatmaya çalışıyorsun. Tıpkı kolların gibi… Hala güçlü görünmeye çalışıyorsun, fakat çaresizliğin… diğer tüm hislerin gibi gözlerinden okunuyor. Senden daha kötüleri bir kuş kadar özgürken, sen tüm bu görkeminle kaskatısın. Ve her şeyin sonunda yapabileceğin tek şey ummak. Yeniden yükselebileceğini ummak. Ama umut… kötülüklerin en kötüsüdür. Sadece uzatır… Çektiğin eziyeti, içindeki öfkeyi ve tüm bu çaresizliği… Ve sen, sen sadece umuyorsun. Her düştüğünde, yeniden yükselebileceğini umuyorsun. Her yıkıldığında, daha güçlü kalkabileceğini umuyorsun. Belki bunlarda zaman zaman haklı bile çıkıyorsun, fakat seni düşüren senden daha güçlüyse… Sonun yine en başındaki gibi olacak. Sana kalacak şeyler yine kızgınlık, intikam, bir damla hüzün ve eğer bu kez de şanslıysan bir ışık hüzmesi olacak. Çünkü sen buna layıksın.

9dga2tl.png


İşte bunlar… tüm bu öfkeli gözlerin altındaki “gerçek” gerçekler. Senin destanın olduğunu düşündüğün şey… tüm bu acizlik. Yarattığın kaosun sonucu, büyük bir hayal kırıklığı. Seni etkiledim, çünkü senden daha kudretliyim. Ve halen anlamıyorsun melek! Sonunun Baba'na çıkacağı yolculuğunun devam ettiğini sanıyorsun!

Kameralar tablodan uzaklaştığında, sesin geldiği kişiyi, tablonun önündeki kişiyi görüyoruz. Bu kişi Alberto El Patron! Kendisi anlamlı bakışlarla tabloyu incelemeye devam ederken bir yandan da konuşmaya devam ediyor.

ac0y7o8.png


Oysaki yolculuğun sona erdi oğlum. Çünkü kanatlarını ben kırdım.


66pv7pv.png


Alberto El Patron tatmin olmuş bir gülümsemeyle beraber tabloyu incelemeye devam ederken kameralarımız kapanıyor.
 
Konuyu ziyaret edenler (Toplam: 0)
No registered users viewing this thread.
Anasayfa Üst Alt

Kolay Giriş Yapın: