PAYBACK #9
29 Eylül 2023 - 21.00 - C
New Orleans Arena
New Orleans, LA
Şovu Takip Etmek İçin Tek Neden:
-PAY-BACK IS BACK!
EXCLUSIVE
Jim Cornette'i hastanede görüyoruz. Kendisi perişan olmuş bir halde öylece sedyede yatıyor.
Jim Cornette: Merhaba PGW'nun sevgili izleyicileri... Daha doğrusu artık tek bir şovumuz olduğuna göre PAYBACK'in mi demeliydim?
Cornette bu sakat haliyle bile yaptığı gerizekalıcı espriye gülüyor.
Jim Cornette: Survivor Series'de kazanan taraf olmayı başardık. Öncelikle PAYBACK takımını tüm içtenliğimle tebrik ediyorum. MAYHEM güreşçilerini de gösterdikleri çaba için kutlamam lazım. Ne olursa olsun artık aynı çatı altında ve tek bir şovun adı altında çalışacaksınız. Evet, kendimi dışarda bırakarak konuşuyorum çünkü yaşananlardan sonra uzun bir süre ekranlarda olmayacağım. Regal ile olan tüm bu süreç beni hiç olmadığı kadar yıprattı. Ona da dersini verdiğime göre beni ilgilendiren çok da bir şey kalmadı.
Duraksıyor.
Jim Cornette: Ama endişelenmeyin. Yerime şovları düzenleyecek, asayişi sağlayacak ve hepinize fazlasıyla adaletli davranacak bir yönetici buldum bile. Evet, artık PGW'nun yeni bir sahibi var! Kendisi inaktif olan Intercontinental kemerinin kaderi başta olmak üzere önümüzdeki süreçteki tüm rekabetleri elinden geldiğince idare edecek. Sizinle tanışmak için can attığını söyleyebilirim. Sadece doğru zamanı bekliyor... Onu evinde gibi hissettirin ve PAYBACK'in artık bir şov isminden fazlası olduğunu tüm dünyaya gösterin.
Cornette gülümserken kayıt sona eriyor.
P A Y B A C K ! P A Y B A C K ! P A Y B A C K !
Jim Ross: Bayanlar ve baylar, New Orleans, LA'den selamlar. Survivor Series'te birbirinden önemli olaylar oldu ancak en önemlisi şirketin kaderini belirleyen olaydı. MAYHEM resmen kapandı. Sağımda Kevin Nash; solumda yeni bir isim, Renee Young ile zaferin sahibi PAYBACK adına şovu sunmak için buradayız!
Renee Young: Seni biraz durgun gördüm JR.
Kevin Nash: Yoksa....
Jim Ross: Hayır Kev, düşündüğün değil. Sebebi az önce gördüğümüz kesit. Cornette'in hali beni derinden üzdü. Şirketin kuruluş aşamasında beraber yer aldığım bir ismin böyle kötü hallere düşmesini kaldıramıyorum.
Renee Young: Moralini bozma. Hata onda. Kendini ateşin içine atmaması gerekiyordu.
Kevin Nash: Yani Renee demek istiyor ki Cornette yarrak arıyordu buldu. Özür dilerim Renee. Cornette kendini düşünmedi bile JR. Onun için üzülmek yerine Payback seyircisinin heyecanına ortak ol ve şovun tadını çıkar.
INNOCENTE! Survivor Series fatihi R Truth burada! Girişte görünüyor. Tüm Innocente'yi arkasına almış, ringe doğru ilerliyor. Kameralar ringe çevrildiğinde deri koltukların ve ringin iki köşesinde kırmızı - siyah balonların konulduğu görünüyor. Şimdi hepsi ringe giriyor. Yumruklarını kaldırıyorlar. Sasaki kılıç kınıyla garip hareketler sergileyerek bir tane balonu patlatıyor. Diğerleri ona çay ikramı almış Fikret gibi baktıktan sonra mikrofonları ellerine alıyorlar. MVP ekiptekilerden müsaade isteyip konuşmaya başlıyor.
MVP: Esselamunaleyküm! Minberdeki kişiye saygılı olun!.. Haftalar önce bir cihat ilan edildi. Taraflar, kendi safına kılıcı en iyi kuşanan insanları aldılar. Bazılarının kılıcı zülfikar gibi ortadan ikiye ayrıldı. Bazıları, kılıcını bile kullanamadı. Ancak biri var ki, şövalyenin kılıcını kırmızıya, kana buladı. Sözü fazla uzatmak istemiyorum. Kelime israfı bir günahtır sonuçta. Sözü yol arkadaşım, kader ortağım R Truth'a vermek istiyorum.
R Truth'a karışık tepkiler var.
Kevin Nash: Payback'i kurtarması her şeyi unutturmuşa benzemiyor.
R Truth: Sessizce dinleyin millet. Geçen hafta Payback takımına girmem, bazı kesimler tarafından garip karşılandı. "Onun ne işi var" "Onun gibi bir serseri mi bizi kurtaracak?" Evet a**. Ben kurtaracaktım ve kurtardım. Bana yapılan teklifi reddetmem için bir sürü sebep vardı. Kaç aydır Rus yazarların odasına giren sineklerden daha kötü bir bok parçası gibi görüldüm. Ekran süresi bulamadım. Pornocular, götü pişmaniye olmuşlar, karteller yer bulurken ben bu yanımda gördüğünüz herifleri toplamakla uğraştım. Her birini rahat koltuklarından kaldırıp getirdim. Yine bir değişim olmadı. Yine hor görüldük. Yine bir suçlu muamelesi gördük. Oysa-
Homicide: Masumduk.
R Truth: Payback tarafından bir yardım istenildiğinde ise sebepsiz desteğimizi verdik. Çünkü bizim değerimiz bu. Biri zor durumdaysa asla geri adım atmayız. Bu yüzden light erkek Cornette'in çağrısına cevap verip Payback takımına girerken tereddüt etmedim. Dostlarımdan hiçbiri bana karşı çıkmadı. İnsanların bir şey uğruna - sevgili, makam, şan veya şöhret - her değerine ve gururuna siktir çektiği bir dönemde bu davranışı sergilememiz bir Survivor Series galibiyetinden bile daha önemliydi. Payback'in şerefini ben kurtardım. Payback'in varlığını ben sağladım. Payback'in gururu sayemde yerle bir olmadı. Hepsi gördüğünüz bu dörtlünün dahiyane hareketleri ve fikirleri sayesinde oldu. Ana kemer şampiyonumuz şovun başında kıçına bakarak geri döndü. Bizi kurtarmaya çalıştı ama başaramadı. Hepsini başaran o tek kişi ise burada! Bana hak ettiğim saygıyı gösterin!
Kevin Nash: Bu herif yakında MVP ile peygamberliğini ilan edecek. Malcolm X'in selefisi olduğunu iddia ederse şaşırmayın.
R Truth: Şu devirde saygı görmek için elimin boş olmaması gerekiyor. İstersem bir abaza olayım, istersem bir kel; azınlığın sahip olduğu bir şeye sahipsem kimliğim ne olursa olsun en saygın kişi olurum. Hücrede okuduğum tüm kitapları yaktım. Hiçbiri bu devre ait değil. Bizim yolumuzu artık kitabın sayfaları aydınlatmıyor. Yolumuzu aydınlatacak şey bir ödül. BİR KEMER! Kemerin ışıltısı, görkemi, değeri, saygınlığı... Bir çobanı bile söz sahibi yapabilir. Çok istediğimden değil ama muhtemelen muhterem orospu çocuğu Cornette'ten ancak kemere sahip olsaydım bir tebrik mesajı alabilirdim. Onun gibi insanlar güç sahibi oldukça bu sistem devam edecek. Ve belki de bu sistem Cornette gibi insanların ölmesiyle son bulabilir. Kim bilir? Bir gün gerçekleşirse burada bir başka kutlama daha yaparız.
