- Katılım
- 5 Tem 2023
- Konular
- 211
- Mesajlar
- 3,863
- Beğeni sayısı
- 1,115
- PG Nakit
- 30
- RPG Karakteri
- John Morrison
- Favori Güreşçi
- Lexi Luna
Kameralar açılıyor ve kapkaranlık bir oda gözüküyor. Odanın içinde ne olduğuna anlam veremezken birden bir spot ışığı yanıyor ve sandalyenin üstünde oturan John Morrison gözüküyor.
"Hayat, biz başka planlar yaparken başımıza gelenlerdir. Değil mi? Hiçbiriniz beni Mayhem'in en büyük ismi olarak görmediniz. Posterlerde yer almadım. Giriş videosunda kısacık bir yerim var. Şovlarda ciddiye de alınmadım. 23 Eylül gecesi her birinize kanıtladım, ne derece büyük birisi olduğumu. Mayhem'in kaderi ellerimdeyken, o posterlerden düşmeyen, sürekli "Brand'in yüzü" olarak gösterilen adam, neredeydi? Gecenin başında bir diğer kemeri alıp "TARTIŞMASIZ" PGW Şampiyonu olan o adam neredeydi? NEREDEYDİN LAN NEREDEYDİN?!"
Ayağa kalkar ve sandalyeye tekme atar bir sinirle.
"Seninle elbet bir gün hesaplaşacağız Will, o güne kadar kıçını ve karını kollamaya bak. Hoş, karını pek kollayamıyorsun. Gerçi, gavatlık da bir seçim. Karısı s*kilirken zevk alanları gördüm ama dayak yerken zevk alanı, ilk kez görüyorum. Haftalardır çöllerde firar olan birisi bile gelip seni kepaze edebiliyor. Öte yandan karını altından alan adam bu sefer seni altına yatırıyor. Dostum... Senin yerinde olmak istemezdim. Düşünsene şirketin en büyük ismisin ama sürekli küçük düşüyorsun. Artık nazik olmayacakmış beyefendi, nasıl korktum anlatamam. Biraz erkek olsaydın, bak biraz erkek olsaydın. Değil Mayhem'i savunmak önce karını savunurdun. İkisini de becerememişken hala o kemerleri taşıyıp kendine şampiyon diyebiliyor musun? Dedim ya, illa bir gün denkleşeceğiz ve ben bu yaptığının hesabını soracağım."
John, arkasını dönüp uzaklaşırken birden kameraya döner.
"Unutmadan, Payback'in kralı, kaptanı gibi geçinenlere o gece neler yaptım gördünüz değil mi? Bence artık bu şirketin başındakiler kime şans vermesi gerektiğini öğrenmiştir. Onca zaman oyalandım, Venis ve bana verilmeyen şanslar iki tane DX replikası aptala verildi. Şansları yaver gitti ve kemerleri aldılar. Benim talihim hiç yüzüme gülmedi, o kelden kemeri almak üzereyken O ŞİZOFRENİN BİR HATASI YÜZÜNDEN KEMERDEN OLDUM. Zamanı gelecek. Hepinizin. Siz yazmışsınız senaryoyu, ama ben oynatmayacağım bu tiyatroyu."
John odayı terkederken kameralar kapanıyor.
"Hayat, biz başka planlar yaparken başımıza gelenlerdir. Değil mi? Hiçbiriniz beni Mayhem'in en büyük ismi olarak görmediniz. Posterlerde yer almadım. Giriş videosunda kısacık bir yerim var. Şovlarda ciddiye de alınmadım. 23 Eylül gecesi her birinize kanıtladım, ne derece büyük birisi olduğumu. Mayhem'in kaderi ellerimdeyken, o posterlerden düşmeyen, sürekli "Brand'in yüzü" olarak gösterilen adam, neredeydi? Gecenin başında bir diğer kemeri alıp "TARTIŞMASIZ" PGW Şampiyonu olan o adam neredeydi? NEREDEYDİN LAN NEREDEYDİN?!"
Ayağa kalkar ve sandalyeye tekme atar bir sinirle.
"Seninle elbet bir gün hesaplaşacağız Will, o güne kadar kıçını ve karını kollamaya bak. Hoş, karını pek kollayamıyorsun. Gerçi, gavatlık da bir seçim. Karısı s*kilirken zevk alanları gördüm ama dayak yerken zevk alanı, ilk kez görüyorum. Haftalardır çöllerde firar olan birisi bile gelip seni kepaze edebiliyor. Öte yandan karını altından alan adam bu sefer seni altına yatırıyor. Dostum... Senin yerinde olmak istemezdim. Düşünsene şirketin en büyük ismisin ama sürekli küçük düşüyorsun. Artık nazik olmayacakmış beyefendi, nasıl korktum anlatamam. Biraz erkek olsaydın, bak biraz erkek olsaydın. Değil Mayhem'i savunmak önce karını savunurdun. İkisini de becerememişken hala o kemerleri taşıyıp kendine şampiyon diyebiliyor musun? Dedim ya, illa bir gün denkleşeceğiz ve ben bu yaptığının hesabını soracağım."
John, arkasını dönüp uzaklaşırken birden kameraya döner.
"Unutmadan, Payback'in kralı, kaptanı gibi geçinenlere o gece neler yaptım gördünüz değil mi? Bence artık bu şirketin başındakiler kime şans vermesi gerektiğini öğrenmiştir. Onca zaman oyalandım, Venis ve bana verilmeyen şanslar iki tane DX replikası aptala verildi. Şansları yaver gitti ve kemerleri aldılar. Benim talihim hiç yüzüme gülmedi, o kelden kemeri almak üzereyken O ŞİZOFRENİN BİR HATASI YÜZÜNDEN KEMERDEN OLDUM. Zamanı gelecek. Hepinizin. Siz yazmışsınız senaryoyu, ama ben oynatmayacağım bu tiyatroyu."
John odayı terkederken kameralar kapanıyor.