Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
"VOICES" arenada yankılanıyor ve Supertars şovunun olay ismi Randy Orton girişte görünüyor. Orton ringe giriyor ve mikrofon alıp konuşmaya başlıyor.
Beni özlediniz mi? Ben de öyle düşünmüştüm. Uzun zaman oldu. Benden kurtulduğunuzu sandınız ama ben her zaman buradaydım. Sadece avımı seçiyordum. Etrafta gerçek adamları bulmak inanın çok zor. Benim yokluğumda şirket sirk maymunlarına kalmış. Onlardan birisini hedefime alıp böcek gibi ezmek Engerek Yılan'ına bir şey katmaz. Engerek Yılanı kudurmuş durumda. Artık yumruklarımı daha sert atıyorum RKO'yu ise hiç olmadık zamanlarda vuruyorum. Artık bu oyunun içinde ben de varım ve ilk kurbanım olarak Nathan Jones'u seçtim. Nathan Jones... Neden ben diye sorgulama çünkü bunu ben de yanıtlayamam. Ancak benim gibisiyle tanışmadığına eminim. Ne sivil hayatında ne de geldiğin cehennemde.... Ben tanıyabileceğin en psikopat adamım. Kafamın içinde bir ses var ve o ses ne derse onu yapıyorum. En son bana söylediği ise "Nathan Jones!" oldu. Ve Superstars şovunda seni RKO ile en mutlu anında avladım. Bu zamana kadar seninle kişisel hiçbir problemim olmadı. İşin özü senin kim olduğunu dahi bilmiyordum. Kafamda bir ses seni işaret etti ve orada en mutlu anını zehir etmek için bulundum. Ben kavgadan kaçmam adamım. Eğer intikam almak istiyorsan gel ve kozlarımızı paylaşalım. Ben buna hazırım. Ben bu işin kuralarını biliyorum. Fakat sen özgürlüğünü kaybettiğin süre boyunca burası hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. Kendi içindeki potansiyeli "temiz bir adam" olmak uğruna harcıyorsun. Belki de içimdeki sesin amacı sana yardım eli uzatmaktır. Eğer elimi tutarsan bu uçurumun dibinden seni alır dünya yıldızı yaparım. Ama eğer bu eli itersen uçurumun kıyısından düşersin ve senin arkandan bir sigara yakarım. Hadi Nathan Jones kararını ver. Lanet olası k*çını kaldır ve benimle yüzleş!
Orton son sözlerini söylerken öfke nöbetine giriyor, ağzından tükürükler çıkıyor adeta ve öfkeli bir şekilde nefes alıp vermeye başlıyor. Onu bir müzik durduruyor...
Boggo Road! Girişte önce koskocaman bir gölge gözüküyor ardından gölgeyi takip eden Nathan Jones girişte gözüküyor. Seyircilerin karışık tepkileri eşliğinde ringe doğru ilerliyor. Ringin önünde duruyor ve ringin içindeki Orton ile bakışıyor. Bakışlarını ondan ayırmadan basamakları geçiyor ve ringe giriyor. Orton'ın yanından geçip mikrofonu alıyor ardından ise konuşmasına başlıyor.
Nathan Jones: "Randy Orton! Bu isim şu an bizi bariyerlerin arkasından izleyen insanlar için büyük bir anlam ifade ediyor. Fakat bana sorarsan... Benim için hiçbir şey ifade etmiyor."
Orton sadece sırıtıyor.