Payback fatihi olmasına rağmen seyirciden yuhalama geliyor. Ringdeki ekip arkadaşları, Truth'un sırtına dokunarak gazlıyorlar.
R Truth: Kutlama burada bitmeyecek. Bunu bir festivale, bir şenliğe dönüştüreceğiz. Kırk gün kırk gece kutlama devam edecek. Bugün Sole Survivor olduğum için buradaydık. Yarın Cornette'in cesedi için burada olacağız. Ertesi gün ise Will Ospreay'in belindeki kemeri alacağım için burada olacağız.
R Truth: Evet! Buradan meydan okuyorum. Karşıma gel Will. Payback'in kemerini, WHC'i o bunaktan aldın. Ama artık işler değişti. Artık yeni bir döneme girdik. PAYBACK benim! Payback ben oldum. Ben oldum Payback, ben! İçimde onun ruhu var. Bunak Goldberg'in Payback'i rezil ettiği mağlubiyeti gözlerimin önünde. Kan ter içinde kalıyorum her hatırladığımda... Sole Survivor olup Payback'i yaşatmam yetmez. Eksik kalan işi tamamlamam gerek. Payback'in intikam alacak birine ihtiyacı var. PGW CHAMPIONSHIP'i alarak bu intikamı alacağım. Payback'i rezil eden değil, kurtaran kişi olarak bu görev bana düşüyor. Savaşın kazananı olarak bu şansı hak ediyorum. Bir başkası değil. Çabam Payback'i her noktada tepeye ulaştırmak. Bizim zaferimiz bir Mayhemli tarafından idare edilmemeli. Payback'in şampiyonu bir Mayhemli olmamalı. Zaferi kazanan ödülü de kazanmalıdır. Bu işi kılıfına uyduralım. Bu zaferi zirvede tamamlayalım!
R Truth: WILL! Son çağrım, buraya gel ve siktiğimin sözleşmesini imzalayıp şu işi bitirelim!
R Truth mikrofonu yere fırlatıyor. Ekipteki herkes pür dikkat girişe bakıyor.
Ama gelen biri olmuyor. Truth deliye dönüyor ve ringdeki koltukları deviriyor. Kılıç kınıyla koltukları parçalıyor, oyuyor. Balonları Fruit Ninja edasıyla patlatıyor. Koltuğun birini ringin dışına fırlatıyor. Sinir krizi görüntüleri ile reklamlara gidiliyor.
Arka alanda yeni Tag Team şampiyonlarından birisi olan Matt Riddle'ı görüyoruz. Kendisi telefonuyla birisini aramakta. Kendi odasının etrafında dönüp duruyor. Bu telaşlı hali ise odaya adımını atan kişiyi gördüğü gibi sona eriyor.
Matt Riddle: ORTAK! Kuzenin gibi ortadan kayboldun sandım. Bir dakika- sen sakallarını mı kestin?
Humberto gülmemek için zor duruyor
Humberto Garza: Önerini dikkate aldım diyelim. Şimdi tam takım olduk işte.
Riddle gülüyor dayanamayıp sarılıyor Humberto'ya. Humberto da ona sarılıyor ve konuşmaya devam ediyor.
Humberto Garza: Survivor Series'de arenayı erkenden terk ettiğim için oradaki herkese ve sana bir özür borçluyum Matt. Angel'ı görünce ne yapacağımı bilemedim. Konu aile olunca insan mantığını ve sorumluluklarını yitirebiliyor.
Matt Riddle: Anlıyorum bro, istersen bugün dinlenebilirsin. Bugün karşıma çıkacak ucubeyi halledebilirim.
Humberto Garza: Hayır Matt buna gerek yok. Orada olacağım ve köşede seni destekleyeceğim. Geçen şov yaşananlar bir şok etkisiydi. Angel ve ben artık farklı yollara girdik. O senelerdir bana bile anlatılmayan bir hikayenin baş kahramanı olmuş bile. Ben bir kartel başı değilim bir güreşçiyim. Benim için önemli olan tek şey seninle bu kemerleri tekrardan zirveye çıkarmak olacak. Unutma, biz ikimiz...
Matt Riddle: Siz hepiniz... İşte şimdi y*rrağı yediniz.
İkili gaza gelmiş bir şekilde odadan çıkıyorlar. Biz de kısa bir reklam arasına gidiyoruz.
ALL MIGHTY BOBBY LASHLEY BURADA! Lashley debutunu yapıyor. Seyircilerden kendisine olumlu bir tepki var. Lashley ringe gelip kaslarını sıktıktan sonra rakibini bekliyor.
GENE BLAST! Yota Tsuji geliyor. Yota, serisinin kırılmasından sonra eksiye gidiyordu. Bu hafta kara talihini düzeltmek için ringe geliyor. Hakem kontrolleri yaptıktan sonra zili çalıyor.
Bobby Lashley vs Yota Tsuji
Maç başladı. Maç başlar başlamaz Yota Tsuji hızla Lashley'e yumruklar savuruyor. Lashley bir anda köşeye fırlatıyor ve üst üste Turnbuckle Trustlar vuruyor. İki eliyle boğazlıyor ve Yota'yı hızla yere doğru fırlatıyor. Yota ipleri tutarak kalkıyor ve hızla yumruklar savurmaya devam ediyor. Lashley Gorilla Press'le kaldırıyor. Fakat Yota bundan kurtuluyor. İplere doğru çekildi. Lashley, Yota'nın üstüne koşuyor. Yota ipi çekiyor. Lashley iplerden ring dışına düşüyor. Yota iplerden sekiyor. Vuelo de Aguila!
Fakat o da ne! Yota bunu yaparken iplerden düşüyor! Aprona çarpıp ring dışına düşüyor! Herkes ne olduğunu şaşırıyor. Yota kendini küçük düşürüyor! Lashley, Yota'yla alay ediyor. Yota acı içinde yerde kıvranıyor. Sonrasında kolundan tutuyor ve çelik merdivenlere doğru fırlatıyor! Ardından Gorilla Press Slam'e kaldırıyor ve Gorilla Press Slam'le yüzüstü bariyerlere vuruyor! Yota karnını bariyerlere çok kötü çarpıyor! Lashley ringe atıyor. Peşinden kendisi de giriyor. Yota acıyla kalkmaya çalışıyor. Lashley bir anda sağlam bir Vertical Suplexle yatırıyor! TUŞ 1.. 2..
Lashley kaldırıyor ve bir kez daha Vertical Suplex'le yatırıyor! Sonrasında tekrar Tuş deniyor. 1.. 2.. KICKOUT! Lashley, Yotayı kaldırıyor ve irish whipe yolluyor. Gelişine Shoulder Block'la yere yığıyor! Ardından tekrar kaldırıyor ve Vertical Suplex'le alıyor! Fakat Yota bundan kurtuluyor! Superkick! Ardından bir kez daha Superkick! Sonrasında iplerden sekiyor ve Bicycle Knee! Lashley sersemliyor. Yota iplerden bir kez daha sekiyor. Lashley gelişine Thrust Spinebuster'la yatırıyor! Ardından SPEAR için köşeye geçiyor! Yota ayaklanıyor! Lashley koşuyor ve SPEAR! Fakat hayır! Yota bundan bir tekmeyle kurtuluyor! Ardından iplerden sekiyor ve GENE BLASTER!
O DA NE! LASHLEY BİR ANDA YOTA'YI TUTUYOR VE GUTWRECH SUPLEX'LE YATIRIYOR! Ardından kafasından tutuyor ve hızla ringposta fırlatıyor! YOTA KAFASINI RİNGPOSTA ÇAKIYOR! Geri geri geliyor. Lashley bir anda HURT LOCK! HURT LOCK! YOTA PES Mİ EDECEK!? YOTA DAYANMAYA ÇALIŞIYOR! YOTA ACI İÇİNDE KIVRANIYOR! LASHLEY SERTÇE KAVRAMAYA DEVAM EDİYOR!
