Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Kameralarımızı tekrardan ikilinin olduğu yerde, Antalya'da bir sahilde açıyoruz. Onların burada deniz kenarı bir evleri var. Val ve Johnny, Survivor Series'in gerçekleştiği gün burayı satın almışlardı ve burada kadın arkadaşlarıyla vakit geçirmişlerdi. Dalga sesleri eşliğinde şezlongda uyuyakalmış Val Venis'i görüyoruz. Gözlerini açtığında yanındaki şezlonga dokunup sayıklıyor: "Johnny".
Ama şezlong boş. Johnny burada yok. PAYBACK #15 için iki gün var. Val buradan gitmek istiyor. Antalya'yı pek seviyor değil. Ayağa kalkıyor ve etrafa bakmaya başlıyor. Johnny, elinde oltasıyla ve kovasıyla geliyor. Şaşkınlıkla ona bakarken, Johnny normal bir şekilde kovadaki balıkları göstererek:
Johnny Mayhem: Burada sandığımdan çok balık var. Sanırım kış ayındayız diye kıyıya yaklaşmışlar. Bunlar güzel bir ziyafet olacak.
Val Venis: John.
Johnny cevap vermez ve kovadaki balıklar ile uğraşır.
Val Venis: John!
Johnny Mayhem: (bir sinir) Ne var Val? Acıktığını biliyorum. Merak etme tuzu eksik olmayacak. Sana bu balıkları deniz suyuna daldırıp tuzluyarak vereceğim.
Val Venis: Tuzlu yarak mı?
Johnny Mayhem: Tuzlu yarak.
Val Venis: Benimle dalga mı geçiyorsun John? Yoksa ben uyurken sabaha kadar Ed Stafford mu izledin?
Johnny Mayhem: Seninle niye dalga geçeyim? Bu balıkları tutmak için kaç saat uğraştım. Oltayı tutmaktan kollarıma ağrılar girdi.
Val Venis:(sabrı taşar) John! Cuma günü şovda olmalıyız.
Johnny bunu duymaz. Daha doğrusu, duymuyormuş gibi yapar.
Val Venis: (daha yüksek sesle) John!
Johnny Mayhem: NE VAR VAL! NE VAR? NE İSTİYORSUN BENDEN?
Val Venis: JOHN BİZ ŞAMPİYONUZ! TAKIMLAR ŞAMPİYONU! ORADA OLMALIYIZ!
Johnny Mayhem: Umrumda değil! Sen ne sanıyorsun? Chairman denilen herife söylediklerimden sonra beni arenaya alırlar mı? O kemerleri boşa çıkaracaklarını sen de biliyorsun!
Val Venis: Ben Chairman ile konuşacağım.
Johnny Mayhem: Ben bir sikim yapmayacağım. Gelmeyeceğim Val. Balıklarımla burada mutluyum. PGW benim için Survivor Series'e kadar olan tatsız bir serüvendi. Orayı ve seni güzel hatırlayacağım. Ama geri dönmeyeceğim. Dönmeyeceğim...
Bu, Val için son nokta. Artık ipleri eline alacağı, Johnny'i kendine getireceği belli. Sinirden ağzı yüzü titreyerek Johnny'e bakar ve bir anda ayağa kalkıp denizin kenarında duran kovayı aşağı atar. Tüm balıklar denize düşer. Johnny onları çaresizce arkalarından izlerken Val'ın üstüne yürür.
Johnny Mayhem: SEN... SEN NE YAPIYORSUN!? SEN...
Val Venis: Onları ait olduğu yere, denize yolluyorum. Tıpkı seni de yollayacağım gibi. AİT OLDUĞUN YERE!
Johnny Mayhem: SEN LAFTAN ANLAMAZ MISIN? SANA GELMEYECEĞİM DEDİM!
Val Venis: Bana bak John, artık sabrım taşıyor. Birazdan bu arabaya binip buradan havalimanına geçeceğim. Şovun gerçekleşeceği yere, Florida'ya iki bilet alacağım ve uçağa bineceğiz. Kaç gündür burada olduğumuz yeter. Bugüne kadar sevdiğim insanların iyiliği için ne gerekiyorsa yaptım. O yüzden sen de ya seve seve, ya da sike sike bu arabaya bineceksin.
Johnny Mayhem: İstediğin kadar zırla Val! Güreş işi benim için bitti anlıyor musun? Beni asla bir daha orada istemeyecekler! Kabul etmeyecekler! Orası o adamın şirketi ve ben istenmeyen adamım! BUNUN FARKINDAYIM! Balıklarımı denize geri fırlatman da benim için bir şey ifade etmiyor. Yine tutarım! Deniz balık kaynıyor! Şimdi beni rahat bırak!
