- Katılım
- 3 Tem 2023
- Konular
- 36
- Mesajlar
- 5,741
- Beğeni sayısı
- 1,610
- PG Nakit
- 250
- RPG Karakteri
- Velveteen Dream
- Favori Güreşçi
- Eddie Guerrero
Kameralarımız Georgia State Üniversitesinde açılıyor. Sınıfta öğrenciler var ve hazırlık yapıyorlar. Kurabiye ve kahve servisi yapılıyor, bir misafir bekleniyor olsa gerek. Ders saati geliyor ve konuğumuz da sınıf kapısının önünde beliriyor.
Velveteen kollarını açıp her zamanki klasik tauntuyla sınıfın girişinde gözüküyor. Kendi ekseni etrafına döne döne sınıfın ortasına kadar gidiyor, öğrenciler de bu durumu gülerek karşılıyor. Velveteen masasına dönerken tek parmağıyla da kendisini işaret ederek masasına geçiyor. Direkt sandalye yerine masaya oturan Velveteen söze giriyor.
Velveteen: Atlanta, Georgia!
Sınıftaki öğrenciler alkışlamaya başlayarak minnetlerini bildirir.
Velveteen: İşte bu yaptığım klasik bir reaksiyon alma hareketidir. Eğer benim gibi bir sporcuysanız ve bir reaksiyona ihtiyacınız varsa, iyi bir insansanız bulunduğunuz yerin adını büyük bir zevkle söylersiniz ve insanlar size büyük bir reaksiyon gösterir. Artık klişeleşmiş bir taktiktir bu. Evet arkadaşlar bugünün "Spor Psikolojisi" dersindeki özel konuğunuz benim. Prestige Grand Wrestling starı Velveteen.
Velveteen masadan iniyor, etrafını inceleyerek lafına devam ediyor.
Velveteen: Spor Psikolojisi de hem sporla uğraşan öğrencileri hem de psikoloji ile uğraşan öğrencileri ilgilendiren bir alandır. İkisinin ortak paydasıdır diyebilirim. Bu alanda iyi para kazanabilirsin; ancak bu mesleğe başlayabilmek zordur. Çünkü düşük profildeki sporcuların spor psikologları bulunmamaktadır. Bu yüzden yeni başlayan birisinin iş bulması kolay değildir. Buna rağmen ilk işini elde eden spor psikoloğu da bir daha zirveden inmez. Özellikle mücadeleci bir kimliğiniz varsa divanda yatıp rastgele insan alacağınıza daha somut hedeflerle daha somut insanlarla ilgilenirsiniz. Bu arada sorularınızı dersin sonunda sorabilirsiniz, bölmeden size güzel bir bilgi yüklemesi yapacağım ki zaten soracağınız soruların cevabı bunun içinde vardır.
Velveteen amfide bir sıraya yanlamasına oturup orada oturan öğrenciye bir bakış attıktan sonra diğer çocuklara da bakarak...
Velveteen: Öncelikle biz sahteden falan vurmuyoruz. İşte rol falan kesmiyoruz, yaşadığımız ve yaptığımız şey bokstan, kafes dövüşünden daha gerçek. Arkada bir senaryo dönmüyor. Eskiden WWE vardı orada dediğiniz gibiydi ama daha zordu. Çünkü o kadar harekete rağmen birisine gerçekten zarar vermemek birisini dümdüz dövmekten daha zor. Çok çok daha zor ve bu yüzden WWE'deyken sakatlıklar da çok baş gösterirdi. Burada arka alanda senaryo dönmüyor, burada ekstra tek yaptığın şey yaptığın işi şova dökmek. Bu işin şovunu yaparsan daha çok değer görürsün ve arka alanda daha çok sevilirsin. Tabi şu da var ki eğer yeteri kadar iyisen, en iyisiysen bulunduğun yere büyük bir değer katabiliyorsan gittiğin herhangi bir yerde de bu artı değeri verebiliyorsan insanların seni sevmesine gerek bile yoktur. Yani ilk anlatmaya başladığım hususa güven diyebilirim.
Velveteen moderatörün yanına dönerek kollarını kendisini en geniş gösterecek şekilde açıyor.