YOTA BİR ÇIRPIDA KÖŞEYE DOĞRU KOŞUYOR VE KÖŞEDEN MANEVRAYLA BUNU BİR ROLL UP'A ÇEVİRİYOR! 1.. 2..
KICKOUT! LASHLEY HEM KURTULUYOR HEM DE HURT LOCK'I BIRAKMIYOR! YOTA ACIYLA İPLERE SÜRÜNMEYE ÇALIŞIYOR! ACI İÇİNDE AYAKLARINI İPLERE SÜRMEYE ÇALIŞIYOR FAKAT YOTA BAYILDI! YOTA BAYILDI! HAKEM YOTA'YI KONTROL EDİYOR! NABZINI KONTROL EDİYOR!
EVET YOTA BAYILDI! LASHLEY BU MAÇI KAZANIYOR!
Kazanan: Bobby Lashley
Lashley, Yota'nın göğsüne basarak galibiyetini kutluyor. Yota ile adeta alay ediyor. Sonrasında arka alanın yolunu tutuyor.
Reklamların bitmesiyle birlikte kameralarımız ringe açılıyor. Seyirciler heyecanla sıradaki olayı beklerken dev ekrana bir görüntü giriyor. Herkes oraya dönüyor, arka alandayız. Karşımızda Velveteen var ve herkesi selamlayarak arka alanda ilerliyor. Farklı bir görünüme ve farklı bir enerjiye sahip olduğundan bahsetmek mümkün. Cathy'i görüyor ve onun yanına gidiyor biraz da utanarak.
Velveteen: Şey... Cathy. En başından beri, sana yaptıklarımdan ötürü özür dilerim. Yeterince iyi değildim, kafam çok doluydu. Sana davranılmaması gerektiği gibi davrandım. Senden özür dilerim. Beni affedemeyeceğini bildiğim halde, özür dilerim.
Cathy Kelley: Pekala... Sorun yok Velveteen. Unuttum bile. (gülümsüyor.) Bunları bir kenarda bırakalım. Bir ara röportaj yapmaya ne dersin?
Velveteen: Bu çok iyi olur, ben de isterim! (gülümsüyor.) Şimdilik görüşürüz Cathy.
Velveteen bunu söyledikten sonra ilerlemeye devam ediyor. Velveteen'in oradan uzaklaştığı esnada Cathy'nin ''görüşmek üzere.'' dediğini işitiyoruz. Karşımızda uzun süredir gördüğümüz kişi, artık farklı. Tabiri caizse bir sokak serserisinden, güreş yıldızına dönüşmüş bir isim var; o da Velveteen. Arka alanda ilerlediği müddetçe insanların dikkatini çekiyor bir hayli. Herkes, Velveteen'in birkaç aydır içerisinde bulunduğu durumdan kurtulmasını hayretle karşılıyor. Adeta parıldıyor arka alanda!
X: Bir saniye? Nereye gittiğini zannediyorsun? Zihnini tamamen boşalttığına emin misin? Yanıma gel.
Bu Velveteen'in içerisinde yankılanan bir sesti, tabii ki de kendisinden başka bunu işiten olmuyor. Peki, yeniden mi başlıyoruz? Yeniden mi? Bu iş bitmemiş miydi? Bir saniye! Velveteen yere yığılıyor, bayılıyor! Velveteen bayıldı! Velveteen bayıldı! Bunu arka alanda fark eden bir arka alan yetkilisi, derhal yardım çağrısında bulunuyor. Arka alanda, Velveteen'in sağlığı için bir koşuşturma söz konusu. Kısa bir sürenin geçmesiyle birlikte olay yerine intikal eden onlarca sağlık görevlisi olduğunu gözlemliyoruz. İlk yarımda bulunuyorlar, kendisine getirmeye çalışıyorlar. Bir taraftan da arka alandaki paniği gidermeye çalıştıklarını görüyoruz, süreci profesyonel bir şekilde yönetmeye çalışıyorlar. Bir anda kameramız kararıyor! Ne olduğunu anlamak bir hayli zor! Şimdi ne olacak? Bunu merakla beklemekteyiz...
Kameramız ufak ufak açıldığında ''o'' ormandayız! Tekrardan oradayız! Tekrardan oradayız! Velveteen ile Dream'in yollarının ayrıldığı, Dream'in sonsuza vardığı yerdeyiz. Burası o orman ve o bataklık! Duygular burada, yine aynı ambiyans var. Velveteen'in üstündeki ihtişamlı kıyafetlerin ışıltısı, yağmurla birlikte anlamını yitirdiğini söylemek mümkün. Saçları da bozuldu üstelik. Burayı oldukça iyi tanıyan bir Velveteen var dolayısıyla bulunduğu çevreyi gayet iyi tanıyor. Peki neden burada ve onu çağıran kimdi? Hayali dostu Dream ile yollarını burada ayırmamış mıydı? Neden tekrardan burada, neden?
X: Durma, ilerle.
Velveteen: Neden burada olduğumu ve senin kim olduğunu bilmiyorum. Ha... Anladım. Sanırım bana bir paradoks yaşatacaksın. Aynı duyguları tekrardan yaşamamı istiyorsun değil mi? İnanır mısın bilmiyorum ama... Şu anda senin hangi s*k kafalı olduğun pek umurumda değil. Hadi yapalım bunu!
X: Sandığımdan daha cesursun!
Velveteen ilerlemeye başlıyor! Bir taraftan yağmurun bastırdığını görüyoruz. Bu Velveteen'in hızını kesmeye yeterli bir sorun değil, havaya bakarak ''bana farklı bir şekilde gel, bunun sonunun nereye gittiğini çok iyi biliyorum.'' diyor. Velveteen ilerlemeyi sürdürdüğü esnada, hiç beklenmedik bir şekilde kayıyor ve çamurun içine yüzüstü düşüyor! Vücudunun ve kafasının her tarafı çamur içinde! Çok korkunç gözüküyor! Ayağa kalktıktan sonra avuçlarını birleştiriyor ve biriktirdiği suyla yüzünü temizliyor. Bu kendisini bıktırmış gözüküyor çünkü pislik içinde! Üstündeki giysisini çıkartıyor ve yere fırlatıyor!
Velveteen: Beni bu şekilde mi yıldıracaksın?
X: Evet.
Velveteen: Ben yılmam! Beni bu şekilde yıpratamazsın.
X: Bu söylediğine kendin inanıyor musun?
Velveteen: Siktir git!
İlerlemeye devam ediyor. Her şeyin başladığı o yere tam olarak geliyor belli bir müddet daha ilerlemeye devam ettikçe. Burası içine kapıldığı bataklık! O bataklığın tam olarak önünde! İster istemez arkasını kontrol ediyor, geçmişin etkisi bir tık üstünde; bunu anlayabiliyoruz.
X: Hadi! Ne yapacaksın? Orada o şekilde dikilmeyeceksin herhalde? Algı, ne bekliyorsun devreye gir. (duraksıyor biraz, ardından devam ediyor) Ah unutmuşum, artık işlevsizsin. Çünkü yazgını değiştirdim!
Velveteen: Seni şerefsiz! Ne bekliyorsun? Atlayayım mı öylece!
X: Bok çukurunda bulunman ve korku içinde çırpınışlarını izlemek çok güzel ama ilerlemen gerekiyor. Ben yazdığım hikayelerde daima bir çıkış kapısı bırakırım. Soluna bak!