Johnny oltasına doğru giderken Val ondan önce davranır, bir hışımla oltaya doğru koşar ve oltayı parçalar.
Johnny Mayhem: Senin-
Val Venis: AHHH AMINA KOYAYIM SENİN ARTIK! (Johnny'nin iki yakasına tutunup onu bir hışımla aşağı yıkıyor, burnunun dibine girip tüm gücüyle bağırıyor) BANA MOBBING ANLATMA! BUGÜNE KADAR GÜREŞTİĞİM HER ŞİRKETTE BENİM HAYATIMI SİKTİLER! YIKIM DEĞİL EĞLENCE ADAMI OLDUĞUM İÇİN! ONLARIN İSTEDİĞİ ADAM OLMADIĞIM İÇİN! BANA MOBBING ANLATMA! SURVIVOR SERIES'DE SANA DESTEK VERENLERİ DÜŞÜN! MAYHEM'İ DÜŞÜN! ORADA EDİNDİĞİN DOSTLARI DÜŞÜN! YARIM KALAN HAYALLERİNİ DÜŞÜN! (heceleyerek ama aynı bağırma tonunda) SENİN YAŞAYACAKLARINI ÇALANLARI ASSSSSSSSSSLA UNUTMA! SEN KOCA BİR ŞOVU SIRTLAMIŞ ADAMSIN, YOTA'NIN SERİSİNİ ELİ SİKİNDE BİTİRMİŞ ADAMSIN! SEN BU ŞİRKETİN BİR UNVANINI TAŞIYORSUN! SEN JOHNNY FUCKING MAYHEM'SİN! KENDİNE GEL ARTIK!
Val Venis bağırmaktan nefes nefese kalmışken bu tiradla birlikte artık Johnny Mayhem'in yüzü tamamen farklı bir ifadeye bürünmüş durumda. Sanki kafasında bir ampul yandı ve işareti verdi. Artık toparlanma vakti. Johnny bunu biliyor. Bu saçmalık artık sonlanmalı. Val haklı. Johnny bir hışımla ayağa kalkıp oradan giderken...
Val Venis:(nefes nefese, gücü kalmamışçasına) Nereye... Gidiyorsun?
Johnny olduğu yerde durur ve bir süre bekledikten sonra Val'a döner.
Johnny Mayhem: Bir yere gitmiyorum. Geri geliyorum.
Val hiçbir şey anlamamışçasına Johnny'nin arkasından bakarken onun yorgunluğunu hissederiz. Kamera tekrar yakın çekim Johnny'e girer.
1 saat sonra
Bir musluk sesi, onunla eşdeğer giden bir tıraş makinesinin sesi. Ardından lavaboya katman katman dökülen kıllar.
Kamera yavaş yavaş yukarı çıkar ve Johnny Mayhem'i görürüz. İyice uzamış, mağara adamına dönmesine sebebiyet vermiş sakalları kısaltmaktadır. Aynada kendini izlerken arka fonda onun sesini duyarız.
Johnny Mayhem: Bir terapistin yazısında okudum. Hayatta, olmak istediğin profiller olur. Sen bunları seçer, değerlendirir ve karar verirsin... (bu böyle değil manasında kafasını sallıyor) Ya da sen...
Tıraş biter. Kamera Johnny Mayhem'in suratına odaklanır. Gaz bir soundtrack girer...
Johnny Mayhem: Öyle düşünürsün. Çünkü bu, bir kandırmacadan başka bir şey değildir. Olduğun adam her zaman bellidir. Kim olduğunu, ne olduğunu, neleri başarıp neleri başaramayacağını her zaman bilirsin. (içeri Val girer, eski tarzına dönmüş dostuna bakar) Ve arkanda her zaman kimin olduğunu, devamında da kimin olacağını da.
Johnny ve Val yüzlerindeki güleç ifadeyle birbirlerine bakıp kafalarını sallarlar. Yeni sahneye gireriz. Val elinde küçük iki seyahat çantasıyla gelir. Onları bagaja yerleştirir. Arkadan özüne dönmüş, eli yüzü açılmış Johnny Mayhem'i görürüz. Onu yıkan mağlubiyetin, onu bir bunalıma sokan gecenin gerçekleştiği şehre bakar: Antalya. Survivor Series'i son kez gözden geçirir. Çünkü artık onda takılı kalmayacak. Başaramadığı şey yerine, başaracağı şeyleri düşünecek.
