RPG 666 / 777

Bilinmeyen hafif loş ışıklı bir ortamdayız ve sadece masa ve iki sandalye görüyoruz. Arkadan bir süre konuşma duyuyoruz ve bir süre sonra Malakai Black ve suratı torba ile kapanmış, kim olduğu belli olmayan bir adam geliyor. İkili karşılıklı bir şekilde masada oturuyor ve adam konuşmaya başlıyor;

Adam : Size bahsettiğim gibi bayım. Benim bitmek bilmeyen bir kumar bağımlılığım var ve ne yapacağımı bilmiyorum. Tüm her şeyimi kaybettim. Bankalar her gün arıyor ve mesaj atıyor. Zararımı karşılamak için tekrar kumar oynuyorum ve daha da dibe batıyorum. Beni bu bataklıktan kurtarın size her şeyimle hizmet etmeye hazırım.

Malakai Black : Öncelikle bana sana yardım etmeme fırsat verdiğin için çok teşekkür ederim bayım. Ben, öğretilerimi dinleyen ve bana kulak veren herkese çok minnettarım. Bana herhangi bir şey sunmana gerek yok. Sadece beni dinle ve söylediklerimi uygula yeterli. Sonucunu sen de fark edeceksin. Öncelikle kendimi senin yerine koyduğum zaman durumunun ne kadar kötü olduğunu fark edebiliyorum. Parasızlıktan istediğin hiçbir şeye ulaşamıyorsun, temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyorsun. İçinde bir umut oluyor hep düzlüğe çıkacağım diye fakat hep yanlış ata oynuyorsun. Telefonuna gelen o aramalar seni git gide umutsuzluğa doğru götürüyor. Bırakınca ne olacak peki? Yarattığın enkazın altından kalkabilecek misin? Onca borcu sıradan bir insanın maaşıyla karşılayabilecek misin? İş işten geçeli çok olmuş bayım. Neyse ki çözümün bende. Sana bunu en son söyleyeceğim. Bu söyleyeceğim şey gideceğin terapi seanslarında ya da sosyal merkezlerde bulunamayacak şeyler. Onlar sana sadece bırakmanı söylerler, ama ben aynı zamanda seni düzlüğe de çıkaracağım. Sana bırakman gerektiğini herkes söyleyebilir. Manevi destek çıkarlar fakat maddiyat olarak bir kuruş bile elde edemezsin. En sonunda da hobilerinden, almak istediğin şeylerden kısarak sadece borçların için yaşarsın. Ben senin tekrardan istediğin spor müsabakasını tribünden takip etmene, evine tekrar kolilerce bira almana yardımcı olacağım. Şu an için sadece finansını bir süre kontrol etmen gerekecek ve beklemen gereken bir tarih olacak. Ve son bir kez bir bahis oynayacaksın. Sana bunun yanında bir de bilet vereceğim çünkü yükselişine ben de tanık olmak istiyorum. Yüzündeki mutluluğu görmek istiyorum. Öğretilerimin insanları nasıl yeniden doğuracağına tanık olmak istiyorum.

Black adamın önüne bir miktar para bırakıyor,

Black : Bunu al ve varsa ailene güzel bir yemek ısmarla ve onlara her şeyin çok güzel olacağını söyle. Yalnızsan da kendine bir kadeh şarap ısmarla ve yeni hayatıma deyip havaya kaldır.

Adam : Bayım inceliğiniz için teşekkür ederim ve size minnettarım. Fakat artık ne yapmam gerektiğini söyleyebilir misiniz? Sabırsızlanıyorum ve heyecanlıyım gerçekten. Bu kadar basit mi her şey? Sadece bir bahis mi alacağım?

Black : Evet sadece bir bahis. Fakat alacağın bahsin miktarı da önemli. Zira ne kadar yüksek oynayabilirsen ve ne kadar feda edersen o kadar kazanırsın. Seni daha fazla bekletmek istemiyorum ve yapman gerekeni söylüyorum. PGW adlı güreş organizasyonunun Double or Nothing adında bir şovu olacak. Oraya git ve Casino Battle Royale maçında Malakai Black'e tüm her şeyinle bahis oyna. Bu verdiğim bilet de o şovun bileti. Oraya da git ve yükselişine birinci gözden şahit ol.