Velveteen hızla kafasını çeviriyor ve kafasını çevirdiği yerde o isim ile karşılaşıyor. Bu kendisinin WWE'ye geri dönüşünü sağlamak için orada bulunan Vince McMahon! Bir kapının önünde, barakanın kapısı. Minik bir barakanın önünde. İçeriye girip yağmura sığınmak yerine Velveteen'ı bekliyor. Elinde ise bir belge var, dosyanın içerisinde. Yağmur ıslatmasın diye hafiften saklıyor. Diğer eliyle Velveteen'a kendisine doğru gelmesini istiyor. Velveteen ne olduğunu anlamaya çalışarak oraya doğru gidiyor ve nihayet varıyor.
Vince McMahon: Dinle evlat, bu korkunç sağanak yağışın altında fazla bekleyemeyiz. Ben bir yaşlı bir adamım ve hasta olmak üzereyim. Sana söyleyeceğim şey çok kısa ve beklentim de bir hayli kısa. Biliyorum, bu senin için çok ani olacak. Geçmişte senin geri dönüşünü engellediğim için çok özür dileyerek başlamak istiyorum. Senin toparlaman bütün güreş endüstrisi için bir sürpriz oldu ve biz de senin şirketimize dönüşünü yeniden değerlendirmek istedik. Bu potansiyel yeniden çatımız altında güreşmeli, anladın mı? İşte burada, WWE'ye girmek için imzalaman gereken tek belge burada. İstediğin miktarı yaz ve imzanı at! Sadece imzanı at ve hak ettiğin noktaya geri dön.
Velveteen: Çekil önümden! Çekil!
Vince McMahon: İstediğin kadar parayı yaz! Çok özel olacaksın!
Velveteen: Yıkıl karşımdan!
Velveteen, Vince'i kenara ittiriyor! Barakanın kapısını açtıktan sonra içeri giriyor ve kapıyı Vince'in üstüne kilitliyor. Vince kapıyı yumrukluyor! Kendisini de oraya almasını istiyor lakin Velveteen onu umursamıyor. Velveteen içine girdiği barakanın içinde soluklanıyor.
X: Vay be! Parayı gözden çıkarmayacağını sanıyordum!
Velveteen: Ben paranın ta kendisiyim! Bana yaşattıklarını unutmadım! Beni buraya sürükleyen onlardı!
Sağanak yağıştan kurtulan Velveteen, soluklanarak bu arkasına dönüyor ve karşılaştığı manzara karşısında şoka uğruyor. Ağzının içinin bütününü görüyoruz. Şok içinde! Hayretler içerisinde! Bu minik barakanın içi devasa büyüklükte! Sadece büyük bir boşluk değil elbette. Burası bir labirent. Sonu gözükmeyen ve koskoca duvarlar var. Burası devasa bir labirent! Velveteen kafasını sağa-sola sallıyor endişeli bir biçimde. Bir imtihanın içerisinde yer aldığını şimdi gayet iyi bir şekilde anlıyor. Hiç ''o''nun sesini ve talimatlarını beklemeden labirente başlıyor. Bir sağ, bir daha ve bir daha. Hızla çıkışı bulmaya çalışan bir genç güreşçi var karşımızda. Terliyor fakat bir an önce çıkmak istiyor buradan. Çıkmaz sokak!
X: Dinlesene, yoksa senin klostrofobin mi var?
(...)
Çıkmazdan çıkıyor ve üçüncü kez sağa döndüğü dönemeçten sola sapıyor bu sefer. Sanırım doğru yol burası, sağ mı sol mu? Sağ. Koşuyor! Çıkmaz sokak, dön geriye. Koşmaya devam ediyor ve sağa döndüğü yerden sola dönüyor bu sefer. Koşuyor, sanırım doğru devam ediyor. Bir ikilem daha, sağ mı sol mu? Sola dön. Üç kez üst üste sol. Koşmaya devam ediyor ama çıkmaz sokakta. Sola döndüğü yere dönüyor ve sağa dönüyor ve biraz ilerlemesinin ardından başlangıç yaptığı yere dönüyor. Bu uğraş başladığı yere dönmek için miydi? İnanılır gibi değil. Velveteen bezmiş, yorulmuş ve bir taraftan da sinirlenmiş gözüküyor.
X: Buradan asla çıkamayacaksın! Bundan sonra benim esirimsin! Benimsin!
Velveteen: (Kafasını ellerinin arasında sıkıştırıyor ve haykırıyor.) Ahh! Yeteeer!
(...)
Velveteen koşmaya başlıyor! Koşuyor! Sola sapıyor. İkilem var, sağa döndü. Çıkmaz sokak, sağa döndüğü yere geri geliyor ve oradan sola sapıyor. İki sol üst üste. İlerlemeyi sürdürüyor ve ikili görüyor. Bir kez daha sola giderek üç kez sola gitmiş oluyor böylelikle. Sol opsiyonda ilerlemeyi sürdürüyor ve ikili seçenekle karşılaşıyor. Sol ilerledi, çıkmaz. Döndüğü yere gidiyor, sağ; çıkmaz sokak. İyice geriye dönüyor, sol opsiyon yerine sağ opsiyona gidiyor bu sefer. İlerlemeye devam ediyor ve bir üçlü seçenekle karşılaşıyor. Sakatladığı Seth, ezeli rakibi Christopher ve The Dream. Üç seçenek var. Ne yapacak? Terlemeye başlıyor.
X: Karşında üç seçenek. Onları tek tek dinle ve kararını ver.
Velveteen öncelikle Seth Rollins'in yanına gidiyor ve onunla bir diyaloğun içine giriyor.
Seth Rollins: Buradan geçmeni istemiyorum Velveteen. Sorunlu bir ruh halinin içindeydin ve kariyerimi sonlandıracak bir saldırıda bulundun. Farkında mısın bilmiyorum ama aylar boyunca profesyonel güreşten uzak kalmak zorunda kaldım ve ekmeğimden oldum! Bir eşim ve çocuğumun olduğunu aklından çıkardın ve hırsına yenik düşüp hayatıma zarar verdin. Şimdi de önünden çekilmemi ve buradan çıkmana izin vermene izin vereceğimi mi zannediyorsun? Bana çok şey borçlusun ve benimle kalmak zorundasın. Hiçbir yere gitme, burada benimle kal!
Velveteen'in biraz duygusallaştığını fakat duygularını bastırmaya çalıştığını görüyoruz. Lakin bu iyiye işaret, duygular olduğu yerde duruyor; onları yitirmemiş. Velveteen, Seth'in bulunduğu taraftan ilerlememe konusunda kararlı gözüküyor artık. Dream ile Christopher'ın bulunduğu yerde.
The Dream: Burada benimle kal. Eski dostunu burada yüzüstü bırakıp gidecek misin? Ben hayali değilim, gerçeğim. Ben hayali dost değilim gerçek dostum. Kafanın içindeki kurgu değil, senin özünüm. Buradan geçme ve benimle kal Velveteen.
Christopher Daniels: Korkaklık yapmaya devam mı edeceksin? Karşıma aldığın yenilgi senin için bir travma, bunu gayet iyi bir şekilde biliyorum. Benden tırsmadan karşımda dur ve sonsuza kadar benimle bir kavganın içerisinde yer al. Sen ve ben... Sonsuza kadar burada kalalım ve savaşalım!
Velveteen dişlerini sıkıyor, ne yapacağını hiç bilmiyor. Onları dinleyip kalmalı mı, yoksa ilerlemeli mi? Buradan kurtulması şu anda vereceği karara bağlı. Hangi yoldan gitmeli ve hangisini karşısına almalı? Bir adım ve bir adım daha, o ismin tam karşısında. El sıkışmak üzere elini uzatıyor, kendisini burada kalıcı yapacak bir işe imza atıyor... Çok acele bir karar olmadı mı bu?