Velveteen: Güven nedir? İnsanın kendisine güvenmesi spordaysan bedeninin daha çok yer kaplayabilmesidir. Kas olarak yer kaplamak değil, vücut olarak her kaplayabilmek. Vücudunun her yerinin özgüven fışkırabilmesi, ringte konuşurken hiç tereddüt etmemek ve hatta korkuyor olsan bile bunu belli etmemektir. Herkesi ve her şeyi aynı zamanda kazanamazsın, bunun için bir şeyler inşa etmen gerekiyor. Bizim gibi dövüş sporlarında konuşabilmek, iyi konuşabilmek bir artı değerdir. Ringe çıkıp da "Merhaba arkadaşlar ismim şu hey adamım seni şöyle böyle yapacağım." demek değildir. Cümlelerini bazen süsleyebilmen, bazen de süslediğin kadar da anlaşılır tutman gerekir. İnsanlar seni dinlerken arkadaşlarına dönüp de "Ne konuştu ama!" ya da "Konuşurken harikalar yaratıyor!" dedirttirebilmen lazım. Bunun ölçütü de güvendir. Ringin içinde sıçsan bile kusura bakmayın bu arada gençler bunu tereddüt etmeden yapman lazım. Karşında da benim gibi bir sporcu olacak bu yüzden o güveni toplayabilmek kolay olmayabiliyor. Seni yıldırabilmek için çeşitli taktikler uygulayacak. Kimisi bu taktikleri de biliyor ki buraya kadar gelebilmişler zaten. Ayrıca seyirciler seni yuhalayacaklar küfredecekler. İşte burada göz önünde olduğunu ve insanları kudurttuğunu anlayıp daha fazla enerji yükleyebilirsin. Daha fazla güven pompalayabilirsin. Zayıf olursan ve zayıflığını gösterirsen de oracıkta işin biter.
Velveteen kendisini çeken bazı telefonlara poz kesiyor.
Velveteen: İşte böyle olacaksın, insanlar senden iğreninceye kadar güven pompalayacaksın. Sıradaki anlatacağım konu ise kaygı. Kaygı da aslında güvenle ilişkilidir. Ancak kaygı henüz gelmemiş olandır. Kaygı, ertesi gündür. İnsanlar iki tür karaktere sahiptir. Üstünlük göstermeye ihtiyacı olan bir karakter ya da aşağılık kompleksine sahip olan bir karakter. İkisinin ortak noktası da kişinin ortaya çıkartmış olduğu portre iki türlü de aynıdır. İnsanların sahip olduğu kaygı hali sporcularda da vardır ve aslında normaldir de. Kaygının olmadığı bir senaryoda hiç bir şeyi ciddiye alamazken çok kaygılı olursan da kendine olan güvenini kaybedersin ve hareket dahi edemezsin. Kendimden örnek vereyim benim kafamın bulanık olduğu bir dönemde hiç bir şey kafamda berrak olmadığından ötürü düzensiz ve savruk hareket ediyordum, bu yüzden de kariyerim düşüşe geçti. Kaygılıydım ve o dönemler iki ayrı kafa olmasına rağmen ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Her sporcunun böyle bir dönemi vardır. Bu sebeple bunu yaşamanız olasıdır ve normaldir. Kendinizi bu konuda yargılamayın. Yargılamak yerine direkt çözüm yollarına yönelin, harekete geçin. O zaman kaygını aşabilirsin ve kendine güvenin de artar. Bunlar arasındaki ilişkinin pozitif korelasyonda olduğunu unutmayın.
Velveteen sınıfın ortasına geçer ve elleriyle minnet işareti yaparak herkesi selamlamaya başlar.
Velveteen: Evet arkadaşlar normalde uzun uzun sorular da almak isterim ancak buradan çıkıp eyalet değiştirmem gerekecek. Slammy ödüllerine katılmam gerekiyor oraya yetişebilmem için şimdi yola çıkmam gerekiyor. Ancak sosyal medya üzerinden bana istediğiniz soruları sorabilirsiniz. Daha yeni yeni kullanmaya başladım, uzun süredir kapalıydı. Umarım anlattığım şeyler size çok şey katmıştır. Ben anlatırken çok eğlendim. Sizleri seviyorum gençler. Beni ağırladığınız için çok teşekkür ederim iyi dersler dilerim, DREAM ON!
Velveteen alkışlar eşliğinde sınıfı selamlayarak sınıftan ayrılıyor.