Nathan Jones: "Ben konuşurken suratıma bak piç kurusu! Ben... Ben içerdeyken daha önce senin gibi serserilerle çok karşılaştım. Tek farkları senin kadar şanslı olmamalarıydı. İnan bu karşılaşmaların birçoğu şu an olduğu gibi kameralar karşısında değildi. Kameraların arkasında insanların ne kadar pislik olabileceğini en iyi senin biliyor olman lazım. (Jones, Randy'e doğru yaklaşıyor) Daha önce pislik ile uğraşmamış bir adam için belki göz korkutucu olabilirsin fakat ben bu oyunu çok oynadım Randy. Sen sadece çok şanslısın. Gerçekten şanslısın. Biraz zaman yolculuğuna çıkalım mı? Sadece 21 yıl öncesini düşün. Genç, gözü kara ve tecrübesiz olduğun zamanlar. İşte tam o zamanlar sen arka alanda babanın arkadaşlarına getir-götür yaparken ben bu ringin ortasında o adamlarla üst düzey maçlara çıkıyordum. Fakat hayat acımasızdır. Tek bir hata ile tüm hayatın bitebilir. İşte benim hikayem burada başlıyor."
Jones onu ciddiye almayan Randy ile göz temasından ayrılıyor ve ardından seyircilere dönüyor.
Nathan Jones: "Bu şirkete adım attığım ilk andan beri tüm bu yaşananlardan utandığımı size birçok kez belirttim. Gurur duymayacağım şeyler yaptım. Fakat bu benim hayatımın bir gerçeği ve kara lekesi. Bazı şeyler... Bazı şeyler beni bu dünyadan kopartmak zorunda kaldı. Haklısın Randy... Ben sadece ismini geri kazanmaya çalışan basit bir adamım ve belki çok zeki bir adam da değilim. Zamanında çok aptalıklar yaptım. Fakat tüm bu yolda başarılı olmak için doğuştan şanslı olan, ne yaparsa yapsın bir şekilde arkasını toplayacak desteği bulunan ve tüm bu destek olmasa bir kriminalden farkı kalmayacak bir adamdan tavsiye alacak kadar aptal değilim. O parmaklıkların arkasında olan bendim fakat senin yaptıkların? Eminim bunlarla gurur da duyuyorsundur. Tüm eziyet ettiğin o insanlar... Hayır! Hayır sadece fiziksel şiddetten bahsetmiyorum. Bu dünyadan koptum fakat her zaman bu sektörde dostlarım vardı. Senin çok yakından tanıdığın insanlar. Bu insanlar (seyircileri gösteriyor) sana bir paket olarak saygı duyuyor olabilir fakat bu işin içinde bulunan insanlar senin nasıl bir yılan olduğunu çok iyi biliyor."
Jones, Randy'nin dibine kadar giriyor.
Nathan Jones: "Fakat ben zehrini akıtabileceğin bir av değilim."
Bu kadar mı? Sahip olduğun şey bu mu? Geçmişte yaptığın onursuzca davranışlar geçmişinin kara bir lekesi. Bu doğru... Tüm bunların üzerine temiz bir sayfa açmak istiyorsan... İşte tam olarak yanlış bir yerdesin. Çünkü bunu her daim benim gibi yüzüne çarpacak zehrini akıtacak insanlar olacak. Etrafına bir bak Nathan... Ne görüyorsun? Senden önce Goldberg vardı ve sarı pipili bir sirk cambazı onu emekli etti. Sonunun böyle olmasını mı istiyorsun? Bron Breakker denen dünkü velet seninle alay ediyor. Sen gerçekten bu musun? Biz eski topraklarız adamım. Biz bu sektörü bugünlere getiren adamlarız. Bir mirası temsil ediyoruz. Fakat sen... Güçlü görünümünün ardında zayıf bir adamı barındırıyorsun. Ama ikimiz de hatta buradaki herkes biliyor ki aslında sen zincirlerini kırdığında Nathan seninle alay eden yeni yetmelere hak ettiği dersi vermiş olacaksın. Zincirlerini kırmak istiyorsan da beni iyi dinlemen lazım. Eğer beni dinlemezsen her daim zayıf bir adam olarak kalacaksın. Sürekli alay edilen, kazık yiyen bir adam. Bunu mu istiyorsun Nathan yoksa eski günlerine geri dönmeyi mi? Sana eski günlerin anahtarını sunuyorum...