Christopher'ın karşısında ve ona el sıkışmak üzere elini uzatıyor! Şunu söylüyor: ''Evet, burada seninle kalacağım ve seni doğduğuna pişman edeceğim!'' Christopher da el sıkışmak üzere elini uzatıyor ve Velveteen'dan Low Blow! Christopher acı içinde t*şşaklarını tutarak yere yığılıyor. Velveteen'ın o taraftan gideceğini anlayan Seth ile The Dream onun peşinden koşturuyor. Velveteen çıkış kapısını görüyor ve koşuyor. Ama koştuğu koridor kısalmıyor, yol uzuyor adeta.
X: Çıkış kapısı derken, bu kadar kolay bir şey beklemiyordun herhalde; değil mi? Bana... Yaptıklarının hesabını vereceksin!
Velveteen: Biliyordum Christopher! Hepsinin sen olduğunu biliyordum!
Christopher Daniels'ın sesi yankılanıyor, hepsi Christopher'ın oyunuydu! Velveteen bunun etkisinden kurtulmak için iki eliyle kulaklarını kapatıyor! Evet! Yolun sonuna varıyor! Kapıyı omzuyla kırıyor ve çıkıyor! Kurtuluyor! Artık dışarıda!
Uyanıyor, kendisine geliyor. Etrafında onlarca sağlık ekibi bulunan Velveteen gözlerini açar açmaz sayıklıyor bir şeyleri.
Velveteen: Biliyordum! Hepsinin sen olduğunu biliyordum Christopher... Sen olduğunu biliyordum. (etrafındakilere soruyor.) O nerede? Ben kararımı verdim! Gerçek dost yok, vicdan azabı yok, sonsuz savaş yok! Ben Velveteen'im ve burayı seçiyorum!
Velveteen bu şekilde sayıklamayı sürdürüyor fakat sağlık ekipleri onun gitmesine izin vermiyorlar. Sorularına da yanıt vermiyorlar. Herkes Velveteen ile ilgilenirken bu görüntülerle birlikte kameralar kapanıyor ve reklamlar giriyor devreye.
Reklamlardan dönüyoruz ve Survivor Series gecesi ilk görünümünü gerçekleştiren Crazzy Steve'i ringin ortasında rakibini bekler vaziyette görüyoruz. Kendisine karışık tepkiler geliyor Steve kenetlenmiş bir şekilde rakibini bekliyor.
Don't You Dare! Takım şampiyonları girişte gözüküyorlar! Humberto yeni sakalsız tarzı ile dikkat çekiyor. Humberto ve Riddle tokalaşıyorlar.
Kevin Nash: Ananızı, karınızı, bacınızı falan saklayın bu ikili çok tehlikeli!
Riddle seyirciler ile atışırken Humberto sırıtarak ilerliyor. Fakat yine de seyircilerden destek geliyor ikiliye. Riddle çelik basamakları geçiyor ve ringe giriyor. Humberto ise köşeye geçiyor. Hakem zili çaldırıyor.
Crazzy Steve vs. Matt Riddle
İkili bir süre birbirleri etrafında döndükten sonra lock-up ile başlıyorlar. Steve üstünlüğü sağlıyor ve Riddle'ı kilit pozisyonuna alıyor. Fakat Riddle karşılık veriyor ve kurutulup rakibini iplere doğru gönderiyor. Steve iplerden sekiyor ve Riddle hemen roll up deniyor fakat Steve daha hakem saymadan kurtuluyor. Riddle yine kalkıyor ve clothesline ile koşuyor. Bu sefer Steve eğiliyor ve Riddle boşluğa uçuyor. Riddle son anda fark edip arkasını dönüyor fakat boşluğuna bir diz darbesi! Ardından Steve geriliyor ve spea- Hayır Riddle'dan suratına çok sert bir tekme! Steve iplerden geriliyor şimdi Riddle koşuyor ve running knee! Steve yere yıkılıyor! Riddle, Steve'i kaldırıyor ve Bro Derek için tutuyor! Humberto kenardan onu alkışlıyor.
Fakat Steve sıyrılıyor ve roll up! 1......2..... Hayır! Riddle kurtuluyor. Sinirlenmiş bir şekilde kalkıp Steve'e koşuyor fakat Steve'den bir çelme! Riddle yere düşüyor. Steve geriliyor ve dizleri üstündeki Riddle'a dropkick! Riddle yerde. Steve şimdi Riddle'ı kaldırıyor ve Future Shock DDT için tutuyor! Riddle karşılık veriyor ve sıyrılıyor. Köşeye doğru gidiyor ve Steve'e doğru koşacakken Steve'den clothesline! Riddle arada eziliyor! Steve saçını yüzünden çekerek sırıtarak Riddle'a bakıyor bir kez daha geriliyor ve bir Corner clothesline daha- derken Riddle son anda çekiliyor! Steve suratını köşeye vuruyor! Ardından Steve arkasını döndüğü gibi BICYCLE KICK! Steve daha düşmeden Riddle tutuyor ve BRO DEREK!
Fakat Survivor Series gecesi duyduğumuz sesleri yeniden duyuyoruz! Ring kapkaranlık! Aynı Survivor Series gecesi olduğu gibi ringin içinde bir hengame var! Dövüşme ve bağırma sesleri geliyor!
Bir süre sonra ışık açılıyor ve Humberto Garza'nın ringin dışında yerde ve başında gaz lambası ile birlikte duran Bray Wyatt'ı görüyoruz!
Riddle o sırada ne olduğunu anlamamış bir şekilde dışarı bakarken Crazzy Steve bir anda onu çekiyor ve üstüne atlıyor! STEVE, RIDDLE'I ISIRIYOR! RESMEN ISIRIYOR! THE BITE! Riddle acı içine bağırırken Steve bırakmıyor ve CODEBREAKER! Riddle pert! Steve tuşa gidiyor! 1................2...................
3!
Kazanan: Crazzy Steve
Wyatt yoldaşını alkışlıyor ve çelik basamakları geçerek ringe giriyor. Ardından gaz lambasını kenara bırakıyor ve sırıtarak yerdeki Riddle'a bakmaya başlıyor. Riddle sürünerek kalkmaya çalışıyor. Wyatt, Steve'e kafa işareti yapıyor. Crazzy Steve yerdeki Riddle'ı hışımla kaldırıyor ve boğmaya başlıyor!
Bray Wyatt: Ben, kardeşlerim ve Steve... Size hasatçı rica etmez, talep eder demiştim. Şuan tam olarak talebimiz için buradayız.
Wyatt eliyle ringin dışındaki altın kemerlere uzanıyor. Kemerlere bakarken devam ediyor.
O sırada Steve, Riddle'ı resmen öldürecekmişcesine boğmaya devam ediyor. Riddle'ın gözleri kapanmaya başlıyor...
Bray Wyatt: PGW! Akbabalar ziyafetleri i-
FAKAT BUSAIKU KNEE KICK! WYATT YERDE! HUMBERTO RİNGE TAKLA ATTIĞI GİBİ DİZ DARBESİ İLE WYATT'I YIKIYOR! O sırada Steve farkına varıyor ve Riddle'ı bırakıp Humberto'ya doğru adım atıyor fakat Humberto çekiliyor ve arkasını dönen Steve'e headbutt! Ardından iplere doğru düşünce clothesline! Clothesline ile atıyor! Wyatt o sırada ringin dışına çıkıyor ve yerdeki Crazzy Steve'in başı ucunda nefretle ringin içine bakıyor. Humberto ayağa kalkıyor ve önce Riddle'ın durumuna baktıktan sonra Wyatt'ın yerde bıraktığı mikrofonu alıp ringin dışına duran Wyatt ve Crazzy Steve ikilisine bakıyor.
Humberto Garza: Bray Wyatt! Zamanında kafanda parçaladığımız gaz lambası bir etki etmemiş gibi duruyor. Sadık itin ve sen kemeleri mi istiyorsunuz? Biz burdayız! Sıkıysa gelin ve alın o*ospu çocukları!