Val Venis: Geçmiş geçti.
Johnny olumsuz anlamda kafasını iki yana sallar. Val "yine mi?" dercesine tedirgin olur. Ardından Johnny söze girer:
Johnny Mayhem: Geçmişe geçirdim.
Val "işte bu" dercesine gülerek kafasını sallar. Arabanın kapısını açar ve oturur. Johnny son kez bu şehre bakıp iç geçirdikten sonra o da biner. Val gaza basar. Onları boğan bu şehirden uzaklaşmak için, tekrardan The Sex olmak için, PGW'nin bağları en kuvvetli dostları olduklarını herkese göstermek için.
Aracın dışındaki kamera, yan koltuğa odaklanır. Pencere iner. Aracı arkadan izliyorken oradan fırlayan bir parmak görürüz. Johnny, Antalya'yı; Survivor Series'i arkasına alır ve gösterir...
şimdi bir daha okudum bölümü. bu karakteri ilk aldığımda buralara geleceğini hiç tahmin etmemiştim. öyle makara yapar eğlenirim diyw düşünmüştüm. şuan karaktern geldiği durumu hayal bile etmemiştim. önceden yakınıyordum "en iyi takım olmamıza rağmen neden ttc vermiyorlar" falan diye ama böylesi daha güzel oldu. en iyi takım halen biziz de tek sorun bizde ttc varken mayhem - chairman olayının nasıl işleneceği. muhtemelen rikishi ve dölüne kemerleri salıcaz bir sonraki ppvde. prince of pgwyi kazanmam durumunda venis ile yollar ayrılıcak ben istemesem de. eğer venis de karakter değişimine girerse ikimizde midcard yada ana kemer kovalayabiliriz. bölüm hakkındaki düşüncelerim de; johnny artık geçmişi geride bıraktı, chairman ile olan sorunlarını chairmanle yüzleşerek çözecek artık. kaçarak değil. venis'in her şeyi toparlamaya ve dostunu kurtarmaya çalışmasına harbiden duygulandım. bu adam sadece bir seks objesi değil, bu adam harbi dost. her şeyin geride bırakıldığına ve çok daha güçlü geleceğimizin gösterildiği bir bölüm olmuş, elinize sağlık.
lan bi de garzas bizden fazla reyting alıyor, pgw tribünü bitmiş...
Bu ekibin hikâyesinin Antalya'da beach havasında geçmesi ve sadece funny munny takılmaması güzel. Bence başlangıca bir fon müziği ekleyip onu açıp müzik eşliğinde şunu okusak o da çok saracaktır. Sona da müzik eklenmiş çok hoş olmuş. Müziği size bırakınca zaten güzel bir müzik seçiyorsunuz. Bence bir şov yerine bunlardan bir kuple daha iyi olur. Hem ekibin yorgunluğunu alır hem de güzel sekanslar görmeye devam ederiz. Emeğinize sağlık.
Açıkçası birkaç gündür dikkat edememiş olmamdan dolayı yorum yapamamıştım ama bugün boş vaktimde dikkatlice okudum. Johnny Mayhem karakterinin bir depresif arc yaşadığı süreci daha iyi anlatmış oldu bu iki bölüm. Ama bu seri nasıl devam edecek, onu merak ediyorum. Çünkü biraz hızlı atlattı gibi geliyor depression arc kısmını. İlk bölümdeki Mayhem'in ruh halini çok iyi anladım ve içine çok çekti beni. İkinci kısımın ilk yarısına kadar empati duyabildiğim bir karakterdi. Venis de bu süre içerisinde çok iyi bir köprü görevi sağladı. Mayhem'in geçmişine duyduğu özlemin sesi olmayı başardı açıkçası. Anlatımı güzeldi ama hikaye nereye gidecek buradan, onu pek çözemedim. Takip edeceğiz.
Dizilerin ikisi de duygusal gidiyor, diğer dizi bizi karakterlerin derinine inmemize yardımcı olurken burada biraz da ileriyi gösteriyor bence bunu beğendim. Venis'le JoMa'nın yavaştan tekrar birlik haline gelmesini okumak güzel ama ilk bölümden anladığım kadarıyla Johnny Mayhem, Chairman'ın balonunu patlatan ilk isim olacak gibi. Ama o gün geldiğinde Venis onun yanında olur mu veya arkasında durur mu, bunu tahmin etmek çok zor. Elinize sağlık iki bölümde çok iyi olmuş diğer bölümü bekliyorum sabırsızlıkla.