- Katılım
- 2 Tem 2023
- Konular
- 52
- Mesajlar
- 10,157
- Beğeni sayısı
- 3,109
- PG Nakit
- 1,295
- RPG Karakteri
- Val Venis
- Favori Güreşçi
- John Cena
31 Temmuz 2023
12:09
Aynı kliniğin aynı odasının aynı dolu koltukları... Reks üzerindeki ölü toprağını atmış, rahatça konuşur. Sophia Hall'ın pürüzsüz bacaklarından güneş ışığı seker, içeriyi aydınlatır.
Sophia Hall: Durumu ne zaman fark ettin? Evet bu bir sorun, dedin?
Tyler Reks: Sevişirken.
Sophia Hall boynunu ve ağzını büker.
Tyler Reks: Aslında hep vardı. Yani- demek istediğim, ara ara olurdu. Fakat artık can sıkıcı bir hal almaya başlamıştı. Sıklığı artmıştı. Her ne kadar bazısı belli etmek istemese de küçümser bakışlarını yakalıyordum. Her şeyden önce ben memnun değildim. Seksten zevk almıyordum, alamıyordum. Hala öyle.
Sophia Hall: Kadınların küçümseyen bakışlarını yakaladığında ne yapıyorsun?
Tyler Reks: Aşırı tepki vermiyorsa bir şey yapmıyorum. Kadınlara hak veriyorum. Kimse böyle bir erkekle birlikte olmak istemez.
Sophia Hall: Peki ya fazla zamanı olmayan kadınlar? Saati değerli olanlar?
Reks'in gözleri istem dışı Sophia'nın bacaklarına kayar. Işık gözünü aldığından pek bir şey de göremez zaten.
Tyler Reks: Beni boşaltmaya mı çalışıyorsun?
Sophia Hall: Hiç farkı tepki veren biri oldu mu?
Tyler Reks: Ah evet, bir tanesi bir daha steroid kullanan biriyle birlikte olmayacağına dair yeminler etti.
Sophia Hall: Prematür ejakülasyon vakalarında genelde danışanların özgüvenleri paramparça olur. Kendilerine ya kızıp aşağılarlar ya da kabullenilmiş bir melankoli durumu söz konusudur. Tuhaf ama iyi olan şey şu ki, sende bunlar pek yok gibi. Kötü bir durumda olduğunun farkındasın. Bu sadece senin hayatını etkilemiyor; başkalarını da etkiliyor. Onlardan yer yer olumsuz geri dönüşler alsan da bunun üzerinden espri yapabiliyorsun. Farkındalık düzeyinin, terapiye çok faydası dokunacak.
Tyler, Sophia'ya bakar. Cümlesine devam etmeyeceğini anlayacak kadar bir süre geçince kendisini yanıt vermek zorunda hisseder.
Tyler Reks: Evet, olabilir. Yani, kendimi hırpalamıyorum...
Tyler Reks: ... Tamam, biraz keyfimi kaçırıyor ama neticede onları bir daha görmeyeceğim, değil mi? Hadi ikinci kez denk geldik diyelim. Bu sefer tüm hazırlıklarımı yapmış olurum: Gün içinde patlatılmış 1 adet 31, geciktirici jeller ve kremler... İnan bana çok fark ettiriyor.
Sophia Hall: Bunların hepsi geçici çözümler Tyler. Gayet iyi biliyorsun. Bu yüzden buradasın. Eğer günü atlatmak isteseydin burada olmazdın. Bugünü atlattın, peki yarın? Yarını atlatsan bile öbür gün? Hayatın böyle mi geçecek?
Evet, Reks pek de öfkeli değildi. Kendine kızmıyordu. Kendini aşağılamıyordu. Üzüntüden pipisi düşmüş de değildi. Fakat, aylardır damla damla içine dolan o huzursuzluk, keyifsizliği ofansif mizahla atmaya çalışıyordu. Onun yöntemi de buydu. Problemi yok saymaktansa onu, kin güttüğü komşusunun aniden misafirliğe geldiğini gören bok suratlı ev sahibi gibi kabul ediyordu. Kabul etmeseydi ne olacaktı ki? Her şey ayan beyan ortadaydı. Utancından yerin dibine girmek üzereydi ama onu zaten öldüğünde yapacaktı.
Tyler Reks: Sorun üzerine biraz fazla konuşmadık mı? Peki ne yapmam gerekiyor?
Sophia Hall: (Gülerek.) Bak yine hızlı gidiyorsun. Acelemiz yok. Seni tanımama izin ver. Böylece sen de bilmediğin taraflarını keşfedeceksin.
Tyler Reks sırıtır.