Wyatt ve Humberto bakışıyor ardından Humberto mikrofonu fırlatıyor ve tekrardan Riddle'ın iyi olup olmadığını kontrol ederken reklamlara gidiyoruz.
Kameralarımız arka alanda açılıyor ve Cathy Kelley karşılıyor bizi.
Cathy Kelley: Bayanlar ve baylar, Adam Cole!
Cole kadraja giriyor fakat suratı oldukça bozuk gözüküyor.
Cathy Kelley: PAYBACK zaferi, tek bir şov ve yeni bir dönem! Sen ise hem PAYBACK tarafında ilk sorumluluk üstlenenlerden birisi olarak hem de maçta 2 MAYHEM üyesi eleyerek belki de bu yaşananların en büyük mimarlarından birisisin. Neler hissediy-
Adam Cole: Üzgünüm Cathy bölüyorum fakat uzatmak istemiyorum çünkü vermek istediğim mesajın gayet açık ve net olacağını düşünüyorum.
Cole mikrofonu Cathy'nin elinden alıyor ve kameralara doğru dönüyor.
Adam Cole: Ortada daha PAYBACK takımı diye bir şey yokken ben buraya geldiğim ilk andan itibaren bu marka için çabaladım. Hayır bunu pişman olduğum için söylemiyorum. Yine aynı konumda olsam yine yapardım. Beni rahatsız eden bunun için hiçbir şey yapmamış insanların şu an pay biçmeye çalışması.
Cole biraz duraksıyor.
Adam Cole: Yine de öyle ya da böyle PAYBACK bir zafer elde etti. Bu yüzden hepimizi tebrik ediyorum. Fakat... Evet Cathy, haklısın. Mütevazı olmayacağım çünkü bu yaşananların en büyük mimarı benim! PAYBACK bünyesindeki egoist şerefsizler kendi çıkarları için birbirlerini yerken PAYBACK sancağını ilk kaldıran adam bendim! Ve... Ve o gece ayakta kalan son adam ben olabilirdim. Bunu hepiniz çok iyi biliyorsunuz. En iyi de o bunak p*ç Bill Goldberg biliyor. Zaten tüm bu yaptıkları bunun için değil mi? Benim o ve onun tiranlığı için bir tehdit olduğumun farkında. Fakat yakanı bırakmayacağım o*ospu çocuğu! PAYBACK'i sana yedirmeyeceğim! Yanlış kayaya çarptın! Bunu en son dediğim adam Survivor Series gecesi kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırarak kaçmak zorunda kaldı.
Cole öfkeyle kameraya bakıyor.
Adam Cole: Goldberg! Şu an hangi fare deliğinin içindesin bilmiyorum fakat seni bulacağım! Seni bulacağım ve s-
Fakat Cole'un konuşması bölünüyor çünkü birisi ona arkadan saldırıyor! Yerde art arda tekmeler geçirmeye başlıyor! Cathy Kelley o sırada hemen olay yerinden kaçıyor. Şimdi saldıran kişi Cole'u tutuyor ve kenarda bulunan merdivenlerin üstüne fırlatıyor! Cole çok sert bir şekilde merdivenlere çarpıyor ve acı içinde dağılmış merdivenlere tutunarak kalkmaya çalışıyor.
O sırada saldıran kişi geriliyor ve Cole'un kalkmasını bekliyor. COLE KALKTIĞI GİBİ ONA DOĞRU KOŞUYOR VE LARIAT! KARTONPİYER DUVAR PARAMPARÇA OLUYOR VE COLE ARKA ALANDAKİ ODALARDAN BİRİNİN İÇİNE DÜŞÜYOR! O sırada Cole'a saldıran kişi Cole'un başında ayağa kalkıyor ve ona bakıyor bir süre. Ardından başındaki şapkasını yavaşça çıkarıyor ve hiç yabancı olmadığımız bir yüz bizi karşılıyor.
Orayı terk ederken görevliler gelip yerde yatan Cole'un durumuna bakarken reklamlara gidiyoruz.
Stardust'ı arka alanda görüyoruz. Kendisi WC'deki aynaya kitlenmiş, hareket etmeden sadece kendisine bakmakta.
Stardust: Ben sadık bir köpeğim. Her zaman da öyle olacağım. Ama sahibimi kaybettim. Yoksa MAYHEM bunu hak etmiş miydi? Peki Yıldız tozu o maçta olsa MAYHEM duruma düşer miydi? Ya her şey farklı olsaydı? Ya sahibimin yok oluşunu engelleyebilseydim, onu koruyabilseydim... Ben bir sadık köpeğim... Ben bir sadık köpek idim-
Bu sırada içeri tanıdık bir sima giriyor!
"sen halen buralarda dolanıyor musun ucube?"
Dominik Mysterio: Bu s*ktiğimin şirketinde ne zaman birazcık olsun kafamı dinlendirmeye çalışsam senin o boktan suratını görmek zorunda mıyım? Ne tür bir belasın lan sen? Zaten Survivor Series'de başıma gelenlerden sonra keyfim hiç olmadığı kadar kaçık. Şimdi de şirket tarihinin gördüğü en büyük ucubeyi aynanın karşısında köpek taklidi yaparken görüp sakin mi kalmalıyım? Sahibini bizzat s*ktim, seni de her an s*kebilirim. Hadi ikile şuradan.
Stardust, Dominik'e dik dik bakıyor fakat buna rağmen hareket etmiyor.
Dominik Mysterio: Sana diyorum... bastardo sin padre.
STARDUST BU LAFIN ÜSTÜNE DOMINIK'E KAFA ATIYOR! Dominik ne olduğunu anlayamadan burnundan şarıl şarıl kanlar akıyor ve şimdi de Stardust onun üstüne atlıyor. İkili kendilerini tuvaletin dışında buluyorlar. Stardust, Dominik'i deli gibi yumrukluyor. En sonunda Dominik onun karnına sert bir diz darbesi geçiriyor. Stardust afallarken Dominik'in üstünden yana düşüyor. Şimdi Dominik onun üstüne çıkıp yumruklamaya başlıyor derken güvenlik görevlileri olay yerinde bitip ikiliyi ayırıyor. Dominik ona ağız dolusu küfürler ederken Stardust da çığlık atıyor. Bu görüntülerin ardından ringe dönüyoruz.
Arka alandayız. Val Venis yatakta, göğsüne kadar örttüğü yorgan ile yatıyor. Televizyonda kanal zaplıyor. Bir tanesinde duruyor. Ellerini kafasının arkasına alarak kafasını duvara dayıyor ve televizyonu izliyor. Yorganın altından tuhaf sesler geliyor. Venis konuşurken sesi arada sırada bir yerine kaçıyor.
Val Venis: Bir güreşçi mağlubiyet almadan kemerini nasıl kaybedebilir ki? Maçta olmayan biri buna nasıl sebep olabilir? Buna kim izin verebilir? Hangi akılsız? Hangi karısını başkalarına öttüren yönetici bu kararı alabilir?.. Hepsi saçmalık!... canım biraz yavaş... Şu görüntüleri görmek canımı yakıyor. Yanan ateşi her gördüğümde içine atlamak istiyorum. Neden diye soruyorum. Neden? Tüm bunlar neden benim başıma geldi? Oysa kemer ait olduğu yere, Val Venis'in kucağına gelmişti. Bir tane cuckold ve bir tane herhangi bir güreşçi yüzünden başıma gelenlere bak. İnanamıyorum hala! Çektiğim filmlere gerçekçi değil diyen dostlarıma tekrar ulaşmak istiyorum. Alın size gerçeklik diye şu televizyonda dönen dümeni göstermek istiyorum. Çıldıracağım! Bu nasıl olabilir?.........