Adam : Efendim bunu yapacağım fakat oynayabileceğim büyük bir miktarım yok. Muhtemelen çok kazanamayacağım bu yüzden.

Black : İşte sorumluluk alman gereken kısım tam olarak burası. Neleri feda edebileceğin. Sana tavsiye vermem gerekirse şöyle söyleyebilirim. İnsanlar vücudundaki belirli uzuvlar olmadan da rahatlıkla yaşamını sürdürebilir. Ve bu uzuvlar oldukça değerli uzuvlar. Senin borcunu ortadan kaldırıp üstüne sana yeni bir dünya yaratacak uzuvlar. Onları kullan. İleride depresyona girip canından olacağına bir kaç parçandan olman daha mantıklı değil mi? Al bu bileti ve orada ol. Eğer suratında pişmanlık görürsem oldukça üzülürüm. Doğru olanı yap.

Adam tedirgin bir şekilde baksa da Black'e katılır bir şekilde kafasıyla onaylıyor ve bileti alıyor. Ardından Black adamı yolcu etmek için ayağa kalkıyor ve elini sıkıyor.

Black : Sizinle tanışmak güzeldi. Doğru hareketi yapacağınızdan da şüphem yok. Varlık içinde olduğunuzda tekrar size öğretilerimi sunmayı isterim. Sağlıcakla.

Black adamı kapıya kadar uğurladıktan sonra sandalyeyi kameraya doğru çeviriyor ve konuşmaya başlıyor;



Malakai Black : Evet az önce öğretilerimin ve tavsiyelerimin bir insanın hayatını nasıl birinci elden değiştireceğine tanık oldunuz. Ben hepiniz için varım. Size bir şeyler öğretmek ve sizi başarıya götürmek benim misyonum. Ve birilerine sözünüzü geçirmek istiyorsanız bunun için en tepede olmalısınız. Ve benim de PGW'da amacım tam olarak bu. Piramidin tepesinde olmak ve aşağıdakileri daha da yanıma çekmek. Beni şu an için kendini peygamber ilan etmiş bir kaçık olarak görebilirsiniz fakat zamanı gelecek ve hepiniz benim haklı ve doğruluğun özü olduğumu göreceksiniz. Sadece bana biraz zaman verin. Casino Battle Royale'i kazandığımda ve o altın parçasını elde ettiğimde hepinizin gönlünde taht kuracağım. Sana gelecek olursak William, senden nefret etmiyorum. Sana karşı herhangi bir duygu beslemiyorum da. Sen sadece benle hedefim arasındaki bir engelsin. Aslında sana bir iyilik yaptığımı da düşünüyorum. Sana ne ile karşılaşacağına dair bir ön gösteri sundum. Tabi bu bir fragmandı. Gün geçtikçe daha fazlasıyla karşılaşacaksın. Sen duygusal bir çocuksun William. Bunu İngiltere'de küçük arenalarda beraber dövüştüğümüz zamanlardan biliyorum. Senin duyguların ile oynayıp seni daha da güçlendireceğim. Ve az önce yolcu ettiğim adam gibi senin de bunun için feda edeceğin şeyler olacak. O da yanında gezdirdiğin altın parça. Ne kadar uzun süredir sende olduğunun farkındayım fakat senden onu almaya çalışanlar senin zaaflarını ve neler yapabileceklerini bilmiyorlardı. Şimdi ise karşında seni yıllardır tanıyan birisi var. "Son"'unun başlangıcı geldi William. Üzerindekilerden biraz arınmaya hazır ol.

Bende büyük tehlike var; zira bu rünleri anlamayan büyük hata yapacak. Çünkü adı verilen çukura düşecek ve orada yok olacak Aklın köpekleriyle.​