Televizyonda Sami Zayn'in Intercontinental Championship'i yakma görüntüsü var. Kamera tekrar yatağa dönüyor. Yorganın altından biri çıkıyor.
Angela: Val... Lütfen şu üzüntünü sonlandır. Zevk vermiyorsun. Yani... Sikin kalkmıyor. Yalayamıyorum.
Val Venis: Kemer benim için önemliydi Angela. Yatağımın en uzun süreli misafiriydi. Kimse olmadığında bana verdiği zevki tahmin edemezsin. Şimdi ise yalnızım.
Angela: Duymamış olayım... Ben varım. Yalnız değilsin ki?
Val Venis: Beni anlamıyorsun Angela. Görmüyor musun? Ölüyorum yalnızlıktan.
Angela, yorganın altından tamamen çıkıp Venis'in kasık çevresinin üstüne oturuyor. Görüntüde tam anlamıyla hipotenüsü olmayan bir dik üçgen var ancak Angela bu eksikliği gidererek Venis'in boynuna yaklaşıyor ve buseler konduruyor. Venis'in başta hoşuna gitse de çok geçmeden Angela'yı kenara itiyor. Saçını tutarak yere bakıyor.
Karşısına Wes Lee dikiliyor.
Wes Lee: Elinden almam için başka bir kadın daha mı getirdin? Hadi ama... pezevenk olduğunu neden söylemedin bana?
Val Venis dalga dümen meydanda, ayağa kalkıyor ve Wes Lee ile burun buruna geliyor. Angela bulduğu havlu ile Venis'in üryan yerlerini kapatıyor.
Val Venis: Konuş. Dinliyorum.
Wes Lee: Sami denen kalıpsız herifi bu işin içine sen soktun. Onun sayesinde kemer kazandın. Onun sayesinde önemsenen biri oldun. Kemerin yokken kim tınlıyordu seni bir söylesene? Freak şovdan farksız halleriniz vardı. Seni üst noktaya taşıyan Sami Zayn, seni en aşağı çekti. Sen şu ana kadar ne bir şey kazandın ne de bir şey kaybettin. Şu an burada bir kaybeden varsa o benim. Kemeri almama ramak kalmıştı. Tıfıl arkadaşın yüzünden bunların hepsi artık bir hayal. Kemer beyaz torosa binip kayıplara karıştı. İkiniz birlikte her şeyin içine sıçtınız. Bana büyük bir borcun var. Bunun karşılığını her birinize ödeterek alacağım.
Val Venis: Öyle mi? Nasıl ödeteceksin?
Wes Lee: Ben de bunun için geldi-
Val Venis: Sana bir şey diyeyim mi? Umurumda değilsin. Gökten inen bir koyun gibi karşıma dikildin. Birileri tarafından karşıma kondun. Seni ya güdecektim ya da etinden yararlanacaktım. Başka bir şey yapamazdım. Bu oyunda ana oyuncu, başrol bendim. Kemerin geçmişi benimle başladı ve sonu benimle geldi. Sanat eserleri ölümsüzdür. Ben bir sanat eseri yarattım ve bu sanat eserinin jeneriğinde yazacak olan isim Val Venis! Başka bir şey değil. İstersen bana bedel ödet. İstersen beni şurada yatırıp sik - kimin bu konuda üstün çıkacağını çok iyi biliyorsun - ama işin sonunda sonsuza dek Val Venis'in adı anılacak. Su köpeği gibi olan tipinle sonsuza kadar yardımcı karakter olacaksın. Yaptığın ucubeliklerle anılacaksın. Şimdi kenara çekil, misafirlerim gelecek. Sana ayıracak vaktim yok.
Wes Lee: Bu seferlik öyle olsun felsefe adam.
Wes Lee sırıtarak geriye doğru adımlar atıyor. Kapıya geldiğinde birine sırtını çarpıyor.
Bu John Morrison! Eski halinden eser yok. Saçları bakımsız, suratı cansız, kıyafetleri rezil bir halde görünüyor. Wes Lee ona çarptığı gibi arkasını dönüyor ve yüz yüze geliyorlar. Kısa süreli bakışmanın ardından olay yerini terk ediyor. John saçını geriye atıp elini beline koyuyor. Venis'e bakıyor.
Val Venis: Misafirlerimiz geldiler mi?
John Morrison cevap vermiyor. İç çekerek koridora bakıyor. Ayak sesleri geliyor.
Reklamlar....
BRING IT DOWN! PGW Undisputed World Heavyweight Champion Will Ospreay görünüyor. Ospreay yeni bir kemer ile gelmek yerine, iki kemeri de taşıyor. Ospreay ringe giriyor ve köşeye çıkıp el hareketini yapıyor. Ardından görevliden bir mikrofon alıyor.
Will Ospreay: PAYBACK! CHAMP IS HERE!
Ospreay ancak olumlu bir tepki almıyor. Yuhalamalarla karşı karşıya.
Jim Ross: Burası artık MAYHEM değil evlat, düşman toprağındasın.
Will Ospreay: Biliyorum biliyorum. Hiçbirimiz mutlu değiliz. Siz buradaki ismin Goldberg olmasını isterdiniz, ben de MAYHEM'de olmayı isterdim. Sonuçta iki taraf da mutsuz. Ama ben burada sadece bir çalışanım. Burada sizlere iyi şov sunmaya çalışıyorum. Herkes iyi bir şov sunmaya çalışıyor. O yüzden, benim, sizleri kazanmam gerek. Beni sevmenizi sağlamam gerek. Çünkü ben PGW'nün şampiyonuyum ve sizler, dünyanın dört bir yanından beni izliyorsunuz. Her gün, PGW.com'a tıklıyorsunuz. Her gün tweetler atıyorsunuz. Uzak yollardan gelip, bu arenaları dolduruyorsunuz. Ve bundan dolayı, size iyi bir şov sunmam gerekiyor. İster beni sevin, isterseniz benden nefret edin. Ben yine de, tüm gücümle, sizler için çabalayacağım.
Ospreay kısmen olumlu bir tepki alıyor. Ama arenanın çoğunluğu şu an sadece Ospreay'in ne yapacağını bekliyor.
Will Ospreay: Survivor Series'de Goldberg'i yendiğimde...
BOOOOOOOOOOOOO!!!
Ospreay daha cümlesini tamamlayamadan arenadan devasa bir yuhalama dalgası geliyor resmen.
Will Ospreay: Sakin olursanız, bir açıklama yapmak istiyorum. Ben galip geldiğimde, taşıdığım iki kemeri, tek bir kemer yapmam gerekiyordu. PGW Undisputed Championship diye bir kemerle gelmem gerekiyordu. Ama bunu yapmadım. Bunu yapamadım. Çünkü bu iki kemere baktığımda, daha fazlasını görüyorum. PGW Championship'e baktığımnda, tüm PAYBACK güreşçilerinin hırsını görüyorum. Onların açlığını görüyorum. Öteki taraftan World Heavyweight Championship'e baktığımda, MAYHEM'i görüyorum. MAYHEM için uğraşan herkesi görüyorum. Ve bunun üzerine uzun uzun düşündüm. Kemerleri birleştirmeme kararı alıyorum.
Renee Young: Bunu yapabilir mi?
Kevin Nash: Böyle bir şeyi, daha önce gördüğümü hatırlamıyorum.
Will Ospreay: Merakınız varsa söyleyeyim, hiçbir kemeri boşa çıkartmak gibi bir niyetim yok. İki kemeri de, ayrı ayrı savunacağım. Hem MAYHEM'in ruhunu, hem de PAYBACK'in ruhunu yaşatacağım. Ekim ayı, Lockdown'da, iki kemeri de, başarıyla savunacağım. Bunun için de, rakiplere açığım. Kemerlere meydan oku-
GOLDBERG! GOLDBERG!
GOLDBERG! GOLDBERG!
Müziğin duyulması ile seyircilerin tezahüratları yükseliyor. Eski PGW Şampiyonu Goldberg, girişte gözüküyor. Goldberg gösteriş yapmak yerine, hızlıca ringe giriyor ve Ospreay'in karşısına dikiliyor.
Goldberg: Ruh mu? PAYBACK'in ruhu mu? Nasıl cüret edersin! Zaferini bile pis yoldan kazanmışken, burada nasıl haklı şampiyon triplerine girebilirsin. Sen o kemerleri benden çaldın. Ama senin nasıl bir piç kurusu olduğunu tüm dünya gördü. Senin aksine, benim taşşaklarım var diye bana oradan vurdun. Ve maçı kazandın. Sonra ise kayboldun. Bir daha haber gelmedi senden. Çünkü ayağa kalktığımda, sana yapacaklarımı biliyordun. Benden öyle korktun ki, takımını sattın ulan sen. Ne bu ayaklar. Keriz mi var karşında. PAYBACK seyircileri, senin bu kalleşliğini unutur mu?
Will Ospreay: Ben mi kalleşim. Bu işe arkadaşlarımı karıştırdın. Bu işe sevdiğim kadını karıştırdın. Ve şimdi en adam sen misin. Sen egoist bencilden başka bir şey değilsin. Gecenin son maçını, arka alanda izledim. Hiçbir yere kaçmadım. Antalya'dan son ayrılan bendim. Ama madem maçı diyorsun, maçı konuşalım. Orada olma nedenin, PAYBACK'i düşünmenden değildi. Sen kimseyi düşünmedin Bill. Burada, gerçekten PAYBACK'e inanan insanları, çocuk gibi azarladın. O gece, o maçtaydın çünkü, spot ışığına ihtiyacın vardı. Çünkü kemerleri senden aldım. Bunun acısını çıkartmalıydın. Yine sen konuşulmalıydın. Humberto gerçekten de kendi mi kaçtı o şovdan. Daha kötü bir yalan görmedim.
Goldberg: Bu dediğinin bir kanıtı var mı da, böyle atıp tutuyorsun.
Will Ospreay: Henüz yok. Ama yakında, senin foyanı ortaya çıkaracağım. Seni biliyorum. Şu an neden burada olduğunu da biliyorum. Ama ne yazık ki, bir konuda haklısın. Senden bunu çaldım. Senin eline bir koz verdim. Ama bir daha bu hatayı yapmayacağım. Seni bu ringin ortasında, tertemiz bir şekilde yeneceğim. Sen sormadan ben cevap vereyim Bill. Mücadeleni kabul ediyorum. PGW Championship'i, sana karşı savunacağım.
Goldberg: Tek duymam gereken buydu.
LOW BLOW! Goldberg, Ospreay'in kasıklarına tekmeyi vuruyor. Ospreay'in dünyası başına yıkılıyor. Ospreay yere düşmeden bir de SPEAR! Ospreay yerde! Goldberg ise bir şey için yere eğiliyor.
PGW Championship'i alıp, omzuna koyuyor Goldberg.
Goldberg: Bu kemeri hiçbir zaman kaybetmedim evlat. Asıl ben, senin mücadeleni kabul ediyorum...
Goldberg kemeri omzunda, arka alana doğru yöneliyor. Ospreay ise iplere sürüklemeye çalışıyor kendini.
Girişte gözüken isim Angel Garza! Garza gülerek ringe doğru geliyor. Ospreay ise ayağa kalkmaya çalışıyor. Ama Garza ona gülerek, güle güle anlamında el sallıyor.
ROMPE DESTINOS! BİLDİĞİMİZ ADIYLA CROSS ARMBREAKER! Ospreay yerde acıyla kolunu tutuyor. Ayakta olan isim ise, ALBERTO EL PATRON!
PATRON, YERDEKİ OSPREAY'E ARMBAR BAĞLIYOR ÜSTÜNE. Ospreay pes ediyor ama Patron bırakmıyor. Ospreay acı ile bağırıyor. En son ilk yardım ekipleri gelip, yerdeki Ospreay ile ilgileniyor.
ALBERTO EL PATRON, YERDEKİ WORLD HEAVYWEIGHT CHAMPIONSHIP'İ ALIYOR VE KÖŞEYE ÇIKARAK KALDIRIYOR. ŞOV BU GÖRÜNTÜLERLE SONLANIYOR!
PGW PAYBACK #9
Prestige Grand Wrestling LLC
™ & © 2023
All Rights Reserved
EXCLUSIVE
Goldberg'in arka alanda kemerle birlikte ilerlediğini görüyoruz.
"İhtiyar bir buraya baksana."
Goldberg: Ne istiyorsun lan lavuk.
"O kemerin sahibi benim."
Bunu söyleyen isim R-TRUTH! TRUTH VE GOLDBERG BURUN BURUNA GELİYOR.
R-Truth: Sen bir gecede değil, iki kere tuş oldun. Ben ise PAYBACK'i ayakta tuttum. Sen kaybettin. Ben olmasam, şu an PAYBACK'te değildik bile. O yüzden o kemerlere meydan okumak, benim hakkım. Kemer maçına çıkmak benim hakkım. Kemer, benim hakkım.
Goldberg: Kardeş ne kafa ütüledin ya. PAYBACK için yapman gerekeni yaptın, aferin. Ama burası seni aşar. Bu kemer, seni aşar.
R-Truth: Böyle konuşarak beni hakkımdan uzaklaştıramazsın. O kemer maçını alacağım. Ya güzel yolla, ya da başka yolla.
İkisi kavga için birbirlerinin üstüne yürürken, araya MVP giriyor.
MVP: Bak Bill. Biz haksız yere, elinden her şeyi alınmış insanlarız. Bundan dolayı da, öfkeliyiz. Ama bunu adil bir şekilde çözmenin yolu var. Önümüzdeki şov, sana meydan okuyoruz. R-Truth vs. Goldberg, PGW Championship için. Ne diyorsun?
Goldberg: Saygı gösteren saygı bulur kardeş. Maç senindir.
Goldberg ve MVP el sıkışıyor. Bununla birlikte görüntüler sonlanıyor.
"İhtiyar bir buraya baksana."
Goldberg: Ne istiyorsun lan lavuk.
"O kemerin sahibi benim."
Bunu söyleyen isim R-TRUTH! TRUTH VE GOLDBERG BURUN BURUNA GELİYOR.
R-Truth: Sen bir gecede değil, iki kere tuş oldun. Ben ise PAYBACK'i ayakta tuttum. Sen kaybettin. Ben olmasam, şu an PAYBACK'te değildik bile. O yüzden o kemerlere meydan okumak, benim hakkım. Kemer maçına çıkmak benim hakkım. Kemer, benim hakkım.
Goldberg: Kardeş ne kafa ütüledin ya. PAYBACK için yapman gerekeni yaptın, aferin. Ama burası seni aşar. Bu kemer, seni aşar.
R-Truth: Böyle konuşarak beni hakkımdan uzaklaştıramazsın. O kemer maçını alacağım. Ya güzel yolla, ya da başka yolla.
İkisi kavga için birbirlerinin üstüne yürürken, araya MVP giriyor.
MVP: Bak Bill. Biz haksız yere, elinden her şeyi alınmış insanlarız. Bundan dolayı da, öfkeliyiz. Ama bunu adil bir şekilde çözmenin yolu var. Önümüzdeki şov, sana meydan okuyoruz. R-Truth vs. Goldberg, PGW Championship için. Ne diyorsun?
Goldberg: Saygı gösteren saygı bulur kardeş. Maç senindir.
Goldberg ve MVP el sıkışıyor. Bununla birlikte görüntüler sonlanıyor.
Son düzenleme: